sohbetlerözlü sözleryazarlarmakalelervideolartefsir derslerikavram derslerimedaricus salikin

VEHBE ZUHAYLİ’NİN (RH.A) BAKIŞ AÇISIYLA NİSA SURESİ 66. VE 68. AYETLER

VEHBE ZUHAYLİ’NİN (RH.A) BAKIŞ AÇISIYLA NİSA SURESİ 66. VE 68. AYETLER
15.06.2025
4
A+
A-

Vatan Sevgisi, Allah’ın Ve Peygamberinin Emirlerine Sarılmak

 

66- Gerçekten, biz onlara “Kendinizi öl­dürün, yahut yurtlarınızdan çıkın” diye yazsaydık (farz kılsaydık) içlerinden birazı hariç olmak üzere, bunu yapmazlardı. Onlar kendilerine öğütleneni hakkıyla yapsalardı bu kendileri için  elbet hem daha hayırlı, hem (imanları- m) sağlamca kökleştirmiş olurdu.

67-Ve o zaman biz de onlara tarafımız- dan Pek b«yük bir mükâfat (cennet) verirdik.

68- Onları elbet doğru yola iletirdik.

 

Nüzul Sebebi

 

“Onlar kendilerine öğütleneni hakkıyla yapsalardı…” ayetinin iniş sebebi şudur:

Sabit b. Kays b. Şemmâs ile Yahudilerden bir adam karşılıklı övündüler. Yahudi dedi ki: Vallahi Allah bize “Kendinizi öldürün” diye emrettiğinde biz (atalarımız) buna itaat ederek kendimizi öldürmüşüzdür. Sabit de, Vallahi, Al­lah bize de “Kendinizi öldürün” diye farz kılsaydı bizler de kendimizi öldürür­dük, dedi. Bunun üzerine Allah Teâlâ: “Onlar kendilerine öğütleneni hakkıyla yapsalardı, bu kendileri için hem daha hayırlı, hem (imanlarını) sağlamca kök­leştirmiş olurdu” ayetini inzal eyledi. [1][1]

 

Açıklaması

 

Allah Teâlâ, insanların çoğunun, işleyegeldikleri yasaklardan el çekmeleri e mrolunduğunda bunu yapmayacaklarını haber vermektedir. Çünkü çoğunun kötü tabiatleri, karakterleri ilâhî emre karşı gelmeye meyillidir. Bu haber, Al­lah Teâlâ’nm olmamışı veya olanın da nasıl olduğunu bilmesi kabilindendir.

Şayet Allah Teâlâ, buzağıya tapınmalarından tevbe eylemeleri için kendi­lerini öldürmelerini emrettiği İsrailoğulları gibi diğer insanlara da kendilerini öldürmelerini emretseydi, intihar bir tevbe yolu olurdu. Yahut biz onlara yurt­larından çıkmalarını ve Allah yolunda başka diyarlara göç etmelerinin farz kıl-saydık, işte bu emirleri yani kendini öldürme ve yurdunu terk etme emrini on­ların az bir kısmı yerine getirirdi, demektir.

Ve onlar kendilerine öğütlenen, gösterilen ve sebepleri, illetleri, hikmetle­ri, vaad ve tehditleri ile birlikte bildirilen emirleri, yasakları yapsalardı, şüp­hesiz onlar için daha hayırlı ve güzel olurdu, imanlarını, dinlerini daha sağ­lamca yerleştirmiş bulunurdu.

Eğer onlar bu büyük hayırı işleseler ve emrolunduklarını yerine getirse­lerdi, o zaman biz de onlara tarafımızdan pek büyük bir ecir ve mükâfat bağış­lardık, cenneti verirdik. O cenneti Peygamberimiz (s.a.) Hazretleri, el-Bezzâr ve Taberanî’nin el-Evsat’ta Ebu Saîd el-Hudrî vasıtasıyla rivayet ettikleri ha­diste şöyle övmüştür: “Cennette gözlerin görmediği, kulakların işitmediği, hiç bir insanın hatırına gelemeyecek nimetler bulunmaktadır.”

Biz işte onları elbette dünyada ve ahirette doğru yola, hem dünya, hem de ahiret mutluluğuna götürecek salih amele muvaffak kılardık. [2][2]

Yorumlar

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.