B\u0130SM\u0130LLAH\u0130RRAHMAN\u0130RRAH\u0130M<\/strong><\/p>\n

Hamd kendisinden ba\u015fka ilah olmayan, mutlak manada tek g\u00fc\u00e7 ve kudret sahibi olan Allah(Celle Celaluhu)\u2019a mahsustur. Salat ve selam t\u00fcm peygamberlerin ve onlar\u0131 takip eden tabilerinin \u00fczerine olsun.<\/strong><\/p>\n

\n1- G\u00f6klerde ve yerde olanlar\u0131n t\u00fcm\u00fc Allah’\u0131 tesbih etmi\u015ftir. O, \u00fcst\u00fcn ve g\u00fc\u00e7l\u00fc oland\u0131r, h\u00fck\u00fcm ve hikmet sahibidir.(1)<\/strong>
\n2- Ey iman edenler, yapmayaca\u011f\u0131n\u0131z \u015feyi neden s\u00f6ylersiniz?<\/strong>
\n3- Yapmayaca\u011f\u0131n\u0131z \u015feyi s\u00f6ylemeniz, Allah kat\u0131nda bir gazab (konusu olmas\u0131) bak\u0131m\u0131ndan (b\u00fcy\u00fcd\u00fck\u00e7e) b\u00fcy\u00fcd\u00fc (b\u00fcy\u00fck bir su\u00e7 te\u015fkil etti) .(2)<\/strong>
\n4- Hi\u00e7 \u015f\u00fcphesiz Allah, kendi yolunda, sanki birbirlerine kenetlenmi\u015f bir bina gibi (3) saf ba\u011flayarak \u00e7arp\u0131\u015fanlar\u0131 sever.<\/strong><\/p>\n

A\u00c7IKLAMA<\/strong><\/p>\n

1. Bu, hitabenin k\u0131sa bir giri\u015fidir. (\u0130zah i\u00e7in bkz. Hadid an: 1-2) . B\u00f6yle bir giri\u015f yap\u0131lmas\u0131n\u0131n nedeni, hitabeye kulak veren herkesin, Allah’\u0131n her\u015feyden m\u00fcnezzeh oldu\u011funu, O’ndan y\u00fcce bir zat bulunmad\u0131\u011f\u0131n\u0131, hi\u00e7 kimsenin kendisine iman etmesine ve fedakarl\u0131\u011f\u0131na ihtiya\u00e7 duymad\u0131\u011f\u0131n\u0131 \u00f6ncelikle anlamas\u0131 i\u00e7indir. \u00c7\u00fcnk\u00fc m\u00fcminlere ihlasl\u0131 olmalar\u0131n\u0131 telkin ediyor, canlar\u0131yla, mallar\u0131yla sava\u015fmalar\u0131n\u0131 emrediyorsa bu, onlar\u0131n kendi hayr\u0131 i\u00e7indir. Yoksa Allah, istedi\u011fini kendi g\u00fcc\u00fcyle yerine getirmeye muktedir oland\u0131r. Hi\u00e7bir kul O’na yard\u0131m etmese, hatta t\u00fcm kainat O’na mani olmaya \u00e7al\u0131\u015fsa, yine de O diledi\u011fini yapmaya k\u00e2dirdir.<\/p>\n

