B\u0130SM\u0130LLAH\u0130RRAHMAN\u0130RRAH\u0130M<\/strong><\/p>\n

Hamd kendisinden ba\u015fka ilah olmayan, mutlak manada tek g\u00fc\u00e7 ve kudret sahibi olan Allah(Celle Celaluhu)\u2019a mahsustur. Salat ve selam t\u00fcm peygamberlerin ve onlar\u0131 takip eden tabilerinin \u00fczerine olsun.<\/strong><\/p>\n

7- Ayetlerimiz onlara a\u00e7\u0131kca okundu\u011fu zaman inkar edenler kendilerine gelen ger\u00e7ek i\u00e7in: “Bu apa\u00e7\u0131k bir b\u00fcy\u00fcd\u00fcr” derler.<\/em><\/strong><\/p>\n

8- veya “Onu Muhammed uydurdu”derler. De ki: “E\u011fer ben onu uydurduysam, beni Allah’a kar\u015f\u0131 hi\u00e7bir \u015fekilde savunamazs\u0131n\u0131z O Kur’an i\u00e7in yapt\u0131klar\u0131n\u0131z ta\u015fk\u0131nl\u0131klar\u0131 daha iyi bilir. Benimle sizin aran\u0131zda \u015fahid olarak Allah yeter. O, ba\u011f\u0131\u015flayand\u0131r, merhamet edendir.”<\/em><\/strong><\/p>\n

9- Ey Muhammed! De ki: “Ben Peygamberlerin ilki de\u011filim; benim ve sizin ba\u015f\u0131n\u0131za gelecekleri bilmem; ben sadece bana vahyedilene uyuyorum. Ben sadece apa\u00e7\u0131k bir uyar\u0131c\u0131y\u0131m.”<\/em><\/strong><\/p>\n

10- De ki: “Hi\u00e7 d\u00fc\u015f\u00fcnd\u00fcn\u00fcz m\u00fc: E\u011fer bu Kur’an Allah kat\u0131ndan oldu\u011fu halde siz onu tan\u0131mam\u0131\u015fsan\u0131z; \u0130srailo\u011fullar\u0131ndan bir \u015fahid de bunun benzerini Tevrat’ta g\u00f6r\u00fcp inand\u0131\u011f\u0131 halde siz inanmaya tenezz\u00fcl etmemi\u015fseniz durumunuz nice olur? \u015e\u00fcphesiz Allah, zalim bir toplumu do\u011fru yola iletmez.”<\/em><\/strong><\/p>\n

11- \u0130nkar edenler inananlar i\u00e7in: “E\u011fer \u0130slam iyi bir \u015fey olsayd\u0131, onlar ona uymada bizi ge\u00e7emezlerdi” derler. Onlar do\u011fru yola girmedikleri i\u00e7in de “Bu, eski bir uydurmad\u0131r” derler.<\/em><\/strong><\/p>\n

12- Kur’an’dan \u00f6nce, Musa’n\u0131n kitab\u0131 Tevrat, bir rahmet ve rehberdi. Bu Kur’an, zulmedenleri uyarmak ve g\u00fczel davrananlara m\u00fcjde olmak \u00fctere arap diliyle indirilmi\u015f, kendinden \u00f6ncekileri do\u011frulayan bir Kitab’d\u0131r.<\/em><\/strong><\/p>\n

Vahiy meselesine, onlar\u0131n vahye ili\u015fkin dillerinde sak\u0131z ettikleri s\u00f6zlerinin de\u011fersizli\u011fi ve ona kar\u015f\u0131 tutumlar\u0131n\u0131n \u00e7irkinli\u011fini belirterek ba\u015fl\u0131yor. Vahiyle gelenler, kar\u0131\u015f\u0131kl\u0131k, kapal\u0131l\u0131k ve ku\u015fku i\u00e7ermeyen “apa\u00e7\u0131k” ayetler, vahiy olay\u0131 da yine ku\u015fku i\u00e7ermez `hak’ iken onlar, bu ayetlere: “Bu apa\u00e7\u0131k bir b\u00fcy\u00fcd\u00fcr” <\/strong>diyorlar. Oysa hakla b\u00fcy\u00fc birbirine ne kadar uzakt\u0131rlar. Bu iki unsur asla bir yerde kesi\u015fmezler ve benzerlik i\u00e7ermezler.<\/p>\n

