B\u0130SM\u0130LLAH\u0130RRAHMAN\u0130RRAH\u0130M<\/strong><\/p>\n

Hamd kendisinden ba\u015fka ilah olmayan, mutlak manada tek g\u00fc\u00e7 ve kudret sahibi olan Allah\u2019a mahsustur. Salat ve selam t\u00fcm peygamberlerin ve onlar\u0131 takip eden tabilerinin \u00fczerine olsun.<\/strong><\/p>\n

8- Yoksa: “Kendisi onu uydurdu” mu diyorlar?(9) De ki: “E\u011fer onu ben uydurdumsa, bu durumda siz, Allah’tan bana (gelecek) olan hi\u00e7 bir \u015feye (kar\u015f\u0131) malik olamazs\u0131n\u0131z. Sizin kendisi (Kur’an) hakk\u0131nda, ne ta\u015fk\u0131nl\u0131klar yapmakta oldu\u011funuzu O daha iyi bilendir. Benimle sizin aran\u0131zda \u015fahid olarak O yeter. (10) O, \u00e7ok ba\u011f\u0131\u015flayand\u0131r, \u00e7ok esirgeyendir.”(11)<\/strong>
\n9- De ki: “Ben peygamberlerden bir t\u00fcredi de\u011filim, bana ve size ne yap\u0131laca\u011f\u0131n\u0131 da bilemiyorum. Ben, yaln\u0131zca bana vahyedilmekte olana uymaktay\u0131m ve ben, apa\u00e7\u0131k bir uyar\u0131c\u0131-korkutucudan ba\u015fkas\u0131 de\u011filim.”(12)<\/strong>
\n10- De ki: “G\u00f6rd\u00fcn\u00fcz m\u00fc-haber verin; e\u011fer (bu Kur’an,) Allah kat\u0131ndan ise, siz de ona (kar\u015f\u0131) k\u00fcfretmi\u015fseniz(13) ve \u0130srailo\u011fullar\u0131ndan bir \u015fahid de bunun bir benzerine \u015fahidlik edip iman etmi\u015fse ve siz de b\u00fcy\u00fckl\u00fck taslam\u0131\u015fsan\u0131z (bunun sonucu ne olacak) ?(14) \u015e\u00fcphesiz Allah, zalim olan bir kavmi hidayete erdirmez.”<\/strong><\/p>\n

A\u00c7IKLAMA<\/strong><\/p>\n

9. Bu \u015fekilde sorarak beyan etmede \u015fiddetli bir hayret ifadesi vard\u0131r. Yani, bunlar o kadar hayas\u0131zd\u0131rlar ki, Allah Rasul\u00fc’n\u00fc, Kur’an’\u0131 uydurmakla itham edebilmekteler. Halbuki \u00e7ok iyi biliyorlar ki, bu onun tasnif etti\u011fi bir kelam de\u011fildir.<\/p>\n

Onlar\u0131n “sihirdir” demeleri ise bu kitab\u0131n s\u0131radan, alalede bir kelam olmad\u0131\u011f\u0131n\u0131n ve bunu bir insan\u0131n tasnif edemeyece\u011finin, bir insan i\u00e7in b\u00f6yle bir kelam\u0131 meydana getirebilmenin m\u00fcmk\u00fcn olamayaca\u011f\u0131n\u0131n kendi a\u011f\u0131zlar\u0131yla itiraf\u0131d\u0131r.<\/p>\n

