B\u0130SM\u0130LLAH\u0130RRAHMAN\u0130RRAH\u0130M<\/strong><\/p>\n

Hamd kendisinden ba\u015fka ilah olmayan, mutlak manada tek g\u00fc\u00e7 ve kudret sahibi olan Allah\u2019a mahsustur. Salat ve selam t\u00fcm peygamberlerin ve onlar\u0131 takip eden tabilerinin \u00fczerine olsun.<\/strong><\/p>\n

Rahman Rahim olan Allah\u2019\u0131n ad\u0131yla<\/strong><\/p>\n

1- Vak\u0131a (tart\u0131\u015fmas\u0131z bir ger\u00e7ek olan k\u0131yamet) vuku buldu\u011fu zaman,<\/strong>
\n2- Onun vukuuna (ger\u00e7ekle\u015fmesine art\u0131k) yalan(1) diyecek yoktur.<\/strong>
\n3- O a\u015fa\u011f\u0131lat\u0131c\u0131, y\u00fccelticidir.(2)<\/strong>
\n4- Yer, \u015fiddetli bir sars\u0131nt\u0131yla sars\u0131ld\u0131\u011f\u0131,(3)<\/strong>
\n5- Ve da\u011flar darmada\u011f\u0131n olup ufaland\u0131\u011f\u0131,<\/strong>
\n6- Derken toz duman halinde da\u011f\u0131l\u0131p-savruldu\u011fu.<\/strong>
\n7- Ve sizler de \u00fc\u00e7 s\u0131n\u0131f oldu\u011funuz zaman;(4)<\/strong>
\n8- \u0130\u015fte o “Ashab-\u0131 Meymene”(5) olanlar, ne (kutlu) “Ashab-\u0131 Meymene”dir.<\/strong>
\n9- “Ashab-\u0131 Me\u015f’eme”(6) olanlar da, ne (mutsuz ve u\u011fursuz) “Ashab-\u0131 Me\u015f’eme”dir.<\/strong><\/p>\n

