KURTUL ŞU TEMBELLİKTEN, GAYRETLİ OL

Bize yüce kitabı Kur’ana ulaşmayı lütfeden ve bizi diğer ümmetlerden üstün kılan Allah (c.c)’a hamd ederiz. Allah’ın seçilmiş Resulü ve Nebisi olan Hz. Muhammed’e onun tertemiz olan ali, ashabına ve bütün ümmetine salat ve selam ederiz.

Gayret, insanın içinde gizli olan ve onu ister iyi ister kötü olsun bir şeyi yaptırmak için harekete geçiren güçtür. Gayret iyilik yolunda olduğu zaman değerlidir ve kişiyi huzura kavuşturur.

Kötülük yolunda gösterilen gayretde değersiz ve aşağılık bir gayrettir. Gayret, kişiye iyilik yolunda kendisiyle aynı yaş ve aynı şartlar altında olan kişilerin yapamadıkları veya sıkılıp bunaldıklarında çok uzun bir zaman içerisinde yapabildikleri işleri, çok kısa bir zaman içerisinde yaptırır.

Gayreti az olan Müslümanda iyilik yapma yolunda ağır davranan ve kendisini itici bir etken bulamayan kişidir.

Bu yüzden İbnul Cevzi, kendilerine büyük sevaplar kazandıracak işleri yapmaya gücü yetipte, tembellik veya gayretsizliklerinden dolayı bunları yapmayı arzu etmeyenlere şaşırarak şöyle diyor; ’Aklı Kamil olduğunun alameti, çok gayretli olmaktır. Alçakta kalmaya razı olan kişi alçaktır.!’

Alçaklardan olmaktan Allah azze ve celleye sığınırız. Peki ya gücünün sonuna kadar çalışan, elini taşın altından hiç kaldırmayan, yapamasa da gayret eden, hemen pes etmeyen Müslümanlardan olmak için ne yapmalıyız?

Şair şöyle diyor:

‘’İnsanların ayıpları arasında, bir şeyi yapmaya gücü yetipte, onu yapmayanların ki kadar büyük bir ayıp görmedim.’’

Dikkat edin Müslümanlar, senin ilim elde etmeye gücün yettiği halde, kitaplarını canın isterse açıyorsan,  daha çok insana gidip Resulullah (s.a.v) gibi kapı kapı insanları kurtuluşa davet etmeye gücün yettiği halde evinde oturmayı tercih ediyorsan. İnsanlara tebliğ yapmaya yeteneğin kabiliyetin olduğu halde zaten başkaları yapıyor diyerek kenarı çekiliyorsan. Bilki sen büyük bir ayıp işlemektesin…

Ayıp işleyen kişiler toplum arasında kınanan kişilerdir. Sen bu tembelliğinden yada gayretsizliğinden dolayı Rabbi’nin seni kınamasından kork!

‘’İnsanlar görünüşlerine göre değil, gayretlerine göre değerlendirilir.’’ (El- Fevaid)

İslamda ölçü, kişinin nesebi, soyu, malı güzelliği değil. Onun Allah yolunda olan gayretidir. Velevki yapamadı olsun. Allah azze ve celle onun azmini samimiyetini bilmektedir.

Bir Müminin, cennetin hoşa gidilmeyecek şeylerle kuşatılmış olduğunu hissetmesi, onun bu büyük gayesine ulaşabilmesi için daha çok enerji, sarfetmesini ve daha gayretli olmasını gerektirir.

Çünkü bu büyük gayesini kuşatan, söz konusu engelleri aşmalıdır. Eğer kişi bu büyük gayreti ve durmak bilmeyen hareketini, Allah’tan gayrisine olmak tehlikesinden arındırırsa o zaman Allah’ın izni ile büyük hedefini kazanmaya aday olur.

Unutmayalım ki Müslümanlar haramlardan batıllardan, boş işlerde değil, iyilik yolunda hayır yolunda yani kısaca cennet yolunda gayretli olup birbirleriyle yarışırlar.

Bunlar Allah’a ve ahiret gününe inanan, doğruluğu emreden ve kötülükten alıkoyan iyiliklerle yarışanlardır. İşte onlar iyilerdendir. (Al-i İmran 114)

İmam Kurtubi diyorki: ‘’İyiliklerde yarışanlar, tembellik yapmaksızın hemen iyiliğe başlayanlar demektir.’’

Hiçbir Müslüman bu sıfata sahip olmadan, gayretli bir kişi olarak değerlendiremez.

Şimdi düşünelim nefsimizi, hayatımızı ölçüp tartalım. Ben gerçekten her daim kendimi geliştirmek için, insanlara faydalı olabilmek için cenneti ve Allah’ın rızasını kazanabilmek gayret ediyormuyum.

Yoksa ben zaten biliyorum diyerek kenaramı çekiliyorum. Yada yaşı teyzelerin yada amcaların dediği gibi e benimde elimden bu kadarı geliyor, diyerek aslında gücün yettiği halde oturuyor harekete geçmiyor ve tembellik ediyorsan bilki sen çok büyük bir ayıp işliyorsun.

Tembel olup yerinde oturanlar nasıl cenneti kazanacaktır?

ElhamdullillahirrabbilAlemin.

Selam ve Dua ile…