10. \u00c7\u00fcnk\u00fc onlar\u0131n bu itham\u0131 as\u0131ls\u0131zd\u0131r ve tamam\u0131yla bir inat mahsul\u00fcd\u00fcr. Bu y\u00fczden bir delil ileri s\u00fcrmeye ihtiya\u00e7 duyulmam\u0131\u015ft\u0131r. Sadece “Ger\u00e7ekten e\u011fer sizin dedi\u011finiz gibi bu kelam\u0131 ben tasnif etmi\u015fsem bu, Allah’a en b\u00fcy\u00fck iftirad\u0131r. O zaman Allah’\u0131n cezas\u0131ndan beni siz mi kurtaracaks\u0131n\u0131z? Ve e\u011fer sizin bana yalan iftirada bulunarak reddetti\u011finiz bu kelam Allah’\u0131n kelam\u0131 ise o zaman Allah size ne yapacakt\u0131r, g\u00f6receksiniz” demekle yetinilmi\u015ftir. Allah’tan hi\u00e7 bir \u015fey gizli kalmaz. Do\u011fru kimdir? Yalanc\u0131 kimdir? Bunlar hakk\u0131nda en iyi karar\u0131 verecek O’dur. E\u011fer bir \u015fey hususunda b\u00fct\u00fcn d\u00fcnya yalan dese ama, Allah’\u0131n indinde o \u015fey do\u011fruysa son karar Allah’\u0131n ilmine g\u00f6re verilir. E\u011fer b\u00fct\u00fcn d\u00fcnya bir \u015feyi do\u011frulasa da Allah’\u0131n indinde o \u015fey yalan ise o zaman Allah’\u0131n indinde son karar yine yalan olarak verilecektir. Onun i\u00e7in sa\u00e7ma sapan \u015feyler konu\u015fmak yerine kendi ahiretinizi d\u00fc\u015f\u00fcn\u00fcn.
\n11. Bu c\u00fcmlenin iki manas\u0131 vard\u0131r. Birincisi, sizin h\u00e2l\u00e2 bu d\u00fcnyada ya\u015f\u0131yor olman\u0131z Allah’\u0131n bir l\u00fctfudur. E\u011fer Allah’\u0131n rahmeti ve l\u00fctfu olmasayd\u0131, O’na kar\u015f\u0131 yapt\u0131\u011f\u0131n\u0131z iftiralar sizi hemen yok ederdi. \u0130kinci bir nefesi almaya bile size m\u00fcsade edilmezdi. Di\u011fer bir manas\u0131 da “Ey insafs\u0131zlar! \u015eimdi art\u0131k bu inad\u0131n\u0131zdan vazge\u00e7in. Allah’\u0131n rahmet kap\u0131s\u0131 h\u00e2l\u00e2 a\u00e7\u0131kt\u0131r. Yapt\u0131klar\u0131n\u0131z\u0131 affedebilir,” \u015feklinde olabilir.
\n12. Bu buyru\u011fun arka-plan\u0131 \u015fudur: Nebi (s.a) risaletini ilan ettikten sonra Mekke’dekiler ona acayip \u015feyler s\u00f6ylemeye ba\u015flad\u0131lar. Diyorlard\u0131 ki, “Bu ne bi\u00e7im Rasuld\u00fcr, \u00e7oluk \u00e7ocu\u011fu var, pazarda dola\u015f\u0131r, yer i\u00e7er ve bizim gibi bir insand\u0131r. Bizden ne fark\u0131 var ki biz onu Allah’\u0131n \u00f6zel olarak g\u00f6nderdi\u011fi bir el\u00e7i olarak tan\u0131yal\u0131m?” Ve yine bunlar diyorlard\u0131 ki “E\u011fer bu \u015fah\u0131s Allah’\u0131n Rasul\u00fc olsayd\u0131 en az\u0131ndan Allah onun peygamberli\u011fini ilan etmek i\u00e7in hizmetine bir melek verirdi. Her kim ona kar\u015f\u0131 \u00e7\u0131kar, sayg\u0131s\u0131zl\u0131k yaparsa bu melek onlar\u0131 kam\u00e7\u0131lard\u0131. Nas\u0131l olur da Allah bir kimseyi Rasul olarak g\u00f6ndersin de o kimseyi Mekke’nin sokaklar\u0131nda b\u00f6yle eziyetlere kar\u015f\u0131 \u00e7aresiz b\u0131raks\u0131n? Kendi Rasul\u00fc i\u00e7in hi\u00e7 olmazsa bah\u00e7e i\u00e7erisinde muhte\u015fem bir saray yapard\u0131. Han\u0131m\u0131n\u0131n serveti bittikten sonra a\u00e7l\u0131k \u00e7ekmez ve Taif’e giderken alt\u0131nda bir bine\u011fi olurdu.” Dahas\u0131 ondan acaip acaip mucizeler g\u00f6stermesini ve gaipten haber vermesini talep etmekteydiler. Onlar\u0131n d\u00fc\u015f\u00fcncesine g\u00f6re bir kimsenin Allah’\u0131n Rasul\u00fc olmas\u0131, onun insan \u00fcst\u00fc baz\u0131 g\u00fc\u00e7lere sahip olmas\u0131n\u0131 gerektirir.<\/p>\n