2. Bu ayet biri umumi, di\u011feri hususi iki anlam\u0131 birden tazammun eder. \u015eayet bu ayeti, bir sonraki ayetle birlikte okursak, umum\u00ee anlam\u0131 \u015f\u00f6yle olur: Ger\u00e7ek M\u00fcsl\u00fcman\u0131n s\u00f6yledi\u011fi s\u00f6zle, yapt\u0131\u011f\u0131 i\u015fin tutarl\u0131 olmas\u0131 gerekir.
\nNe s\u00f6yl\u00fcyorsa, onu bizzat yaparak g\u00f6stermelidir. \u015eayet yapmaya niyeti veya g\u00fcc\u00fc yoksa, o zaman susmal\u0131d\u0131r. \u00c7\u00fcnk\u00fc bir kimsenin yapmad\u0131\u011f\u0131 bir \u015feyi s\u00f6ylemesi Allah kat\u0131nda en k\u00f6t\u00fc amellerdendir. Ve o kimse Allah’\u0131n azab\u0131n\u0131 haketmi\u015ftir. Ayr\u0131ca m\u00fcminlik iddias\u0131nda bulunan bir kimseye bu \u015fekilde davranmak yak\u0131\u015fmaz. Hz. Peygamber (s.a) b\u00f6yle bir \u00f6zelli\u011fin m\u00fcminli\u011fin de\u011fil, m\u00fcnaf\u0131kl\u0131\u011f\u0131n alametlerinden oldu\u011funu \u015f\u00f6yle izah etmi\u015ftir: “M\u00fcnaf\u0131kl\u0131\u011f\u0131n alametleri \u00fc\u00e7t\u00fcr: O namaz k\u0131lar, oru\u00e7 tutar ve m\u00fcmin oldu\u011fu iddias\u0131nda bulunur. Fakat s\u00f6z s\u00f6ylerse yalan s\u00f6yler, ahidde bulunursa ahdini yerine getirmez ve kendisine emanet edilene h\u0131yanet eder.” (Buhari, M\u00fcslim) . Ba\u015fka bir hadisinde Hz. Peygamber (s.a) \u015f\u00f6yle buyurur: “Bir kimse de \u015fu d\u00f6rt haslet bulunursa, o kimse hakiki m\u00fcnaf\u0131kt\u0131r. E\u011fer bu hasletlerden bir tanesi onda bulunuyorsa, onu terkedene kadar, onun kalbinde nifaktan bir \u015fube vard\u0131r. Bu d\u00f6rt haslet \u015funlard\u0131r: Kendisine emanet verilirse h\u0131yanet eder, konu\u015fursa yalan s\u00f6yler, s\u00f6z verirse s\u00f6z\u00fcn\u00fc tutmaz, m\u00fcnaka\u015fa ederse ahl\u00e2k ve edebi a\u015far.” (Buhari, M\u00fcslim)
\n\u0130sl\u00e2m hukuk\u00e7ular\u0131, Allah’a veya bir ba\u015fkas\u0131na s\u00f6z veren kimsenin, s\u00f6z\u00fcn\u00fc yerine getirmesi gerekti\u011finde s\u00f6z birli\u011fi i\u00e7indedirler. Ancak ki\u015fi g\u00fcnah bir\u015fey hakk\u0131nda s\u00f6z vermi\u015f ise s\u00f6z\u00fcn\u00fc yerine getirmez, ama vebalinden kurtulabilmek i\u00e7in, t\u0131pk\u0131 Maide: 89’da beyan edildi\u011fi \u015fekilde yemin kefareti vermek zorundad\u0131r. (Ahkamu’l-Kur’an, El-Cassas-\u0130bnul-Arabi)
\nBuraya kadar anlat\u0131lanlar ayetin umum\u00ee anlam\u0131d\u0131r. Ayetin n\u00fczul sebebi ile ilgili \u00f6zel anlam\u0131na gelince; bu ayet, daha sonraki ayetlerle birlikte m\u00fctalaa edildi\u011finde, burada as\u0131l maksad\u0131n, \u0130sl\u00e2m i\u00e7in fedak\u00e2rl\u0131k yapma konusunda iddiada bulunup, sonra da y\u00fcz\u00e7eviren kimselerin zemmedilmesi oldu\u011fu a\u00e7\u0131k\u00e7a anla\u015f\u0131l\u0131r. Nitekim iman\u0131 zay\u0131f olan kimseler Kur’an’\u0131n pek\u00e7ok yerinde \u015f\u00f6yle tenkit edilmi\u015flerdir:
