HAYÂ SAHİBİ OL VE SIRRINI İFŞA ETME

BİSMİLLAHİRRAHMANİRRAHİM

Allah(C.C)’a yüce zatına, büyük makamına yaraşır şekilde çok çok hamdü senalar, Peygamberlerin ve Resullerin ve şereflisi olan, insanlığa hayat, alemlere rahmet olarak gönderilen Efendimiz Muhammed(sav)’e Salat ve Selam olsun.

“Allah(C.C) katında kıyamet günü en kötü mertebede olan insanlardan biri, hanımıyla baş başa kalıp sonra hanımın sırrını yayan erkek yahut kocasıyla baş başa kalıp onun sırrını yayan kadındır.” (Müslim-Ebu Davud)

Karı koca arasında olup bitenlerin konuşulması, sırların ifşa edilmesi günahın en iğrenç şeklidir. Bu iğrenç günahı da insanlardan ancak çok kötü olanlar işleyebilir.

Namuslu ve Allah(C.C)’tan korkan Müslüman kadın ve erkek eşi ile olan sırlarını yaymaz. Çünkü ahlaklı Müslümanlar cahiliye insanlarının yapmış olduğu düşük ve lüzumsuz konuşmalardan kaçınırlar. Zira Müslüman vakti çok değerlidir. Onun vakti sadece boş olan, işşiz-güçsüz olan, gayesi olmayan insanlardan sadır olabilecek bu gibi seviyesiz işlerde zayi edilecek kadar değersiz değildir.

Bu arada öyle sırlar vardır ki bu gibi sırları ifşa etmek bu derece çirkin ve yine müstehcen değildir. Ama bunları ifşa etmek mekruhtur ve yine de her halde çirkindir. Ama bunları ifşa etmek mekruhtur ve yine de her halde çirkindir. Fakat kişi nasihat almak, yanlış bir şey yapmamak sebebiyle sorarsa farklıdır.

Ama elbette sırrı korumak faziletli bir ameldir. İfşa ise görgüsüzlükten ileri gelir ve hatadır. Bu meselenin ehemmiyetini Allah Resulü’nün hayatında dahi görmekteyiz.

Her şeyde olduğu gibi yine onun yaşantısından kendimize örnek alıyoruz.

Peygamberimiz(sav)’in Hz. Hafsa’ya sır olarak söylediği sözün ifşa edilerek Hz. Aişe(r.anh)’ye nakledilmesi ve bundan sonra Rasulullah(sav)’ın ailesinde, meydana gelen dedikodular ve gizli planlar dolayısıyla Rasulullah(sav)’ın hanımlarına karşı son derece kırılması sebebiyle bir ay müddetle hanımlarından ayrılmasına sebep olmuştur.

“Hani Peygamber hanımlarından birine gizlice bir söz söylemişti. Fakat hanımı bu sırrı açığa vurunca Allah’ta Peygamberine bu durumu bildirmişti. Peygamber de ifşa edilen sırrın bir kısmını ifşa eden hanımına bildirmişti. Bir kısmını da bildirmekten vazgeçmişti. Peygamber bunu hanımına söylediğinde hanımı: Bunu sana kim haber verdi dedi. Peygamber de: Her şeyi bilen ve her şeyden haberdar olan Allah bildirdi. Dedi.” (Tahrim  3)

Cenab-ı Hak sonra Peygamberimiz(sav)’in hanımlarına hatalarını belirtmek ve onları tevbeye çağırmak için hitapta bulunur. Böylece işledikleri hata sebebiyle Allah’tan uzaklaşan kalpleri Allah’a dönecektir.

“Eğer ikinizde Allah’a tevbe ederseniz kalbleriniz gerçeğe yönelmiş olur…” (Tahrim 4)

Bu hitap tüm Müslümanlaradır. Şunu da görmekteyiz aslında. Allah Resulünün özel ve genel hayatının bu ümmetin ve bütün insanlığın önünde açık bir kitap gibi serilmesi, Allah’ın genel olarak bütün insanlığa ve özellikle de Müslümanlara ihsan ettiği büyük bir nimettir.

Bundan dolayı O’nun(sav) hayatıyla ilgili gizli hiçbir sır yoktur, çekilmiş hiçbir perde yoktur. Hatta Kur’an ve Sünnet’te insanların normal hayatlarında örtmeye çalıştığı, gizlemeye çalıştığı olaylar ve durumlar arzedilir.

Hatta beşerin hiçbir çare bulamadığı beşeri zaaf noktaların dahi insanların hak ile doğru ile yanlışı, hidayet ile sapıklığı öğrenip ayırt etmeleri için insanlığa sunulmaktadır.

Rasulullah(sav)’ın hayatından da örnek aldığımız ve ayetle de sabit olduğu gibi Müslüman kadın veya erkek eşlerinin kusurlarını da sırlarını da etrafta konuşmaktan kaçınmalıdır.

Vaktiyle bir zat karısını boşayacağını arkadaşlarına söylediğinde, ona bunun sebebini sordular. İslami edebe sahip bu insan;

-Karımın kusurlarını nasıl söyleyebilirim? Diye cevap verdi.

Bu meraklı adamlar o zat karısını boşadıktan sonra ziyaretine gelerek:

-Herhalde şimdi söyleyebilirsin, o kadını niçin boşamıştın? Dediler.

Peygamber ahlakını iyice benimsemiş olan o güzel insan şöyle der;

-Yabancı bir kadının kusurlarını nasıl söyleyebilirim ki.!

Hatalarımızın, kusurlarımızın ve başımıza gelen musibetlerin aslında İslam’ın ahlakından uzak olduğumuz için olduğunu görmekteyiz.

Rabbimiz bizleri de şuurlu Müslümanlardan eyle. Amin

VELHAMDULİLLAHİRABBİLALEMİN