B\u0130SM\u0130LLAH\u0130RRAHMAN\u0130RRAH\u0130M<\/strong><\/p>\n

Hamd kendisinden ba\u015fka ilah olmayan, mutlak manada tek g\u00fc\u00e7 ve kudret sahibi olan Allah(Celle Celaluhu)\u2019a mahsustur. Salat ve selam t\u00fcm peygamberlerin ve onlar\u0131 takip eden tabilerinin \u00fczerine olsun.<\/strong><\/p>\n

Rahman Rahim olan Allah\u2019\u0131n ad\u0131yla<\/strong><\/p>\n

1- Fecre andolsun,<\/strong>
\n2- On geceye,<\/strong>
\n3- \u00c7ifte ve tek’e,<\/strong>
\n4- Ak\u0131p-gitti\u011fi zaman geceye.<\/strong>
\n5- Bunlarda, ak\u0131l sahibi olan i\u00e7in bir yemin var, de\u011fil mi?(1)<\/strong>
\n6- Rabbinin Ad (kavmin) e ne yapt\u0131\u011f\u0131n\u0131 g\u00f6rmedin mi?(2)<\/strong><\/p>\n

A\u00c7IKLAMA<\/strong><\/p>\n

1. Bu ayetlerin tefsiri hakk\u0131nda m\u00fcfessirler aras\u0131nda pek\u00e7ok ihtilaf vard\u0131r. Hatta “\u00e7ift ve tek”ler hakk\u0131nda 36 g\u00f6r\u00fc\u015f ileri s\u00fcr\u00fclm\u00fc\u015ft\u00fcr. Kimi rivayetlere g\u00f6re bu ayetlerin tefsiri Rasulullah’a dayanmaktad\u0131r. Ancak ger\u00e7ekte, bunlar\u0131n tefsiri hakk\u0131nda Rasulullah’tan herhangi bir \u015fey rivayet edilmi\u015f de\u011fildir. E\u011fer kesin bir \u015fey olsayd\u0131 sahabe, tabiin ve sonraki m\u00fcfessirler bu ayetleri tefsir etmeye cesaret edemezlerdi.
\nUsl\u00fbba dikkat edersek, Rasulullah’\u0131n anlatt\u0131\u011f\u0131 fakat kafirlerin inkar etti\u011fi ve tart\u0131\u015fmas\u0131 \u00f6tedenberi s\u00fcrmekte olan bir konunun var oldu\u011funu anlar\u0131z. Bu nedenle, Rasulullah’\u0131n s\u00f6yledi\u011fini ispatlamak i\u00e7in kimi \u015feyler \u00fczerine yemin edilmi\u015ftir… Yani Hz. Peygamber’in (s.a.) s\u00f6ylediklerinin do\u011fru ve hak oldu\u011funu g\u00f6stermek i\u00e7in yemin edilmi\u015ftir. Daha sonra, ak\u0131l sahibi bir ki\u015fi i\u00e7in ba\u015fka bir yemin olup olamayaca\u011f\u0131 sorularak s\u00f6ze son verilmi\u015ftir. Yani, “bu hak ve s\u00f6ze yap\u0131lan \u015fehadetten ba\u015fka bir \u015fehadete ihtiyac\u0131 olmayan ki\u015fi i\u00e7in bu yemin yetmez mi? \u0130nsanda biraz ak\u0131l varsa Hz. Muhammed’in (s.a.) s\u00f6yledi\u011fini kabul eder” denilmi\u015ftir.
\nBurada akla gelen soru, \u00fczerine d\u00f6rt \u015feyler yemin edilen konu neydi? Bunu anlayabilmek i\u00e7in ayetlerin b\u00fct\u00fcn\u00fcn\u00fc g\u00f6z\u00f6n\u00fcnde bulundurarak surenin i\u00e7eri\u011fi \u00fczerinde d\u00fc\u015f\u00fcnmeliyiz. \u00d6zellikle, “Rabbinin Ad’a nas\u0131l azap etti\u011fini g\u00f6rmedin mi?” ayetinden ba\u015flayarak surenin sonuna kadar devam eden b\u00f6l\u00fcme dikkat edilirse, \u00fczerine d\u00f6rt \u015fey ile yemin edilen konunun, Mekke’li kafirlerin inkar etti\u011fi, ahiretin ceza ve m\u00fckafaat\u0131 hakk\u0131nda oldu\u011fu anla\u015f\u0131l\u0131r.
