B\u0130SM\u0130LLAH\u0130RRAHMAN\u0130RRAH\u0130M<\/strong><\/p>\n

Hamd kendisinden ba\u015fka ilah olmayan, mutlak manada tek g\u00fc\u00e7 ve kudret sahibi olan Allah\u2019a mahsustur. Salat ve selam t\u00fcm peygamberlerin ve onlar\u0131 takip eden tabilerinin \u00fczerine olsun<\/strong><\/p>\n

 <\/p>\n

26- Hani o k\u00fcfretmekte olanlar, kendi kalpleri i\u00e7inde, ‘\u00f6fkeli soy-koruyuculu\u011funu, (hamiyet) , cahiliyenin ‘\u00f6fkeli soy koruyuculu\u011funu’ k\u0131l\u0131p-k\u0131\u015fk\u0131rtt\u0131klar\u0131 zaman, (45) hemen Allah Rasul\u00fcn\u00fcn ve m\u00fc’minlerin \u00fczerine ‘(kalbi teskin eden) g\u00fcven ve yat\u0131\u015fma duygusunu’ indirdi(46) ve onlar\u0131 “takva s\u00f6z\u00fc” \u00fczerinde ‘kararl\u0131l\u0131kla ayakta tuttu.’Zaten onlar da, buna lay\u0131k ve ehil idiler. Allah, her \u015feyi hakk\u0131yla bilendir.<\/strong>
\n27- Andolsun ki Allah Peygamberine o r\u00fcyay\u0131 do\u011fru ve hak olarak g\u00f6sterdi.(47) \u0130n\u015fallah(48) Kabe’ye emniyet ve g\u00fcven i\u00e7inde, korkmadan (mutlaka) gireceksiniz,(49) ba\u015flar\u0131n\u0131z\u0131 da tra\u015f etmi\u015f ve k\u0131saltm\u0131\u015f olarak.(50) Allah sizin bilmedi\u011finiz \u015feyleri bildi\u011fi i\u00e7in (Mekke’nin fethinden) \u00f6nce daha yak\u0131n bir fetih (Hayber’in fethini) nasip etti.<\/strong>
\n28- Ki O, kendi peygamberlerini hidayetle ve hak olan din ile, di\u011fer b\u00fct\u00fcn dinlere kar\u015f\u0131 \u00fcst\u00fcn k\u0131lmak i\u00e7in g\u00f6nderdi. \u015eahid olarak Allah yeter.(51)<\/strong><\/p>\n

A\u00c7IKLAMA<\/strong><\/p>\n

45. Cahiliyet hamiyeti denmekle kastedilen, bir ki\u015finin s\u0131rf kendi \u015f\u00f6hreti ve gururu u\u011fruna veya kendi menfaati pe\u015fine d\u00fc\u015f\u00fcp bilerek, kasten uygunsuz bir i\u015fi yapmas\u0131d\u0131r.
\nMekke kafirleri herkesin Hac ve Umre i\u00e7in Kabe’yi ziyaret etme hakk\u0131 oldu\u011funu biliyorlard\u0131 ve buna inan\u0131yorlard\u0131. Hi\u00e7 kimsenin, bu dini g\u00f6revin yap\u0131lmas\u0131n\u0131 engellemeye hakk\u0131 yoktur. Bu, Arablar aras\u0131nda eskiden beri kay\u0131ts\u0131z \u015farts\u0131z uyulan bir kanundur. Fakat kendilerinin ba\u015ftan sona haks\u0131z olduklar\u0131n\u0131 m\u00fcsl\u00fcmanlar\u0131n da tamamen hakl\u0131 olduklar\u0131n\u0131 bildirmelerine ra\u011fmen, s\u0131rf gururlar\u0131 u\u011fruna m\u00fcsl\u00fcmanlar\u0131n Umre yapmalar\u0131n\u0131 engellediler. Bizzat m\u00fc\u015frikler aras\u0131nda f\u0131traten do\u011frulu\u011fu sevenler de “\u0130hram giyinip, kurbanl\u0131k adak develeri yanlar\u0131na al\u0131p Umre yapmak \u00fczere gelen bu insanlar\u0131 engellemek yersiz ve yanl\u0131\u015f bir harekettir,” diyorlard\u0131. Fakat Kurey\u015f’in liderleri sadece \u015fu d\u00fc\u015f\u00fcnceden dolay\u0131 zorluk \u00e7\u0131kar\u0131yorlar, m\u00fcsl\u00fcmanlar\u0131 Mekke’ye sokmamak i\u00e7in \u00e7\u0131rp\u0131n\u0131yorlar, “E\u011fer Muhammed bu b\u00fcy\u00fck kalabal\u0131kla Mekke’ye girerse b\u00fct\u00fcn Arablar aras\u0131nda \u015f\u00f6hretimiz s\u00f6necek, gururumuz k\u0131r\u0131lacak” diyorlard\u0131. \u0130\u015fte bu onlar\u0131n cahiliyet hamiyeti idi.<\/p>\n

