B\u0130SM\u0130LLAH\u0130RRAHMAN\u0130RRAH\u0130M\u00a0<\/strong><\/p>\n

Hamd, \u00c2lemlerin Rabbi Rahman, Rahim, Aziz, Cebbar, M\u00fctekebbir bizlere Kur\u2019an ve S\u00fcnnet vas\u0131tas\u0131 ile kurtulu\u015fun yolunu g\u00f6steren Allah Azze ve Celle\u2019ye mahsustur. Sal\u00e2t ve Selam sevgili peygamberimiz \u00f6rne\u011fimiz, \u00f6nderimiz olan Peygamberlerin sonuncusu Hz. Muhammed (s.a.v) e \u00e2line, ashab\u0131na ve onlara tabi olanlar\u0131n \u00fczerine olsun\u2026<\/p>\n

Salat; Allah(C.C)\u2019\u0131n bize neyi getirdiyse almam\u0131z\u0131 ve bize neyi nehyettiyse ondan sak\u0131nmam\u0131z\u0131 emretti\u011fi (Ha\u015fr 7) ve en g\u00fczel ahlak \u00fczeredir diye vasfetti\u011fi, iman edenlere en g\u00fczel \u00f6rnektir. (Ahzap 21) dedi\u011fi kutlu Peygamber Muhammed (S.a.v.)\u2019e olsun.<\/p>\n

Selam; Muhacir ve Ensar\u2019dan \u00f6ne ge\u00e7en ve g\u00fczellikle onlar\u0131n yolunu takip edinen, Allah\u2019\u0131n onlardan ve onlar\u0131nda Allah\u2019tan raz\u0131 oldu\u011fu (Tevbe100) sahabe, tabiin ve etbai tabiine ve k\u0131yamete kadar kitap ve s\u00fcnnetin etraf\u0131nda d\u00f6nmeyi kendine \u015feref bilip s\u00fcnneti savunan ve s\u00fcnnete sald\u0131ranlara eliyle, diliyle ve kalbiyle sava\u015f a\u00e7an m\u00fc\u2019min ve muvahidlere olsun\u2026<\/p>\n

Daha \u00f6nce de belirtti\u011fimiz gibi, f\u0131trat insanda ilah\u0131n\u0131 aramaya y\u00f6nelten saf bir arzu, m\u00fccerret bir i\u015ftiyak ve halis bir niyet meydana getirir. Bu aray\u0131\u015fta ona ilk g\u00fc\u00e7 f\u0131trat taraf\u0131ndan verilir. Bu noktadan sonra insan bir \u00e7ok zorluklarla kar\u015f\u0131 kar\u015f\u0131ya kal\u0131r. Bu zorluklar kar\u015f\u0131s\u0131nda, akl\u0131, d\u00fc\u015f\u00fcnebilme kabiliyeti, zeka yap\u0131s\u0131 ve se\u00e7me g\u00fcc\u00fcne g\u00f6re kendisine bir yol aray\u0131\u015f\u0131na girer. Tarihi s\u00fcre\u00e7te ve bug\u00fcn varolan de\u011fi\u015fik ve \u00e7ok \u00e7e\u015fitli inan\u00e7, k\u00fclt\u00fcr ve ya\u015fama bi\u00e7imleri, insan\u0131n yapt\u0131\u011f\u0131 bu tercihlerin bir sonucudur. F\u0131trat, bu tercihler s\u0131ras\u0131nda her zaman etkisini g\u00f6sterir. Ancak f\u0131trat\u0131n, insan iradesini k\u00f6r\u00fc k\u00f6r\u00fcne kendisine tabi k\u0131lma g\u00fcc\u00fc yoktur. Bilakis insan iradesi ile istedi\u011fi \u015feyi elde etmeye yard\u0131mc\u0131 olur. K\u0131sa g\u00f6r\u00fc\u015f ve basit ak\u0131l sahiplerinin idrak edemeyece\u011fi kadar hafif bir \u015fekilde Allah\u2019\u0131n r\u0131zas\u0131na g\u00f6t\u00fcren yolu ayd\u0131nlat\u0131r. Ancak tarihte insan\u0131n irade ve se\u00e7me kuvveti, do\u011fru yolu bulmada ba\u015far\u0131s\u0131zl\u0131k \u00fczerine ba\u015far\u0131s\u0131zl\u0131\u011fa u\u011fram\u0131\u015f, nefsani istekler onu yanl\u0131\u015f yollara s\u00fcr\u00fckleyip derin u\u00e7urumlara yuvarlanmas\u0131na neden olmu\u015ftur. Bu konuda verece\u011fimiz bir \u00f6rnek meseleyi daha anla\u015f\u0131l\u0131r k\u0131lacakt\u0131r:<\/p>\n

