B\u0130SM\u0130LLAH\u0130RRAHMAN\u0130RRAH\u0130M<\/strong><\/p>\n

Hamd kendisinden ba\u015fka ilah olmayan, mutlak manada tek g\u00fc\u00e7 ve kudret sahibi olan Allah\u2019a mahsustur. Salat ve selam t\u00fcm peygamberlerin ve onlar\u0131 takip eden tabilerinin \u00fczerine olsun.<\/strong><\/p>\n

11- K\u00fcfretmekte olanlar, iman etmekte olanlar i\u00e7in dedi ki: “E\u011fer O (Kur’an veya iman) hay\u0131rl\u0131 bir \u015fey olsayd\u0131, ona bizden \u00f6nce ko\u015fup-yeti\u015femezlerdi.”(15) Oysa onlar, onunla hidayete ermediklerinden: “Bu, eski bir yaland\u0131r” diyecekler.(16)<\/strong>
\n12- Bundan \u00f6nce de, bir rehber (imam) ve bir rahmet olarak Musa’n\u0131n kitab\u0131 var. Bu da, zulmedenleri uyar\u0131p-korkutmak(17) ve ihsanda bulunanlara bir m\u00fcjde olmak \u00fczere, (kendinden \u00f6nceki kitaplar\u0131) do\u011frulay\u0131c\u0131 ve Arap\u00e7a bir dil ile olan bir kitapt\u0131r.<\/strong>
\n13- \u015e\u00fcphesiz: “Bizim Rabbimiz Allah’t\u0131r” deyip sonra dosdo\u011fru bir istikamet tutturanlar (yok mu) ; art\u0131k onlar i\u00e7in korku yoktur ve onlar mahzun da olmayacaklard\u0131r.(18)<\/strong>
\n14- \u0130\u015fte onlar, cennet halk\u0131d\u0131r; yapmakta olduklar\u0131na kar\u015f\u0131l\u0131k olmak \u00fczere, i\u00e7inde ebedi olarak kal\u0131c\u0131d\u0131rlar.<\/strong>
\n15- Biz insana, ‘anne ve babas\u0131na’ iyilikle davranmas\u0131n\u0131 tavsiye ettik. Annesi onu g\u00fc\u00e7l\u00fckle ta\u015f\u0131d\u0131 ve onu g\u00fc\u00e7l\u00fckle do\u011furdu. Onun (hamilelikte) ta\u015f\u0131nmas\u0131 ve s\u00fctten kesilmesi, otuz ayd\u0131r.(19) Nihayet g\u00fc\u00e7l\u00fc (erginlik) \u00e7a\u011f\u0131na erip k\u0131rk y\u0131l (ya\u015f\u0131n) a ula\u015f\u0131nca, dedi ki: “Rabbim, bana, anne ve babama verdi\u011fin nimete \u015f\u00fckretmemi ve senin raz\u0131 olaca\u011f\u0131n salih bir amelde(20) bulunmam\u0131 bana ilham et; benim i\u00e7in soyumda da salah\u0131 ver. Ger\u00e7ekten ben tevbe edip sana y\u00f6neldim ve ger\u00e7ekten ben m\u00fcsl\u00fcmanlardan\u0131m.”<\/strong><\/p>\n

A\u00c7IKLAMA<\/strong><\/p>\n

15. Bu, Kurey\u015f’in ileri gelenlerinin, halk\u0131 Rasulullah’tan so\u011futmak i\u00e7in kulland\u0131klar\u0131 delillerden biridir. Diyorlard\u0131 ki, “E\u011fer Kur’an hak bir s\u00f6z olsayd\u0131 bunu en \u00f6nce biz kabul ederdik. Nas\u0131l olur ki, bir ka\u00e7 tecr\u00fcbesiz gen\u00e7 ve a\u015fa\u011f\u0131 s\u0131n\u0131ftan birka\u00e7 k\u00f6le bunu makul olarak g\u00f6r\u00fcr de, bizim ileri gelenlerimizden ak\u0131ll\u0131, d\u00fcnya g\u00f6rm\u00fc\u015f ve tecr\u00fcbelerine, zekalar\u0131na herkesin itibar etti\u011fi ki\u015filer g\u00f6rmez. O halde onun s\u0131radan halk\u0131 inand\u0131rmak gayreti i\u00e7erisinde olu\u015fu da bu davette muhakkak bir yanl\u0131\u015fl\u0131k oldu\u011funu ve bu y\u00fczden de kavmin ileri gelenlerinin bunu kabul etmedi\u011fini g\u00f6stermektedir. O halde siz de ondan uzak durun.”<\/p>\n