46. Burada s\u00fckunetten murad sab\u0131r ve vakard\u0131r. \u0130\u015fte bu sab\u0131r ve vakar sayesinde Hz. Peygamber (s.a.) ve m\u00fcsl\u00fcmanlar, Kurey\u015f kafirlerinin cahiliyet hamiyetlerine kar\u015f\u0131 koydular. Onlar, \u00f6fkelenip \u015fuursuzca hareket etmediler. Ve onlara kar\u015f\u0131 cevap olarak hak ve hukuku \u00e7i\u011fneyen, do\u011frulu\u011fa ters d\u00fc\u015fen veya hay\u0131r ve g\u00fczellikle sonu\u00e7land\u0131rma yerine havay\u0131 daha fazla bozacak hi\u00e7bir harekette bulunmad\u0131lar.<\/p>\n

47. Bu, m\u00fcsl\u00fcmanlar\u0131 ruhen s\u00fcrekli rahats\u0131z eden bir sorunun cevab\u0131d\u0131r: M\u00fcsl\u00fcmanlar, Peygamber’in (s.a) r\u00fcyas\u0131nda Kabe’ye girdi\u011fini ve Beytullah’\u0131 tavaf etti\u011fini g\u00f6rd\u00fc\u011f\u00fcn\u00fc fakat buna kar\u015f\u0131l\u0131k \u015fimdi Umre yapmadan geri d\u00f6nd\u00fcklerini s\u00f6yl\u00fcyorlar ve bu sorunun cevab\u0131n\u0131 istiyorlard\u0131. Buna cevap olarak Hz. Peygamber’in (s.a) : “R\u00fcyada bu sene a\u00e7\u0131k\u00e7a Umre yap\u0131laca\u011f\u0131 belirtilmemi\u015fti” demesine ra\u011fmen, m\u00fcsl\u00fcmanlar\u0131n kalblerinde h\u00e2l\u00e2 az da olsa bir burukluk vard\u0131. Bu y\u00fczden Allah (cc) bizzat \u015fu a\u00e7\u0131kl\u0131\u011f\u0131 getirdi: “O r\u00fcyay\u0131 biz g\u00f6sterdik ve o tamamen do\u011frudur. \u015e\u00fcphesiz o yerini bulacak ve ger\u00e7ekle\u015fecektir.”<\/p>\n

