B\u0130SM\u0130LLAH\u0130RRAHMAN\u0130RRAH\u0130M<\/strong><\/p>\n

Hamd alemlerin Rabbi Rahman Rahim din g\u00fcn\u00fcn\u00fcn sahibi Allah (c.c)\u2019 ya mahsustur. Salat ve selam kendisine iman ve itaat edilmedi\u011fi s\u00fcrece ebedi saadet beklentisinin ancak h\u00fcsran olaca\u011f\u0131 Hz Muhammed (s.a.v)\u2019e, vesveselere ve d\u00fcnyaya aldanmayan sahabesine, gayesi Allah (c.c)\u2019nin r\u0131zas\u0131, derdi Allah (c.c)\u2019nin davas\u0131 olan b\u00fct\u00fcn m\u00fcmin ve m\u00fcminelerin \u00fczerine olsun in\u015faAllah.<\/p>\n

M\u00fcmin herhangi bir musibet ile kar\u015f\u0131 kar\u015f\u0131ya kald\u0131\u011f\u0131 vakit -ki musibet in\u00adsana gelip \u00e7atan bir s\u0131k\u0131nt\u0131d\u0131r, k\u00fc\u00e7\u00fck olsa dahi-: “Muhakkak biz Allah’\u0131n\u0131z ve \u015f\u00fcphesiz ki biz O’na d\u00f6n\u00fcc\u00fcleriz.” der. Genelde bir \u00f6l\u00fcm haberi al\u0131nd\u0131ktan sonra s\u00f6ylenir diye biliyoruz. Yani \u00f6len ki\u015finin ard\u0131ndan s\u00f6ylenebilecek s\u00f6zlerden bir tanesidir. Bu ayn\u0131 zamanda Bakara Suresi 156. Ayetinde ge\u00e7mektedir.<\/p>\n

\u0130krime’den rivayet edildi\u011fine g\u00f6re gece\u00adnin birisinde Resulullah (Sav)’\u0131n kandili s\u00f6ner. Bunun \u00fczerine O da: “Muhakkak biz Allah’a aidiz ve \u015f\u00fcphesiz ki biz O’na d\u00f6n\u00fcc\u00fcleriz.” der. Ona: Bu bir musibet midir ey Allah’\u0131n Rasul\u00fc? diye sorulunca O da: “Evet. M\u00fcmini rahats\u0131z eden, ona eziyet veren her bir \u015fey bir musibettir.” diye buyurur. Buna g\u00f6re musibet m\u00fcmini rahats\u0131z eden, ona isabet eden her \u015feydir.<\/p>\n

Bir ba\u015fka hadis de M\u00fcslim’in Ebu Hureyre ile Ebu Said’den (Allah ikisinden de raz\u0131 olsun) rivayet etti\u011fine g\u00f6re Resulullah (sav)’\u0131 \u015f\u00f6yle buyururken i\u015fitmi\u015fler: “M\u00fcsl\u00fcmana herhangi bir a\u011fr\u0131, bir yorgun\u00adluk, bir hastal\u0131k, bir \u00fcz\u00fcnt\u00fc ve keder, hatta onu kederlendiren bir \u015fey olsa dahi gelip isabet etti mi, \u015f\u00fcphesiz onun kar\u015f\u0131l\u0131\u011f\u0131nda k\u00fc\u00e7\u00fck g\u00fcnahlar\u0131 keffaret olu\u00adnur.”<\/p>\n

\u0130stirca, Allah’a teslimiyet, O’na boyun e\u011fip itaat etmektir. Bu ise Y\u00fcce Allah’\u0131n, “Muhakkak biz Allah’a aidiz ve muhakkak biz O’na d\u00f6n\u00fcc\u00fcleriz” buyru\u011fudur. Biz yaln\u0131z Allah i\u00e7in var\u0131z. Hepimiz, varolan her \u015feyimizle, b\u00fct\u00fcn varl\u0131\u011f\u0131m\u0131zla, d\u00f6n\u00fc\u015f\u00fcm\u00fcz, niha\u00ee ba\u015fvurumuz sadece O’nad\u0131r. Teslimiyet… Mutlak teslimiyet… Biricik realite ile ve do\u011fru d\u00fc\u015f\u00fcnce ile y\u00fczy\u00fcze gelmekten, b\u00fct\u00fcnle\u015fmeden kaynaklanan niha\u00ee s\u0131\u011f\u0131nman\u0131n teslimiyeti!..<\/p>\n