16. Yani, bunlar kendilerini hak ile bat\u0131l aras\u0131nda bir k\u0131stas olarak g\u00f6rmekteler. Zannediyorlard\u0131ki e\u011fer kendileri bir \u015feyi hidayet olarak kabul etmemi\u015flerse, bu demektedir ki bu muhakkak bir dalalettir. Ama buna “Yeni bir yalan” demeye cesaret edemiyorlar. \u00c7\u00fcnk\u00fc bundan evvelki peygamberler de ayn\u0131 \u015feyi tatbik etmi\u015flerdi. Onlar\u0131n ellerinde olan b\u00fct\u00fcn semavi kitaplar da ayn\u0131 hidayeti g\u00f6stermekteydi. Onun i\u00e7in bunlar da “Eski bir yalan” demekteler. G\u00fcya onlara g\u00f6re onlar\u0131n d\u0131\u015f\u0131nda herkes ak\u0131ls\u0131zd\u0131r. Binlerce senedir bu ger\u00e7ekleri tebli\u011f eden ve ona inananlar ak\u0131ldan mahrumdurlar da sadece ak\u0131l bunlara kalm\u0131\u015ft\u0131r.<\/p>\n

17. Yani, sap\u0131kl\u0131klar\u0131 dolay\u0131s\u0131 ile ahlak ve amel bak\u0131m\u0131ndan k\u00f6t\u00fcl\u00fck i\u00e7erisine d\u00fc\u015fen, toplumu da t\u00fcrl\u00fc zul\u00fcm ve haks\u0131zl\u0131klarla dolduran ve Allah’tan ba\u015fkalar\u0131na ibadet edenlerin k\u00f6t\u00fc sonu\u00e7lar\u0131 hakk\u0131nda onlara haber ver.<\/p>\n

