<\/p>\n\n\n\n

B\u0130SM\u0130LLAH\u0130RRAHMAN\u0130RRAH\u0130M<\/strong><\/p>\n\n\n\n

<\/p>\n\n\n\n

11- Fakat o zor ge\u00e7idi a\u015fmaya giri\u015fmedi.<\/em><\/strong><\/p>\n\n\n\n

12- O zor ge\u00e7idin ne oldu\u011funu sen bilir misin?<\/em><\/strong><\/p>\n\n\n\n

13- O ge\u00e7it bir k\u00f6le ve esir azadetmektir.<\/em><\/strong><\/p>\n\n\n\n

14- Yahut a\u00e7l\u0131k \u00f6n\u00fcnde doyurmakt\u0131r.<\/em><\/strong><\/p>\n\n\n\n

15- Akraba olan yetimi,<\/em><\/strong><\/p>\n\n\n\n

16- Hi\u00e7bir \u015feyi olmayan yoksulu,<\/em><\/strong><\/p>\n\n\n\n

17- Sonra inan\u0131p birbirlerine sab\u0131r tavsiye eden ve merhamet tavsiye\nedenlerden olmak.<\/em><\/strong><\/p>\n\n\n\n

18- \u0130\u015fte bunlar amel defterleri sa\u011fdan verilenlerdir.<\/em><\/strong><\/p>\n\n\n\n

\u0130\u015fte, iman\u0131n deste\u011fine dayananlar\u0131n d\u0131\u015f\u0131nda hi\u00e7 kimsenin a\u015famad\u0131\u011f\u0131 sarp\nyoku\u015f bu yoku\u015ftur. \u0130nsan ile cennet aras\u0131na dikilen yoku\u015f budur. \u0130nsan bu\nyoku\u015fu bir a\u015fabilse cennete var\u0131rd\u0131. Bu sarp yoku\u015fun b\u00f6ylece sunulmas\u0131 \u00e7ok\ng\u00fc\u00e7l\u00fc bir te\u015fvik olu\u015fturmakta ve insan kalbini co\u015fturmakta ve o yoku\u015fu\na\u015fabilsin diye harekete ge\u00e7irmektedir. Bu yoku\u015f a\u00e7\u0131klanm\u0131\u015f, insanla bu muazzam\nkazanc\u0131n aras\u0131na giren engel oldu\u011fu bildirilmi\u015ftir. “Fakat o zor ge\u00e7idi\na\u015fmaya eri\u015fmedi”. <\/strong>\u0130fade, te\u015fvik, co\u015fturma ve ileriye do\u011fru itme havas\u0131\nvar.<\/p>\n\n\n\n

Arkas\u0131ndan bu i\u015fin ne derece muazzam ve b\u00fcy\u00fck oldu\u011fu ifade ediliyor. “O\nzor ge\u00e7idin ne oldu\u011funu sen bilir misin?” <\/strong>Maksat sarp yoku\u015fun\nb\u00fcy\u00fckl\u00fc\u011f\u00fcn\u00fc a\u00e7\u0131klamak de\u011fil, y\u00fcce Allah’\u0131n kat\u0131ndaki \u00f6nemini belirtmektir. Y\u00fcce\nAllah’\u0131n bundan hedefi ise, o sarp yoku\u015fu a\u015fmak ve ge\u00e7mek i\u00e7in ne kadar emek ve\n\u00e7ile isterse istesin insano\u011flunu buna te\u015fvik etmektir. Sevk etmektir. \u00c7ile\nkatmer katmer olacakt\u0131r. \u0130nsan sarp yoku\u015fu a\u015fmak i\u00e7in \u00e7aba harcad\u0131\u011f\u0131 zaman,\ny\u00fcce Allah bunun kar\u015f\u0131l\u0131\u011f\u0131n\u0131 kendisine verecek, kendisini yoku\u015fun kuca\u011f\u0131na atan\nkimseye, \u00e7ekmi\u015f oldu\u011fu \u00e7ilelerin kar\u015f\u0131l\u0131\u011f\u0131n\u0131 verecektir. Harcanan \u00e7abalar bo\u015fa\ngitmeyecek, ne olursa olsun kar\u015f\u0131l\u0131\u011f\u0131 mutlak ve mutlak al\u0131nacakt\u0131r.<\/p>\n\n\n\n