F\u0131trat\u0131n bir \u00f6zelli\u011fi de insanda g\u0131da ihtiyac\u0131n\u0131 olu\u015fturmak, b\u00f6ylece r\u0131z\u0131k konusuna ba\u011fl\u0131 olarak bu ihtiyaca insan\u0131 y\u00f6neltmeyi sa\u011flamakt\u0131r. Ama ne yaz\u0131k ki insanlar\u0131n \u00e7o\u011fu f\u0131trat\u0131n bu \u00f6zelli\u011fini yani \u201cya\u015famak i\u00e7in yemek\u201d ilkesini anlayamam\u0131\u015ft\u0131r. F\u0131trat\u0131n insanda olu\u015fturdu\u011fu lezzet duygusunu gayele\u015ftirerek \u201cyemek i\u00e7in ya\u015famak\u201d \u015feklinde ba\u015ftan sona yanl\u0131\u015flara s\u00fcr\u00fckleyen bir ilke geli\u015ftirmi\u015fler; b\u00f6ylelikle f\u0131trat\u0131n as\u0131l amac\u0131ndan uzakla\u015ft\u0131klar\u0131 gibi varolu\u015f ger\u00e7eklerinin de d\u0131\u015f\u0131na \u00e7\u0131km\u0131\u015flard\u0131r. Yine bunun gibi, f\u0131trat insanda havan\u0131n ve iklimin etkisinden dolay\u0131 giyinme ve bar\u0131nak ihtiyac\u0131 olu\u015fturur. Fakat nefsin arzular\u0131 insan\u0131 bu olunmas\u0131 gereken s\u0131n\u0131rda b\u0131rakmam\u0131\u015f, f\u0131trat\u0131n iste\u011fi olan bu durumu sevinip kibirlenmek, yery\u00fcz\u00fcnde g\u00f6steri\u015fli y\u00fcr\u00fcy\u00fcp, b\u00fcy\u00fckl\u00fck taslamak i\u00e7in bir vesile edinmi\u015ftir. Nefsi arzular\u0131na uyan insan, f\u0131trat\u0131n belirledi\u011fi s\u0131n\u0131r\u0131 a\u015farak l\u00fcks evler ve g\u00f6steri\u015fli elbiseler edinmeyi, varolu\u015fun gayesi gibi kabul etmi\u015ftir.<\/p>\n

Ayn\u0131 \u015feyi, insanda \u00e7e\u015fitli e\u015fyalara kar\u015f\u0131 istek meydana getiren f\u0131trat\u0131n di\u011fer unsurlar\u0131 i\u00e7in de s\u00f6yleyebiliriz. Fakat insan bu isteklerin arkas\u0131ndaki f\u0131trat\u0131n as\u0131l \u00f6zelli\u011fini anlayamam\u0131\u015f veya \u00e7o\u011fu zaman anlamas\u0131na ra\u011fmen g\u00f6zard\u0131 etmi\u015ftir. Sonra da gayele\u015ftirdi\u011fi istekleri ger\u00e7ekle\u015ftirmek i\u00e7in f\u0131trat\u0131n as\u0131l gayesini a\u015farak yanl\u0131\u015flara g\u00f6t\u00fcren bir aray\u0131\u015fa girmi\u015ftir. \u00f6zellikle, sonra gelen nesiller ilk nesillerin yol, adap, k\u00fclt\u00fcr, adet, medeniyet vs. gibi birikimlerine miras\u00e7\u0131 olarak bu yanl\u0131\u015flar\u0131 devam ettirmi\u015flerdir. Bu birikimlerin sonraki nesillere uygulad\u0131\u011f\u0131 yapt\u0131r\u0131c\u0131 g\u00fc\u00e7 \u00f6yle bir noktaya geldi ki -kendi kendilerine f\u0131trat\u0131 ger\u00e7ek \u015fekliyle anlamalar\u0131 bir yana- se\u00e7im ve temyiz (do\u011fruyu, yanl\u0131\u015f\u0131 anlama d\u00fc\u015f\u00fcncesi) hakk\u0131n\u0131 isteme h\u00fcrriyetinden mahrum oldular. \u00d6ncekilerin hayat tarzlar\u0131 d\u00fc\u015f\u00fcnme ve ya\u015fama bi\u00e7imleri, yeni neslin g\u00f6z\u00fcnde vazge\u00e7ilmez kanunlar haline d\u00f6n\u00fc\u015ft\u00fc. Bu kanunlar onlar\u0131n anlay\u0131\u015f ve iradelerini ba\u011flad\u0131. Onlar\u0131 k\u00f6r taklit hastal\u0131\u011f\u0131na s\u00fcr\u00fckledi, sonunda asl\u0131yla ilgisiz yabanc\u0131la\u015fm\u0131\u015f yeni bir f\u0131trat(!) olu\u015fturuldu.<\/p>\n

Fakat as\u0131l f\u0131trat ekiden oldu\u011fu gibi yeni d\u00f6nemde de, insan\u0131 do\u011fru yola g\u00f6t\u00fcrecek i\u015faretleri vermeye devam etmektedir. Ama, baz\u0131 insanlar\u0131n bu i\u015faretleri anlamalar\u0131 suni tabiatlar\u0131n\u0131n bask\u0131s\u0131 sonucunda olduk\u00e7a zorla\u015fm\u0131\u015f hatta imkans\u0131zla\u015fm\u0131\u015ft\u0131r. F\u0131trat bu yol g\u00f6stericili\u011fine sonuna kadar da devam edecektir. Salim ak\u0131l sahipleri i\u00e7in f\u0131trat\u0131n i\u015faretlerini anlamak hi\u00e7te zor de\u011fildir.<\/p>\n