Onlar\u0131n ne bir \u015f\u00fcpheye ne de bir kan\u0131t\u0131n delaletine dayanmayan tekerlemeleri ve \u00e7irkin iddialar\u0131na ba\u015flang\u0131\u00e7tan itibaren h\u00fccum i\u015fte b\u00f6yle ba\u015fl\u0131yor. Ard\u0131ndan geveleyip durduklar\u0131 “Onu uydurdu” tekerlemelerine ge\u00e7iyor…<\/p>\n

G\u00f6r\u00fcld\u00fc\u011f\u00fc gibi Kur’an onu, s\u00f6ylenmesi imkans\u0131z veya uzak bir ihtimal imaj\u0131 vererek haber kipinde de\u011fil de soru kipinde veriyor:<\/p>\n

“Yoksa onu uydurdu mu diyorlar?”<\/strong><\/p>\n

Demek b\u00fcy\u00fcklenme onlar\u0131, bu akla hayale s\u0131\u011fmaz tekerlemeyi s\u00f6ylemeye g\u00f6t\u00fcr\u00fcyor ha!<\/p>\n

Peygamberimize onlara Rabbi, g\u00f6revi ve t\u00fcm bu varl\u0131ktaki g\u00fc\u00e7 ve de\u011ferlerin ger\u00e7e\u011fine ili\u015fkin bilincinden kaynaklanan peygamberlik edebine yara\u015f\u0131r bi\u00e7imde cevap vermesini telkin ediyor:<\/p>\n

“De ki: `E\u011fer ben onu uydurduysam, beni Allah’a kar\u015f\u0131 hi\u00e7bir \u015fekilde savunamazs\u0131n\u0131z; O Kur’an i\u00e7in yapt\u0131\u011f\u0131n\u0131z ta\u015fk\u0131nl\u0131klar\u0131 daha iyi bilir. Benimle sizin aran\u0131zda \u015fahid olarak Allah yeter. O, ba\u011f\u0131\u015flayand\u0131r, merhamet edendir.”<\/strong><\/p>\n

Onlara de ki: Onu nas\u0131l, kimin hesab\u0131na ne ama\u00e7la uydurmu\u015f olabilirim? Bana inanas\u0131n\u0131z ve bana ba\u011flanas\u0131n\u0131z diye mi uyduraca\u011f\u0131m onu? Fakat, e\u011fer ben onu uydurursam, Allah’tan gelecek cezaya kar\u015f\u0131 sizin bana hi\u00e7bir faydan\u0131z olmaz ve O beni onu uydurmama kar\u015f\u0131l\u0131k yakalay\u0131verir. O beni, iftirama kar\u015f\u0131l\u0131k cezaland\u0131rd\u0131\u011f\u0131 durumda; beni korumak ve bana yard\u0131m etmekten aciz oldu\u011funuza g\u00f6re, benimle birlikte olup bana uyman\u0131z, bana ne yarar sa\u011flar?!<\/p>\n

Bu; ne yapaca\u011f\u0131n\u0131 Rabb’inden \u00f6\u011frenen, varl\u0131kta O’ndan ba\u015fkas\u0131n\u0131 g\u00f6rmeyen, O’ndan ba\u015fka g\u00fc\u00e7 tan\u0131mayan bir peygambere yak\u0131\u015f\u0131r cevap olmas\u0131n\u0131n yan\u0131nda mant\u0131kl\u0131d\u0131r da. \u00dczerinde d\u00fc\u015f\u00fcnenler onu kavrayabileceklerdir. E\u011fer bu konuda ak\u0131llar\u0131n\u0131 hakem edinseler onlara bu cevab\u0131 verecektir. Sonra onlar\u0131 yapt\u0131klar\u0131 ile birlikte Allah’a havale ediyor: “O, Kur’an i\u00e7in yapt\u0131\u011f\u0131n\u0131z ta\u015fk\u0131nl\u0131klar\u0131 daha iyi bilir.” Allah onlara yapt\u0131klar\u0131na g\u00f6re kar\u015f\u0131l\u0131k verecektir. “Benimle sizin aran\u0131zda \u015fahid olarak Allah yeter.” <\/strong>T\u00e2n\u0131kl\u0131k eder, yarg\u0131lar. O’nun tan\u0131kl\u0131\u011f\u0131 ve yarg\u0131lamas\u0131 konumu gere\u011fi tek ba\u015f\u0131na yeterlidir. “O, ba\u011f\u0131\u015flayand\u0131r, merhamet edendir.” <\/strong>O’nun size ac\u0131mas\u0131 rahmetiyle do\u011fru yolu g\u00f6stermesi, iman ve hidayetten \u00f6nceki g\u00fcnahlar\u0131n\u0131z\u0131 ba\u011f\u0131\u015flamas\u0131 umulur.<\/p>\n