Y\u00fcce Allah sarp yoku\u015fu ve onun yap\u0131s\u0131n\u0131 a\u00e7\u0131klamaya islam davas\u0131n\u0131n sunuldu\u011fu\n\u00f6zel \u00e7evrenin (toplumun) en \u00e7ok ihtiya\u00e7 duydu\u011fu bir nesne ile ba\u015fl\u0131yor. \u00c7ile\n\u00e7eken boyunlar\u0131 esirlik zincirinden kurtarmak ve yoksullara yemek yedirmek.\nAzg\u0131n ve inkarc\u0131 bir toplumun kendilerine \u00e7ok kat\u0131 davrand\u0131\u011f\u0131 zavall\u0131lar\u0131n\nkar\u0131nlar\u0131n\u0131 doyurmaya \u00e7ok ihtiya\u00e7 vard\u0131r. Sonra y\u00fcce Allah bir olguya\nde\u011finiyor. Bu olgu herhangi bir topluma, zamana \u00f6zel de\u011fildir. \u0130nsanlar sarp\nyoku\u015fu kurtulu\u015fa do\u011fru a\u015farlarken o olgu ile mutlaka y\u00fczy\u00fcze gelirler. \u0130\u015fte bu\nolgu: “Sonra inan\u0131p birbirlerine sab\u0131r tavsiye eden ve merhamet tavsiye\nedenlerden olmak.”<\/strong>t\u0131r.<\/p>\n\n\n\n

Baz\u0131 bilginler ayetin metninde ge\u00e7en “Fekr\u00fc’r-rakabe”:\n“K\u00f6lenin boynunu k\u00f6lelik zincirinden kurtarmak” s\u00f6zc\u00fc\u011f\u00fcn\u00fc, k\u00f6leyi\n\u00f6zg\u00fcrl\u00fc\u011f\u00fcne kavu\u015fturmaya kat\u0131l\u0131m, “\u0130lk: k\u00f6le azad\u0131”n\u0131 ise, ki\u015finin\nba\u015fkalar\u0131 kat\u0131lmaks\u0131z\u0131n yaln\u0131zca kendisinin k\u00f6leyi \u00f6zg\u00fcrl\u00fc\u011f\u00fcne kavu\u015fturmas\u0131\ndemektir, diye a\u00e7\u0131klam\u0131\u015flard\u0131r. Ayette kastedilen ama\u00e7 bunlardan hangisi olursa\nolsun, ortaya \u00e7\u0131kan sonu\u00e7 birdir, farketmez.<\/p>\n\n\n\n

Bu ayet indi\u011fi s\u0131ralarda islam Mekke’de m\u00fc\u015friklerin ku\u015fatmas\u0131 alt\u0131nda idi.\nKendisinin getirmi\u015f oldu\u011fu hukuk sistemine dayal\u0131 devleti yoktu. K\u00f6lelik hem\narap yar\u0131madas\u0131nda hem de yar\u0131maday\u0131 \u00e7evreleyen d\u00fcnyada yayg\u0131n bir durumda idi.\nK\u00f6lelere kelimenin tam anlam\u0131 ile \u00e7ok sert davran \u0131l\u0131yordu. \u0130\u00e7lerinden Yasir\no\u011flu Ammar ve ailesi gibi, Rebah o\u011flu Bilal gibi, Suheyb ve benzerleri -Allah\nhepsinden raz\u0131 olsun- gibiler M\u00fcsl\u00fcman olunca, zalim olan efendilerinin \u00e7ok ac\u0131\ni\u015fkenceleri ile kar\u015f\u0131la\u015ft\u0131lar. Efendileri kendilerini dayan\u0131lmaz i\u015fkencelerin\nkuca\u011f\u0131na att\u0131lar. Bunun \u00fczerine anla\u015f\u0131ld\u0131 ki bu k\u00f6lelerin kurtulu\u015f yolu,\nkendilerini zorba efendilerinin elinden sat\u0131n alarak kurtarmaktad\u0131r. Her zaman\nadeti oldu\u011fu gibi \u00e7a\u011fr\u0131ya ilk ko\u015fan, emre teredd\u00fcts\u00fcz, g\u00f6n\u00fcl huzuru i\u00e7inde ve\ndosdo\u011fru olarak sar\u0131lan ve yerine getiren Hz. Ebu Bekir olmu\u015ftur.<\/p>\n\n\n\n

