SAADETİN KAYNAĞI -2

  BİSMİLLAHİRRAHMANİRRAHİM

Hamd Alemleri yoktan var eden kayıtsız, şartsız hakimiyet yetkisine sahip Allah c.c.’a aittir. Selat ve Selam sevgili önderimiz rehberimiz, peygamberimiz Muhammed Mustafa s.a.v’e aline ashabına ve bütün Müslümanların üzerine olsun İnşallah.

Fakirlik ve zenginlik iki dönem aracı ve Allah’ın kendileriyle kulu imtihan ettiği bir bela olduklarından,her iki halde de Allah’tan israf ve cimrilik arasında ki itidali istemiştir.

Kulların yalnız O’na kulluk edip yalnız O’nu İlah edinmeye olan ihtiyaçları kendileri için yaratmasına,onlara rızık vermesine,vücutlarına afiyet vermesine,kabahatlerini örtmesine korkularından güvende kılmasına olan ihtiyaçları gibidir.Hatta O’nu sevip O’na kulluk etmeye olan ihtiyaçları daha büyüktür.Çünkü bu onlar için amaçlanmış bir gayedir.

Bunsuz onların dirlik,nimet,felah,lezzet ve mutluluk elde etmeleri kesinlikle mümkün değildir.Bu sebepledir ki La İlahe İllallah sözü yapılan iyiliklerin en güzeli olmuştur.

İlahi Tevhid etme,Birleme bütün işlerin başıdır.Müslüman olsun kafir olsun herkesin kabul ettiği Rububiyyet Tevhidi tek başına yeterli değildir. Bilakis Allah’u Teala Kitabının birçok yerinde açıkladığı gibi bu durum onların aleyhine bir delildir.

Bu nedenledir ki,Muaz Bin Cebel’in Peygamberimiz’den (s.a.v) yaptığı bir rivayete göre,Allah’ın kulları üzerindeki hakkı,O’na hiçbir şeyi ortak koşmaksızın ibadet etmeleridir.

‘’Allah Rasulü (s.a.v) hadisin de: Allah’ın kulları üzerinde ki hakkının ne olduğunu biliyor musun ? Dedim ki Allah ve Resulü daha iyi bilir.Dedi ki : Kulları üzerindeki hakkı O’na kulluk edip hiçbirşeyi O’na ortak koşmamalarıdır.Bunu yaptıklarında kulların Allah üzerindeki haklarının ne olduğunu biliyor musun?’’ Dedim ki : Allah ve Resulü daha iyi bilir. Buyurdu ki : ‘’Üzerindeki hakları,onlara ateşte azap etmemesidir.’’

Bunun için Allah,muvahhid kullarını sever ve onların tevbeleriyle sevinir.Nitekim kulun en büyük lezzeti,mutluluğu ve nimeti de bundadır.

Kainatta Allah’tan (c.c) başka kalbin kendisiyle sükun bulup huzura ereceği ve ünsiyet edip yöneleceği hiçbir şey yoktur. Her kim Allah’tan başkasına kulluk ediyor ve bunda da kendisine bir menfaat ve huzur buluyorsa,bunun elde ettiği zarar çoktur.Böyle bir kimse aynen zehirli ve lezzetli bir yemeği yiyen bir kimse gibidir.

Allah (c.c) şu şekilde buyuruyor:

لَوْ كَانَ ف۪يهِمَٓا اٰلِهَةٌ اِلَّا اللّٰهُ لَفَسَدَتَاۚ فَسُبْحَانَ اللّٰهِ رَبِّ الْعَرْشِ عَمَّا يَصِفُونَ

Eğer her ikisinde (gökte ve yerde) Allah’ın dışında ilahlar olsaydı, elbette, ikisi de bozulup gitmişti. Arşın Rabbi olan Allah onların nitelendiregeldikleri şeylerden yücedir.  (Enbiyâ – 22)

Yerde ve gökte Allah(c.c)’dan başka ilah olsaydı bunlar bozulurdu.Kalpte de Allah ‘dan başka bir mabud olsa, bu mabud oradan çıkmadıkça ve Allah(c.c); Sevdiği,umduğu,korktuğu,kendisine tevekkül ettiği ve yöneldiği onun tek İlah’ı ve mabudu olmadıkça,o kalp düzelmesi mümkün olmayacak şekilde bozulmuş demektir.

Rabbim saadeti dareyne eren kullarından olmayı nasip eylesin İnşAllah…

SELAM VE DUA İLE ALLAH’A EMANET OLUN..