Uyar\u0131, korkutma ve \u00f6zendirme i\u00e7eren bir cevap. Kalbin duyarl\u0131\u011f\u0131na, t\u00fcm ka\u00e7amak yollar\u0131n\u0131 tutarak dokundu\u011fundan dinleyenler, meselenin; m\u00fc\u015friklerin ciddiyetsiz tekerlemeleri ve g\u00fcl\u00fcn\u00e7 iddialar\u0131ndan beri oldu\u011funu ve davet\u00e7inin i\u00e7 d\u00fcnyas\u0131nda hissettiklerinden daha b\u00fcy\u00fck ve derin oldu\u011funu anl\u0131yorlar.<\/p>\n

Onlarla meselenin -vahiy meselesinin- irdelenmesini g\u00f6zlemlenen olaylar\u0131 ba\u015fka bir a\u00e7\u0131dan s\u00fcrd\u00fcr\u00fcyor. Vahiy ve peygamberli\u011fin neyini yad\u0131rg\u0131yorlar da b\u00fcy\u00fc veya uydurma itham\u0131nda bulunuyorlar aceleyle? Oysa durum ne yabanc\u0131l\u0131k ne de acayiplik i\u00e7ermemektedir:<\/p>\n

“De ki: `Ben peygamberlerin ilki de\u011filim. Benim ve sizin ba\u015f\u0131na gelecekleri bilmem. Ben sadece bana vahyedilene uyuyorum; sadece apa\u00e7\u0131k bir uyar\u0131c\u0131y\u0131m.”<\/strong><\/p>\n

Hz. Muhammed -sal\u00e2t ve sel\u00e2m \u00fczerine olsun- ilk peygamber de\u011fildir. O’ndan \u00f6nce peygamberler ge\u00e7mi\u015f olup durumu onlar\u0131n durumu gibidir. Dolay\u0131s\u0131yla peygamberlerin ilki de\u011fildir. O, Allah’\u0131n peygamberli\u011fe lay\u0131k g\u00f6rd\u00fc\u011f\u00fcn\u00fc bilip kendisine vahiy indirdi\u011fi bir insan olarak kendisine emredileni insanlara duyurmaktad\u0131r. \u0130\u015fte peygamberli\u011fin \u00f6z\u00fc ve yap\u0131s\u0131 budur. Peygamber kalbi, ba\u011flant\u0131 kurduktan sonra Rabb’ine kan\u0131t sormaz, kendisi i\u00e7in ayr\u0131cal\u0131k istemez. Sadece yolunda y\u00fcr\u00fcr, kendisine gelen vahiy do\u011frultusunda Rabb’inin mesaj\u0131n\u0131 insanlara iletir: “Benim ve sizin ba\u015f\u0131n\u0131za gelecekleri bilmem. Ben sadece bana vahyedilenlere uyuyorum.” <\/strong>O peygamberlik yolunda; gaybi bildi\u011fi veya ya\u015fad\u0131\u011f\u0131 toplumu m\u00fcjdeledi\u011fi Allah’\u0131n mesaj\u0131n\u0131n durumunun i\u00e7 y\u00fcz\u00fcn\u00fc bildi\u011fi i\u00e7in y\u00fcr\u00fcyor de\u011fil, Rabb’ine g\u00fcven, iradesine teslimiyet ve direktifine boyun e\u011ferek, i\u015faret ve direktife g\u00f6re hareket etmekte ve ad\u0131mlar\u0131n\u0131 Allah’\u0131n sevketti\u011fi yere koymakta-d\u0131r. \u00d6n\u00fcndeki gayb bilinmez olup s\u0131rr\u0131 Rabb’inin kat\u0131ndad\u0131r. O, \u00f6rt\u00fcn\u00fcn arkas\u0131ndaki s\u0131rr\u0131 \u00f6\u011frenme\u011fe \u00e7al\u0131\u015fmamaktad\u0131r. \u00c7\u00fcnk\u00fc i\u00e7i rahatt\u0131r. Yine Rabb’ine olan edebi de kendisine a\u00e7\u0131lmayan \u015feyi \u00f6\u011frenmeye \u00e7al\u0131\u015fmas\u0131n\u0131 meneder. K\u0131saca O, kendi ve g\u00f6revinin s\u0131n\u0131rlar\u0131 i\u00e7inde durur: “Ben sadece apa\u00e7\u0131k bir uyar\u0131c\u0131y\u0131m”<\/strong><\/p>\n