Said b. C\u00fcbeyr (Y\u00fcce Allah’\u0131n rahmeti \u00fczerine olsun) der ki: Bu kelimeler Peygamberimizden(sav) \u00f6nce hi\u00e7 bir peygambere verilmi\u015f de\u011fildir. E\u011fer Yakub(as) bu kelimeleri bilmi\u015f olsayd\u0131: “Ey Yusuf i\u00e7in duydu\u011fum keder!..” (Yusuf, 12\/84) de\u00admezdi.<\/p>\n

Y\u00fcce Allah bu s\u00f6zleri musibet zedelerin s\u0131\u011f\u0131na\u011f\u0131, imtihana u\u011frayanlar\u0131n koruna\u011f\u0131 k\u0131lm\u0131\u015f\u00adt\u0131r. Y\u00fcce Allah’\u0131n, “Muhakkak biz Allah’\u0131n\u0131z” buyru\u011fu tevhid, ubudiyeti ikrar ve (kulun kendisi dahil her\u015feyin) Allah’\u0131n m\u00fclk\u00fc oldu\u011funu ifade etmektedir. “Ve muhakkak biz O’na d\u00f6n\u00fcc\u00fcleriz.” buyru\u011fu da bizim \u00f6lece\u011fimizi ve kabirlerimizden dirilece\u011fi\u00admizi bir ikrard\u0131r. B\u00fct\u00fcn i\u015flerin Y\u00fcce Allah’a d\u00f6nd\u00fc\u011f\u00fcne dair yakinin ifadesi\u00addir. Madem kabire do\u011fru istisnasiz bir sevkiyat var ve d\u00fcnyada ne yapt\u0131ysak hepsi bizimle. Dik durmal\u0131, dik dural\u0131m ki sabrederek ge\u00e7elim s\u0131navdan. Unutmayal\u0131m Allah\u2019\u0131 sevenler hep s\u0131nan\u0131rlar.<\/p>\n

Ger\u00e7ekten sabreden kimseler hakka, do\u011fruya hidayet bulan, faydal\u0131 fiiller i\u015flemeye Allah taraf\u0131ndan y\u00f6nlendirilenler, d\u00fcnya ve ahiret hayr\u0131n\u0131 elde ederek umduklar\u0131na kavu\u015fanlard\u0131r. Buhar\u00ee’nin Enes’ten rivayet etti\u011fi: “Sab\u0131r ancak ilk sadme esnas\u0131nda (felaket ve musibetin \u00e7\u00f6kt\u00fc\u011f\u00fc ilk anda) oland\u0131r.” hadis dolay\u0131s\u0131yla sab\u0131r, birinci sadme esnas\u0131nda s\u00f6z konusu olur. Kaza ve kadere teslimiyet g\u00f6stermekte birlikte a\u011flamak ve \u00fcz\u00fclmek sabra ve imana ay\u00adk\u0131r\u0131 de\u011fildir. Buhar\u00ee ile M\u00fcslim’deki rivayete g\u00f6re Resulullah (sav) o\u011flu \u0130brahim’in vefat etti\u011fi s\u0131rada a\u011flam\u0131\u015ft\u0131r. Ona: “Sen bize bunu yasaklamam\u0131\u015f m\u0131y\u00add\u0131n?” diye sorulunca, o \u015f\u00f6yle buyurdu: “\u015e\u00fcphesiz ki bu rahmetin kendisidir.” Daha sonra \u015f\u00f6yle buyurdu: “\u015e\u00fcphesiz g\u00f6z ya\u015f ak\u0131t\u0131r ve kalp rahats\u0131zla\u015f\u0131r, fakat Rabbimizin raz\u0131 oldu\u011fundan ba\u015fka bir \u015fey demeyiz. \u015e\u00fcphesiz ki biz ey \u0130brahim, senden ayr\u0131ld\u0131\u011f\u0131m\u0131z i\u00e7in \u00fcz\u00fcnt\u00fcl\u00fcy\u00fcz.”<\/p>\n