Bir i\u015faretiyle da\u011flar\u0131 yerinden oynat\u0131r, bir i\u015faretiyle kurak \u00e7\u00f6lleri g\u00fcll\u00fck g\u00fclistanl\u0131k hale \u00e7evirirdi. B\u00fct\u00fcn olmu\u015f ve olacak her \u015feyin ilmine sahip olmal\u0131d\u0131r. Gaipteki b\u00fct\u00fcn gizli \u015feyleri g\u00f6rebilmelidir.
\nBu itirazlara, her c\u00fcmlesinde bir anlam ta\u015f\u0131yan bu ayette cevap verilmi\u015ftir. Buyrulmaktad\u0131r ki “Onlara s\u00f6yle: “Ben t\u00fcredi bir peygamber de\u011filim” Yani, “Benim peygamberli\u011fim d\u00fcnya tarihinde ilk kez olan bir \u015fey de\u011fildir ki, bu size acaip gelsin. Peygamberlerin b\u00f6yle de\u011fil de \u015f\u00f6yle olmas\u0131na niye o kadar \u015fa\u015f\u0131r\u0131yorsunuz? Benden \u00f6nce de pek \u00e7ok Rasul gelmi\u015fti. Benim onlardan bir fark\u0131m yok. Ne zaman bir peygamber gelmi\u015ftir de onun \u00e7oluk \u00e7ocu\u011fu olmam\u0131\u015f, yiyip i\u00e7memi\u015f ve di\u011fer normal insanlar gibi ya\u015famam\u0131\u015ft\u0131r? Hangi peygamberin yan\u0131nda (onun risaletini duyurmak i\u00e7in) elinde k\u0131rba\u00e7 bulunan bir melek vard\u0131. Hangi Rasul\u00fcn ba\u011flar-bah\u00e7eler i\u00e7erisinde bir saray\u0131 vard\u0131? Hangi Rasul, insanlar\u0131 Allah’\u0131n taraf\u0131na davet etmek i\u00e7in eziyetler \u00e7ekmemi\u015fti? Ve hangi Rasul kendi yetkisiyle mucizeler g\u00f6stermi\u015f ve yine kendi izniyle her \u015feyi bilmi\u015ftir. \u00d6yleyse \u015fimdi siz benim peygamberli\u011fimi s\u0131namak i\u00e7in bu acaip acaip sorular\u0131 nereden \u00e7\u0131kar\u0131yorsunuz?” Daha sonra \u015f\u00f6yle buyurulmu\u015ftur: “Onlara de ki: Bana ve size yar\u0131n ne yap\u0131laca\u011f\u0131n\u0131 da bilmiyorum. Ben sadece bana vahyedilen \u015feye uyar\u0131m.” Yani, ben gayb\u0131 bilen de\u011filim ki ge\u00e7mi\u015f, hal ve gelecek bana a\u00e7\u0131k olsun ve d\u00fcnyada her \u015fey benim bilgim i\u00e7erisinde bulunsun. De\u011fil sizlerin gelece\u011fi, ben kendi gelece\u011fimi bile bilmiyorum. Ben ancak vahiy vas\u0131tas\u0131yla bana verilen ilim kadar bilebilirim. Hi\u00e7 bir zaman bundan daha fazlas\u0131n\u0131 bildi\u011fimi iddia etmedim. Ve hangi Rasul gelmi\u015f ki o \u015fimdi sizin benden istedi\u011finiz gibi her\u015feyi bildi\u011fini iddia etmi\u015ftir? Gayb hakk\u0131nda baz\u0131 haberler soruyorsunuz. Ne zaman bir Rasul\u00fcn g\u00f6revi, sizin kaybetti\u011finiz \u015feyleri, hamile bir kad\u0131n\u0131n erkek veya k\u0131z do\u011furaca\u011f\u0131n\u0131, falan hastan\u0131n \u00f6lece\u011fini veya iyi olaca\u011f\u0131n\u0131 bildirmek olmu\u015ftur.<\/p>\n