\u0130bn \u0130shak naklediyor: “Hz. Ebu Bekir’in azad etti\u011fi Hz. Bilal\nCemho\u011fullar\u0131n\u0131n yan\u0131nda yeti\u015fenlerden birisiydi. \u0130slama g\u00f6n\u00fclden ba\u011fl\u0131, kalbi\ntertemiz birisi idi. Cemho\u011fullar\u0131ndan, Huzafe o\u011flu, Vehb o\u011flu, Halef o\u011flu\n\u00dcmeyye \u00f6\u011fle s\u0131ca\u011f\u0131 bast\u0131r\u0131nca onu \u00e7\u0131kar\u0131r, Mekke kumluklar\u0131na s\u0131rt \u00fcst\u00fc\nyat\u0131r\u0131r, sonra b\u00fcy\u00fck bir kaya getirilmesini emreder ve o kaya Hz. Bilal’in\ng\u00f6\u011fs\u00fc \u00fczerine konurdu. Sonra ona: “\u00d6l\u00fcnceye kadar b\u00f6yle kalacaks\u0131n. Ya da\nMuhammedi inkar eder Lat ve Uzza’ya tapars\u0131n” derdi, de bu \u00e7ileler alt\u0131nda\nbile Hz. Bilal: “Allah bir, Allah bir” derdi: ‘<\/p>\n\n\n\n

“Nihayet birg\u00fcn Hz. Ebu Bekir, Hz. Bilal’e ayn\u0131 i\u015fkenceleri yaparlarken\nonlara rast gelir. \u00c7\u00fcnk\u00fc Hz. Ebu Bekir’in evi, Cemho\u011fullar\u0131n\u0131n yak\u0131nlar\u0131nda\nidi. Halef o\u011flu \u00dcmeyye’ye derki: “Allah’tan korkmaz m\u0131s\u0131n da bu zavall\u0131ya\nb\u00f6yle davran\u0131rs\u0131n? Ne zamana kadar buna devam edeceksin?” \u00dcmeyye:\n“Sensin onu bozan. G\u00f6rd\u00fc\u011f\u00fcn durumdan kurtar onu” der. Ebu Bekir de:\n“Peki yapar\u0131m. Benim ondan daha g\u00fc\u00e7l\u00fc ve dayan\u0131kl\u0131 zenci bir k\u00f6lem var. O\nda senin dinindendir. Bunun kar\u015f\u0131l\u0131\u011f\u0131nda vereyim onu sana” deyince,\n\u00dcmeyye, kabul ediyorum der. Bunun \u00fczerine Hz. Ebu Bekir: Tamam \u00f6yle ise o\nsenindir der. Ve k\u00f6lesini \u00dcmeyye’ye verir ve Hz. Bilal’i alarak azad\neder.”<\/p>\n\n\n\n

“Hz. Ebu Bekir, Medine’ye hicret etmeden \u00f6nce, alt\u0131 k\u00f6le daha azad\netmi\u015fti. Bilal ise yedinci oluyordu. Bunlar, F\u00fcheyre o\u011flu Amir -Bedir sava\u015f\u0131na\nkat\u0131lm\u0131\u015f, Maune kuyusu sava\u015f\u0131nda \u015fehit d\u00fc\u015fm\u00fc\u015ft\u00fc- \u00dcmm\u00fc Abis, Zenire -Hz. Ebu\nBekir onu azad edince g\u00f6zleri k\u00f6r olmu\u015ftu. Bunun \u00fczerine Kurey\u015fliler,\n“Onun g\u00f6zlerini k\u00f6r eden Lat ve Uzzadan ba\u015fkas\u0131 de\u011fildir” deyince,\nZenire: “Yalan s\u00f6ylemi\u015fler. Allah’\u0131n beyti hakk\u0131 i\u00e7in, Lat ve Uzza ne\nzarar verebilir ne de bir yarar” der. Bunun \u00fczerine y\u00fcce Allah, g\u00f6zlerine\ntekrar g\u00f6rme g\u00fcc\u00fc bah\u015feder. Hz. Ebu Bekir Nehdiye ve k\u0131z\u0131n\u0131 da azad etmi\u015fti.\nBunlar Abdud-Dar o\u011fullar\u0131ndan bir kad\u0131n\u0131n bir k\u00f6lesi idiler. Kad\u0131n onlarla\nkendine ait un g\u00f6ndermi\u015fti. Onlara: “Vallahi sizi asla azad edemeyece\u011fim”\ndiyordu. Hz. Ebu Bekir: “Ey filancan\u0131n annesi, boz yeminini” der. O\nda: “Tamam bozay\u0131m. Sen bozdun onlar\u0131 sen azad et” der. Hz. Ebu Bekir\n“Ka\u00e7a veriyorsun onlar\u0131” deyince, kad\u0131n: “\u015eu kadara” der.\nHz. Ebu Bekir: “Tamam ald\u0131m onlar\u0131, onlar\u0131n ikisi de \u00f6zg\u00fcrd\u00fcr”\nkar\u015f\u0131l\u0131\u011f\u0131n\u0131 verir ve kad\u0131nlara d\u00f6nerek: “Onun ununu kendisine geri\nverin” der. Onlar da biraz\u0131n\u0131 bo\u015falt\u0131p \u00f6yle mi geri verelim deyince\n“\u0130sterseniz” der.<\/p>\n\n\n\n