Bu ayn\u0131 zamanda, Resulullah’\u0131 \u00f6rnek alarak Allah’a \u00e7a\u011fr\u0131 yoluna koyulanlar\u0131n da tutumu olup m\u00fc’minlerin i\u00e7 rahatl\u0131\u011f\u0131n\u0131 ifade eder. Onlar\u0131n bu tutumlar\u0131, davetin ne sonu\u00e7 verece\u011fini veya gelece\u011fi bildikleri yahut davetten az ya da \u00e7ok bir \u015feye sahip olduklar\u0131ndan kaynaklan\u0131yor de\u011fil. Sadece g\u00f6revlisi oldu\u011fu i\u00e7in \u00e7al\u0131\u015f\u0131yorlar o kadar. Onlar Rabb’lerinden kan\u0131t iste\u011finde de bulunmazlar kan\u0131tlar\u0131 kalplerindedir. Kendileri i\u00e7in ayr\u0131cal\u0131k da istemezler, ayr\u0131cal\u0131klar\u0131 Allah’\u0131n kendilerini se\u00e7mi\u015f olmas\u0131d\u0131r sadece. Allah’\u0131n yol boyunca ad\u0131mlar\u0131n\u0131 atacaklar\u0131 yerleri belirleyerek \u00e7izdi\u011fi duyarl\u0131 \u00e7izginin d\u0131\u015f\u0131na ta\u015fmazlar. Sonra onlar\u0131 hemen yak\u0131nlar\u0131ndaki bir tan\u0131kla y\u00fczy\u00fcze getiriyor; onun tan\u0131kl\u0131\u011f\u0131n\u0131n \u00f6nemi var. \u00c7\u00fcnk\u00fc o vahyin yap\u0131s\u0131n\u0131 bilen ehl-i kitaptand\u0131r:<\/p>\n

“De ki: `Hi\u00e7 d\u00fc\u015f\u00fcnd\u00fcn\u00fcz m\u00fc: E\u011fer bu Kur’an Allah kat\u0131ndan oldu\u011fu halde siz onu tan\u0131mam\u0131\u015fsan\u0131z; \u0130srailo\u011fullar\u0131ndan bir \u015fahid de bunun benzerini Tevrat’ta g\u00f6r\u00fcp inand\u0131\u011f\u0131 halde siz inanmaya tenezz\u00fcl etmemi\u015fseniz, durumunuz nice olur? \u015e\u00fcphesiz Allah, zalim bir toplumu do\u011fru yola iletmez.”<\/strong><\/p>\n