48. Burada Allah, bizzat kendi va’di (s\u00f6z\u00fc) varken, “\u0130n\u015faallah” ifadesini kullanm\u0131\u015ft\u0131r. Bu ifade \u00fczerine bir itirazc\u0131 \u015f\u00f6yle bir soru sorabilir. Bu va’di (Umre yap\u0131laca\u011f\u0131 va’dini) Allah kendi vermesine ra\u011fmen bunu Allah’\u0131n arzusu \u015fart\u0131na ba\u011flaman\u0131n anlam\u0131 nedir? Bunun cevab\u0131 \u015fudur: Burada, bu ifade, “Allah istemezse va’dini yerine getirmeyecektir” anlam\u0131nda kullan\u0131lmam\u0131\u015ft\u0131r. Aksine bu ifade, olay\u0131n arka-plan\u0131 dikkate al\u0131narak kullan\u0131lm\u0131\u015ft\u0131.
\nMekkeli kafirlerin m\u00fcsl\u00fcmanlar\u0131 Umre yapmaktan engelleme d\u00fc\u015f\u00fcncesiyle oynad\u0131klar\u0131 b\u00fct\u00fcn oyunlar \u015funun i\u00e7indi: “Biz kimin, ne zaman Umre yapmas\u0131na izin verirsek o, o zaman Umre yapabilecek.” Bunun \u00fczerine Allah bunun, onlar\u0131n arzu ve iste\u011fine g\u00f6re de\u011fil kendi arzu ve iste\u011fine g\u00f6re olaca\u011f\u0131n\u0131 buyurdu. Yani bu sene Umre yap\u0131lmamas\u0131 Mekkeli kafirlerin yap\u0131lmamas\u0131n\u0131 istediklerinden de\u011fil, bilakis Allah (cc) istemedi\u011finden dolay\u0131d\u0131r. Ve gelecekte bu Umre biz istersek olacak, kafirler istesin veya istemesin farketmez. Bununla birlikte bu ifadenin alt\u0131nda, m\u00fcsl\u00fcmanlar\u0131n yapaca\u011f\u0131 Umrenin de kendi g\u00fc\u00e7leriyle de\u011fil tamamen Allah’\u0131n irade ve arzusuna ba\u011fl\u0131 olaca\u011f\u0131 d\u00fc\u015f\u00fcncesi yatmaktad\u0131r. Yoksa Allah’\u0131n iradesinden ba\u011f\u0131ms\u0131z olarak onlar\u0131n g\u00fcc\u00fc kendi kendilerine Umre yapmalar\u0131na yetmez, denmek istenmektedir.<\/p>\n

49. Bu s\u00f6z, bir sonraki sene olan H. 7. y\u0131l\u0131n Zilkade ay\u0131nda yerine getirilmi\u015ftir. Tarihte bu Umre, “Umre \u00dcl-Kada” (Kaza Umresi) ad\u0131yla me\u015fhurdur.<\/p>\n

50. Bu ifade Umre ve Hac’da ba\u015f\u0131 kaz\u0131man\u0131n gerekli olmad\u0131\u011f\u0131na, ama sa\u00e7 tra\u015f etmenin caiz oldu\u011funa delalet etmektedir. Elbette ba\u015f\u0131 kaz\u0131mak daha iyidir. \u00c7\u00fcnk\u00fc Allah \u00f6nce ba\u015f kaz\u0131may\u0131 buyurmu\u015f, sa\u00e7 tra\u015f etmeyi sonra zikretmi\u015ftir.<\/p>\n