\nSorulan sorular kar\u015f\u0131s\u0131nda onlar\u0131 ikna etmek i\u00e7in s\u00fcrekli tebli\u011f ve telkinde bulunulmaktayd\u0131. Bu nedenle fecr’e, on geceye, \u00e7ift ve tek’e, gelip ge\u00e7en gece’ye yemin edilerek, “ahiret ger\u00e7e\u011fini idrak edebilmek i\u00e7in bu d\u00f6rt \u015fey delil olarak yetmez mi?” denilmi\u015ftir. Dolay\u0131s\u0131yla, ak\u0131l sahibi bir ki\u015fi i\u00e7in bu delil yeterli olaca\u011f\u0131ndan ba\u015fka herhangi bir delile ihtiyac\u0131 olmayaca\u011f\u0131 vurgulanm\u0131\u015f olmaktad\u0131r.
\nBu yeminlerin nerede ve nas\u0131l kullan\u0131ld\u0131\u011f\u0131n\u0131 tayin ettikten sonra, herbir yeminin konu i\u00e7indeki delil olma \u00f6zelliklerini inceleyelim. \u00d6nce “fecr”e yemin edilmi\u015ftir. Fecr, tan yerinin a\u011farmas\u0131d\u0131r. Yani, gecenin karanl\u0131\u011f\u0131 ile g\u00fcnd\u00fcz\u00fcn ayd\u0131nl\u0131\u011f\u0131 aras\u0131nda \u00e7izgi \u015feklinde g\u00f6z\u00fcken ayd\u0131nl\u0131kt\u0131r. Bundan sonra “on gece”ye yemin edilmi\u015ftir. Bundan murat, ay’\u0131n otuz gecesinin her on gecesidir. Yani, ay’\u0131n ince bir t\u0131rnak \u015feklinde oldu\u011fu ve her gece b\u00fcy\u00fcyerek ayd\u0131nl\u0131\u011fa ula\u015ft\u0131\u011f\u0131 ilk on gece, ay’\u0131n b\u00fcy\u00fck bir k\u0131sm\u0131n\u0131n ayd\u0131nl\u0131k oldu\u011fu ikinci on gece; ve nihayet ay’\u0131n yava\u015f yava\u015f k\u00fc\u00e7\u00fclerek gecenin karanl\u0131k k\u0131sm\u0131n\u0131n artt\u0131\u011f\u0131 ve sonunda tamamen karanl\u0131k oldu\u011fu son on gecelerdir. Daha sonra “\u00e7ift ve tek”e yemin edilmi\u015ftir. \u00c7ift, iki ile birlikte bulunanlard\u0131r. Mesela; 2,4,6,8 gibi. Tek ise, iki ile birlikte bulunmaz. Mesela; 1,3,5,7 gibi. Genel olarak de\u011ferlendirirsek, bundan kas\u0131t kainat\u0131n b\u00fct\u00fcn unsurlar\u0131 olabilir. \u00c7\u00fcnk\u00fc her\u015fey ya \u00e7ifttir, ya da tektir. Burada ise gece ve g\u00fcnd\u00fczden s\u00f6z edildi\u011fine g\u00f6re, konuyla ilgisi gere\u011fi \u00e7ift ve tek’ten kas\u0131t, g\u00fcnlerin devri ve bir, iki, \u00fc\u00e7 \u015feklinde devam eden ay’\u0131n tarihleridir… Sonunda ise “ge\u00e7en gece”ye yemin edilmi\u015ftir. Yani, d\u00fcnya \u00fczerinde yay\u0131lm\u0131\u015f bulunan ancak, g\u00fcne\u015fin g\u00f6r\u00fclmesiyle bitmek \u00fczere olan karanl\u0131kt\u0131r. Karanl\u0131k, ufuktan ayd\u0131nl\u0131\u011f\u0131n ba\u015flamas\u0131yla bitmektedir.
