ZEYNEP BİNTİ MUAVİYE (R.ANHA)

BİSMİLLAHİRRAHMANİRRAHİM

ZEYNEP BİNTİ MUAVİYE  (R.ANHA)

Hamd Övgü ve Sena  âlemlerin rabbi Her şeyin sahibi Maliki olan Allah azze ve celle yedir ona yarattıklarının sayısınca ham eder ve günahlarımızdan ötürü bizleri bağışlamasını dileriz Salat selam onun göndermiş olduğu Son Nebi Hazreti Muhammed (s.a.v)’e ashabına ve onun yolundan giden müminlere olsun inşallah.

Zeynep Binti Muaviye (r.anha) dini konulardaki eksikliğini giderme konusunda Gayretli titiz bir hanımefendi… Rasulullah (s.a.v) efendimize sadaka zekât konusunda sual soran Hanım sahabilerden Abdullah ibni Mesud (r.a)’ın hanımı el işleri yaparak para kazanan Çalışkan sanatkâr ve cömert bir hanım, İnfak etmeyi seven zekâtını vermekte titizlik gösteren Mut’taki, Mümine bir hanım sahabi… eynep Binti muaviye’nin hakkında fazla tafsilatlı bilgi bulunmamaktadır kocası İbni mes’ud (r.a) dört halifeden sonra en iyi fıkıh bilen Kâbe’de müşriklere karşı sesli olarak ilk defa Kur’an okuyup dinleten Cesur Yiğit genç bir sahabidir.

Zeynep (r.anha sanatkar ruhlu bir hanımdı el işleri yapar ve yeni şeyler öğretirdi bu alları satar ve ailesine gelir elde eder de Allah’ın kendisine ihsan ettiği bu ticaretten kazandığı paranın zekatını vermek de de titiz davranırdı Zeynep (r.anha) sahabelerin en iyi Kur’an okuyanı en iyi manasını anlayana idi kıraat ilminde tefsir hadis ve fıkıh ilimlerinde kendisinden sonraki alimlere kaynak olmuştur O ilme çok düşkündü İslam’ı öğrenme konusunda her türlü fedakarlığı yapardı bilmediğin şeyleri sorarak öğrenmeye çalışırdı.

Dikkat edersek dünyalık çalışırken aynı zamanda ahiretini de unutmamıştır. Dünyadaki bulunuş gayesini o kadar iyi anlamıştı ki kendini el işlerine adayıp tek derdi para kazanmak daha iyi bir hayat sürmek olmamıştı Hani günümüzde de ailesine katkıda bulunmak için çalışıp didinen TV karşısında elinde iğnesi ile ipliği ile boncuğu ile ömrünü geçiren nice kadınlar vardır. fakat Onların tek gayesi daha çok para kazanmak 10 tane elbisesi varsa 11.yi almak olmuştur. Hayatları bu şekilde devam ederken Vaktin nasıl geçtiğini öbürlerinden bir gün daha gittiğini farkına varmazlar Hayat onlar için yemek iş aş TV alışverişten ibarettir.

Ömrünü böyle boş ve amaçsız getirin insanların aklına Allah’ın dini bir an olsun gelmez. Oysaki Zeynep’e (r.a) evinin geçimi için el işleri danteller yaparken aynı zamanda ilim öğrenme peşindeydi. Onun derdi en güzel danteli yapmak değil dinini en güzel şekilde yaşayabilmekti. Onun hayata bakışı ise iman ve cihaddır. İslam dininin yücelmesi için daha çok cehd etmek… Biliyordu ki Müslümanın tek gayesi ve hedefi buydu… Dini hakkında bilmediklerini çekinmeden soruyordu. Bazı insanlar vardır ki İslam adına soru sormaktan kaçınırlar, ya bana gülerlerse veya sorduğum kişi Beni terslerse bana cevap vermezse diye düşünür. Bu elbette ki şeytanın bir oyunuydu, kişiye soru sorup öğrenmekten ve onun yerine getirilmesinden alıkoymaktır. Bazıları da vardır ki Soru sormak için sorarlar, ya gevezeliklerinden ya da bak ne kadar çok soru soruyor, Ne güzel ilerliyor desinler diye insanların gözüne girebilmek için sorarlar ama gayeleri öğrenip yaşamak değildir. Tabii ki bu da gene iblisin işidir.