Di\u011fer f\u0131tri isteklerin durumunda olagelen \u015fey aynen, insan\u0131n ilah aramas\u0131ndaki iste\u011finde de meydana gelmi\u015ftir. \u0130nsan, i\u00e7inden gelen ibadet hissinin etkisiyle, kendisi i\u00e7in ilah aramaya ba\u015flay\u0131nca f\u0131trat da insana hassas bir \u015fekilde hakiki ilah\u2019\u0131n vas\u0131flar\u0131n\u0131 i\u015faret etmeye ba\u015flar. Yani \u201cSenin ilah\u0131n, seni yaradand\u0131r. O senin \u00fczerine Kadir ve Galip\u2019tir. Seni ve par\u00e7as\u0131 bulundu\u011fun kainat\u0131n mensubu olan di\u011fer varl\u0131klar\u0131 r\u0131z\u0131kland\u0131r\u0131r. G\u00fczellik, Cemal, Y\u00fccelik s\u0131fatlar\u0131 O\u2019nundur. \u0130nsana olan nimetlerinden dolay\u0131, hamda lay\u0131k olan sadece O\u2019dur. G\u00fcne\u015f, ay ve di\u011fer y\u0131ld\u0131zlar, gezegenler varl\u0131klar\u0131n\u0131 O\u2019na bor\u00e7ludurlar. Ebedi ayd\u0131nlatmas\u0131yla, su ve topraktan olu\u015fan canl\u0131lara ahenk ve g\u00fczelli\u011fi, tatl\u0131 zerafeti ve b\u00fcy\u00fcleyici cemali kazand\u0131ran O\u2019dur. O\u2019nun Celali, \u00fcst\u00fcnl\u00fc\u011f\u00fc ve kuvveti dalgalar, depremler, da\u011f\u0131n y\u00fcksekli\u011fi, bir hayvan\u0131n y\u0131rt\u0131c\u0131l\u0131\u011f\u0131 vs. de tecelli eder. O\u2019nun ba\u011f\u0131\u015flay\u0131c\u0131l\u0131\u011f\u0131, annenin kalbinde sevgi ve \u015fefkat, ine\u011fin karn\u0131nda s\u00fct, kayan\u0131n ortas\u0131nda tertemiz su vs. olarak \u00e7\u0131kar\u201d der. \u0130\u015fte, idrak ve anlay\u0131\u015fta de\u011fi\u015fik seviyelerde olan insanlara f\u0131trat\u0131n verdi\u011fi latif i\u015faretler bu ve bunun benzerli gibidir. Bu i\u015faretlerin her biri etkin oldu\u011fu derecede insana yol g\u00f6stermeye ve buldurmaya \u00e7al\u0131\u015f\u0131r. Varl\u0131\u011f\u0131n\u0131n ba\u015flang\u0131c\u0131nda iken bu i\u015faretleri almaya ba\u015flayan insan, i\u015faretlerin haberdar etti\u011fi tek ilaha ibadet etmek \u00e7izgisinde bulunuyordu. Fakat bu halin de\u011fi\u015fmesi, mant\u0131ki \u00e7\u0131kar\u0131mlara dayal\u0131 d\u00fc\u015f\u00fcnce ile -ki bu d\u00fc\u015f\u00fcncelerdeki mant\u0131kilik kendisine g\u00f6re olacakt\u0131r- tart\u0131\u015f\u0131lmaz tek ilah inanc\u0131n\u0131 dahi tart\u0131\u015f\u0131l\u0131r k\u0131ld\u0131. Sonra, inanacaklar\u0131 ve inand\u0131klar\u0131nda huzur bulacaklar\u0131 mabud d\u0131\u015f\u0131nda yeni mabud aray\u0131\u015f\u0131na girildi. \u00d6ncelikle soyut olan kavramlara y\u00f6neldiler. Sevgi, korku, \u015fiddet, a\u015fk vs. gibi kavramlar\u0131 temsil eden putlar yaparak bunlara boyun e\u011fmeye, ya\u015fant\u0131lar\u0131n\u0131n putlar\u0131 ad\u0131na d\u00fczenlemeye \u00e7al\u0131\u015ft\u0131lar. Bu inan\u00e7 sonunda bu kavramlar ve onlar\u0131 temsil eden putlar\u0131n as\u0131l ilah oldu\u011fu d\u00fc\u015f\u00fcncesi insanlar\u0131n kafas\u0131na kesin kes yerle\u015fti. B\u00f6ylece insanlar, d\u00fc\u015f\u00fcnce ve anlay\u0131\u015f \u00f6l\u00e7\u00fclerine g\u00f6re yer ve g\u00f6kte, kendilerinde y\u00fccelik, rablik, nimet, kudret, g\u00fczellik, cemal, kahr, celal ve yarat\u0131c\u0131l\u0131k g\u00f6rd\u00fcklerini ileri s\u00fcrerek o putlara boyun e\u011fip, ibadet ettiler. \u0130nsanlar\u0131n her biri hakiki ilaha giden yolu kendi anlay\u0131\u015f\u0131na g\u00f6re bulduklar\u0131n\u0131 zannedip bu sap\u0131k yollar\u0131n mensubu oldular. Ancak \u015fu bir ger\u00e7ektir ki, temiz bir vicdan, hassas bir idrak ve salim bir akla sahip olanlar b\u00fct\u00fcn dikkatleriyle f\u0131trat\u0131n i\u015faret etti\u011fi yola ula\u015fmak i\u00e7in gayret g\u00f6sterdiler. Yery\u00fcz\u00fc ve g\u00f6ky\u00fcz\u00fc ilahlar\u0131n\u0131n(!) hi\u00e7 birisiyle tatmin olmad\u0131lar. Ara\u015ft\u0131rmalar\u0131na devam ederek \u00f6yle bir noktaya geldiler ki, kainattaki maddi-manevi, b\u00fcy\u00fck-k\u00fc\u00e7\u00fck b\u00fct\u00fcn g\u00fc\u00e7lerin bir ba\u015fka varl\u0131\u011fa ba\u011fl\u0131 oldu\u011funu g\u00f6rd\u00fcler. Bu \u00f6yle bir varl\u0131k ki, insanlar\u0131n sap\u0131kl\u0131\u011f\u0131n\u0131n simgesi olan \u015feyler bile O\u2019nun izniyle varl\u0131klar\u0131n\u0131 devam ettiriyorlar. \u0130\u015fte o insanlar bu noktada \u201cBenden ba\u015fka hi\u00e7 bir ilah yoktur, yaln\u0131zca bana itaat edin, ibadetleriniz bana olsun\u201d diyen bir sesin varl\u0131\u011f\u0131n\u0131 hissettiler. Kime aitti bu ses? Bu ses, \u00e7ileli ara\u015ft\u0131rmalar sonucunda bulmay\u0131 umduklar\u0131 ger\u00e7ek ilah\u2019\u0131n sesiydi. Kendisin ula\u015fmak i\u00e7in \u00e7aba g\u00f6sterenlerin yolunu kolayla\u015ft\u0131rarak onlara do\u011fru yolu bulmalar\u0131nda imkanlar sa\u011flan\u0131yordu.<\/p>\n

