BİRKAÇ MESELE ÜZERİNE “AHLAK”

BİSMİLLAHİRRAHMANİRRAHİM

Tevhid mutlak mana da değişimi gerektiren bir eylemdir. Kalbin değişmesi, dilin yani söylemin değişmesi ve tabi ki halin değişimi… Bunlardan birinin eksikliği büyük bir sorunun göstergesidir! Sadece belli başlı bazı meselelerde değiştiğini iddia etmek, Tevhidi bir portreden ziyade taklidi bir portreye bürünmek, Tevhidi tam manasıyla anlamamaktan kaynaklanır…

Tevhid ve değişimden öncelikli kastımız ahlaki değişimdir. Çünkü Tevhdi; şirkten, bidatten, günahtan dolayı oluşmuş, gayri ahlaki ne varsa hepsini temizlemek ve yerine Rabbani ahlakı yerleştirmektir… Mesele kılık kıyafetin değişmesi, saç ve sakal kesimlerinin belirginleşmesi değildir…

Yüce Rabbimiz ilk İslam cemaatini yetiştirirken, bu iki değer üzerinden onları eğilmiştir. İlk inen ayetlere baktığımızda ya da, Mekke de oluşturulan ilk İslam topluluğuna ve onların terbiye metodunu incelediğimizde Tevhid ve İslami ahlakın bir birinden ayrılmadığını görürüz… İslam binasının yükselmesi için kanlarını harç, bedenlerini tuğla yapan o pak ve temiz Ashabın, en zor zamanlarda bile güzel ahlaktan taviz vermediğine şahit oluruz… Düşmanlarının bile onların o tertemiz ahlakından nasıl etkilendiklerini biliyoruz. Hatta Tevhid ve şirkin savaşının en şiddetli olduğu zamanda, o zamanlar daha Müslüman olmamış Ebu Süfyan’ın, Peygamberimizin pak ahlakından Bizans kralına bahsettiğini de biliyoruz… Bu ve bunun gibi binlerce örnek güzel ahlakın değer ve önemini bize gösteriyor!…

Tevhid sancağının altında, İslam’a daveti kendine şiar edinen kardeşlerim, bu önemli ve elzem kaideyi mutlaka hayatlarına geçirmeleri gerekir… İslami ahlaktan yoksun Bir Tevhid daveti olumlu sonuç vermeyecektir!..

İslam davetçisinin en bariz, en dikkat çekici ve en etkileyici özelliği güzel ahlakıdır… Davet konusunda başarıya ulaşmış bütün davetçilerim kavli davetten çok fiile davetle başarıya ulaştıklarını da biliyoruz…

Yüce Allah (c.c.) Peygamberimizi davetçilerin önderini bu vasfıyla bize tanıtır. “Sen Pek yüce bir ahlak üzerindesin” (Kalem 4) Rasulullah’a (sav) en sevdiği kimdir diye sorulduğunda “En çok sevdiğim kimse huyu en güzel olandır.” (Buhari) Buyurmuştur.

Güzel ahlak dünyada hayırla sonuçlanan bir davete, kardeşlik hukukunun güçlenmesine, dostluk ve sevgi bağlarının perçinlenmesine, insanlar arasında değer ve konumunun yükselmesine… Vesile olur. Ahirette ise Kurtuluşuna vesile olur. Rasulullah buyurur;

“Kıyamet gününde Mü’min kulun terazisinde güzel ahlaktan daha ağır gelecek bir şey yoktur. Allah söz ve fiilleri çirkin kimselere öfkelenir.” (Tirmizi)

Son olarak şuna da dikkat çekmek istiyorum; İnsanları Tevhide çağırırken, onları Allah (c.c.) Er – Rab sıfatında birlemeye davet ediyoruz. Rabbin bir manası da Terbiye eden (Mürebbi) olsuğunu anlatırız!!!

Ey davetçi kardeşim güzel ahlaka sahip olmak, sende Rabb sıfatının tecelli etmesi demektir. Bu tecelliyle yapacağımız davet, Allah (c.c.) izniyle başarıya ulaşacaktır.

Tevhid ve ahlakı birleştirip topluma yararlı bir fert, Allah (c.c.) layık bir kul olma duası ile

Selam ve Dua ile