Ayette dile getirilen, \u00f6zel bir olay\u0131n do\u011frudan ifadesi olabilece\u011fi gibi; \u0130srailo\u011fullar\u0131ndan bir veya daha \u00e7ok ki\u015finin, Tevrat’\u0131n yap\u0131s\u0131na ili\u015fkin bilgisi sayesinde, Kur’an’\u0131n yap\u0131s\u0131n\u0131n Allah kat\u0131ndan indirilen kitaplar\u0131n yap\u0131s\u0131yla ayn\u0131 oldu\u011funu anlayarak iman etmelerinin ifadesi de olabilir. Ayetin Abdullah b. Sel\u00e2m hakk\u0131nda indi\u011fine ili\u015fkin rivayetler gelmi\u015ftir. Fakat bu sure Mekke’de inmi\u015f, Abdullah b. Sel\u00e2m ise Medine d\u00f6neminde m\u00fcsl\u00fcman olmu\u015ftur. Sadece bu ayetin Medine’de ve Abdullah b. Sel\u00e2m’a ili\u015fkin olarak indi\u011fini teyid etmek i\u00e7in bu ayetin Medine’de indi\u011fini s\u00f6yleyen rivayetler oldu\u011fu gibi, bu ayetin de Mekke’de indi\u011fi ve Abdullah’a ili\u015fkin olarak inmedi\u011fini s\u00f6yleyen rivayetler de vard\u0131r.<\/p>\n

Mekke’deki ba\u015fka bir olaya ili\u015fkin de olabilir. Az say\u0131da olmakla birlikte Mekke d\u00f6neminde de ehl-i kitaptan baz\u0131lar\u0131 m\u00fcsl\u00fcman olmu\u015ftur. \u00dcmmi m\u00fc\u015friklerin ya\u015fad\u0131\u011f\u0131 bir ortamda ehl-i kitaptan baz\u0131lar\u0131n\u0131n iman etmeleri m\u00fc\u015friklerin yan\u0131nda k\u0131ymet ifade ediyordu. Kur’an birka\u00e7 yerde bu durumu \u00f6n plana \u00e7\u0131kararak; bir bilgi, yol g\u00f6steren veya ayd\u0131nlat\u0131c\u0131 bir kitaba dayanmaks\u0131z\u0131n peygamberi ve getirdi\u011fini yalanlayan m\u00fc\u015friklerin kar\u015f\u0131s\u0131na \u00e7\u0131kmaktad\u0131r.<\/p>\n

Tart\u0131\u015fmada “De ki: `Hi\u00e7 d\u00fc\u015f\u00fcnd\u00fcn\u00fcz m\u00fc: E\u011fer bu Kur’an Allah kat\u0131ndansa…”<\/strong> t\u00fcr\u00fc bir y\u00f6ntemin uygulanmas\u0131, Mekke toplumunun psikolojisine egemen olan inat ve yanl\u0131\u015fta \u0131srar\u0131n sars\u0131lmas\u0131, i\u00e7lerine korku sal\u0131nmas\u0131 ve yalanlama y\u00f6n\u00fcnde ilerlemelerine engel olunmas\u0131na y\u00f6neliktir. Onlar\u0131n durumu, \u015f\u00f6yle bir de\u011ferlendirmeye g\u00f6t\u00fcr\u00fclmeye \u00e7al\u0131\u015f\u0131l\u0131yor: Madem bu Kur’an’\u0131n Muhammed’in -sal\u00e2t ve sel\u00e2m \u00fczerine olsun- s\u00f6yledi\u011fi gibi ger\u00e7ekten Allah kat\u0131ndan olma ihtimali olup; do\u011fru \u00e7\u0131kt\u0131\u011f\u0131nda ise onlar i\u00e7in sonu\u00e7 korkun\u00e7 olacakt\u0131r. \u00d6yle ise onlar i\u00e7in en akla yatk\u0131n tutum; t\u00fcm uyar\u0131lar\u0131n ba\u015flar\u0131na gelme olas\u0131l\u0131\u011f\u0131n\u0131 i\u00e7eren bu varsay\u0131ma kar\u015f\u0131 ihtiyatl\u0131 olmakt\u0131r. Bu durumda da ihtiyatl\u0131l\u0131\u011f\u0131n gere\u011fi, korkun\u00e7 sonu\u00e7la y\u00fczy\u00fcze gelmeden \u00f6nce, yalanlamada acele etmeyip \u00e7ekingenlik ve tedbirlilik i\u00e7inde durumu de\u011ferlendirmeleri olacakt\u0131r. \u00d6zellikle de, bu ihtimale; ehl-i kitaptan bir veya daha \u00e7ok ki\u015finin Kur’an’\u0131n yap\u0131s\u0131n\u0131n kendinden \u00f6nceki kitaplar\u0131n yap\u0131s\u0131nda oldu\u011funa tan\u0131kl\u0131k etmesi ve imandan zevk alma eklendi\u011fi durumda. Buna kar\u015f\u0131n bak\u0131yoruz ki, Kur’an’\u0131n kendilerinden biri arac\u0131l\u0131\u011f\u0131 ve dilleriyle geldi\u011fi toplum b\u00fcy\u00fckleniyor; ger\u00e7ekleri g\u00f6rmezlikten geliyor. Bu tutum; Allah taraf\u0131ndan cezaland\u0131r\u0131lmay\u0131 ve yap\u0131lanlar\u0131n bo\u015fa \u00e7\u0131kar\u0131lmas\u0131n\u0131 hakeden, a\u00e7\u0131k bir zul\u00fcm ve hoyrat bir \u015fa\u015fk\u0131nl\u0131k olan ger\u00e7e\u011fin \u00e7i\u011fnenmesidir: “\u015e\u00fcphesiz Allah, zalim bir toplumu do\u011fru yola iletmez.”<\/strong><\/p>\n