\u0130nsan\u0131n Yanl\u0131\u015flar \u0130\u00e7inde Kaybolu\u015fu<\/strong><\/p>\n

Biraz \u00f6nce bahsedilen \u00f6zelliklere sahip ilah\u0131, yery\u00fcz\u00fcnde arayan insanlar, da\u011flara, nehirlere, a\u011fa\u00e7lara ve faydal\u0131-faydas\u0131z \u015feylere g\u00f6n\u00fcl verip ba\u011fland\u0131lar. Tenas\u00fcl uzuvlar\u0131na dahi tapanlara rastland\u0131. Ate\u015fe tapt\u0131lar, havay\u0131 y\u00fccelttiler. K\u0131sacas\u0131 g\u00f6zleri yaln\u0131zca etraflar\u0131ndaki manzaran\u0131n birer par\u00e7as\u0131na tak\u0131l\u0131p kald\u0131. Biraz daha do\u011fru d\u00fc\u015f\u00fcnebilenler, yerlerdeki bu ilahlardan ho\u015flanmad\u0131lar. Hatta bu ilahlar\u0131n ba\u015fka \u015feylere kulluk etti\u011fini de sezmekte gecikmediler. Hayat ve varl\u0131klar\u0131n\u0131 devam ettirebilmek i\u00e7in ba\u015fka \u00fcst\u00fcn bir g\u00fcce muhta\u00e7 olduklar\u0131n\u0131 g\u00f6rd\u00fckleri i\u00e7in \u201cBu ilahlar\u0131n ne gibi bir \u00f6zellikleri vard\u0131r? Bize ne oluyor ki, onlara boyun e\u011fip, ibadet edelim?\u201d diye d\u00fc\u015f\u00fcnd\u00fcler ve g\u00f6zlerini g\u00f6ky\u00fcz\u00fcne \u00e7evirdiler. Arad\u0131klar\u0131 ilah\u0131 g\u00f6ky\u00fcz\u00fcnde bulmaya \u00e7al\u0131\u015ft\u0131lar, fakat yeni bir yanl\u0131\u015fa d\u00fc\u015fmekte de gecikmediler. Alevlenen g\u00fcne\u015fi, parlayan ay\u0131, y\u0131ld\u0131zlar\u0131 g\u00f6r\u00fcp \u201ci\u015fte ibadete lay\u0131k olan ilahlar bunlard\u0131r\u201d diyerek onlara ibadet etmeye ba\u015flad\u0131lar.<\/p>\n

Di\u011fer bir k\u0131s\u0131m insanlar da g\u00f6ky\u00fcz\u00fcn\u00fc, yery\u00fcz\u00fcnden pek farkl\u0131 bulmad\u0131lar. G\u00fcne\u015f, ay ve y\u0131ld\u0131zlar\u0131n, y\u00fccelik, b\u00fcy\u00fckl\u00fck itibar\u0131yla yery\u00fcz\u00fcndeki di\u011fer varl\u0131klardan \u00fcst\u00fcn g\u00f6r\u00fcn\u00fcyor olmalar\u0131na ra\u011fmen, kendi h\u00fcr iradeleriyle herhangi bir i\u015f yapma g\u00fcc\u00fcne sahip olmad\u0131klar\u0131n\u0131 g\u00f6rd\u00fcler. Bunlar ancak sa\u011flam bir nizam ve belirli bir kanun alt\u0131nda kendilerine \u00e7izilen rotada bulunmaktan ba\u015fka bir \u015fey yapamayan varl\u0131klar idi. \u00d6rne\u011fin g\u00fcne\u015f, \u00fcst\u00fcn azamet ve b\u00fcy\u00fckl\u00fc\u011f\u00fcne ra\u011fmen, bug\u00fcne kadar do\u011fu yerine bat\u0131dan do\u011fmam\u0131\u015ft\u0131r. Y\u00f6r\u00fcngesini birazc\u0131k olsun de\u011fi\u015ftiremez. Aya gelince o da bu g\u00fcne kadar hilal iken kendi iste\u011fiyle aniden dolunay olma g\u00fcc\u00fcn\u00fc g\u00f6sterememi\u015ftir. Nitekim di\u011fer gezegenlerden herhangi birisi de kendisine takdir edilen y\u00f6r\u00fcngeyi terk edememi\u015ftir. Bu insanlardan bir k\u0131sm\u0131 daha sonra g\u00f6k cisimlerinin b\u00fct\u00fcn b\u00fcy\u00fckl\u00fcklerine ra\u011fmen bir yere kulluk ba\u011f\u0131yla ba\u011fl\u0131 olduklar\u0131n\u0131 g\u00f6rerek g\u00f6ky\u00fcz\u00fcnden de y\u00fcz \u00e7evirdiler. \u015e\u00f6yle dediler:<\/p>\n