Hz. Ebu Bekir M\u00fcemmil o\u011fullar\u0131ndan -ki bu kabile Adiyyo\u011fullar\u0131ndand\u0131r- bir\ncariyeye rastlar. Bu cariye M\u00fcsl\u00fcmand\u0131r. Hz. \u00d6mer o zamanlar hen\u00fcz m\u00fc\u015friktir.\nislam\u0131 b\u0131raks\u0131n diye bu cariyeye i\u015fkence eder vurur d\u00f6ver, d\u00f6vmekten yorulunca\nona: “Kusura bakma! Ac\u0131d\u0131\u011f\u0131m i\u00e7in b\u0131rakm\u0131yorum seni, usand\u0131\u011f\u0131m i\u00e7in\nb\u0131rak\u0131yorum” der. Cariye de: “Allah da sana b\u00f6yle yaps\u0131n” der.\n\u0130\u015fte Hz. Ebu Bekir bu cariyeyi sat\u0131n Al\u0131r ve azad eder.”<\/p>\n\n\n\n

\u0130bn \u0130shak der ki: “Ebu Atik o\u011flu, Abdullah o\u011flu Muhammed bize, Z\u00fcbeyr\no\u011flu Abdullah o\u011flu Amir’den nakletti. Amir de kendi ailesinden birisinden\nduymu\u015f. Babas\u0131 Hz. Ebu Bekir’e der ki: Yavrucu\u011fum g\u00f6r\u00fcyorum ki hep g\u00fc\u00e7s\u00fcz\nk\u00f6leleri azad ediyorsun. \u015eayet g\u00fc\u00e7l\u00fc kuvvetli ki\u015fileri azad edersen seni\nkorurlar, sana destek olurlar. Hz. Ebu Bekir: “Babac\u0131\u011f\u0131m! Ben s\u0131rf Allah\ni\u00e7in istiyorum yapmak istediklerimi” der.”<\/p>\n\n\n\n

\u0130\u015fte Hz. Ebu Bekir \u00e7ile \u00e7eken bu k\u00f6leleri s\u0131rf Allah ho\u015fnut olsun diye\nsal\u0131verirken o sarp yoku\u015fu a\u015fmaya \u00e7al\u0131\u015f\u0131yordu. O g\u00fcnlerin arap yar\u0131madas\u0131n\u0131n\n\u015fartlar\u0131, Allahyolunda sarp yoku\u015fu a\u015fmak i\u00e7in at\u0131lmas\u0131 gereken gerekli\ni ad\u0131mlar\u0131n ve s\u0131\u00e7ramalar\u0131n ba\u015f\u0131nda “K\u00f6le azad” edilmesinin\nsay\u0131lmas\u0131n\u0131 gerekli k\u0131l\u0131yordu. “Yahut a\u00e7l\u0131k g\u00fcn\u00fcnde doyurmakt\u0131r. Akraba\nolan yetimi, hi\u00e7bir <\/strong>\u015feyi olmayan yoksulu.”<\/strong><\/p>\n\n\n\n

