B\u0130SM\u0130LLAH\u0130RRAHMAN\u0130RRAH\u0130M<\/strong><\/p>\n

Hamd kendisinden ba\u015fka ilah olmayan, mutlak manada tek g\u00fc\u00e7 ve kudret sahibi olan Allah\u2019a mahsustur. Salat ve selam t\u00fcm peygamberlerin ve onlar\u0131 takip eden tabilerinin \u00fczerine olsun.<\/p>\n

24- Bak, kendilerine kar\u015f\u0131 nas\u0131l yalan s\u00f6ylediler ve d\u00fczmekte olduklar\u0131 da kendilerinden kaybolup-uzakla\u015ft\u0131.<\/strong>
\n25- Onlardan seni dinleyenler vard\u0131r; oysa biz, onu kavray\u0131p anlamalar\u0131na (bir engel olarak) kalpleri \u00fczerine kat kat \u00f6rt\u00fcler ve kulaklar\u0131nda bir a\u011f\u0131rl\u0131k k\u0131ld\u0131k.(17) Onlar, hangi ‘apa\u00e7\u0131k-belgeyi’ g\u00f6rseler, yine ona inanmazlar. \u00d6yle ki, o k\u00fcfretmekte olanlar, sana geldiklerinde, seninle tart\u0131\u015fmaya girerek: “Bu, \u00f6ncekilerin uydurma-masallar\u0131ndan ba\u015fka bir \u015fey de\u011fildir” derler.(18)<\/strong>
\n26- Onlar, hem ondan al\u0131koyarlar, hem kendileri ka\u00e7arlar. Onlar, yaln\u0131zca kendi nefislerinden ba\u015fkas\u0131n\u0131 y\u0131k\u0131ma u\u011fratmazlar ama \u015fuurunda de\u011fildirler.<\/strong>
\n27- Ate\u015fin \u00fcst\u00fcnde durdurulduklar\u0131nda onlar\u0131 bir g\u00f6rsen; derler ki: “Ke\u015fke (d\u00fcnyaya bir daha) geri \u00e7evrilseydik de Rabbimizin ayetlerini yalanlamasayd\u0131k ve m\u00fc’minlerden olsayd\u0131k.”<\/strong>
\n28- Hay\u0131r, \u00f6nceden sakl\u0131 tuttuklar\u0131 kendilerine a\u00e7\u0131kland\u0131.(19) \u015eayet (d\u00fcnyaya) geri \u00e7evrilseler bile, kendisinden sak\u0131nd\u0131r\u0131ld\u0131klar\u0131 \u015feylere \u015f\u00fcphesiz yine d\u00f6neceklerdir. \u00c7\u00fcnk\u00fc onlar, ger\u00e7ekten k\u00e2firlerdir.<\/strong><\/p>\n

A\u00c7IKLAMA<\/strong><\/p>\n

17. Burada Allah, onlardaki anlama, g\u00f6rme ve i\u015fitme bozukluklar\u0131n\u0131n nedenini kendisine vermektedir. \u00c7\u00fcnk\u00fc, Tabiat Kanunu ad\u0131 alt\u0131nda d\u00fcnyada olup biten her \u015fey ger\u00e7ekte, bu Kanun’un yazan\u0131 oldu\u011fundan Allah’\u0131n emriyle olmaktad\u0131r. Bu y\u00fczden, bu Kanun’un i\u015flemesi sonucu ortaya \u00e7\u0131kan etkiler Allah’\u0131n emri ve iradesiyle meydana gelir. \u0130nat\u00e7\u0131 k\u00e2firler, El\u00e7i’nin mesaj\u0131n\u0131 dinler de g\u00f6r\u00fcnseler, inatlar\u0131, \u00f6nyarg\u0131lar\u0131 ve isteksizlikleri tabiat kanununa g\u00f6re melekelerini i\u015flemez hale getirdi\u011finden ger\u00e7e\u011fi anlamaz, duymaz ve g\u00f6rmezler. \u0130nada binen ve do\u011fru, m\u00fcttak\u00ee insanlar\u0131n tavr\u0131n\u0131 benimsemeyen bir ki\u015finin kalbinin t\u00fcm kap\u0131lar\u0131n\u0131 tutkular\u0131na ayk\u0131r\u0131 gelen her t\u00fcrl\u00fc ger\u00e7e\u011fe kar\u015f\u0131 kendili\u011finden kilitlenece\u011fi bir kanundur. Bu tabi\u00ee i\u015flem insan diliyle tan\u0131mland\u0131\u011f\u0131nda \u015f\u00f6yle denir: “\u015eu falanca veya filancan\u0131n kalbinin kap\u0131lar\u0131 kilitlenmi\u015f.” Fakat, emri ve izni olmadan hi\u00e7bir \u015feyin meydana gelemeyece\u011fi Allah ayn\u0131 olguyu,” Falanca veya filancan\u0131n kalbinin kap\u0131lar\u0131n\u0131 kilitledik” \u015feklinde tan\u0131mlayacakt\u0131r. \u00c7\u00fcnk\u00fc, insan bir \u015feyi meydana geldi\u011fi \u015fekliyle tan\u0131mlarken, Allah meydana geli\u015fin ger\u00e7ek niteli\u011fini ifade eder.
