TABERİ (RH.A)’NİN BAKIŞ AÇISIYLA HUD SURESİ 101. VE 105. AYETLER

101- Biz onlara zulmetmedik. Fakat onlar kendi nefislerine zulmettiler. Böylece rabbinin emri geldiği zaman, Allah’tan başka taptıkları ilahlar, onlara hiçbir fayda sağlayamadı. O putlar, onların helakini artırmaktan başka bir şeye yaramadı.
Biz onları, hak etmedikleri bir ceza ile cezalandımıadık ki onlara zulmetmiş olalım. Fakat onlar, inkârları ve Allah’a karşı isyan etmeleri yüzünden cezalandırılmayı hak ettiler. Böylece kendi kendilerine zulmetmiş oldular. Allanın azap etme emri gelince de, onların, Allahı bırakıp da ilah kabul ettikleri şeyler, Allanın azabına karşı onlara hiçbir fayda sağlamadı. O azabı kendilerinden uzaklaştıramadı. Taptıkları şeyler, onların azap ve helakini artırmaktan başka bir şeye yaramadı. [1][111]
102- Rabbİnin, zalim olan ülkeleri yakaladığı zaman yakalaması böyledir. Şüphesiz ki rabbinîn yakalaması can yakıcıdır, şiddetlidir.
Bu âyet-i Kerime, ümmet-i Muhammedi, geçmiş ümmetlerden sapık olanların yolunu tutmamaları için uyarmaktadır. Zira Allah, mühlet verse de asla ihmal etmez. Hak edene sonunda cezasını mutlaka verir. Ve Ali ahin cezalandırması, yaratıklarının cezalandırmasına benzememektedir. [2][112]
103- Şüphesiz ki bu kıssalarda, âhiretin azabından korkan için ibret vardır. O, insanların toplandıkları bir gündür. O gün, herkesin göreceği bir gündür.
Şüphesiz ki bu anlatılan kıssalarda, Allahın cezalandırmasından ve âhiret gününün azabından korkanlar için, büyük bir ibret ve nasihat vardır. Kıyamet günü var ya, işte o gün haktır. Cezai andırılmak veya mükâfaatl andırılmak için o gün, insanlar biraraya getirileceklerdir. Bütün yaratıklar o günü görecektir. Hiçbiri geri bırakılmayacaktır. [3][113]
104- Biz o günü, ancak sayılı bir süreye kadar erteliyoruz.
Biz kıyametin kopmasını’ belirli bir vadeye kadar erteleriz. O vâde içerisinde, Âdemin zürriyetinden gelen insanlar yaşayacaklar ve onların sonunun gelmesine hüküm verilince, kıyamet kopacak, ve herkes yaptığının cezasını görecektir. [4][114]
105- O gün gelince, hiçbir kimse Allahın izni olmadan konuşamaz. O gün insanların bir kısmı bedbaht bir kısmı da m es’uttur.
Kıyamet günü gelip çatınca Allahın izin vermediği hiçbir kimse konuşamayacaktır. O gün bir kısım insanlar bedbahttır, cehennemliktir. Diğer bir kısmı ise mes’uttur ve cennetliktir.
Bu hususta bir Hadis-i Şerifte de şöyle buyurulmaktadır:
“Kıyamet gününde, Peygamberler hariç hiçbir kimse konuşamayacaktır. O gün Peygamberlerin duaları: “Allahim sen koru, Allahım sen koru” olacakür; [5][115]