Ayet metninde ge\u00e7en “Mes\u011fabe” a\u00e7l\u0131k demektir. Yeme\u011fin nadir ve\nbulunmaz oldu\u011fu a\u00e7l\u0131k g\u00fcn\u00fc, iman\u0131n i\u00e7y\u00fcz\u00fcn\u00fc, ortaya koyan bir mihenk ta\u015f\u0131\ngibidir. \u0130nkarc\u0131 ve azg\u0131n cahiliyet toplumunda yetimler akraba bile olsalar her\nzaman haks\u0131zl\u0131\u011fa ve zulme u\u011fruyorlard\u0131. Bunun i\u00e7in Kur’an, yetimlere iyi\ndavranma emirleri ile dopdoludur. Bu Kur’an ifadeleri, yetimlerin bulunduklar\u0131\n\u00e7evrenin ne kadar ta\u015f y\u00fcrekli bir toplum oldu\u011funu g\u00f6sterir. Kur’an’da bu\nemirler pe\u015fi pe\u015fine s\u00fcr\u00fcp gelmi\u015ftir. Hatta Medine ini\u015fli surelerde bile, miras,\nvasiyet ve evlenmeye dair islam yasalar\u0131n\u0131n y\u00fcr\u00fcrl\u00fc\u011fe konulmas\u0131 dolay\u0131s\u0131 ile,\nyetimlere iyi davran\u0131lmas\u0131 yine emredilmi\u015ftir.<\/p>\n\n\n\n

\u0130slam hukukunun bu konulara dair getirmi\u015f oldu\u011fu h\u00fck\u00fcmlerin \u00e7o\u011fu \u00f6zellikle\nNisa suresindedir. Ayr\u0131ca Bakara suresinde ve di\u011fer baz\u0131 surelerdedir.\nDurumunun k\u00f6t\u00fcl\u00fc\u011f\u00fcnden ve sefaletinden dolay\u0131 yere yap\u0131\u015f\u0131p, topra\u011fa bulanan\nyoksulu a\u00e7l\u0131k g\u00fcn\u00fc yedirmeyi Kur’an-\u0131 Kerim, ayn\u0131 \u015fekilde sarp yoku\u015fu a\u015fma\nyolunda at\u0131lacak bir ad\u0131m olarak sunuyor. \u00c7\u00fcnk\u00fc bu da, s\u0131k\u0131nt\u0131, a\u00e7l\u0131k ve\nihtiya\u00e7 g\u00fcn\u00fc, merhamet, ac\u0131ma, dayan\u0131\u015fma, ba\u015fkalar\u0131n\u0131 kendine tercih etme,\n\u00e7oluk \u00e7ocu\u011funu Allah’\u0131n g\u00f6zetimine b\u0131rakma gibi iman duygular\u0131n\u0131n de\u011ferini\ng\u00f6steren bir mihenk ta\u015f\u0131 gibidir. \u0130\u015fte bu iki ad\u0131m\u0131n, k\u00f6le azad etmenin ve\nyoksula yemek yedirmenin, her ne kadar genel bir \u00f6zelli\u011fi var ise de bunlar o\ng\u00fcn\u00fcn toplumunun kendisini \u0131srarla hissettiren ilhamlar\u0131ndand\u0131. Bundan dolay\u0131\ny\u00fcce Allah, sarp yoku\u015funun a\u015f\u0131lmas\u0131nda at\u0131lacak ad\u0131m olarak \u00f6nce bu ikisini\ns\u0131ralam\u0131\u015f sonra da kapsaml\u0131 ve en b\u00fcy\u00fck s\u0131\u00e7ramay\u0131 belirtmi\u015ftir.<\/p>\n\n\n\n

“Sonra inan\u0131p birbirlerine sab\u0131r tavsiye eden ve merhamet tavsiye\nedenlerden olmak.”<\/strong><\/p>\n\n\n\n