18. \u0130zah i\u00e7in bkz. Fussilet an: 33-35.
\n19. Yani, bir evlat, hem anas\u0131na hem de babas\u0131na hizmet etmelidir. Ama anan\u0131n hakk\u0131 daha \u00f6nemlidir. \u00c7\u00fcnk\u00fc o evlad\u0131 i\u00e7in daha fazla \u0131zd\u0131rap \u00e7eker. Ayn\u0131 \u015fey az \u00e7ok farkl\u0131 rivayetlerle Bahuri, M\u00fcslim, Ebu Davud, Tirmizi, \u0130bn Mace, M\u00fcsned-i Ahmed ve \u0130mam Buhari’nin Edeb\u00fcl-M\u00fcfred’inde rivayet edilen \u015fu hadisten de anla\u015f\u0131lmaktad\u0131r: “Birisi Allah Rasul\u00fc’ne gelerek “\u00dczerime en fazla kime hizmet etme hakk\u0131 d\u00fc\u015fer?” diye sordu. Allah Rasul\u00fc “Annen” buyurdu. Adam “Sonra kim?” dedi. Allah Rasul\u00fc yine “Annen” diye cevaplad\u0131. Adam ayn\u0131 soruyu \u00fc\u00e7\u00fcnc\u00fc defa sorunca Allah Rasul\u00fc bu sefer de “Annen” kar\u015f\u0131l\u0131\u011f\u0131n\u0131 verdi. D\u00f6rd\u00fcnc\u00fcde “Babana” buyurdu.” Allah Rasul\u00fc’n\u00fcn bu cevab\u0131 yukar\u0131daki ayeti tam manas\u0131yla terc\u00fcme etmektedir. Burada annenin hakk\u0131na i\u015faret edilmi\u015ftir. \u00c7\u00fcnk\u00fc, 1) Anne onu me\u015fakkatle karn\u0131nda ta\u015f\u0131m\u0131\u015f, 2) Me\u015fakkatle onu d\u00fcnyaya getirmi\u015f ve, 3) Hamilelik ve emzirme s\u00fcresi otuz ay alm\u0131\u015ft\u0131r.
\nBu ayet ile, Lokman Suresi’nin 14. ayeti ve Bakara Suresi’nin 233. ayetlerinden \u015f\u00f6yle hukuki bir netice \u00e7\u0131kmaktad\u0131r. Bir hadisede Hz. Ali, \u0130bn Abbas ve Hz. Osman bununla h\u00fck\u00fcm vermi\u015flerdi. Hadise \u015fuydu: Hz. Osman’\u0131n hilafeti d\u00f6neminde bir \u015fah\u0131s C\u00fcheyna kabilesinden bir kad\u0131n ile evlenmi\u015fti. Evliliklerinden tam alt\u0131 ay ge\u00e7mi\u015fti ki sapa sa\u011flam bir \u00e7ocuk do\u011furdu. Bunun \u00fczerine o \u015fah\u0131s Hz. Osman’a gelerek olay\u0131 anlatt\u0131. Hz. Osman da kad\u0131n\u0131n zina yapm\u0131\u015f oldu\u011fu kanaatine vararak recm olunmas\u0131 h\u00fckm\u00fcn\u00fc verdi. Hz. Ali’nin bundan haberi olunca hemen Hz. Osman’\u0131n yan\u0131na giderek b\u00f6yle bir h\u00fckme nas\u0131l vard\u0131\u011f\u0131n\u0131 sordu. Hz. Osman da cevaben “Kad\u0131n 6 ay sonra sa\u011flam bir \u00e7ocuk do\u011furmu\u015ftur, bu a\u00e7\u0131k\u00e7a onun zina yapt\u0131\u011f\u0131n\u0131n delilidir” deyince Hz. Ali “Hay\u0131r” kar\u015f\u0131l\u0131\u011f\u0131n\u0131 vermi\u015fti. Sonra Hz. Ali yukar\u0131da ad\u0131 ge\u00e7en \u00fc\u00e7 ayeti okudu. Bakara Suresi’nde Allah (c.c) buyuruyor ki “Babalar\u0131 isterse anneler \u00e7ocuklar\u0131n\u0131 tam iki y\u0131l emzirirler”, Lokman Suresi’nde ise yine buyuruyor ki “… \u0130ki sene onu emzirdi…” Ve Ahkaf Suresi’nde (bu sure) buyuruyor ki “… Onun ana karn\u0131nda ta\u015f\u0131mas\u0131 ve s\u00fctten kesilmesi otuz ay s\u00fcrd\u00fc… “Ve \u015fimdi e\u011fer otuz aydan iki sene emzirme m\u00fcddetini \u00e7\u0131kar\u0131rsak geriye alt\u0131 ay hamilelik zaman\u0131 kal\u0131r. Burdan anla\u015f\u0131l\u0131yor ki hamilelik s\u00fcresi en az alt\u0131 ayd\u0131r. Bundan sonra \u00e7ocuk tam olarak olu\u015fmaktad\u0131r. O halde bir kad\u0131n tam alt\u0131 ay sonra bir \u00e7ocuk d\u00fcnyaya getirse ona zaniye h\u00fckm\u00fc verilemez.” Hz. Osman bunu duyunca Hz. Ali’ye “Ben bunu hi\u00e7 d\u00fc\u015f\u00fcnmemi\u015ftim” diyerek kad\u0131n\u0131 \u00e7a\u011f\u0131rtm\u0131\u015f ve daha \u00f6nce verdi\u011fi h\u00fckm\u00fc de\u011fi\u015ftirdi\u011fini s\u00f6ylemi\u015ftir. Rivayette \u015fu da zikredilmektedir:<\/p>\n

Hz. Ali’nin bu istidlalini \u0130bn Abbas da teyid etmi\u015f ve ondan sonra Hz. Osman kendi g\u00f6r\u00fc\u015f\u00fcnden r\u00fccu etmi\u015fti. (\u0130bn Cerir, Cessas, Ahkamu’l-Kur’an, ve \u0130bn Kesir)
\n\u015eimdi bu \u00fc\u00e7 ayetten a\u015fa\u011f\u0131daki h\u00fck\u00fcmleri \u00e7\u0131karabiliriz:<\/p>\n

1) Bir kad\u0131n evlendikten sonra alt\u0131 aydan daha \u00f6ce sa\u011flam (d\u00fc\u015f\u00fck de\u011fil) bir \u00e7ocuk d\u00fcnyaya getirirse onun hakk\u0131nda zaniye h\u00fckm\u00fc verilir ve \u00e7ocu\u011fun nesebi kocas\u0131na intisab ettirilemez.
\n2) Bir kad\u0131n evlendikten alt\u0131 ay veya daha fazla bir s\u00fcre sonra sa\u011flam bir \u00e7ocuk d\u00fcnyaya getirirse, onun hakk\u0131nda sadece bu do\u011fuma dayanarak zaniye itham\u0131 yap\u0131lamaz, kocas\u0131n\u0131n da onu b\u00f6yle itham etmeye ve \u00e7ocu\u011fun nesebini inkar etmeye hakk\u0131 yoktur. \u00c7ocu\u011fu muhakkak kabul edecektir, kad\u0131n da cezaland\u0131r\u0131lamaz.
\n3) Emzirme hakk\u0131n\u0131n m\u00fcddeti de en fazla iki senedir. Bu s\u00fcreden sonra e\u011fer bir \u00e7ocuk ba\u015fka bir kad\u0131n\u0131n s\u00fct\u00fcn\u00fc emecek olsa, o kad\u0131n onun s\u00fct annesi olamaz, karar\u0131 verilir. O zaman emzirme hakk\u0131nda Nisa Suresi 23. ayette beyan edilen h\u00fck\u00fcmler ge\u00e7erli olmayacakt\u0131r. Bu konuda ihtiyaten Ebu Hanife iki sene yerine iki bu\u00e7uk sene ileri s\u00fcrerek “Emzirme yak\u0131nl\u0131\u011f\u0131” gibi nazik bir konuda bir hata yapma ihtimaline kar\u015f\u0131 tedbir alm\u0131\u015ft\u0131r. Bkz. Lokman an: 23.<\/p>\n