\u201cMaddi varl\u0131klardan hi\u00e7 birisi ibadete lay\u0131k de\u011fildir.\u201d Ve aray\u0131\u015flar\u0131n\u0131 ba\u015far\u0131yla sonu\u00e7land\u0131rarak as\u0131l ibadete lay\u0131k varl\u0131\u011f\u0131 buldular. Burada aray\u0131\u015flar\u0131 son buldu. \u00c7abalar\u0131nda ba\u015far\u0131ya ula\u015ft\u0131klar\u0131 i\u00e7in mutlu oldular.<\/p>\n

Ara\u015ft\u0131rma hissi, hayretler i\u00e7inde \u0131zd\u0131rap \u00e7eken insan\u0131, yak\u0131p tutu\u015fturmaya devam etmi\u015f ve tek olan ilaha kavu\u015fturmad\u0131\u011f\u0131 m\u00fcddet\u00e7e kendilerinde bir kararl\u0131l\u0131k hali olu\u015fmam\u0131\u015f, aray\u0131\u015f devam etmi\u015ftir. Ancak ara\u015ft\u0131rmalar\u0131nda ba\u015far\u0131l\u0131 olup gayelerine, yani noksan s\u0131fatlardan m\u00fcnezzeh olan Allah (c.c.) inanc\u0131na ula\u015f\u0131nca kalpler huzur buldu. \u0130\u00e7inde bulunan hayret, s\u0131k\u0131nt\u0131, \u0131zd\u0131rap ve korkular\u0131n hepsi yok oldu. Art\u0131k ba\u015fka bir ilah aramak i\u00e7in hi\u00e7bir sebep kalmad\u0131.<\/p>\n

Hakiki \u0130lah, Bir Olan Allah\u2019t\u0131r<\/strong><\/p>\n

\u00d6nceki konularla ba\u011flant\u0131l\u0131 olarak \u015f\u00f6yle bir soru akla gelebilir: \u201cB\u00fct\u00fcn bu de\u011fi\u015fimler ni\u00e7in meydana geldi? Allah\u2019tan ba\u015fka bir ilah inanc\u0131 \u00fczerinde olundu\u011fu s\u00fcrece aray\u0131\u015f devam ediyor da, Allah (c.c.) inanc\u0131na ula\u015f\u0131nca bu aray\u0131\u015f neden duruyor?\u201d Bu olay\u0131 derinli\u011fine d\u00fc\u015f\u00fcnd\u00fc\u011f\u00fcm\u00fczde sadece k\u00f6kl\u00fc bir sebebi oldu\u011funu g\u00f6r\u00fcr\u00fcz. O da, insan\u0131 ibadete y\u00f6nelten ve ger\u00e7ekte Allah\u2019tan ba\u015fkas\u0131na ibadete \u00e7a\u011f\u0131rmayan f\u0131tratt\u0131r. F\u0131trat ancak hakiki ilah olan Allah\u2019a ibadetle tatmin olur ve huzur bulur. Baz\u0131 fertlerde, bu \u0131zd\u0131rap ve s\u0131k\u0131nt\u0131larla beraber ak\u0131l noksanl\u0131\u011f\u0131, taassub, inat ve babalar\u0131 (atalar\u0131n\u0131n dini \u00fczerine olma anlay\u0131\u015f\u0131) k\u00f6r\u00fc k\u00f6r\u00fcne taklit gibi engellerin varl\u0131\u011f\u0131 \u00e7ok ayr\u0131 bir durumdur.<\/p>\n

Daha \u00f6nce de belirtti\u011fimiz gibi, f\u0131tri ibadet hissinin meydana geli\u015fi tamamen g\u00f6klerde ve yerde bulunan her zerrenin Allah\u2019a ibadetle me\u015fgul olmas\u0131ndand\u0131r. \u00c7ok cahil ve azg\u0131n olan insan, Allah\u2019\u0131 bilmeyince, O\u2019ndan ba\u015fkas\u0131n\u0131 kendisine ilah kabul edip, ona ibadet eder. Onun bu durumunda v\u00fccudunu olu\u015fturan uzuvlardan hi\u00e7 birisi onunla uyum halinde de\u011fildir. \u0130lah\u0131 zannetti\u011fi putuna do\u011fru ilerlemesini sa\u011flayan ayaklar\u0131 ancak Allah\u2019a ibadet i\u00e7in y\u00fcr\u00fcr, kendisiyle putuna kurban ve adaklar adad\u0131\u011f\u0131 elleri sadece Allah\u2019a ibadet i\u00e7in hareket eder, putunun \u00f6n\u00fcnde yere koydu\u011fu aln\u0131 yaln\u0131zca Allah (c.c.) i\u00e7in yere de\u011fer, putunu y\u00fcceltip, \u00f6vd\u00fc\u011f\u00fc dili her zaman Allah\u2019\u0131 y\u00fcceltip, \u00f6vmek i\u00e7in hareket eder. O, ilah olarak zannetti\u011fi varl\u0131\u011fa, putuna yapt\u0131\u011f\u0131 ibadet ve itaatinde her y\u00f6n\u00fcyle aldanma i\u00e7erisindedir ve sadece kendisini aldatmaktad\u0131r. Bu halin yanl\u0131\u015f oldu\u011funa kainattaki b\u00fct\u00fcn zerreler \u015fahitlik eder. \u0130nsan\u0131n bizzat kendi yap\u0131s\u0131 bu duruma isyan eder ve \u015f\u00f6yle der:<\/p>\n

\u201cKendisi de bir mahluk olan \u015feylere nas\u0131l itaat eder, boyun e\u011fersin? Bu kadar b\u00fcy\u00fck bir cahilli\u011fi nas\u0131l olur da i\u015flersin?\u201d Yap\u0131s\u0131 bunlar\u0131 s\u00f6yler fakat m\u00fc\u015frikler anlamaz, \u00e7\u00fcnk\u00fc, bu sesleri duyacak kulaklar\u0131, anlayacak ak\u0131llar\u0131 yoktur.<\/p>\n

