ŞEYTANIN BAZI İNSANLARI SAPTIRABİLMESİNİN NEDENLERİ 2

Hamd Alemlerin Rabbi olan Allah(C.C)’a mahsustur. Salat ve Selam Alemlere rahmet olarak gönderilen, Hatemül Enbiya, Örneğimiz ve Önderimiz Hz. Muhammed(sav), aline, Ashabına ve tüm Müslümanların üzerine olsun. Rabbim bizleri de o Müslümanlardan kılsın.(amin)

Evet, şeytanın insanı saptırmasının nedenlerini açıklamaya devam ediyoruz. Şöyleki biz Müslümanların azılı ve ebedi düşmanı olan şeytanı ve bizi saptırmak için kullandığı yöntemleri ne kadar iyi bilir ve ona karşı gardımızı alırsak Allah(C.C)’ın izni ve yardımı ile bize hiçbir şekilde zarar veremeyecektir. Bu sebeple bu nedenleri kaleme almak istedim. Bu ay ki yazımızda;

SÜSLEME VE ALDATMA

Süsleme genelde, gerçeğinde kötü ve çirkin olan bir şeyi güzel, hoş ve çekici kılmaya yarar. Bu yönüyle süsleme, üzeri gül ve çiçeklerle süslenmiş ama içi pisliklerle dolu bir çukura benzer. Aldanması hedeflenen kişi bu manzaradan biraz faydalanmak isterken aniden kendisini çukurun içinde bulur.

Yüce Allah(C.C), biz insanların dikkatini şeytanın bu akıl almaz oyununa çeker ve kullarını bu oyuna gelmemeleri için uyarır. Doğabilecek muhtemel sonuçları düşünerek, basiretli olmalarını öğütler. Şeytanın bu gizli planını haber veren Yüce Allah cc şöyle buyurur:

“Deki: Rabbim beni kışkırtıp saptırmandan dolayı Andolsun bende yeryüzünde onlara (sana başkaldırmayı ve dünya tutkularını)süsleyip -çekici kılacağım ve onların tümünü mutlaka sana karşı kışkırtıp- saptıracağım. Ancak onlardan muhlis olan kulların hariç.”(Hicr 39)

O halde süsleme, şeytanın gerçeği olduğundan farklı göstererek insanları kandırdığı bir aldatma sanatıdır. O bu sanatla gerçek ve çirkin yüzünü gizlemekte, insanları kurduğu tuzaklara düşürmek ve kışkırtmalarına kulak vermelerini sağlamak amacıyla onlara kötülüklerde bulunan iyi yönleri abartılı bir şekilde göstermektedir.

Şeytan Adem(as) ve eşi Havva validemizi süsleme yoluyla aldatarak Rablerinin emrine itaatsizlik etmelerini sağlamıştır. Kuran’ı Kerimde olay şu şekilde anlatılır:

  “Şeytan, kendilerinden gizlenen çirkin yerlerini açığa çıkarmak için onlara vesvese verdi ve dedi ki:” Rabbinizin size bu ağacı yasaklaması yalnızca sizin iki melek olmamanız veya ebedi yaşayanlardan kılınmamanız içindir. Ve gerçekten ben size öğüt verenlerdenim” diye yemin de etti.”(Araf 20-21)

Şeytan kurduğu tuzakla Adem (as)’a Allah(C.C)’ın emrine karşı hatayı süsledi ve onu hata işlemeye teşvik ve tahrik etti. Hatta tuzağını daha da sağlamlaştırmak için Allah adına yalan yere yemin bile etti. Kendisini ona öğüt ve tavsiyelerde bulunan, doğru olanı gösteren biri olarak takdim etti. Adem(as), hiç kimsenin Allah adına yalan yere yemin etmeyeceğini sandığı için şeytana aldandı ve onun kurduğu tuzağa düştü.

İşte şeytan, böyle çirkin hilelerle ve gerçeklere dayanmayan sahte emel ve hayallerle insanoğlunu aldatır.(Ancak aklını kullanan, şuurlu olan ve ilim alan bir Müslüman düşmanını tanır ve onun tuzaklarından emin olmak için gerekli olan tedbirleri alır. Şeytana açık kapı bırakmamak gerekir. Allah(C.C) bu Kuranda geçen olaylardan bizler ibret alalım diye anlatmıştır. Akıllı olan ibret alır.) Her şeyden haberdar olan Yüce Allah şeytanın bu tür tuzak ve oyunlarını bize şöyle haber vermektedir:

“Şeytan onlara vaadler veriyor, onları en olmadık kuruntulara düşürüyor. Oysa şeytan onlara bir aldanıştan başka bir şey vadetmez.”(Nisa 120)

Bu nedenle Rabbine itaat etmekten yüz çeviren ve şeytanın kışkırtmalarına kulak verenler, daha dünya hayatındayken cezalandırılırlar. Bu cezalandırma, şeytanların o kişiye musallat olması ve ona geçmişte yaptırdığı, gelecekte yaptıracağı amelleri süsleyerek, güzel ve hoş gösterme şeklinde gerçekleşir. Bu cezanın ardından şeytanın esaretine düşmüş ve onun oyuncağı haline gelmiş kişi, kalbi karanlık ve karmaşık düşüncelerle dolu olduğu için gerçek dışı şeylerin gerçek olduğuna inanır. Aşağıdaki ayet bu durumu en güzel şekilde ifade etmektedir:

“Biz onlara bazı yakın dostlar musallat ettik. Bu dostlar onlara arkalarında ve önlerinde olanları süslü gösterdiler.”(Fussilet 25)

Rabbim bizleri şeytanın dostu olmaktan muhafaza etsin. Aslında bakacak olursak şeytanın insanı düşürdüğü tuzaklar ve oyunlar çok fazladır ancak ben bu yazıda biz insanların en çok kandığını düşündüğüm başlıkları aldım. Hakikaten Allah(C.C) uğrunda mücadele etmek elbette ki kolay değildir ancak kişi Allah(C.C)’ın dinine yapışır ve önündeki engellerden samimi bir şekilde kurtulmak isterse değil bir şeytan tüm şeytanlar ona tuzaklar kurmak istesin kişi Allah(C.C)’ın izniyle bu tuzaklardan kurtulur.

Başarı ancak Allah(Celle Celaluhu)’tandır.