Sabredenlerin m\u00fcjdesine gelince; bu ya musibetleri ile kaybettiklerinin ye\u00adrine ba\u015fkas\u0131n\u0131n verilmesi \u015feklindedir. Y\u00fcce Allah’\u0131n kocas\u0131 Ebu Seleme’nin ve\u00adfat\u0131 \u00fczerine \u00dcmm\u00fc Seleme’ye Resulullah (sav)’\u0131 vermesi gibi. Ya da pek \u00e7ok se\u00advap ve ecir ile olur. Y\u00fcce Allah, sabredip istirca’da bulunan kimseler i\u00e7in ma\u011ffiret ve rahmet\u00adten ibaret olan b\u00fcy\u00fck nimetler ihsan etmi\u015ftir. Y\u00fcce Allah sabredenlere \u00fc\u00e7\u00fcnc\u00fc bir \u015feyi de fazladan vermi\u015ftir ki bu da hidayettir: “Ve onlar hidayete erenlerin ta kendileridir.” (Bakara-157)<\/p>\n

\u0130lk sadme esnas\u0131nda sabredip kaza ve kadere raz\u0131 olarak, musibetine kar\u015f\u0131l\u0131k Allah’tan ecir ve sevab\u0131 isteyip bunun ecrini Allah’tan bekleyen ve bu konuda kendisinden Allah’a kar\u015f\u0131 edebe ayk\u0131r\u0131 tek bir s\u00f6z dahi \u00e7\u0131kmayan kimseye Y\u00fcce Allah, onun yerine d\u00fcnyada daha ha\u00ady\u0131rl\u0131s\u0131n\u0131 verir. D\u00fcnya ve ahirette onu ilah\u00ee l\u00fctfa bo\u011far. Ahirette de ona olduk\u00e7a b\u00fcy\u00fck bir nimet ve b\u00fcy\u00fck bir l\u00fctuf ihsan eder: Bu da g\u00fcnahlar\u0131n hatalar\u0131n ma\u011ffiret edilmesi, cennete girmek ve sabredenlere cennette verilecek olan Beyt\u00fcl-hamd (Hamd Evi’n)de ikamet et\u00admektir. Y\u00fcce Allah bize iman\u0131 nasib etsin, k\u00fc\u00e7\u00fck ya da b\u00fcy\u00fck olsun her t\u00fcrl\u00fc musibet kar\u015f\u0131s\u0131nda g\u00fczel bir \u015fekilde sabretmeye muvaffak k\u0131ls\u0131n. Yard\u0131m tale\u00adbimiz Allah’tand\u0131r. Allah, sabredenlerle onlara yard\u0131mc\u0131 olup, onlar\u0131 dost edinerek koruyup g\u00f6zetmek suretiyle beraberdir.<\/p>\n

 <\/p>\n

ElhamdulillahiRabbilalemin<\/p>\n","protected":false},"excerpt":{"rendered":"

B\u0130SM\u0130LLAH\u0130RRAHMAN\u0130RRAH\u0130M Hamd alemlerin Rabbi Rahman Rahim din g\u00fcn\u00fcn\u00fcn sahibi Allah (c.c)\u2019 ya mahsustur. Salat ve selam kendisine iman ve itaat edilmedi\u011fi s\u00fcrece ebedi saadet beklentisinin ancak h\u00fcsran olaca\u011f\u0131 Hz Muhammed (s.a.v)\u2019e, vesveselere ve d\u00fcnyaya aldanmayan sahabesine, gayesi Allah (c.c)\u2019nin r\u0131zas\u0131, derdi Allah (c.c)\u2019nin davas\u0131 olan b\u00fct\u00fcn m\u00fcmin ve m\u00fcminelerin \u00fczerine olsun in\u015faAllah. M\u00fcmin herhangi bir […]<\/p>\n","protected":false},"author":31,"featured_media":5693,"comment_status":"open","ping_status":"open","sticky":false,"template":"","format":"standard","meta":{"footnotes":""},"categories":[251],"tags":[],"yoast_head":"\n