\n“Kendilerine: “Ellerinizi sava\u015ftan \u00e7ekin, namaz\u0131 k\u0131l\u0131n, zekat\u0131 verin” denilenleri g\u00f6rmedin mi? Kendilerine sava\u015f yaz\u0131l\u0131nca hemen i\u00e7lerinden bir grup, insanlardan, Allah’tan korkar gibi hatta daha fazla korkmaya ba\u015flad\u0131lar. Rabbimiz ni\u00e7in bize sava\u015f yazd\u0131n? Bizi yak\u0131n bir s\u00fcreye kadar ertelesen olmaz m\u0131yd\u0131?” dediler. De ki: “D\u00fcnya ge\u00e7imi azd\u0131r, korunan i\u00e7in ahiret daha iyidir. Size k\u0131l kadar haks\u0131zl\u0131k edilemez.” (Nisa: 77)
\n“\u0130nananlar (Cihad hakk\u0131nda) bir sure indirilmeli de\u011filmiydi?” derler. Fakat h\u00fckm\u00fc a\u00e7\u0131k bir sure indirilip de onda sava\u015ftan s\u00f6z edilince, kalplerinde hastal\u0131k olanlar\u0131n, sana \u00f6l\u00fcmden bay\u0131l\u0131p d\u00fc\u015fen kimsenin bak\u0131\u015f\u0131 gibi bakt\u0131klar\u0131n\u0131 g\u00f6r\u00fcrs\u00fcn. (…) (Muhammed: 20)
\nNitekim Uhud Sava\u015f\u0131’nda bu zaaflar a\u00e7\u0131k\u00e7a ortaya \u00e7\u0131km\u0131\u015ft\u0131r. Ali-\u0130mran Suresi’nin 13. ve 17. paragraflar\u0131nda (ayn duraklar\u0131) bu konuya s\u0131k s\u0131k de\u011finilmi\u015ftir.
\nM\u00fcfessirler bu ayetin n\u00fczul sebeplerini bildirirken Allah Te\u00e2l\u00e2’n\u0131n tenkid etti\u011fi bu zaaflar\u0131n \u00e7e\u015fitli bi\u00e7imlerini ortaya koymu\u015flard\u0131r. \u0130bn Abbas, “Cihad farz olmadan \u00f6nce, baz\u0131 M\u00fcsl\u00fcmanlar “Ke\u015fke Allah’\u0131n en sevdi\u011fi ameli bilseydik. Onu hemen yapard\u0131k” diyorlard\u0131. Fakat onlar Allah’\u0131n en sevdi\u011fi amelin cihad oldu\u011funu \u00f6\u011frenince, bunu yerine getirmek kendilerine \u00e7ok zor gelmi\u015ftir.” demektedir. Mukatil bin Hayyan ise, “Bu kimselerin Uhud”daki imtihanla kar\u015f\u0131 kar\u015f\u0131ya kald\u0131klar\u0131nda Ras\u00fblulah’\u0131 (s.a) b\u0131rak\u0131p ka\u00e7t\u0131klar\u0131n\u0131” s\u00f6ylemektedir. \u0130bn Zeyd, “Bir \u00e7ok kimse, Ras\u00fblullah’a “D\u00fc\u015fmanlar\u0131nla kar\u015f\u0131la\u015ft\u0131\u011f\u0131nda biz de senin yan\u0131nda olaca\u011f\u0131z” demi\u015fler ama vakit geldi\u011finde s\u00f6zlerini yerine getirmemi\u015fler ve yalanlar\u0131 ortaya \u00e7\u0131km\u0131\u015ft\u0131r.” derken, Dahhak ve Katade, “Baz\u0131 kimseler sava\u015fa kat\u0131lmalar\u0131na ra\u011fmen sava\u015fmazlar ama sava\u015ftan sonra da, “Biz \u015funu \u015funu yapt\u0131k” diye \u00f6v\u00fcn\u00fcrlerdi. \u0130\u015fte Allah bu ayette, onlar\u0131 zemmetmektedir” demektedirler.<\/p>\n