Kur’an insan kalbinin; ku\u015fkular\u0131, sap\u0131kl\u0131klar\u0131 ve hastal\u0131klar\u0131na kar\u015f\u0131l\u0131k vermek i\u00e7in \u00e7e\u015fitli yollar ve \u00fcsluplarla ka\u00e7amak yollar\u0131 kapatarak her t\u00fcrl\u00fc y\u00f6ntemle tedaviye al\u0131yor. Davet ve bu dine \u00e7a\u011f\u0131ranlar\u0131n az\u0131\u011f\u0131 Kur’an’\u0131n bu \u00e7e\u015fitli y\u00f6ntemlerindedir. Kur’an Allah kat\u0131ndan olmas\u0131na kar\u015f\u0131n, de\u011findi\u011fimiz amaca y\u00f6nelik olarak konuyu do\u011frudan verme y\u00f6ntemini de\u011fil de ku\u015fkuya d\u00fc\u015f\u00fcrme y\u00f6ntemini kullanmaktad\u0131r. Kimi durumlarda ikna y\u00f6ntemlerinden biridir bu.<\/p>\n

Sonra, m\u00fc\u015friklerin Kur’an ve bu dine ili\u015fkin temelsiz tekerlemelerinin sunu\u015fu konusunda ilerleyerek, onlar\u0131n bu dini yalanlay\u0131p y\u00fcz \u00e7evirmelerine dayanak olarak ileri s\u00fcrd\u00fckleri \u00f6z\u00fcrlerini ele al\u0131yor, m\u00fc’minleri k\u00fc\u00e7\u00fcmseyen kendilerini be\u011fenmi\u015flerin \u00f6z\u00fcrleri:<\/p>\n

“\u0130nkar edenler inananlar i\u00e7in `E\u011fer islam iyi bir \u015fey olsayd\u0131, ona uymada bizi ge\u00e7emezlerdi’ derler. Onlar do\u011fru yola girmedikleri i\u00e7in de `Bu, eski bir uydurmad\u0131r’ derler.”<\/strong><\/p>\n

Ba\u015flang\u0131\u00e7ta \u0130slam\u2019\u0131n \u00e7a\u011fr\u0131s\u0131na yoksul ve k\u00f6lelerden olu\u015fan bir grup icabet ederek \u00f6nc\u00fc konumunu ald\u0131. Bu durum, kibirlilerin \u00f6nde gelenlerinin g\u00f6z\u00fcnde \u0130slam\u2019\u0131n kusurlulu\u011fundan kaynaklan\u0131yordu. Duruma kendilerince \u015f\u00f6yle a\u00e7\u0131kl\u0131k getiriyorlard\u0131: E\u011fer bu din hay\u0131rl\u0131 olsayd\u0131, bunlar onu bizden iyi anlayamaz ve ona uymada bizden erken davranamazlard\u0131. Toplum i\u00e7indeki konumumuz, kavray\u0131\u015f\u0131m\u0131z\u0131n g\u00fc\u00e7l\u00fcl\u00fc\u011f\u00fc ve de\u011ferlendirme yetene\u011fimizin \u00fcst\u00fcnl\u00fc\u011f\u00fc gere\u011fi hayr\u0131 biz onlardan daha iyi anlar\u0131z!..<\/p>\n