\n18. Bu aptal insanlar\u0131n mesaj\u0131 red i\u00e7in ileri s\u00fcrd\u00fckleri \u00f6z\u00fcr budur. Onlar, “El\u00e7i’nin bizi \u00e7a\u011f\u0131rd\u0131\u011f\u0131 mesaj’da yeni hi\u00e7bir \u015fey yok. Bu daha \u00f6nce de i\u015fitip durdu\u011fumuz mesaj’\u0131n ayn\u0131s\u0131” derler. Bu aptal ki\u015filere g\u00f6re, eski, ger\u00e7ek olamayaca\u011f\u0131ndan, ger\u00e7ek olmas\u0131 gereken mesaj\u0131n, yeni olmas\u0131 gereklidir. Oysa, mesaj her zaman i\u00e7in birdir, ayn\u0131d\u0131r ve b\u00f6yle olmaya devam edecektir. \u0130nsanlar\u0131n hidayeti i\u00e7in en eski zamanlardan beri gelen Allah’\u0131n El\u00e7ileri daima ayn\u0131 mesaj\u0131 iletegelmi\u015flerdi; ayn\u0131 \u015fekilde Hz. Peygamber de (s.a.) ayn\u0131 eski mesaj\u0131 sunuyordu. Ku\u015fkusuz, yaln\u0131zca \u0130l\u00e2h\u00ee I\u015f\u0131k’tan yoksun olanlard\u0131r ki, bu sonsuz hakikati g\u00f6remezler, yeni \u015feyler icat edebilirler ve uydurduklar\u0131 teorileri “bizden \u00f6nce kimsenin iletmedi\u011fi yeni bir mesaj\u0131m\u0131z var” diyerek ger\u00e7ekmi\u015f gibi sunabilirler.
\n19. Yeniden d\u00fcnyaya d\u00f6nebilirlerse Mesaj’a inanacaklar\u0131 \u015feklinde ortaya koyduklar\u0131 arzu, herhangi bir do\u011fru d\u00fc\u015f\u00fcnme ve ak\u0131l y\u00fcr\u00fctmenin veya kalplerinde ve zihinlerinde herhangi bir ger\u00e7ek de\u011fi\u015fimin de\u011fil, art\u0131k en inat\u00e7\u0131 k\u00e2firin bile ink\u00e2ra yeltenemeyece\u011fi hakikat’e \u015fahit olman\u0131n sonucudur.<\/p>\n

29- Onlar dediler ki: “Bu d\u00fcnya hayat\u0131m\u0131zdan ba\u015fkas\u0131 yoktur. Ve bizler diriltilecekler de\u011filiz.”<\/strong>
\n30- Rablerinin kar\u015f\u0131s\u0131nda durdurulduklar\u0131nda onlar\u0131 bir g\u00f6rsen: (Allah:) “Bu, ger\u00e7ek de\u011fil mi?” dedi. Onlar; “Evet, Rabbimiz hakk\u0131 i\u00e7in” dediler. (Allah:) “\u00d6yleyse k\u00fcfredegeldikleriniz nedeniyle azab\u0131 tad\u0131n” dedi.<\/strong>
\n31- Allah’a kavu\u015fmay\u0131 yalan sayanlar, do\u011frusu h\u00fcsrana u\u011fram\u0131\u015flard\u0131r. \u00d6yleki, saat (k\u0131yamet g\u00fcn\u00fc) apans\u0131z onlara geliverince, g\u00fcnahlar\u0131n\u0131 s\u0131rtlar\u0131na y\u00fcklenerek: “Onda (d\u00fcnyada) sorumsuzca yapt\u0131klar\u0131m\u0131zdan dolay\u0131 yaz\u0131klar bize…” derler. Dikkat edin, o i\u015fleyip-y\u00fcklendikleri ne k\u00f6t\u00fcd\u00fcr.<\/strong>
\n32- D\u00fcnya hayat\u0131 yaln\u0131zca bir oyun ve bir oyalanmadan ba\u015fkas\u0131 de\u011fil.(20) Korkup-sak\u0131nmakta olanlar i\u00e7in ahiret yurdu ger\u00e7ekten daha hay\u0131rl\u0131d\u0131r. Yine de ak\u0131l erdirmeyecek misiniz?<\/strong>