Zeynep Binti Muaviye ise öğrenip yanlışa sapmamak ve onu hemen amele dökmek için soru sorardı sonrasında ise hemen hayatına geçirirdi. Maalesef Bizler bugün öğrendiklerimizi anında hayata geçirme konusunda çok tembeliz.

 Dilimizde sürekli hep sonra yaparım cümlesi var sanki bir saniye sonrasına garantimiz varmış gibi yapmamız gerekenleri sürekli erteliyoruz dizlerdeki bu rahatlığın sebebi nedir diye herkesin kendi nefsiniz olması gerekir…

 Zeynep Binti Muaviye (r.anha) dan bizlere örnek olacak bir misal daha getirelim bir gün

Rasulullah (s.a.v) efendimizin hanımlara yaptığı vaadde şöyle demişti: “ Zinet  eşyalarınızdan bile olsa sadaka veriniz.”  buyurmuştu.

Zeynep ise sadakasını daha çok kocası ve oğluna harcardı Çünkü Abdullah ibn-i Mes’ud (r.a)’ın herhangi bir geliri yoktu keçilerinin çoğunu Zeynep (r.anha) karşılardı kocasına bu şekilde yardımcı olurdu ki o daha rahat bir şekilde ilim öğrensin ve İslam’a en iyi şekilde hizmet ettim Zeynep’in aklına acaba eşime ve çocuklarıma verdiğim zekat kabul oluyor mu diye takıldı. Hemen Rasulullah’a gitti. Çünkü  yanlışa satmaktan korkuyordu kapısına gidip durumu anlattı.

Rasulullah (s.a.v) ise şu cevabı verdi: “ Onlar öyle yapmakla 2 sevap birden kazanırlar biri yakınlarını himaye sevabı diğeri de sadaka sevabı.” (Buhari-Zekât)

Bunu duyan Zeynep Sevim işte Çünkü o zekâtlarını vermekte Titiz davranırdı. Bu mübarek hanımın ahlakı o kadar güzel ki eşi daha çok ilim öğrensin ve İslam’a daha faydalı bir Müslüman olsun diye evini geçindirmek ten asla takılmamış dikkat edin kocasına Kalk eve para getir ilim öğrenmekle karnım doymuyor ben sana sadaka vermeye mecbur değilim diye ağzından hiç kötü bir laf çıkmamış bizim başımıza böyle bir durum gelse acaba eşimize karşı olan durumumuz tavrımız nasıl olurdu Allah azze ve cellenin Rezzak sıfatına iman etmeyen günümüz cahiliye kadınları rızkın sadece kocalarının çalışmasıyla elde edileceğini zannederler para yoksa aç kaldık güzel elbiseler giyemeyeceğim arkadaşlarıma hava  atamayacağım korkusu kaplar kalpleri. Çalışmayan ya da geliri az olan bir adam şu an dese ki bu bize yeter daha Fazlasına gerek yok Ben Allah’ın dini için çalışmalıyım BT ve kendini inme Adası İslam’dan habersiz gözünü marka bürünmüş cahil bir kadın Sizce bu durumun nasıl karşılardı?… İşte Zeynep (r.anha) iman ehli bir hanım olduğu için Rabbine dayanmış ve güvenmiş ve ona teslim olmuştu eşiyle onun erdi aynıydı tek gayeleri İslam’a hizmet etmek Rabbini ve çok sevdikleri peygamberlerine hoşnut edebilmekti bir an olsun mücadeleden geri durmadılar evlatlarını da bu uğurda yetiştirdiler yaratılış gayelerinden Hiçbir zaman sapmadılar. Peki ya bizim bugün gayemizi hedefimiz nedir?… Her Akıl sahibi İnsan bunu kendine sorsun ve ölüm ona gelmeden artık ıslak olsun.

Rabbim hayatı ile bizlere örnek olan bütün mümin ve Mümine lerden razı olsun ve bizleri de onlardan eylesin inşallah. (ÂMİN)

ELHAMDULİLLAHİRABBİLALEMİN