Kulluk ve \u0130taatin Birle\u015fmesi<\/strong><\/p>\n

Bilindi\u011fi gibi itaat, bir ibadet \u015fekli olarak kullu\u011fun par\u00e7as\u0131d\u0131r. \u0130nsan ne zaman bu par\u00e7ay\u0131 b\u00fct\u00fcnden ay\u0131rm\u0131\u015fsa, keder ve \u0131zd\u0131raba yuvarlanm\u0131\u015ft\u0131r. \u0130nsanlar ancak cehalet ve anlay\u0131\u015fs\u0131zl\u0131k perdesini kald\u0131r\u0131p Malik, Raz\u0131k ve Halik olarak Allah\u2019\u0131 tan\u0131rlarsa kendilerinde olmas\u0131 gereken \u015fekliyle kulluk ve itaat meydana gelir. Burada, insan i\u00e7in, par\u00e7ay\u0131 b\u00fct\u00fcnden ay\u0131rma durumu olmad\u0131\u011f\u0131 m\u00fcddet\u00e7e huzur, rahatl\u0131k ve s\u00fckunet vard\u0131r.<\/p>\n

\u0130lahi Emanet (Hilafet)<\/strong><\/p>\n

Kulluk ve itaat aras\u0131ndaki birlik \u00f6yle bir \u015feydir ki, insan bununla Allah\u2019\u0131n y\u00fckledi\u011fi emanetin bilincinde olur. Di\u011fer yarat\u0131klara g\u00f6re \u00fcst seviyelerde bulunur. Onlardan ayr\u0131 bir yarat\u0131k olarak varl\u0131\u011f\u0131n\u0131 devam ettirir. Daha \u00f6nce belirtmi\u015ftim, insan herhangi bir iradi davran\u0131\u015f\u0131 ve bilgisi olmadan Allah (c.c.) ve O\u2019nun f\u0131trat kanununa boyun e\u011fmektedir. Bu bilin\u00e7siz bir \u015fekilde ger\u00e7ekle\u015fir. \u0130\u015fte bu onun Allah\u2019a kullu\u011fudur ve bu kullukta insan di\u011fer yarat\u0131klarla ayn\u0131 d\u00fczeydedir, onlardan ayr\u0131lmaz.<\/p>\n

\u0130nsan, kullu\u011fun m\u00fckafat\u0131na -r\u0131z\u0131k ve hayat- kavu\u015fmada di\u011fer yarat\u0131klardan ayr\u0131lmaz. Onu di\u011fer yarat\u0131klardan ay\u0131ran \u00f6zellik ba\u015fka bir y\u00f6nde ger\u00e7ekle\u015fmektedir. Allah\u2019\u0131n, kendisine ba\u011f\u0131\u015flad\u0131\u011f\u0131 irade g\u00fcc\u00fc, ak\u0131l ilim ve idrak kuvvetlerini kullanarak elde etti\u011fi \u015feref ve fazilette di\u011fer varl\u0131klardan ayr\u0131l\u0131r. E\u011fer verilen g\u00fc\u00e7ler ile Allah\u2019a kar\u015f\u0131 bilin\u00e7li bir itaat ger\u00e7ekle\u015firse, bu durum insan\u0131 di\u011fer yarat\u0131klardan \u00fcst\u00fcn seviyelere \u00e7\u0131kar\u0131r. Fakat bunu yapmad\u0131\u011f\u0131, yarat\u0131c\u0131s\u0131n\u0131 bilmek i\u00e7in ak\u0131l g\u00fcc\u00fcn\u00fc, ilmi kabiliyetini kullanmad\u0131\u011f\u0131 ve kendi h\u00fcrriyet s\u0131n\u0131rlar\u0131 i\u00e7erisinde O\u2019ndan y\u00fcz \u00e7evirdi\u011fi zaman, hayvanlardan daha a\u015fa\u011f\u0131 bir seviyeye iner. \u015eu ayet-i kerime bu durumu a\u00e7\u0131klamaktad\u0131r:<\/p>\n

\u201cAndolsun, cehennem i\u00e7inde bir\u00e7ok cin ve insan yaratt\u0131k ki, bunlar\u0131n kalpleri var fakat anlamazlar, g\u00f6zleri var fakat g\u00f6rmezler, kuluklar\u0131 var fakat i\u015fitmezler. \u0130\u015fte onlar hayvan gibidir. Hatta daha da sap\u0131k. Ve i\u015fte onlar gafillerdir.\u201d (A\u2019raf: 7\/179)<\/strong><\/p>\n

Asl\u0131nda, yaln\u0131z ba\u015f\u0131na ak\u0131l ve ilmi g\u00fc\u00e7 insana ne \u015feref ne de fazilet kazand\u0131r\u0131r. Bunlar \u015feref ve fazilete kavu\u015fmak i\u00e7in birer vas\u0131tad\u0131r. Bu vas\u0131talar as\u0131l \u015fekliyle kullan\u0131l\u0131r ise, f\u0131trat gere\u011fi zorunlu olan kulluktan bilin\u00e7li olan itaata ge\u00e7ilir ve bu da insan\u0131 di\u011fer yarat\u0131klardan \u00fcst\u00fcn k\u0131lar. E\u011fer bu vas\u0131talar do\u011fru kullan\u0131lmaz veya ba\u015fka \u015feyler i\u00e7in kullan\u0131l\u0131r ise, o zaman insan\u0131n yeri hayvanlar\u0131n derecelerinden de a\u015fa\u011f\u0131lardad\u0131r.*<\/strong><\/p>\n

