B\u0130SM\u0130LLAH\u0130RRAHMAN\u0130RRAH\u0130M<\/strong><\/p>\n

Hamd kendisinden ba\u015fka ilah olmayan, mutlak manada tek g\u00fc\u00e7 ve kudret sahibi olan Allah(Celle Celaluhu)\u2019a mahsustur. Salat ve selam t\u00fcm peygamberlerin ve onlar\u0131 takip eden tabilerinin \u00fczerine olsun.<\/strong><\/p>\n

15- Kendi mazeretlerini ortaya atsa bile.(10)<\/strong>
\n16- Onu (Kur’an’\u0131, kavray\u0131p belletmek i\u00e7in) aceleye kap\u0131l\u0131p dilini onunla hareket ettirip-durma.(11)<\/strong>
\n17- Hi\u00e7 \u015f\u00fcphesiz, onu (kalbinden) toplamak ve onu (sana) okutmak bize ait (bir i\u015f) tir.<\/strong>
\n18- \u015eu halde, biz onu okudu\u011fumuz zaman,(12) sen de onun okunu\u015funu izle.<\/strong><\/p>\n

A\u00c7IKLAMA<\/strong><\/p>\n

10. Yani, insana amel defterlerini, tutanaklar\u0131n\u0131 g\u00f6stermek demek, sadece onun i\u015fledi\u011fi su\u00e7lar\u0131 g\u00f6stermek de\u011fildir. As\u0131l gaye mahkemede ona kar\u015f\u0131 bir delil ve \u015fahit olmas\u0131d\u0131r. Yoksa her insan ne yapt\u0131\u011f\u0131n\u0131 \u00e7ok iyi bilir. Defterinin g\u00f6sterilmesine ihtiyac\u0131 yoktur. Bir yalanc\u0131 d\u00fcnyay\u0131 kand\u0131rabilir, ama bu yalana kendisi inanmaz.
\nBir h\u0131rs\u0131z binlerce hile ve dalavere ile h\u0131rs\u0131zl\u0131\u011f\u0131n\u0131 gizleyebilir, ama kendisi ger\u00e7e\u011fi bilir. Bir insan t\u00fcrl\u00fc t\u00fcrl\u00fc delillerle ba\u015fkalar\u0131n\u0131 k\u00fcfre, inan\u00e7s\u0131zl\u0131\u011fa ve \u015firke ikna edebilir, kendisi samimiyetle bunun b\u00f6yle oldu\u011funu da d\u00fc\u015f\u00fcnebilir. Ama bu akide \u00fczerinde kendi vicdan\u0131n\u0131 susturamaz. Onun yan\u0131lg\u0131s\u0131n\u0131n ve do\u011fruyu kabul etmemesinin as\u0131l nedeni, t\u0131pk\u0131 bir zalim, vicdans\u0131z, k\u00f6t\u00fc huylu ve haramyiyici ki\u015finin bu \u00e7irkin amelleri i\u00e7in binlerce bahane ileri s\u00fcrerek kendi vicdan\u0131n\u0131 susturmas\u0131 gibidir. B\u00f6ylece vicdan\u0131 onun bu i\u015flerini k\u00f6t\u00fclemez, mecburiyet ve maslahat gere\u011fi b\u00f6yle yapt\u0131\u011f\u0131n\u0131 ona kabul ettirir. Fakat ne olursa olsun o kimin hakk\u0131n\u0131 yedi\u011fini, kime zul\u00fcm etti\u011fini, kimin namusunu \u00e7i\u011fnedi\u011fini, kimleri kand\u0131rd\u0131\u011f\u0131n\u0131 ve hangi gayri me\u015fru yollarla menfaat temin etti\u011fini bilmektedir. Bu y\u00fczden o b\u00fcy\u00fck mahkemede her kafir, m\u00fcnaf\u0131k, fas\u0131k, facir ve g\u00fcnahkar; ne i\u015flediklerini ve hangi y\u00fczle Allah’\u0131n huzurunda bulunmakta olduklar\u0131n\u0131 gayet iyi bileceklerdir.<\/p>\n

