CENNET FERMANI

Hamd alemlerin Rabbi olan, tek İlah, tek Rab olan kainatın tek sahibi olan Allah Azze ve Celle’ye mahsustur. Salat ve Selam son Nebi olan Hz. Muhammed(sav)’e, O’nun ehli beytine ve kıyamete kadar da O’nun yolundan gidecek olanların üzerine olsun.

Allahu Teala şöyle buyurmuştur;

“Hayır iyilerin kitabı illiyyin’dedir. İlliyyin’in ne olduğunu sana bildiren nedir? O kaydedilmiş bir kitaptır. Ona, mukarreb (Allah’a yakın) olanlar şahit olur.” (Mutaffifin 18-21)

Allahu Teala, kendisine yakın olanların kitaplarını hakikaten yazılmış olduğunu haber vermiştir. Melekler, Peygamberler ve Müminlerin ileri gelenlerinden mukarredlerin (yakınlaştırılmış olanların) şahitliği ile yazılıp onaylanmış olmakla, iyilerin kitabına ayrı bir yer vermiştir.

Bunların şahitliğini kötülerin kitabı için zikretmemiştir. İyilerin kitabının ve ona kaydedilmiş olan şeylerin, yaratılmışların en seçkinlerinin arasında gösterilip açığa çıkarılması o kitabın yüceltilmesi içindir.

Mesela krallar onurlandıracakları kişilerin fermanlarını, kendisine ferman yazılan kimsenin adını yüceltmek ve onu methetmek için  emirlerin ve ülkenin seçkinlerinin arasına yazarlar. Bu kulun üzerine, Allah Subhanehu’nun ve meleklerinin bir çeşit salatıdır.

Bera Bin Azib(rh.a)’in şöyle dediği rivayet edilmiştir;

“Biz Rasulullah(sav) ile birlikte bir cenazeye çıkmıştık. Rasulullah(sav) kabrin başına oturdu, biz de sanki başlarımız da kuşlar varmış gibi O’nun etrafında oturduk. Kabir henüz açılmamıştı.

Rasulullah (sav) üç kere; Kabir azabından Allah’a sığınırım dedi. Sonra şöyle buyurdu;

Mümin kul dünya ile ilgisi kesilip ahirete yöneldiği zaman ona yüzlerinin üzerinde sanki güneş olan melekler iner. Beraberinde bir kefen ve güzel kokular bulunur.

Melekler o kimseden gözün görebildiği kadar uzak bir mesafede otururlar. Sonra ölüm meleği gelir ve o kişinin başının yanında oturup şöyle der;

-Ey temiz nefis Allah’tan bir mağfiret ve rızaya çık.

Onun ruhu su kabının ağzından damlanın akması gibi akıp çıkar. Ölüm meleği de o ruhu alır. Ölüm meleği onu aldığında melekler bir göz açıp kapatacak kadar bir süre dahi onu bırakmazlar. Onu hemen alıp ruhunu bu kefenin ve kokunun içine koyarlar. Ondan, yeryüzünde bulunan en güzel misk kokusu gibi bir koku yayılır.”

Rasulullah(s.a.v) şöyle devam etti; “Melekler onu yükseltirler. Mele-i Alâ’dan geçtikleri zaman melekler mutlaka; Bu temiz ruh kimindir? Derler.

Onlara, -Filan oğlu filandır- diyerek dünyada ona verilen en güzel ismini söylerler.

Sonunda bu ruhu dünya semasına ulaştırırlar. Onun için kapının açılmasını isterler ve kapı açılır. Her bir semanın mukarreb olan melekleri onu sonraki semaya ulaştırılır.

Allah Azze ve Celle şöyle buyurur;

“Kulumun kitabını illiyyin’de yazınız ve onu yeryüzüne döndürünüz. Çünkü ben onları ondan yarattım ona tekrar döndüreceğim ve onları ikinci bir kere daha ondan çıkaracağım.”

Rasulullah(sav) şöyle devam etti;

“Sonra onun ruhu cesedine iade edilir. Onun yanına iki melek gelir, onu oturtarak ona şöyle sorarlar; Rabbin kim?

-O Rabbim Allah der. Melekler O’na;

-Dinin Ne? Diye sorarlar.

-O dinim İslam der. Melekler O’na;

-Sizin içinizde gönderilen bu adam kimdir? Diye sorarlar.

-O, O Allah’ın Resul’üdür. Der.

-Melekler ona, bunu nereden bildin? Derler.

-O kişi, Allah’ın kitabını okudum, ona iman ettim ve onu tasdik ettim, diye cevap verir.

Bunun üzerine gökten bir münadi şöyle der;

-Kulum doğru söyledi. Onun için cennetten bir yatak döşeyin, cennetten bir elbise giydirin, onun için cennete bir kapı açın. Ona cennetin kokusu gelir ve kabri göz görebildiği kadar genişletilir.

Daha sonra ona güzel yüzlü, güzel elbiseli, güzel kokulu bir adam gelir ve der ki;

-Seni sevindirecek şeyleri sana müjdeliyorum. Bu sana vaat edilmiş olan gündür.

Mümin kişi Ona şöyle der;

-Sen kimsin? Senin yüzün hayırla gelen bir kimsenin yüzüne benziyor. O kişi de ona;

-Ben senin salih amelinim der. O kul;

-“Rabbim kıyameti kopar, Rabbim kıyameti kopar. Ben aileme ve malıma kavuşayım.” Der.

Dikkat edersek kabirde en güzel şekilde ağırlanacak kişi Mümin kuldur. Sorulara doğru cevap verebilmesinin sebebi ise sözüne sadık kalması ve inanmış olduklarını yaşamasından kaynaklıdır.

Şimdi düşünmek lazım sizce bizde böyle karşılanır mıyız? Melekler tarafından Hak edebildik mi? O misk kokularını hem dünyada hem de ahirette bu ne güzel kuldur dedirtebilecek miyiz acaba?

Rabbim bizleri de bu makamlara layık eylesin İnşaAllah.

Selam ve Dua İle

ELHAMDULİLLAHİRABBİLALEMİN