B\u0130SM\u0130LLAH\u0130RRAHMAN\u0130RRAH\u0130M<\/strong><\/p>\n Hamd kendisinden ba\u015fka ilah olmayan, mutlak manada tek g\u00fc\u00e7 ve kudret sahibi olan Allah\u2019a mahsustur. Salat ve selam t\u00fcm peygamberlerin ve onlar\u0131 takip eden tabilerinin \u00fczerine olsun.<\/strong><\/p>\n \u0130yili\u011fi emretme, k\u00f6t\u00fcl\u00fckten al\u0131koyma.<\/p>\n Maruf, \u015fer\u00eeat\u0131n emretti\u011fi; m\u00fcnker, \u015fer\u00eeat\u0131n yasaklad\u0131\u011f\u0131 \u015fey demektir. Ba\u015fka bir deyimle Kur’an ve s\u00fcnnete uygun d\u00fc\u015fen \u015feye maruf; Allah’\u0131n r\u00e2z\u0131 olmad\u0131\u011f\u0131, ink\u00e2r edilmi\u015f, haram ve g\u00fcnah olan \u015feye de m\u00fcnker denilir. (R\u00e2\u011f\u0131b el-\u0130sfah\u00e2n\u0131, el-M\u00fcfred\u00e2t, s.505; M. Hamdi Yaz\u0131r, Hak Dini Kur’an Dili, IV, 2357-2358; V, 3118).<\/p>\n Yani marufu emretmek iman ve itaata \u00e7a\u011f\u0131rmak; m\u00fcnkerden nehyetmek de k\u00fcf\u00fcr ve Allah’a ba\u015fkald\u0131rmaya kar\u015f\u0131 durmakt\u0131r (Kad\u0131 Beyd\u00e2v\u00ee, Env\u00e2r\u00fc’t-Tenzil, 2\/232).<\/p>\n Kur\u2019an-\u0131 Kerim\u2019de ve hadis-i \u015ferflerde maruf ve m\u00fcnkerle ilgili olarak \u015funlar buyrulmaktad\u0131r;<\/p>\n ”Sizden hayra \u00e7a\u011f\u0131ran, marufu emreden, m\u00fcnkerden vazge\u00e7irmeye \u00e7al\u0131\u015fan bir \u00fcmmet bulunsun. \u0130\u015fte onlar kurtulu\u015fa erenlerdir” (Alu \u0130mr\u00e2n, 3\/104).<\/p>\n “Siz insanlar i\u00e7in \u00e7\u0131kar\u0131lm\u0131\u015f en hay\u0131rl\u0131 bir \u00fcmmetsiniz. Marufu emreder, k\u00f6t\u00fcl\u00fckten vazge\u00e7irmeye \u00e7al\u0131\u015f\u0131rs\u0131n\u0131z; \u00e7\u00fcnk\u00fc Allah’a inan\u0131yorsunuz…” (Alu \u0130mr\u00e2n, 3\/110).<\/p>\n \u201cOnlar ki, yery\u00fcz\u00fcnde kendilerini yerle\u015ftirir, iktidar sahibi k\u0131larsak, dosdo\u011fru namaz\u0131 k\u0131larlar, zekat\u0131 verirler, ma’rufu emrederler, m\u00fcnkerden sak\u0131nd\u0131r\u0131rlar. B\u00fct\u00fcn i\u015flerin sonu Allah’a aittir.\u201d (Hacc\/41)<\/p>\n \u201cM\u00fc’min erkekler ve m\u00fc’min kad\u0131nlar birbirlerinin velileridirler. \u0130yili\u011fi emreder, k\u00f6t\u00fcl\u00fckten sak\u0131nd\u0131r\u0131rlar, namaz\u0131 dosdo\u011fru k\u0131larlar, zekat\u0131 verirler ve Allah’a ve Res\u00fbl\u00fc’ne itaat ederler. \u0130\u015fte Allah’\u0131n kendilerine rahmet edece\u011fi bunlard\u0131r. \u015e\u00fcphesiz, Allah, \u00fcst\u00fcn ve g\u00fc\u00e7l\u00fcd\u00fcr, h\u00fck\u00fcm ve hikmet sahibidir.\u201d(Tevbe\/71)<\/p>\n \u201cTevbe edenler, ibadet edenler, hamd edenler, seyahat edenler, r\u00fcku’ edenler, secde edenler, ma’rufu emredenler, m\u00fcnkeri nehyedenler, Allah’\u0131n hududunu koruyanlard\u0131r. M\u00fc’minleri m\u00fcjdele.