En sonunda da “Onlara de ki: Ben apa\u00e7\u0131k uyar\u0131c\u0131dan ba\u015fka bir \u015fey de\u011filim” buyuruluyor. Yani ben Allah’\u0131n yetkilerine sahip de\u011filim ki her g\u00fcn sizin istedi\u011finiz acaip acaip mucizeleri g\u00f6stereyim. Benim g\u00f6nderilmemin gayesi, size do\u011fru yolu g\u00f6stermek ve onu reddedenleri de k\u00f6t\u00fc akibetlerinden uyarmak i\u00e7indir.
\n13. Bu husus bundan \u00f6nce Fussilet Suresi 52. ayette i\u015flenmi\u015ftir. \u0130zah i\u00e7in bkz. Fussilet an: 69.<\/p>\n

14. M\u00fcfessirlerin \u00e7o\u011fu bu \u015fahitten maksat Hz. Abdullah bin Sel\u00e2m’d\u0131r, demi\u015flerdir. \u00c7\u00fcnk\u00fc o, Medine-i M\u00fcnevvere’deki en me\u015fhur yahudi alimiydi.<\/p>\n

Hicretten sonra Allah Rasul\u00fc’ne iman ederek m\u00fcsl\u00fcman olmu\u015ftur. Bu hadise Medine’de meydana geldi\u011finden m\u00fcfessirlerin kavline g\u00f6re bu ayet Medenidir. Bu \u015fekildeki yorumun kayna\u011f\u0131 Hz. Sa’d bin Ebi Vakkas’\u0131n a\u00e7\u0131klamas\u0131d\u0131r. O’na g\u00f6re bu ayet Hz. Abdullah bin Selam hakk\u0131nda nazil olmu\u015ftur. (Buhari, M\u00fcslim, Nesai, \u0130bn Cerir) Ve ayn\u0131 kayna\u011fa dayanarak \u0130bn Abbas, M\u00fccahid, Katade, Dahhak, \u0130bn Sirin, Hasan Basri, \u0130bn Zeyd, Avf bin Malik el-E\u015fci’ gibi pek\u00e7ok b\u00fcy\u00fck m\u00fcfessir bu g\u00f6r\u00fc\u015ftedirler. Di\u011fer taraftan \u0130krime, \u015ea’bi ve Masruk “Bu ayet Abdullah bin Sel\u00e2m hakk\u0131nda olamaz, \u00e7\u00fcnk\u00fc b\u00fct\u00fcn sure Mekk\u00eedir. Mekke’de nazil olmu\u015ftur” demektedirler. \u0130bn Cerir et-Taber\u00ee’de ayn\u0131 g\u00f6r\u00fc\u015fe kat\u0131larak \u015f\u00f6yle s\u00f6yl\u00fcyor: “Yukar\u0131daki bu hitabet silsilesinin muhatab\u0131 Mekke m\u00fc\u015frikleridir. Daha sonraki ayetlerden de anla\u015f\u0131l\u0131yor ki hep Mekkeli m\u00fc\u015frikler muhatapt\u0131r. Bu siyak ve sibak i\u00e7erisinde (context) yaln\u0131z ba\u015f\u0131na Medine’de nazil olmu\u015f bir ayetin buraya girmesi d\u00fc\u015f\u00fcn\u00fclemez.” Daha sonraki m\u00fcfessirler bu ikinci g\u00f6r\u00fc\u015f\u00fc tercih ederlerken Saad bin Ebi Vakkas’\u0131n rivayetini de inkar etmemekteler. Hz. Sa’d, eskilerin adetine g\u00f6re bu ayetin tam tam\u0131na \u0130bn Selam’a uygun d\u00fc\u015ft\u00fc\u011f\u00fc mealinde konu\u015fmu\u015ftur. Bu s\u00f6zden, bu ayetin \u0130bn Selam’\u0131n iman etmesi \u00fczerine nazil oldu\u011fu \u00e7\u0131kar\u0131lamaz. Yaln\u0131z ne var ki bu ayet ger\u00e7ekten de tam olarak onun tavsifine uygun d\u00fc\u015fmektedir.<\/p>\n