3. Bu ayetten \u00f6ncelikle, m\u00fcminlerin ancak canlar\u0131n\u0131 feda etme tehlikesini g\u00f6ze ald\u0131klar\u0131nda, Allah’\u0131n r\u0131zas\u0131n\u0131 kazanabilecekleri anla\u015f\u0131lmaktad\u0131r. Ayr\u0131ca Allah’\u0131n ancak \u015fu \u00fc\u00e7 vasfa sahip olan orduyu tasvip etti\u011fi vurgulanmaktad\u0131r: a) \u0130manl\u0131 ve Allah yolunda sava\u015ft\u0131klar\u0131n\u0131n \u015fuuruna ermi\u015f askerlerden m\u00fcte\u015fekkil, b) Da\u011f\u0131n\u0131k olmay\u0131p, disiplin i\u00e7inde ve d\u00fczenli saflar halinde sava\u015fan, c) D\u00fc\u015fmana kur\u015funla kaynat\u0131lm\u0131\u015f duvarlar gibi (sa\u011flam ve sars\u0131lmaz bir \u015fekilde) kar\u015f\u0131 koyan bir ordudur bu. \u00d6zellikle bu ordunun son vasf\u0131 dikkat \u00e7ekicidir. \u00c7\u00fcnk\u00fc hi\u00e7bir ordu sava\u015f meydan\u0131nda, \u015fu a\u015fa\u011f\u0131daki \u00f6zellikleri uhdesinde bulundurmaks\u0131z\u0131n kur\u015funla kaynat\u0131lm\u0131\u015f duvarlar gibi duramaz.
\nI. \u0130nan\u00e7 ve hedef bak\u0131m\u0131ndan m\u00fckemmel bir g\u00f6r\u00fc\u015f birli\u011fi, yani subaylar ve erler aras\u0131nda m\u00fckemmel bir dayan\u0131\u015fma olmal\u0131d\u0131r.
\nII. Askerler birbirlerine samimi bir \u015fekilde ba\u011fl\u0131 olmal\u0131d\u0131r. Ancak bu ba\u011fl\u0131l\u0131k, gayeye ihlasla sar\u0131lmad\u0131k\u00e7a ve ortada y\u00fcce gaye olmad\u0131k\u00e7a ger\u00e7ekle\u015femez. Aksi takdirde, sava\u015f gibi \u00e7etin bir imtihanda, niyetlerdeki zaaflar\u0131n sakl\u0131 kalmas\u0131 m\u00fcmk\u00fcn de\u011fildir. Dolay\u0131s\u0131yla g\u00fcven sars\u0131ld\u0131\u011f\u0131nda, askerler itimadlerini kaybeder ve birbirlerinden \u015f\u00fcphe etmeye ba\u015flarlar.
\nIII. Y\u00fcksek derecede ahl\u00e2k sahibi olmal\u0131d\u0131rlar. \u015eayet bir ordunun subay ve erleri ahl\u00e2ken zay\u0131f kimselerse, aralar\u0131nda sayg\u0131 ve sevgi yok demektir. Bu ahl\u00e2ki zaaflar\u0131 dolay\u0131s\u0131yla da birbirleriyle kavga ve m\u00fcnaka\u015fa etmekten kurtulamazlar.
\nIV. Ordu mensuplar\u0131 aras\u0131nda, gaye ve hedefe duyulan arzu ve onu elde etmek i\u00e7in g\u00f6sterilen kararl\u0131l\u0131k, \u00f6yle bir etkile\u015fim meydana getirir ki, hi\u00e7bir g\u00fc\u00e7 onlar\u0131 yenemez ve onlar sava\u015f meydan\u0131nda kur\u015funla kaynat\u0131lm\u0131\u015f duvarlar gibi sa\u011flam, sars\u0131lmaz bir \u015fekilde \u00e7arp\u0131\u015f\u0131rlar.
\n\u0130\u015fte bu esaslar, Rasulullah’\u0131n (s.a) liderli\u011finde muhte\u015fem bir askeri g\u00fc\u00e7 meydana getirmi\u015ftir. Bu g\u00fcce en b\u00fcy\u00fck kuvvetler bile kar\u015f\u0131 koyamam\u0131\u015f ve as\u0131rlarca t\u00fcm d\u00fcnya onlarla ba\u015f edememi\u015ftir.<\/p>\n","protected":false},"excerpt":{"rendered":"

B\u0130SM\u0130LLAH\u0130RRAHMAN\u0130RRAH\u0130M Hamd kendisinden ba\u015fka ilah olmayan, mutlak manada tek g\u00fc\u00e7 ve kudret sahibi olan Allah(Celle Celaluhu)\u2019a mahsustur. Salat ve selam t\u00fcm peygamberlerin ve onlar\u0131 takip eden tabilerinin \u00fczerine olsun. 1- G\u00f6klerde ve yerde olanlar\u0131n t\u00fcm\u00fc Allah’\u0131 tesbih etmi\u015ftir. O, \u00fcst\u00fcn ve g\u00fc\u00e7l\u00fc oland\u0131r, h\u00fck\u00fcm ve hikmet sahibidir.(1) 2- Ey iman edenler, yapmayaca\u011f\u0131n\u0131z \u015feyi neden s\u00f6ylersiniz? […]<\/p>\n","protected":false},"author":13,"featured_media":27531,"comment_status":"open","ping_status":"open","sticky":false,"template":"","format":"standard","meta":{"footnotes":""},"categories":[1],"tags":[],"yoast_head":"\n