Burada \u015funu da s\u00f6yleyelim ki; bug\u00fcnk\u00fc t\u0131bbi ara\u015ft\u0131rmalar bir \u00e7ocu\u011fun anne karn\u0131na en az yirmisekiz hafta ihtiyac\u0131 oldu\u011funu s\u00f6ylemektedir. Bu s\u00fcreden sonra art\u0131k tam bir insan olarak d\u00fcnyaya gelebilir. Bu s\u00fcre alt\u0131 bu\u00e7uk aydan biraz fazlad\u0131r. \u0130slam hukukuna g\u00f6re takriben yar\u0131m ay daha takdir edilmektedir. B\u00f6ylece bir kad\u0131na zina itham\u0131nda bulunmak ve bir \u00e7ocu\u011fu kendi nesebinden mahrum etmek gibi nazik bir mesele dolay\u0131s\u0131yla bir hata olmas\u0131n diye bir yar\u0131m ay daha s\u00fcre eklenmi\u015ftir. \u00d6te yandan hi\u00e7 bir doktor, hi\u00e7 bir hakim ve bizzat hamile kalan kad\u0131n\u0131n kendisi ve onu hamile b\u0131rakan erkek dahi kesinkes hamileli\u011fin ne zaman ba\u015flad\u0131\u011f\u0131n\u0131 bilemez. Bu y\u00fczden hamileli\u011fin en az s\u00fcresinden biraz fazla s\u00fcre tan\u0131mak uygundur.
\n20. Yani, bana \u00f6yle bir salih amel uygun g\u00f6r ki, hem zahiri olarak senin kanununa g\u00f6re olsun ve hem de ger\u00e7ek olarak senin indinde makbul olsun. Bir amel d\u00fcnyada ne kadar \u00e7ok \u00f6vg\u00fc g\u00f6rse de Allah’\u0131n kanununa muvaf\u0131k de\u011filse, o zaman d\u00fcnyadakiler onu ne kadar \u00f6verlerse \u00f6vs\u00fcnler, Allah’\u0131n kat\u0131nda hi\u00e7bir kar\u015f\u0131l\u0131\u011fa m\u00fcstahak olmayacakt\u0131r. \u00d6te taraftan bir amel tam manas\u0131yla \u015feriata uygun d\u00fc\u015fse ve zahiren hi\u00e7bir eksi\u011fi olmasa ama onun niyetinde eksiklik, riya, kibir, g\u00f6steri\u015f veya d\u00fcnya menfaati sakl\u0131 olsa bu sefer de bu amel h\u00fcsn-\u00fc kabul g\u00f6rmeyecektir.<\/p>\n","protected":false},"excerpt":{"rendered":"

B\u0130SM\u0130LLAH\u0130RRAHMAN\u0130RRAH\u0130M Hamd kendisinden ba\u015fka ilah olmayan, mutlak manada tek g\u00fc\u00e7 ve kudret sahibi olan Allah\u2019a mahsustur. Salat ve selam t\u00fcm peygamberlerin ve onlar\u0131 takip eden tabilerinin \u00fczerine olsun. 11- K\u00fcfretmekte olanlar, iman etmekte olanlar i\u00e7in dedi ki: “E\u011fer O (Kur’an veya iman) hay\u0131rl\u0131 bir \u015fey olsayd\u0131, ona bizden \u00f6nce ko\u015fup-yeti\u015femezlerdi.”(15) Oysa onlar, onunla hidayete ermediklerinden: […]<\/p>\n","protected":false},"author":13,"featured_media":24204,"comment_status":"open","ping_status":"open","sticky":false,"template":"","format":"standard","meta":{"footnotes":""},"categories":[1],"tags":[],"yoast_head":"\n