\nBu d\u00f6rt \u015feyi topluca ele al\u0131rsak, onlara yemin edilmesinin nedeninin, Hz. Peygamber’in (s.a.) haber verdi\u011fi ceza ve m\u00fckafaat\u0131n hak oldu\u011funu vurgulamaya y\u00f6nelik oldu\u011funu anlar\u0131z. Bunlar ayn\u0131 zamanda, Kadir olan Rabb’in kainat\u0131n hakimi oldu\u011fu ger\u00e7e\u011fine de delalet etmektedirler. Allah’\u0131n yapt\u0131\u011f\u0131 hi\u00e7bir i\u015f anlams\u0131z, maksats\u0131z ve hikmetsiz olamaz. O’nun yapt\u0131\u011f\u0131 her \u015fey a\u00e7\u0131k\u00e7a bir hikmete dayan\u0131r. Bu kainata gece iken birdenbire g\u00fcne\u015f \u00e7\u0131kt\u0131\u011f\u0131n\u0131 veya ay’\u0131n bir g\u00fcn hilal, di\u011fer g\u00fcn dolunay \u015feklinde g\u00f6z\u00fckt\u00fc\u011f\u00fcn\u00fc, ya da gecenin bitmemecesine uzad\u0131\u011f\u0131n\u0131, g\u00fcnlerin de\u011fi\u015fmesinde hi\u00e7bir kural olmad\u0131\u011f\u0131n\u0131, dolay\u0131s\u0131yla tarihlerin hesap edilemiyece\u011fini, g\u00fcn, ay ve y\u0131l\u0131n bilinemiyece\u011fini g\u00f6rmek m\u00fcmk\u00fcn de\u011fildir. Bu nizam sayesinde, hangi tarihte bir i\u015fe ba\u015flan\u0131p ne zaman bitirildi\u011fi, yaz mevsiminin ba\u015flamas\u0131, sonbahar ve k\u0131\u015f\u0131n gelmesi tayin edilir. Kainat\u0131n di\u011fer say\u0131s\u0131z elemanlar\u0131n\u0131 bir kenara b\u0131raksak bile, insan sadece gece ve g\u00fcnd\u00fcz\u00fcn d\u00fczeni hakk\u0131nda d\u00fc\u015f\u00fcnmeye zahmet etse, e\u015fsiz sistem, bu nizam\u0131 bir Kadir-i Mutlak’\u0131n meydana getirmi\u015f oldu\u011fu hakk\u0131nda ona \u015fehadet edecektir.
\nBu Kadir-i Mutlak yery\u00fcz\u00fcn\u00fc kurmu\u015f ve \u00fczerindeki mahlukuna say\u0131s\u0131z menfaat varetmi\u015ftir. Hikmet ve kudret sahibi H\u00e2lik\u0131n yaratt\u0131\u011f\u0131 d\u00fcnyada ya\u015fayan bir insan, ahiretin ceza ve m\u00fckafat\u0131n\u0131 inkar ediyorsa bu \u015fah\u0131s mutlaka iki tip aptall\u0131ktan birisine d\u00fc\u015fm\u00fc\u015f olur: Birincisi; H\u00e2lik\u0131n kudretini inkar etti\u011finde asl\u0131nda \u015funu demek istiyor; benzersiz bir nizam\u0131 yaratmaya muktedirdir, ama onu tekrar yaratmaya ve insana ceza ya da m\u00fckafat vermeye, muktedir de\u011fildir. \u0130kincisi; yarat\u0131l\u0131\u015f\u0131n hikmetini inkar etti\u011finde b\u00f6yle bir zanda bulunmu\u015f olur. Bu d\u00fcnyada insan; ak\u0131l, zeka ve baz\u0131 \u015feylerde tasarruf hakk\u0131 verilerek yarat\u0131lm\u0131\u015ft\u0131r, ama ak\u0131l ve yetkileri nas\u0131l kulland\u0131\u011f\u0131n\u0131n hesab\u0131 sorulmayacak, iyi amele m\u00fckafat ve k\u00f6t\u00fc amele de ceza verilmeyecektir. Bu iki g\u00f6r\u00fc\u015ften herhangi birinde olan ki\u015fi, ancak a\u015f\u0131r\u0131 derecede aptal ve ahmakt\u0131r.<\/p>\n