\n33- Kesin olarak biliyoruz ki, onlar\u0131n s\u00f6yledikleri seni ger\u00e7ekten \u00fcz\u00fcyor. Do\u011frusu onlar, seni yalanlam\u0131yorlar, ancak zalimler, Allah’\u0131n ayetlerini ink\u00e2r ediyorlar.(21)<\/strong>
\n34- Andolsun senden \u00f6nce de peygamberler yalanland\u0131; onlara yard\u0131m\u0131m\u0131z gelinceye kadar yalanland\u0131klar\u0131 ve eziyete u\u011frat\u0131ld\u0131klar\u0131 \u015feye sabrettiler. Allah’\u0131n s\u00f6zlerini (va’dlerini) de\u011fi\u015ftirebilecek yoktur.(22) Andolsun, g\u00f6nderilenlerin haberlerinden bir b\u00f6l\u00fcm\u00fc sana da geldi.<\/strong><\/p>\n

A\u00c7IKLAMA<\/strong><\/p>\n

20. Bu, d\u00fcnya hayat\u0131n\u0131n ger\u00e7ek d\u0131\u015f\u0131, bo\u015funa ve cidd\u00ee hi\u00e7bir ama\u00e7 ta\u015f\u0131madan yaln\u0131zca bir oyun ve e\u011flence oldu\u011fu anlam\u0131na gelmez. Demek istenen; sonsuz ahiret hayat\u0131na oranla ge\u00e7ici d\u00fcnya hayat\u0131n\u0131n, ki\u015finin dinlendikten sonra yeniden d\u00f6nd\u00fc\u011f\u00fc ciddi bir i\u015f aras\u0131nda verilen dinlenme ve e\u011flence gibi oldu\u011fudur. Bunun yan\u0131s\u0131ra, burada sa\u011f duyudan ve do\u011fru g\u00f6r\u00fc\u015ften yoksun ki\u015fileri yanl\u0131\u015f anlay\u0131\u015flara itebilecek ve hayat\u0131 yaln\u0131zca oyun ve e\u011flenceden, oyalanmadan ibaret say\u0131labilecek \u015fekilde yanl\u0131\u015f kanaatlere g\u00f6t\u00fcrebilecek pek \u00e7ok aldat\u0131c\u0131 g\u00f6r\u00fcn\u00fcmler bulundu\u011fundan d\u00fcnya hayat\u0131 oyun, e\u011flence ve oyalanmaya benzetilmi\u015ftir. S\u00f6zgelimi, d\u00fcnya hayat\u0131nda bir h\u00fck\u00fcmdar\u0131n rol\u00fc; sahnede kral rol\u00fc oynayan, ta\u00e7 giyip ger\u00e7ek bir kral\u0131n emirleri gibi uyulmas\u0131 gereken emirler veren, ger\u00e7ekteyse bir kral\u0131n hi\u00e7bir g\u00fcc\u00fcne sahip olmay\u0131p, rejis\u00f6r\u00fcn emriyle taht\u0131ndan indirilen, hapsedilen ve \u00f6ld\u00fcr\u00fclen bir akt\u00f6r\u00fcnk\u00fcnden hi\u00e7 de farkl\u0131 de\u011fildir. \u00c7evremizde gece g\u00fcnd\u00fcz d\u00fcnya sahnesinde bu t\u00fcrde \u00e7ok say\u0131da oyun sergilenmektedir. Bir ‘aziz’ veya bir ‘tanr\u0131\u00e7a’n\u0131n ihtiya\u00e7lar\u0131n\u0131n giderildi\u011fi bir ‘saray’\u0131 vard\u0131r, oysa ger\u00e7ekte bu saray\u0131n hi\u00e7bir g\u00fcc\u00fc yoktur. Sonra, bir ba\u015fka akt\u00f6r, hi\u00e7 kimse bu t\u00fcr bilgiye sahip de\u011filken, gayb ve gelecekle ilgili kehanette bulunur. Yine bir ba\u015fkas\u0131, kendi