A\u00c7IKLAMA<\/strong><\/p>\n

1. Bu c\u00fcmleden, kafirlerin k\u0131yamet g\u00fcn\u00fcyle ilgili konu\u015fmalar\u0131na bir cevap verildi\u011fi anla\u015f\u0131lmaktad\u0131r. \u0130sl\u00e2m’\u0131n ilk y\u0131llar\u0131nda Mekkeliler Hz. Peygamber’in (s.a) davetini i\u015fittiklerinde, k\u0131yametin vukuunu, kainat\u0131n ve yery\u00fcz\u00fcn\u00fcn alt-\u00fcst olmas\u0131n\u0131, yeniden dirili\u015fi, hesap g\u00fcn\u00fcn\u00fc, ceza ve m\u00fckafat vs. gibi olaylar\u0131 imkans\u0131z olarak g\u00f6r\u00fcyorlard\u0131. Onlar, yery\u00fcz\u00fcn\u00fcn, denizlerin, da\u011flar\u0131n, Ay\u0131n, G\u00fcne\u015fin ve y\u0131ld\u0131zlar\u0131n yok olup as\u0131rlardan sonra bunca insan\u0131n yeniden dirilece\u011fini hayretle kar\u015f\u0131l\u0131yorlard\u0131. Ve sonu\u00e7ta “Cennet ve Cehennem bir hayal \u00fcr\u00fcn\u00fcd\u00fcr. Bu t\u00fcr hayallere nas\u0131l inanabiliriz?” diyorlard\u0131. Bu tart\u0131\u015fmalar\u0131n t\u00fcm Mekke’yi sard\u0131\u011f\u0131 bir atmosferde \u015f\u00f6yle buyuruldu:
\n“Olacak vak\u0131a oldu\u011fu zaman, onun olu\u015funu yalanlayacak kimse \u00e7\u0131kmaz”
\nBurada k\u0131yamet i\u00e7in “vaka’at” ifadesi kullan\u0131lm\u0131\u015ft\u0131r. Yani o muhakkak vuku bulacakt\u0131r. Daha sonra “el-vak\u0131a” kelimesi kullan\u0131lmaktad\u0131r ki, bu kelime l\u00fcgatta aniden vuku bulan olaylara atfen kullan\u0131l\u0131r. “Leyse li vak’atiha kazibe” ifadesi ise iki anlama da gelebilir: a) “Muhakkak bu olay ger\u00e7ekle\u015fecektir ve hi\u00e7 kimse onun ger\u00e7ekle\u015fmesini engelleyemez,” b) “O, vukuu buldu\u011funda hi\u00e7 kimse onu yalanlayamayacakt\u0131r.”
\n2. “” iki \u015fekilde de anla\u015f\u0131labilir. Birincisi, “O g\u00fcn, her \u015feyi alt-\u00fcst edecektir”, ikincisi “O g\u00fcn, d\u00fc\u015fm\u00fc\u015f olanlar\u0131 kald\u0131racak, dik olanlar\u0131 devirecektir.” Yani o g\u00fcn insan\u0131n zillet ve izzetinin \u00f6l\u00e7\u00fcs\u00fc farkl\u0131 olacakt\u0131r. D\u00fcnyada kendilerini izzet sahibi sananlar zelil olurken, zelil say\u0131lanlar izzet sahibi kabul edileceklerdir.
\n3. Yani, bu deprem belirli bir b\u00f6lgeyi de\u011fil, t\u00fcm yery\u00fcz\u00fcn\u00fc kaplayacakt\u0131r.
\n4. Burada hitap, her ne kadar, Kur’an’\u0131n indi\u011fi zamanki muhatablar\u0131na ve \u015fimdiki okuyuculara gibi g\u00f6r\u00fcn\u00fcyorsa da, asl\u0131nda bu ifade t\u00fcm insanl\u0131\u011f\u0131 kapsamaktad\u0131r. Yani ilk insandan itibaren, k\u0131yamet g\u00fcn\u00fcne kadar t\u00fcm insanl\u0131k, bu \u00fc\u00e7 grup i\u00e7inde m\u00fctelaa edileceklerdir.
\n5. “Ashab’ul-Meymene”; Meymene, l\u00fcgatte “yemin” (sa\u011f el) veya “yumn” (u\u011furlu) anlamlar\u0131n\u0131n her ikisin ede gelebilir. \u015eayet yemin kelimesinden t\u00fcredi\u011fini kabul edersek, Meymene “sa\u011f el” anlam\u0131na gelir. Ancak burada l\u00fcgav\u00ee anlam\u0131nda de\u011fil, “y\u00fcksek mertebe” anlam\u0131nda kullan\u0131lm\u0131\u015f olabilece\u011fini belirtmeliyiz. \u00c7\u00fcnk\u00fc Araplar sa\u011f eli, kuvvet ve \u015ferefin sembol\u00fc olarak nitelerlerdi. Nitekim h\u00fcrmet ettikleri kimseleri, meclislerde sa\u011f k\u00f6\u015feye oturturlard\u0131. Ayr\u0131ca bir kimse, ba\u015fka bir \u015fahs\u0131n kendi yan\u0131nda \u00f6nemli bir yeri oldu\u011funu s\u00f6ylemek istedi\u011finde “Fulanun minn\u00ee bil-yemin” (o benim sa\u011f kolumdur) derdi. Urduca’da da \u00f6nemli bir adam\u0131n yard\u0131mc\u0131s\u0131na “Desterast” (sa\u011f kolu) denir. Fakat “Meymene” kelimesinin “yumn” dan t\u00fcredi\u011fini kabul edersek, “ashabu-ul meymene” u\u011furlu, baht\u0131 iyi olan, saadet sahipleri anlam\u0131na gelir.
\n6. “Ashab-ul Me\u015f’eme”; Me\u015f’eme, “\u015fum” kelimesinden t\u00fcremi\u015ftir. U\u011fursuzluk, talihsizlik demektir. Ayr\u0131ca l\u00fcgatte sol el i\u00e7in “\u015fu’ma” tabiri kullan\u0131l\u0131r. Nitekim Araplar “\u015fimal” (sol el) ve “\u015fu’ma” (u\u011fursuzluk) kelimelerini ayn\u0131 anlamda kullan\u0131rlar. Araplarda, sol el zay\u0131fl\u0131\u011f\u0131n ve zilletin simgesidir. \u00d6rne\u011fin, sefere \u00e7\u0131kan bir kimsenin sol taraf\u0131ndan bir ku\u015f u\u00e7tu\u011fu zaman bu olay\u0131 u\u011fursuzluk olarak telakki ederlerdi. Yine Araplar, bir kimseyi mecliste sol tarafa oturturlarsa e\u011fer, bu o kimseyi a\u015fa\u011f\u0131 mevkide ve \u00f6nemsiz g\u00f6rd\u00fckleri anlam\u0131na gelirdi. Ayr\u0131ca bir kimse, ba\u015fka bir \u015fahs\u0131n kendi yan\u0131nda bir yeri olmad\u0131\u011f\u0131n\u0131 s\u00f6ylemek istedi\u011fi zaman “Fulanun minn\u00ee bi’l \u015fimal” (O benim sol kolumdur) derdi. Dolay\u0131s\u0131yla “Ashab’ul \u015eimal” bedbaht olanlard\u0131r. Yani Allah, onlar\u0131 zillete d\u00fc\u00e7ar etmi\u015ftir ve onlar O’nun huzurunda sol tarafta bulunacaklard\u0131r.<\/p>\n","protected":false},"excerpt":{"rendered":"

B\u0130SM\u0130LLAH\u0130RRAHMAN\u0130RRAH\u0130M Hamd kendisinden ba\u015fka ilah olmayan, mutlak manada tek g\u00fc\u00e7 ve kudret sahibi olan Allah\u2019a mahsustur. Salat ve selam t\u00fcm peygamberlerin ve onlar\u0131 takip eden tabilerinin \u00fczerine olsun. Rahman Rahim olan Allah\u2019\u0131n ad\u0131yla 1- Vak\u0131a (tart\u0131\u015fmas\u0131z bir ger\u00e7ek olan k\u0131yamet) vuku buldu\u011fu zaman, 2- Onun vukuuna (ger\u00e7ekle\u015fmesine art\u0131k) yalan(1) diyecek yoktur. 3- O a\u015fa\u011f\u0131lat\u0131c\u0131, y\u00fccelticidir.(2) […]<\/p>\n","protected":false},"author":13,"featured_media":26564,"comment_status":"open","ping_status":"open","sticky":false,"template":"","format":"standard","meta":{"footnotes":""},"categories":[1],"tags":[],"yoast_head":"\n