Ayetin metnindeki “sonra” s\u00f6zc\u00fc\u011f\u00fc, zaman bak\u0131m\u0131ndan bir aral\u0131\u011f\u0131n\nve sonral\u0131\u011f\u0131n ifadesi de\u011fildir. Aksine, sarp yoku\u015fun a\u015f\u0131lmas\u0131 i\u00e7in at\u0131lacak\nolan bu son ad\u0131m, daha kapsaml\u0131 ve daha geni\u015f \u00e7er\u00e7eveli oldu\u011fu i\u00e7in soyut bir\nsonral\u0131k ve aral\u0131kt\u0131r. Yoksa iman olmadan k\u00f6le azad etmenin ve yoksullar\u0131\ndoyurman\u0131n ne anlam\u0131 vard\u0131r? iman, k\u00f6le azad etmeden ve yoksulu doyurmadan \u00f6nce\nvar olmas\u0131 gerekli olan bir olgudur. Odur y\u00fcce Allah’\u0131n \u00f6l\u00e7\u00fcs\u00fcnde iyi amele bir\nde\u011fer veren. \u00c7\u00fcnk\u00fc iman amelleri, de\u011fi\u015fmez ve kaypak olmayan bir sisteme\nba\u011flar. B\u00f6ylece iyilik, de\u011fi\u015fip duran bir mizac\u0131 ho\u015fnut etmek, toplumun\n\u00f6vg\u00fcs\u00fcn\u00fc arzulamak ya da bir yarar\u0131 elde etmek i\u00e7in ama\u00e7s\u0131zca yap\u0131lan gelip\nge\u00e7ici bir hareket olmaz.<\/p>\n\n\n\n

Y\u00fcce Allah sanki \u015f\u00f6yle diyor: Sarp yoku\u015fu ge\u00e7mek i\u00e7in at\u0131lmas\u0131 gereken\nad\u0131mlar: K\u00f6le azad etmek, veya a\u00e7l\u0131k g\u00fcn\u00fcnde bir yoksulu doyurmak, yak\u0131nl\u0131\u011f\u0131\nbulunan bir yetimi veya topra\u011fa bulanm\u0131\u015f, yerde s\u00fcr\u00fcnen yoksulu yedirip\ndoyurmak.. Bir de bunun \u00fczerine ek olarak, iman eden, sabr\u0131 ve merhametli\nolmay\u0131 tavsiye eden ki\u015filerden olmakt\u0131r. Burada ayetin metninde yer alan\n“S\u00fcmme: Sonra” s\u00f6zc\u00fc\u011f\u00fc, son ad\u0131m\u0131n ne kadar \u00fcst\u00fcn ve y\u00fcce oldu\u011funu\nbelirtmek i\u00e7indir.<\/p>\n\n\n\n

Sabretmek genel olarak iman i\u00e7in, ve \u00f6zel olarak da sarp yoku\u015fu a\u015fmak i\u00e7in\ngerekli unsur ve nesnedir. M\u00fc’minlerin birbirlerine sabr\u0131 tavsiye etmeleri ise,\nbizzat sabr\u0131n \u00fcst\u00fcnde ba\u015fka bir dereceyi ifade eder. M\u00fc’minler toplulu\u011funun\ndayan\u0131\u015fmas\u0131n\u0131, birbirlerine sabr\u0131 tavsiye etmelerini ve iman\u0131n y\u00fck\u00fcml\u00fcl\u00fcklerine\nkar\u015f\u0131 yard\u0131mla\u015fmalar\u0131n\u0131 belirtir. \u00c7\u00fcnk\u00fc M\u00fcsl\u00fcmanlar kar\u015f\u0131l\u0131kl\u0131 duygu\nal\u0131\u015f-veri\u015finde olan bir toplumun \u00fcyeleridir. T\u00fcm\u00fc ortak tek bir duygu olarak,\nyery\u00fcz\u00fcnde iman sistemini ger\u00e7ekle\u015ftirmek ve y\u00fck\u00fcml\u00fcl\u00fcklerini ta\u015f\u0131mak i\u00e7in\ncihad\u0131n zorlu\u011funa katlan\u0131rlar. Dolay\u0131s\u0131 ile ortak y\u00fck\u00fc ta\u015f\u0131mak \u00fczere,\nbirbirlerine sabr\u0131 tavsiye ederler. G\u00fc\u00e7s\u00fcz duruma d\u00fc\u015fmemek i\u00e7in birbirlerine\ndayanak-destek olurlar. Yenilmemek i\u00e7in birbirlerini desteklerler. Bu ise\nki\u015fisel sabra dayal\u0131 olsa bile, ondan ayr\u0131 ba\u015fka bir olgudur. Bu ayet islam\ntoplumunda bulunan bir m\u00fc’minin g\u00f6revini ilham eden bir ayettir. O halde bir\nm\u00fc’min toplum i\u00e7inde toplumu zay\u0131flat\u0131c\u0131 bir \u00fcye de\u011fil, aksine g\u00fc\u00e7lendirici bir\nelemand\u0131r. M\u00fc’min ma\u011flubiyet \u00e7\u0131\u011f\u0131rtkan\u0131 de\u011fil, toplum i\u00e7inde at\u0131l\u0131m\u0131n ve\ndinamizmin g\u00fc\u00e7l\u00fc sesidir. Sab\u0131rs\u0131zl\u0131\u011f\u0131 k\u00f6r\u00fckleyen de\u011fil, aksine huzur\nkayna\u011f\u0131d\u0131r.<\/p>\n\n\n\n