d\u0131\u015f\u0131ndakileri besler pozu tak\u0131n\u0131r, ger\u00e7ekteyse kendisi ba\u015fkalar\u0131 taraf\u0131ndan beslenmeye muhta\u00e7t\u0131r. Yine bir di\u011feri daha vard\u0131r ki, sanki ba\u015fkalar\u0131na onur ve yarar ya da zarar ve leke verme g\u00fcc\u00fcne sahipmi\u015f gibi, \u00e7evresindeki her\u015feyin mutlak hakimi benim dercesine kibirli davran\u0131r; oysa kendisi g\u00fc\u00e7s\u00fcz ve zaval\u0131 bir bi\u00e7aredir. \u015eans r\u00fczg\u00e2r\u0131 d\u00f6n\u00fcverdi mi, y\u00fcksek ululanma basamaklar\u0131ndan en derin a\u015fa\u011f\u0131l\u0131k \u00e7ukurlar\u0131na yuvarlan\u0131p gider.
\nO kadar ki bir despot olarak \u00fczerlerine h\u00fckmeti\u011fi insanlar\u0131n ayaklar\u0131 dibine d\u00fc\u015fer. Hayat sahnesinde sergilenen t\u00fcm bu oyunlar \u00f6l\u00fcmle birden kesiliverir. Sonra, bir ba\u015fka d\u00fcnyaya ge\u00e7er ve her\u015feyi ger\u00e7ek rengiyle g\u00f6r\u00fcr. O zaman d\u00fcnya hayat\u0131nda var\u0131lan t\u00fcm yanl\u0131\u015f anlay\u0131\u015flar giderilecek ve herkese \u00f6l\u00fcmden sonraki hayat i\u00e7in kazand\u0131\u011f\u0131n\u0131n ger\u00e7ek de\u011feri g\u00f6sterilecektir.
\n21. Allah’\u0131n vahyettiklerini kar\u015f\u0131lar\u0131nda okumaya ba\u015flamadan \u00f6nce t\u00fcm kabile halk\u0131n\u0131n Hz., Peygamber’i (s.a.) do\u011fru ve d\u00fcr\u00fcst bir insan olarak kabul etti\u011fi ger\u00e7ektir. Ne zaman Allah’\u0131n Mesaj’\u0131n\u0131 tebli\u011fe ba\u015flam\u0131\u015f, o zaman yalanlanm\u0131\u015ft\u0131r. Fakat, o zaman bile kimse Hz. Muhammed’i (s.a) sahtek\u00e2rl\u0131kla su\u00e7lamaya c\u00fcr’et edememi\u015f, en az\u0131l\u0131 d\u00fc\u015fmanlar\u0131 bile hi\u00e7bir zaman onu d\u00fcnyev\u00ee bir konuda yalan s\u00f6ylemekle t\u00f6hmet alt\u0131na alamam\u0131\u015ft\u0131r. Yalanlanan peygamber Hz. Muhammed’di; (s.a.) \u00f6yle ki, Hz. Peygamber’in (s.a.) d\u00fc\u015fmanlar\u0131n\u0131n en az\u0131l\u0131s\u0131 olan Ebu Cehl, Hz. Peygamber’le (s.a.) olan bir konu\u015fmas\u0131nda “Biz sana yalanc\u0131 demiyoruz, fakat ileri s\u00fcrd\u00fc\u011f\u00fcn \u015feye sahte diyoruz” demi\u015ftir. Bedir sava\u015f\u0131nda Ahnes bir \u015eerik, Ebu Cehl’e gizlice sordu: “Burada ikimizden ba\u015fka \u00fc\u00e7\u00fcnc\u00fc bir ki\u015fi yok. Do\u011fru s\u00f6yle, Muhammed’i bir yalanc\u0131 olarak m\u0131 g\u00f6r\u00fcyorsun, yoksa ger\u00e7ekten do\u011fru biri olarak m\u0131?” Ebu Cehl’in cevab\u0131 \u015f\u00f6yle oldu: “Allah’a yemin olsun ki, Muhammed do\u011fru bir insand\u0131r ve hayat\u0131 boyunca tek bir yalan bile