\u0130nsan\u0131n edindi\u011fi putlar\u0131n en \u00f6nemlisi bizzat insan\u0131n kendi nefsidir. Allah\u2019a ibadet etmeyen kimse, ya putlara, ya da kendi hem cinsinden olan Firavun tipi ilahlar ibadet etmeye y\u00f6nelecektir. \u0130nsan bu \u00fc\u00e7 se\u00e7enek aras\u0131nda yer alarak inanc\u0131n\u0131, tercihi y\u00f6n\u00fcnde olu\u015fturur.<\/p>\n

\u00c7\u00fcnk\u00fc hayvan, f\u0131trat\u0131 gere\u011fi sap\u0131k, inkarc\u0131, m\u00fc\u015frik ve kafir olamaz. Yarat\u0131ld\u0131\u011f\u0131 durumdan daha ileri bir noktaya gitmesi m\u00fcmk\u00fcn olmad\u0131\u011f\u0131 gibi geriye de gidemez. \u0130nsan\u0131n durumu ise \u00e7ok farkl\u0131d\u0131r. O, hayvanlardan daha \u00fcst\u00fcn seviyelere \u00e7\u0131kabilece\u011fi gibi, daha a\u015fa\u011f\u0131lara da d\u00fc\u015febilir. Sebebi, insan\u0131n hayvandan farkl\u0131 olarak ak\u0131l, d\u00fc\u015f\u00fcnce gibi nimetlere sahip olmas\u0131d\u0131r.<\/p>\n

\u015eimdi biraz d\u00fc\u015f\u00fcn\u00fcp, Allah (c.c.) i\u00e7in s\u00f6yleyelim, insan elde etti\u011fi bu geli\u015fmelere ra\u011fmen, hayvani seviyeden kurtulup y\u00fckselebildi mi? Maddi alemde akl\u0131 ve ilmiyle yapm\u0131\u015f oldu\u011fu b\u00fct\u00fcn icat ve ger\u00e7ekle\u015ftirdi\u011fi geli\u015fmeler f\u0131trat kanunlar\u0131na ba\u011fl\u0131d\u0131r. B\u00fct\u00fcn bunlar kendilerinde ilim ve ak\u0131l olmad\u0131\u011f\u0131 halde, hayvanlarda da s\u0131n\u0131rl\u0131 bir \u015fekilde bulunur. \u0130\u015fte insan bu g\u00fc\u00e7lerini kullanm\u0131\u015f ve yeni bir \u015feyler yapm\u0131\u015ft\u0131r. Fakat insanl\u0131k b\u00fct\u00fcn bunlara ra\u011fmen maalesef \u00fcst seviyelere \u00e7\u0131kmay\u0131 ba\u015faramam\u0131\u015ft\u0131r. \u00c7\u00fcnk\u00fc i\u015fin hep maddi yan\u0131yla ilgilenmi\u015f, as\u0131l gayeden \u00e7ok uzaklarda olunmu\u015ftur. \u00c7\u00fcnk\u00fc maddi \u015feyleri elde etmekle seviye (insan ve hayvan olu\u015f a\u00e7\u0131s\u0131ndan) de\u011fi\u015fimi aras\u0131nda hi\u00e7bir ilgi yoktur. \u0130nsanla hayvan aras\u0131ndaki temel fark \u015fudur; hayvan, y\u00fcksek olmayan bir kullu\u011fu yerine getirdi\u011fi i\u00e7in, d\u00fc\u015f\u00fck derecede r\u0131zk\u0131na kavu\u015fur. \u0130nsan ise, akl\u0131 ve ilmi ile y\u00fcksek bir kullu\u011fu yerine getirdi\u011fi i\u00e7in y\u00fcksek derecede r\u0131zk\u0131n elde eder. B\u00f6ylece hayvan a\u00e7l\u0131\u011f\u0131n\u0131 gidermek i\u00e7in yem ve ota kavu\u015furken, insan ise g\u00fczel yiyeceklere kavu\u015fur. Hayvan, v\u00fccudunda bulunan t\u00fcy ve k\u0131llarla \u0131s\u0131n\u0131rken, insan g\u00fczel g\u00fczel elbiseler giyinir. Hayvanlar yuvalarda, inlerde bar\u0131n\u0131rken, insan g\u00fczel g\u00fczel bar\u0131naklarda oturur. Hayvan ayaklar\u0131yla bir yerden bir yere giderken, insan yapt\u0131\u011f\u0131 makinalar\u0131 bu yolda kullan\u0131r. \u0130\u015fte b\u00fct\u00fcn bunlarda bilince dayanmayan zorunlu bir kulluk bulundu\u011fu i\u00e7in, uygun bir kar\u015f\u0131l\u0131k mevcuttur.<\/p>\n

\u00a0\u201cAs\u0131l geli\u015fme bilin\u00e7li olan itaatle zorunlu olan kullu\u011fun birle\u015fmesidir.\u201d<\/em><\/strong> \u0130nsan, f\u0131trat kanununu koyan y\u00fcce g\u00fcce kulluk etti\u011fi gibi, yine ayn\u0131 g\u00fcc\u00fcn di\u011fer h\u00fck\u00fcmlerine uymak zorundad\u0131r ve bu ger\u00e7ekle\u015firse insan i\u00e7in as\u0131l geli\u015fme ger\u00e7ekle\u015fmi\u015f demektir. Bu durumda insan di\u011fer varl\u0131klara g\u00f6re \u015feref ve faziletin \u00fcst basamaklar\u0131na \u00e7\u0131kar. Bundan dolay\u0131 da yerde ve g\u00f6kte bulunan di\u011fer b\u00fct\u00fcn yarat\u0131klardan daha \u00e7ok m\u00fckafata kavu\u015fur. Fakat hareket y\u00f6n\u00fc b\u00f6yle de\u011fil de a\u015fa\u011f\u0131lara olursa, kulluk ve itaat birbirinden ayr\u0131lrsa, i\u015fte o zaman insan\u0131n yerini, hayvanlar\u0131n bulundu\u011fu seviyenin daha a\u015fa\u011f\u0131lar\u0131nda aramak gerekir.<\/p>\n