Merhamet tavsiye etmek de b\u00f6yledir. Yan: merhameti tavsiye etmek merhametin\nbizzat kendisinden \u00f6te bir olgudur. Merhameti tavsiye etmek toplumun saflar\u0131\naras\u0131nda “ac\u0131ma” g\u00f6revini yaymakt\u0131r. Bunun yolu ise, toplum\n\u00fcyelerinin bunu kar\u015f\u0131l\u0131kl\u0131 olarak birbirlerine tavsiye ve te\u015fvik etmeleri ve bu\ng\u00f6revi herkesin tan\u0131d\u0131\u011f\u0131 ve u\u011frunda birbirleri ile yar\u0131\u015ft\u0131\u011f\u0131 toplumsal ve ayn\u0131\nzamanda ki\u015fisel bir g\u00f6rev olarak kabul etmektir.<\/p>\n\n\n\n

Toplum, anlam\u0131n\u0131 ancak bu y\u00f6nlendirme ile kazan\u0131r. Gerek Kur’an’\u0131n, gerek\nPeygamberin hadislerinde \u00fcst\u00fcne basa basa vurgulad\u0131klar\u0131 \u00f6zellik budur. \u00c7\u00fcnk\u00fc\nbu \u00f6zelli\u011fin, dinin yery\u00fcz\u00fcnde hakim olmas\u0131 i\u00e7in \u00f6nemli bir yeri vard\u0131r. \u00c7\u00fcnk\u00fc\nbu din toplum dinidir. Ki\u015fisel sorumluluklar ve ki\u015fisel olarak hesaba\n\u00e7ekilmenin tam olarak a\u00e7\u0131klanmas\u0131 yan\u0131nda bu din, toplumun uymas\u0131 gereken bir\nhayat sistemidir.<\/p>\n\n\n\n

Kur’an-\u0131 Kerim’in niteleyip belirtti\u011fi gibi, sarp yoku\u015fu a\u015fmak \u00fczere at\u0131lanlar “Amel defterleri sa\u011fdan verilenlerdir.” <\/strong>Ba\u015fka yerlerde belirtildi\u011fi gibi onlar “sa\u011f ehli”dirler. Ya da onlar, bereket, nasip ve mutluluk erbab\u0131 kimselerdir. Her iki anlam da iman kavram\u0131 ile ilgilidir.<\/p>\n\n\n\n

<\/p>\n\n\n\n

ELHAMDUL\u0130LLAH\u0130RABB\u0130LALEM\u0130N<\/strong><\/p>\n\n\n\n

<\/p>\n","protected":false},"excerpt":{"rendered":"

B\u0130SM\u0130LLAH\u0130RRAHMAN\u0130RRAH\u0130M 11- Fakat o zor ge\u00e7idi a\u015fmaya giri\u015fmedi. 12- O zor ge\u00e7idin ne oldu\u011funu sen bilir misin? 13- O ge\u00e7it bir k\u00f6le ve esir azadetmektir. 14- Yahut a\u00e7l\u0131k \u00f6n\u00fcnde doyurmakt\u0131r. 15- Akraba olan yetimi, 16- Hi\u00e7bir \u015feyi olmayan yoksulu, 17- Sonra inan\u0131p birbirlerine sab\u0131r tavsiye eden ve merhamet tavsiye edenlerden olmak. 18- \u0130\u015fte bunlar amel […]<\/p>\n","protected":false},"author":13,"featured_media":4214,"comment_status":"open","ping_status":"open","sticky":false,"template":"","format":"standard","meta":{"footnotes":""},"categories":[251],"tags":[],"yoast_head":"\n