Zahiren ikinci g\u00f6r\u00fc\u015f\u00fcn daha do\u011fru oldu\u011fu anla\u015f\u0131lmaktad\u0131r. O zaman \u015f\u00f6yle bir soru akla gelir: “Bu \u015fahitten maksat kimdir?” \u0130kinci g\u00f6r\u00fc\u015fe sahip olan baz\u0131 m\u00fcfessirler bunun Musa (a.s) oldu\u011funu s\u00f6ylemekteler. Ama bir sonraki “O iman etmi\u015f ve siz kibir i\u00e7indesiniz” c\u00fcmlesi b\u00f6yle bir yorumla hi\u00e7 de uyum sa\u011flamamaktad\u0131r. En do\u011fru izah m\u00fcfessir Nisabur\u00ee ve \u0130bn Kesir’indir. Yani bunlar: “Burada \u015fahitten belirli bir \u015fah\u0131s kastedilmemektedir. Bundan maksat \u0130srailo\u011fullar\u0131’ndan s\u0131radan bir \u015fah\u0131st\u0131r” demi\u015flerdir. Allah’\u0131n buyru\u011funun maksad\u0131 \u015fudur: Kur’an-\u0131 Kerim size \u015fimdi sunulmaktad\u0131r, bu ilk kar\u015f\u0131la\u015ft\u0131\u011f\u0131n\u0131z yeni bir \u015fey de\u011fildir ki b\u00f6yle bir \u015feyi ilk defa g\u00f6r\u00fcyoruz diye mazeret ileri s\u00fcrebilirsiniz. Bundan \u00f6nce de bu gibi talimatlar \u0130srailo\u011fullar\u0131’na vahiy yoluyla Tevrat ve di\u011fer semavi kitaplar \u015feklinde gelmi\u015ftir. Onlar\u0131 s\u0131radan bir insan bile kabul etmi\u015fti. Allah’\u0131n kendi talimatlar\u0131n\u0131 yaln\u0131zca vahiy vas\u0131tas\u0131yla g\u00f6nderdi\u011fini s\u0131radan bir insan bile kabul etmi\u015ftir. Onun i\u00e7in vahiy ve onun getirdi\u011fi talimatlar\u0131n acaip ve anla\u015f\u0131lmaz bir \u015fey oldu\u011funu iddia edemezsiniz. Asl\u0131nda sizin inanman\u0131za mani olan sizin kendi kibir ve b\u00f6b\u00fcrlenmenizdir.<\/p>\n","protected":false},"excerpt":{"rendered":"

B\u0130SM\u0130LLAH\u0130RRAHMAN\u0130RRAH\u0130M Hamd kendisinden ba\u015fka ilah olmayan, mutlak manada tek g\u00fc\u00e7 ve kudret sahibi olan Allah\u2019a mahsustur. Salat ve selam t\u00fcm peygamberlerin ve onlar\u0131 takip eden tabilerinin \u00fczerine olsun. 8- Yoksa: “Kendisi onu uydurdu” mu diyorlar?(9) De ki: “E\u011fer onu ben uydurdumsa, bu durumda siz, Allah’tan bana (gelecek) olan hi\u00e7 bir \u015feye (kar\u015f\u0131) malik olamazs\u0131n\u0131z. Sizin […]<\/p>\n","protected":false},"author":13,"featured_media":24184,"comment_status":"open","ping_status":"open","sticky":false,"template":"","format":"standard","meta":{"footnotes":""},"categories":[1],"tags":[],"yoast_head":"\n