Oysa i\u015fin asli \u00f6yle de\u011fil. Onlar\u0131 \u0130slam\u2019\u0131n \u00e7a\u011fr\u0131s\u0131na uymaktan al\u0131koyan, ondan ku\u015fkulanmalar\u0131 veya dayand\u0131\u011f\u0131 ger\u00e7eklerin i\u00e7erdi\u011fi hayr\u0131 anlamamalar\u0131 de\u011fil; Hz. Muhammed’e boyun e\u011ferek sosyal konum ve ekonomik \u00e7\u0131karlar\u0131n\u0131 yitir-meyi kendilerine yedirememeleri ve babalar\u0131, atalar\u0131 ve \u00fczerinde bulunduklar\u0131 inan\u00e7 sistemi sayesinde \u015ferefli olduklar\u0131 bo\u015f kuruntusuydu. \u0130slam a ko\u015farak gelip \u00f6nc\u00fc konumunu alanlar\u0131n psikolojik yap\u0131s\u0131nda ise; toplumun ileri gelenlerini islama gelmekten al\u0131koyan bu engellerin hi\u00e7 biri bulunmuyordu.<\/p>\n

Temel neden ku\u015fkusuz psikolojik e\u011filimler. Onlar\u0131n etkisinde kal\u0131p b\u00fcy\u00fckl\u00fck kuruntusuna kap\u0131lan insanlara; Hakka boyun e\u011fme, f\u0131trat\u0131n sesine kulak verme ve kan\u0131ta teslim olma a\u011f\u0131r geliyor. Onlara hak ve ehline kar\u015f\u0131, inat\u00e7\u0131 tutum tak\u0131nma, mazeret uydurma, tutars\u0131z iddialar ileri s\u00fcrme ve onlardan y\u00fcz \u00e7evirmeyi dikte ettiren o psikolojik e\u011filimlerdir. Onlar bu dikte ettirilenleri benimsedikten sonra, hi\u00e7 bir bi\u00e7imde kendilerinin bat\u0131l yolda olabileceklerini kabul etmiyor, kendilerini hayat\u0131n ekseni k\u0131l\u0131p onun \u00e7evresinde d\u00f6n\u00fcyor ve hayat\u0131n da onun \u00e7evresinde d\u00f6nmesini istiyorlar:<\/p>\n

“Onlar do\u011fru yola girmedikleri i\u00e7in de `Bu, eski bir uydurmad\u0131r’ derler.”<\/strong><\/p>\n

Ba\u015fka t\u00fcrl\u00fc d\u00fc\u015f\u00fcnmek m\u00fcmk\u00fcn m\u00fc?(!) Onlar onunla do\u011fru yolu bulamad\u0131klar\u0131 ve ona ba\u015f e\u011femediklerine g\u00f6re, mutlaka Hakk’\u0131n bir kusuru olmal\u0131. \u00c7\u00fcnk\u00fc onlar\u0131n hata etmeleri d\u00fc\u015f\u00fcn\u00fclecek \u015fey de\u011fildir. Onlar kendi nazarlar\u0131 veya topluma lanse etmek istedikleri durumlar\u0131 a\u00e7\u0131s\u0131ndan; kutsal, masum ve hatas\u0131zd\u0131rlar(!)..<\/p>\n

Vahiy ve peygamberlik meselesine ili\u015fkin olan bu geziyi, \u0130srailo\u011fullar\u0131ndan bir tan\u0131\u011f\u0131n tan\u0131kl\u0131\u011f\u0131nda da yapt\u0131\u011f\u0131 gibi Hz. Musa’n\u0131n -sel\u00e2m \u00fczerine olsun- kitab\u0131na i\u015faretle bitiriyor:<\/p>\n

“Kur’an’dan \u00f6nce, Musa’n\u0131n kitab\u0131, Tevrat, bir rahmet ve rehberdi. Bu Kur’an zulmedenleri uyarmak ve g\u00fczel davrananlara m\u00fcjde olmak \u00fczere Arap diliyle indirilmi\u015f, kendisinden \u00f6ncekileri do\u011frulayan bir Kitab’d\u0131r.”<\/strong><\/p>\n