s\u00f6ylememi\u015ftir. Fakat, z\u00e2ten kabilenin bayra\u011f\u0131n\u0131 ta\u015f\u0131ma, hac\u0131lara su verme ve K\u00e2be’nin anahtarlar\u0131n\u0131 ellerinde bulundurma ayr\u0131cal\u0131\u011f\u0131na sahip olan Kusay O\u011fullar\u0131 Peygamberli\u011fin al\u0131c\u0131lar\u0131 olarak da kabul edilirse, Kurey\u015f’ten geriye kalanlara ne d\u00fc\u015fer?” \u0130\u015fte bu nedenle Allah, “Yalanc\u0131 olarak reddettikleri sen de\u011filsin, onlar bizim mesaj\u0131m\u0131z\u0131 reddediyorlar; biz her \u015feye sabreder ve onlara s\u00fcre \u00fcst\u00fcne s\u00fcre verirken, sen ne diye kayg\u0131lan\u0131rs\u0131n?” diye Ras\u00fbl\u00fc’n\u00fc teselli etmektedir.
\n22. Burada s\u00f6z\u00fc edilen Allah’\u0131n kelimeleri, do\u011fruyla yanl\u0131\u015f aras\u0131ndaki \u00e7at\u0131\u015fmayla ilgili olan kanun’dur. Bu kanun’a g\u00f6re, do\u011fru ve takv\u00e2 sahibi insanlar\u0131n sab\u0131r, dayan\u0131kl\u0131l\u0131k ve do\u011fruluklar\u0131n\u0131, fedak\u00e2rl\u0131k ve vefak\u00e2rl\u0131klar\u0131n\u0131, imanlar\u0131ndaki sa\u011flaml\u0131\u011f\u0131 ve Allah’a olan g\u00fcvenlerini kan\u0131tlamalar\u0131 i\u00e7in uzun bir s\u00fcre imtihana tabi tutulmalar\u0131 gerekmektedir. B\u00f6ylece onlar zorluklara ve musibetlere u\u011frayacaklar; ancak bu zor ve engebeli yoldan ge\u00e7mekle \u00f6\u011frenilen y\u00fcksek ahl\u00e2k\u00ee nitelikleri geli\u015ftirecekler ve ancak bu sil\u00e2hlarla k\u00fcfr kar\u015f\u0131s\u0131ndaki sava\u015f\u0131 kazanabileceklerdir. Yine, bu kanun’a g\u00f6re, yeterliliklerini kan\u0131tlad\u0131klar\u0131nda, kendilerine desteklemek \u00fczere Allah’\u0131n yard\u0131m\u0131 tam zaman\u0131nda gelir ve hi\u00e7bir zaman bu yard\u0131m, zaman\u0131 dolmad\u0131n elde edilemez.<\/p>\n","protected":false},"excerpt":{"rendered":"

B\u0130SM\u0130LLAH\u0130RRAHMAN\u0130RRAH\u0130M Hamd kendisinden ba\u015fka ilah olmayan, mutlak manada tek g\u00fc\u00e7 ve kudret sahibi olan Allah\u2019a mahsustur. Salat ve selam t\u00fcm peygamberlerin ve onlar\u0131 takip eden tabilerinin \u00fczerine olsun. 24- Bak, kendilerine kar\u015f\u0131 nas\u0131l yalan s\u00f6ylediler ve d\u00fczmekte olduklar\u0131 da kendilerinden kaybolup-uzakla\u015ft\u0131. 25- Onlardan seni dinleyenler vard\u0131r; oysa biz, onu kavray\u0131p anlamalar\u0131na (bir engel olarak) kalpleri […]<\/p>\n","protected":false},"author":13,"featured_media":7676,"comment_status":"open","ping_status":"open","sticky":false,"template":"","format":"standard","meta":{"footnotes":""},"categories":[1],"tags":[],"yoast_head":"\n