D\u00fc\u015f\u00fc\u015f\u00fcn ba\u015fl\u0131ca sebebi bizzat insan\u0131n kendisi oldu\u011fu i\u00e7in de sonunda kar\u015f\u0131l\u0131k olarak azaba kavu\u015fur.*<\/strong> Bu durum Et-Tin suresinde k\u0131sa fakat \u00f6zl\u00fc olarak \u00e7ok g\u00fczel bir bi\u00e7imde a\u00e7\u0131klam\u0131\u015ft\u0131r:<\/p>\n

\u201cBiz insan\u0131 en g\u00fczel bi\u00e7imde yaratt\u0131k. Sonra onu a\u015fa\u011f\u0131lar\u0131n a\u015fa\u011f\u0131s\u0131na \u00e7evirdik. Yaln\u0131z, inan\u0131p iyi i\u015fler yapanlar hari\u00e7. Onlar i\u00e7in ard\u0131 arkas\u0131 kesilmez bir m\u00fckafat vard\u0131r.\u201d (Tin: 95\/4-5-6)<\/strong><\/p>\n

Bu durum baz\u0131lar\u0131n\u0131n kafas\u0131n\u0131 kar\u0131\u015ft\u0131rmaktad\u0131r. Yap\u0131lan temel hata \u015fudur; kelime tam manas\u0131yla, tabiat kanunu veya yaratma kanununu i\u00e7erir \u015fekilde kullan\u0131l\u0131r oldu. Ve bu ibadeti ger\u00e7ekle\u015ftiren ki\u015finin -ki bu zorunlu olarak ger\u00e7ekle\u015fiyor. Kur\u2019an\u2019da belirtilen salihlerin durumuyla ilgili b\u00fct\u00fcn vaadleri hak kazanan salih ve abid oldu\u011fu zannedildi. Ancak daha \u00f6nce de belirtti\u011fimiz gibi ger\u00e7ek \u015fudur: \u0130nsandan istenen ibadet sadece maddi yap\u0131n\u0131n uymak zorunda oldu\u011fu kanunlara zorunlu olarak uymak de\u011fil, ayn\u0131 zamanda \u015fer\u2019i h\u00fckme de bilin\u00e7li olarak uymakt\u0131r.<\/p>\n

Ayette ge\u00e7en \u201cahseni takvim\u201dden maksat, y\u00fckselmek i\u00e7in gerekli olan g\u00fc\u00e7 ve kabiliyet, insana bu kainatta bulunan di\u011fer varl\u0131klardan daha \u00e7ok olarak verilmi\u015f i\u015faretlerdir. \u0130nsan\u0131n \u201cahseni takvim\u201d (en g\u00fczel bi\u00e7imde) olu\u015fu asl\u0131nda \u00fcst\u00fcnl\u00fck de\u011fildir. Bilakis onun y\u00fckselme ve ilerleme sebebi ve vas\u0131talardan yararlanmas\u0131 ve b\u00f6ylece Rabb\u2019ini bilen, d\u00fcnyada hayat\u0131n\u0131 b\u00fct\u00fcn olarak O\u2019nun istedi\u011fi \u015fekilde ge\u00e7irir ki, bu da salih ameldir. Bu \u015fekilde bir y\u00fckselme elde etmeyen ki\u015fi daha a\u015fa\u011f\u0131lara inerken, y\u00fckselen ki\u015fi bitmeyen bir m\u00fckafatla kar\u015f\u0131la\u015f\u0131r ve sonsuz mutlulu\u011fa kavu\u015fur. Zorunlu kullu\u011funa kar\u015f\u0131l\u0131k olarak insan, sadece d\u00fcnya hayat\u0131nda m\u00fckafatland\u0131r\u0131l\u0131rken, bilin\u00e7li teslimiyetine ka\u015f\u0131l\u0131k, ahirette sonsuza kadar uzayan bir m\u00fckafata kavu\u015fur.<\/p>\n

VELHAMDUL\u0130LLAH\u0130RABB\u0130LALEM\u0130N<\/p>\n

 <\/p>\n","protected":false},"excerpt":{"rendered":"

B\u0130SM\u0130LLAH\u0130RRAHMAN\u0130RRAH\u0130M\u00a0 Hamd, \u00c2lemlerin Rabbi Rahman, Rahim, Aziz, Cebbar, M\u00fctekebbir bizlere Kur\u2019an ve S\u00fcnnet vas\u0131tas\u0131 ile kurtulu\u015fun yolunu g\u00f6steren Allah Azze ve Celle\u2019ye mahsustur. Sal\u00e2t ve Selam sevgili peygamberimiz \u00f6rne\u011fimiz, \u00f6nderimiz olan Peygamberlerin sonuncusu Hz. Muhammed (s.a.v) e \u00e2line, ashab\u0131na ve onlara tabi olanlar\u0131n \u00fczerine olsun\u2026 Salat; Allah(C.C)\u2019\u0131n bize neyi getirdiyse almam\u0131z\u0131 ve bize neyi nehyettiyse […]<\/p>\n","protected":false},"author":23,"featured_media":36876,"comment_status":"open","ping_status":"open","sticky":false,"template":"","format":"standard","meta":{"footnotes":""},"categories":[1,251],"tags":[],"yoast_head":"\n