11. Burada, “… ve bunun manas\u0131n\u0131 anlatmak bize aittir”e kadar olan b\u00f6l\u00fcm bir ara c\u00fcmledir. S\u00f6z aras\u0131nda Allah Rasul\u00fc muhatab al\u0131narak s\u00f6ylenilmektedir. Giri\u015f b\u00f6l\u00fcm\u00fcnde de izah etti\u011fimiz gibi, vahyin ilk d\u00f6nemlerinde Allah Rasul\u00fc daha al\u0131\u015fk\u0131n olmad\u0131\u011f\u0131 i\u00e7in vahiy geldi\u011finde Cebrail O’na Allah Kel\u00e2m\u0131’n\u0131 okumaya ba\u015flay\u0131nca “Hepsini tam olarak akl\u0131mda nas\u0131l tutaca\u011f\u0131m” diye korkuya kap\u0131lm\u0131\u015ft\u0131. Bu y\u00fczden onu dinlerken ezberlemeye \u00e7al\u0131\u015f\u0131yordu. Ayn\u0131 durum, surenin bu ayetlerini okudu\u011fu zaman da olunca Allah Rasul\u00fc’ne; “Vahiy geldi\u011fi zaman onu ezberlemeye \u00e7al\u0131\u015fma, fakat dikkatle dinle, onu sana ezberletmek ve do\u011fru bir \u015fekilde okutmak bize d\u00fc\u015fer. Bu Kel\u00e2m’dan hi\u00e7bir kelimeyi unutmayaca\u011f\u0131ndan ve yanl\u0131\u015f okumayaca\u011f\u0131ndan emin ol” denmi\u015ftir. Bu yol g\u00f6stermeden sonra as\u0131l konuya yeniden d\u00f6n\u00fc\u015f yap\u0131larak “kesinlikle de\u011fil… as\u0131l olan budur….” dan konuya ba\u011flan\u0131r. Bu c\u00fcmlenin arka plan\u0131n\u0131 bilmeyen bir kimse, bunun anlams\u0131z ve ilgisiz oldu\u011funu zannedebilir. Ama arka plan\u0131 g\u00f6z \u00f6n\u00fcnde tutuldu\u011funda bir kopukluk olmad\u0131\u011f\u0131 anla\u015f\u0131l\u0131r. Yani t\u0131pk\u0131 bir \u00f6\u011fretmenin, ders esnas\u0131nda \u00f6\u011frencilerinin dikkatlerinin ba\u015fka yere kaym\u0131\u015f oldu\u011funu g\u00f6rd\u00fc\u011f\u00fcnde, birdenbire dersi b\u0131rakarak \u00f6\u011frencilere; “s\u00f6ylediklerime dikkat edin” demesi ve daha sonra esas konuya devam etmesi gibi. \u015eimdi e\u011fer bu ders notlar\u0131n\u0131n ba\u015ftan ba\u015fa tamam\u0131 yay\u0131nlanacak olsa bu hadiseden haberi olmayanlar i\u00e7in aradaki bu c\u00fcmle garip gelebilir. Ama olay\u0131 bilen, bu c\u00fcmleden rahats\u0131z olmaz. Bu ders notlar\u0131n\u0131n, \u00f6\u011fretmenin derste anlatt\u0131klar\u0131n\u0131n bir eksiklik veya fazlal\u0131k olmadan oldu\u011fu gibi aktar\u0131ld\u0131\u011f\u0131n\u0131 bilir.
\nBu ayetler aras\u0131ndaki ara c\u00fcmlenin izah\u0131 sadece k\u0131yas yoluyla de\u011fildir. Muteber rivayetlerde de ayn\u0131 sebebin beyan edildi\u011fini g\u00f6rmekteyiz. M\u00fcsned-i Ahmed, Buhari, M\u00fcslim, Tirmizi, Nesei, \u0130bn Cerir, Taberani, Beyhaki ve di\u011fer bir\u00e7ok muhaddis de\u011fi\u015fik senetlerle Abdullah bin Abbas’tan vahiy geldi\u011fi zaman Allah Rasul\u00fc’n\u00fcn unutma korkusundan Cebrail ile beraber kelimeleri tekrarlamakta oldu\u011funu ve bunun i\u00e7in kendisine “acele edip Cebrail’le beraber dilini oynatma” denildi\u011fini nakletmi\u015flerdir. Ayn\u0131 \u015fey \u015ea’bi, \u0130bn Zeyd, Dahhak, Hasan Basri, Katade, M\u00fccahid ve di\u011fer baz\u0131 m\u00fcfessirlerden de nakledilmi\u015ftir.<\/p>\n

12. Cebrail, Allah Rasul\u00fc’ne Kur’an okudu\u011fu zaman onu kendinden de\u011fil, tabii ki Allah taraf\u0131ndan okurdu. Bu y\u00fczden burada Allah (c.c) “Biz onu okurken” diye buyurmu\u015ftur.<\/p>\n","protected":false},"excerpt":{"rendered":"

B\u0130SM\u0130LLAH\u0130RRAHMAN\u0130RRAH\u0130M Hamd kendisinden ba\u015fka ilah olmayan, mutlak manada tek g\u00fc\u00e7 ve kudret sahibi olan Allah(Celle Celaluhu)\u2019a mahsustur. Salat ve selam t\u00fcm peygamberlerin ve onlar\u0131 takip eden tabilerinin \u00fczerine olsun. 15- Kendi mazeretlerini ortaya atsa bile.(10) 16- Onu (Kur’an’\u0131, kavray\u0131p belletmek i\u00e7in) aceleye kap\u0131l\u0131p dilini onunla hareket ettirip-durma.(11) 17- Hi\u00e7 \u015f\u00fcphesiz, onu (kalbinden) toplamak ve onu […]<\/p>\n","protected":false},"author":13,"featured_media":29443,"comment_status":"open","ping_status":"open","sticky":false,"template":"","format":"standard","meta":{"footnotes":""},"categories":[1],"tags":[],"yoast_head":"\n