2. Gece ve g\u00fcnd\u00fcz nizam\u0131, ceza ve m\u00fckafaat\u0131n varl\u0131\u011f\u0131na delil g\u00f6sterildikten sonra onun muhakkak ger\u00e7ekle\u015fece\u011fini belirtmek i\u00e7in insanl\u0131k tarihinden de delil getirilmi\u015ftir. Tarihte bilinen birka\u00e7 kavmin ak\u0131betinin zikredilmesi, kainat\u0131n k\u00f6r\u00fck\u00f6r\u00fcne f\u0131trat kanununa ba\u011fl\u0131 olmad\u0131\u011f\u0131n\u0131 ispat etmek i\u00e7indir. Hikmet sahibi olan Allah, kainat\u0131 ayn\u0131 zamanda idare de etmektedir. Yani kainatta sadece tabiat kanunu de\u011fil ahlak\u00ee kanun da y\u00fcr\u00fcrl\u00fcktedir. Bunun gere\u011fi olarak da amellere ceza ya da m\u00fckafaat verilmesi laz\u0131md\u0131r. Kainatta cari olan ahlaki kanunun belirtileri bu d\u00fcnyada mevcuttur. Bu belirtiler, akl\u0131 olanlara kainat\u0131n f\u0131trat\u0131n\u0131n ne oldu\u011funu g\u00f6sterir. Az \u00f6nce zikredilen kavimler de ahiret inanc\u0131na kay\u0131ts\u0131zlard\u0131. Allah’\u0131n ceza ve m\u00fckafaat\u0131ndan korkusuz olarak ya\u015f\u0131yorlard\u0131. Sonunda f\u00e2sid nizamlar\u0131n ve m\u00fcfsid olanlar\u0131n ak\u0131betinde oldu\u011fu gibi, onlar da azaba \u00e7arpt\u0131r\u0131ld\u0131lar. \u0130nsanl\u0131k tarihinin tekrarlanan bu tecr\u00fcbesi iki \u015feyi ispatlamaktad\u0131r: Birincisi, ahireti inkar eden her kavim ahl\u00e2ki bozgunlu\u011fa u\u011frar ve bu bozgunluk, sonunda onun felaketine sebep olur. Ahiret bir ger\u00e7ektir. Ger\u00e7e\u011fe kar\u015f\u0131 gelenlerin sonu nas\u0131l olacaksa ahirete kar\u015f\u0131 gelenlerin sonu da ayn\u0131 olacakt\u0131r. \u0130kincisi, amellerin tam manas\u0131yla ceza ve m\u00fckafaat\u0131 hi\u00e7bir zaman bu d\u00fcnyada verilemez. \u00c7\u00fcnk\u00fc bir kavmin fesad\u0131 haddi a\u015ft\u0131\u011f\u0131 zaman hemen azaba \u00e7arp\u0131l\u0131rlar. Dolay\u0131s\u0131yla y\u0131llarca, as\u0131rlarca fesat tohumu ektikten sonra \u00f6lenler bu d\u00fcnyada hi\u00e7 azap \u00e7ekmemi\u015f olurlar. Oysa Allah’\u0131n adaleti gere\u011fi onlar sorgulanmal\u0131 ve yapt\u0131klar\u0131n\u0131n cezas\u0131 verilmelidir. (Kur’\u00e2n-\u0131 Ker\u00eem’de ahirete dair bu tarihi ve ahl\u00e2ki istidlal yer yer verilmi\u015ftir. Ge\u00e7ti\u011fi yerlerde a\u00e7\u0131klama yapt\u0131k. Mesela bkz. A’raf an: 15-16, Yunus an: 12, Hud 57-105-115, \u0130brahim 9, Neml 66-86, Rum an: 8, Sebe an: 25, Sad 29-30, M\u00fc’min an: 80, Duhan an: 33-34, Casiye an: 27-28, Kaf an: 17, Zariyat 21) .<\/p>\n","protected":false},"excerpt":{"rendered":"

B\u0130SM\u0130LLAH\u0130RRAHMAN\u0130RRAH\u0130M Hamd kendisinden ba\u015fka ilah olmayan, mutlak manada tek g\u00fc\u00e7 ve kudret sahibi olan Allah(Celle Celaluhu)\u2019a mahsustur. Salat ve selam t\u00fcm peygamberlerin ve onlar\u0131 takip eden tabilerinin \u00fczerine olsun. Rahman Rahim olan Allah\u2019\u0131n ad\u0131yla 1- Fecre andolsun, 2- On geceye, 3- \u00c7ifte ve tek’e, 4- Ak\u0131p-gitti\u011fi zaman geceye. 5- Bunlarda, ak\u0131l sahibi olan i\u00e7in bir […]<\/p>\n","protected":false},"author":13,"featured_media":30782,"comment_status":"open","ping_status":"open","sticky":false,"template":"","format":"standard","meta":{"footnotes":""},"categories":[1],"tags":[],"yoast_head":"\n