Kur’an, kendisi ile kendisinden \u00f6nceki kitaplarla \u00f6zellikle de Musa’n\u0131n kitabi aras\u0131ndaki ba\u011flant\u0131ya i\u015fareti tekrarlay\u0131p durur. Bilindi\u011fi gibi \u0130sa’n\u0131n kitab\u0131 \u0130ncil, Tevrat’\u0131n tamamlay\u0131c\u0131s\u0131 ve uzant\u0131s\u0131d\u0131r. \u015eeriat ve akidenin kayna\u011f\u0131 Tevrat’t\u0131r. Burda da Musa’n\u0131n kitab\u0131na `imam’ ad\u0131n\u0131 vermekte ve O’nu rahmetle nitelemektedir. Esasen g\u00f6kten inen mesajlar\u0131n t\u00fcm\u00fc; rahmetin t\u00fcm anlamlar\u0131n\u0131 kapsamak \u00fczere hem bu hayatta hem de \u00f6b\u00fcr hayatta d\u00fcnya ve d\u00fcnyada bulunanlara rahmettirler. “Bu da kendinden \u00f6ncekileri do\u011frulayan Arap dilinde bir kitapt\u0131r…” <\/strong>T\u00fcm dinlerin dayand\u0131\u011f\u0131 ilk temeli, y\u00f6neldikleri ilahi yolu ve Rabb’ine ula\u015fmak i\u00e7in insanl\u0131\u011f\u0131n y\u00f6neldi\u011fi y\u00fcce y\u00f6neli\u015fi do\u011frulayan bir sayg\u0131n kitap.<\/p>\n

Gelen vahyin Arap\u00e7a olmas\u0131n\u0131n belirtilmesi, Araplara; bu risalet i\u00e7in kendilerinin, bu e\u015fsiz Kur’an i\u00e7in dillerinin se\u00e7ilmi\u015f olmas\u0131n\u0131n ortaya koydu\u011fu, Allah’\u0131n onlara ba\u011f\u0131\u015flad\u0131\u011f\u0131 nimeti, g\u00f6zetip kollamas\u0131 ve \u00f6nem vermesini hat\u0131rlatmak i\u00e7indir.<\/p>\n

Ard\u0131ndan peygamberli\u011fin yap\u0131s\u0131 ve g\u00f6revinin a\u00e7\u0131klanmas\u0131na ge\u00e7iyor:<\/p>\n

“Zulmedenleri uyarmak, g\u00fczel davrananlara m\u00fcjde olmak \u00fczere”<\/strong><\/p>\n

Bu ilk turun sonunda onlara, g\u00fczel davrananlar\u0131n g\u00f6recekleri kar\u015f\u0131l\u0131\u011f\u0131 tasvir ediyor, Kur’an’\u0131n onlara; yaln\u0131z Allah’\u0131n Rabb’l\u0131\u011f\u0131n\u0131n itiraf\u0131, bu inan\u00e7 ve gerektirdikleri do\u011frultusunda hareket etme \u015fart\u0131 ile getirdi\u011fi m\u00fcjdenin i\u00e7eri\u011fini a\u00e7\u0131kl\u0131yor<\/p>\n

 <\/p>\n","protected":false},"excerpt":{"rendered":"

B\u0130SM\u0130LLAH\u0130RRAHMAN\u0130RRAH\u0130M Hamd kendisinden ba\u015fka ilah olmayan, mutlak manada tek g\u00fc\u00e7 ve kudret sahibi olan Allah(Celle Celaluhu)\u2019a mahsustur. Salat ve selam t\u00fcm peygamberlerin ve onlar\u0131 takip eden tabilerinin \u00fczerine olsun. 7- Ayetlerimiz onlara a\u00e7\u0131kca okundu\u011fu zaman inkar edenler kendilerine gelen ger\u00e7ek i\u00e7in: “Bu apa\u00e7\u0131k bir b\u00fcy\u00fcd\u00fcr” derler. 8- veya “Onu Muhammed uydurdu”derler. De ki: “E\u011fer ben […]<\/p>\n","protected":false},"author":13,"featured_media":34598,"comment_status":"open","ping_status":"open","sticky":false,"template":"","format":"standard","meta":{"footnotes":""},"categories":[1],"tags":[],"yoast_head":"\n