51. Burada b\u00f6yle bir ilahi ferman\u0131n buyurulmas\u0131n\u0131n nedeni \u015fudur: Hudeybiye’de bar\u0131\u015f antla\u015fmas\u0131 \u015fartlar\u0131 yaz\u0131l\u0131rken Mekkeli m\u00fc\u015frikler Peygamber’in isminin yan\u0131nda “Allah’\u0131n El\u00e7isi” ibaresinin kullan\u0131lmas\u0131na itiraz etmi\u015flerdir. Israrlar\u0131 \u00fczerine Hz. Peygamber (s.a) bizzat kendisi antla\u015fma metninden bu ibareyi silmi\u015ftir. \u0130\u015fte bu olaya i\u015faret ederek Allah (cc) buyuruyor ki: Bizim Peygamberimizin Peygamberli\u011fi konusunda hi\u00e7 \u015f\u00fcphe yoktur, bu bir ger\u00e7ektir. \u0130nsanlar\u0131n buna inan\u0131p inanmamas\u0131 bu ger\u00e7e\u011fi de\u011fi\u015ftirmez. Birtak\u0131m insanlar inanm\u0131yorlarsa b\u0131rak\u0131n inanmas\u0131nlar. Bunun bir hakikat oldu\u011funa bizim \u015fahitli\u011fimiz yeter. Onlar\u0131n inkar\u0131 ile bu ger\u00e7ek de\u011fi\u015fmeyecektir. Bilakis onlara ra\u011fmen, Peygamber’in bizden al\u0131p insanlara ula\u015ft\u0131rd\u0131\u011f\u0131 hidayet yolu, muhakkak di\u011fer b\u00fct\u00fcn dinlere \u00fcst\u00fcn gelecektir. \u0130\u015fte bu inkarc\u0131lar onu engellemek i\u00e7in b\u00fct\u00fcn g\u00fc\u00e7lerini kullansalar da! (Her \u00e7e\u015fit t\u00fcrden dinlerden kas\u0131t din h\u00fcviyeti ta\u015f\u0131yan b\u00fct\u00fcn d\u00fcnya nizam ve d\u00fczenleridir.) Bu konuda daha \u00f6nce Z\u00fcmer an: 3 ve \u015euara an: 20’de geni\u015f bilgi verdik. Burada Allah \u00e7ok a\u00e7\u0131k ifadelerle \u015funu zikrediyor: Muhammed’in Peygamber olarak g\u00f6nderili\u015fi, sadece bu dini insanlara anlatmak i\u00e7in de\u011fildi, ayr\u0131ca bu dini din h\u00fcviyeti ta\u015f\u0131yan her \u00e7e\u015fit d\u00fcnya d\u00fczenlerine \u00fcst\u00fcn getirmesi de gerekiyordu. Di\u011fer bir deyi\u015fle, peygamber bu dini, bat\u0131l bir din hayata h\u00fckmetsin ve onun hakimiyeti alt\u0131nda, s\u0131k\u0131nt\u0131 i\u00e7inde, ya\u015famas\u0131na m\u00fcsade etti\u011fi \u00f6l\u00e7\u00fcde ya\u015fas\u0131n diye de\u011fil, tam tersine bu hak din hayat\u0131n tek ve hakim dini olsun, di\u011fer dinlerin devam edip ya\u015famalar\u0131 da onun m\u00fcsade s\u0131n\u0131rlar\u0131nda olsun diye getirdi. (Daha geni\u015f bilgi i\u00e7in bkz. Z\u00fcmer an: 48)<\/p>\n","protected":false},"excerpt":{"rendered":"

B\u0130SM\u0130LLAH\u0130RRAHMAN\u0130RRAH\u0130M Hamd kendisinden ba\u015fka ilah olmayan, mutlak manada tek g\u00fc\u00e7 ve kudret sahibi olan Allah\u2019a mahsustur. Salat ve selam t\u00fcm peygamberlerin ve onlar\u0131 takip eden tabilerinin \u00fczerine olsun   26- Hani o k\u00fcfretmekte olanlar, kendi kalpleri i\u00e7inde, ‘\u00f6fkeli soy-koruyuculu\u011funu, (hamiyet) , cahiliyenin ‘\u00f6fkeli soy koruyuculu\u011funu’ k\u0131l\u0131p-k\u0131\u015fk\u0131rtt\u0131klar\u0131 zaman, (45) hemen Allah Rasul\u00fcn\u00fcn ve m\u00fc’minlerin \u00fczerine ‘(kalbi […]<\/p>\n","protected":false},"author":13,"featured_media":24934,"comment_status":"open","ping_status":"open","sticky":false,"template":"","format":"standard","meta":{"footnotes":""},"categories":[1],"tags":[],"yoast_head":"\n