\u201d(Tevbe\/112)<\/p>\n “Yavrum, namaz\u0131 gere\u011fi \u00fczere k\u0131l; iyili\u011fi emret ve fen\u00e2l\u0131ktan al\u0131koy. Bu hususta sana isabet edecek eziyete katlan. \u00c7\u00fcnk\u00fc bunlar kesin olarak farz k\u0131l\u0131nan i\u015flerdir” (Lokman, 31\/17).<\/p>\n Siz; insanlara iyili\u011fi emreder de, kendinizi unutur musunuz? Halbuki kitab\u0131 da okuyorsunuz, hi\u00e7 akl\u0131n\u0131z\u0131 ba\u015f\u0131n\u0131za almayacak m\u0131s\u0131n\u0131z?(Bakara\/44)<\/p>\n “Sizden kim bir k\u00f6t\u00fcl\u00fck g\u00f6r\u00fcrse onu eliyle de\u011fi\u015ftirsin; buna g\u00fcc\u00fc yetmezse diliyle onun k\u00f6t\u00fcl\u00fc\u011f\u00fcn\u00fc s\u00f6ylesin; buna da g\u00fcc\u00fc yetmezse kalbiyle ona bu\u011fzetsin. Bu ise iman\u0131n en zay\u0131f derecesidir”[1]<\/a><\/p>\n “Bana hayat bah\u015feden Allah’a andolsun ki, siz ya iyili\u011fi emreder k\u00f6t\u00fcl\u00fckten al\u0131koyars\u0131n\u0131z ya da Allah kendi kat\u0131ndan sizin \u00fczerinize bir azap g\u00f6nderir. O zaman dua edersiniz fakat duan\u0131z kabul edilmez”[2]<\/a><\/p>\n “Sizde iki sarho\u015fluk ortaya \u00e7\u0131kmad\u0131k\u00e7a Allah taraf\u0131ndan gelen hak din \u00fczere devam edersiniz: Ceh\u00e2let sarho\u015flu\u011fu ve d\u00fcnyaya a\u015f\u0131n d\u00fc\u015fk\u00fcnl\u00fck. Siz iyili\u011fi emreder, k\u00f6t\u00fcl\u00fc\u011fe engel olur ve Allah yolunda cihad ederken i\u00e7inizde d\u00fcnya sevgisi olu\u015fuverince iyili\u011fi emretmez, k\u00f6t\u00fcl\u00fc\u011fe engel olmaz ve Allah yolunda cihad\u0131 b\u0131rak\u0131rs\u0131n\u0131z. O g\u00fcn Kitap ve s\u00fcnnetin emirlerini yaymaya \u00e7al\u0131\u015fanlar Ens\u00e2r ve Muh\u00e2cirlerden \u0130sl\u00e2m’a ilk giren kimseler gibidirler”[3]<\/a><\/p>\n Davet : \u00a0<\/strong>\u00c7a\u011f\u0131rmak, nid\u00e2 etmek, sevketmek, dua veya bedduada bulunmak. \u0130sl\u00e2m dininin esaslar\u0131n\u0131 anlatarak insanlar\u0131n onu benimsemelerini ve dinin koydu\u011fu esaslara g\u00f6re ya\u015famalar\u0131n\u0131 sa\u011flama cabas\u0131.<\/p>\n Allah’a \u00e7a\u011f\u0131ran, salih amelde bulunan ve: “Ger\u00e7ekten ben m\u00fcsl\u00fcmanlardan\u0131m” diyenden daha g\u00fczel s\u00f6zl\u00fc kimdir? (Fussilet\/33)<\/p>\n Vaaz :\u00a0 <\/strong>\u0130yili\u011fe sevk i\u00e7in s\u00f6ylenen s\u00f6z, nasihat, \u00f6\u011f\u00fct, bir kimseye, kalbini yumu\u015fatacak surette sevap ve ikaba dair s\u00f6z s\u00f6ylemek, nasihat etmek, bu yolda s\u00f6ylenilen s\u00f6z.<\/p>\n \u201cSen, \u00f6\u011f\u00fct ver. \u00c7\u00fcnk\u00fc \u00f6\u011f\u00fct m\u00fc’minlere fayda verir.\u201d(Zariyat\/55)<\/p>\n \u201cO halde \u00f6\u011f\u00fct fayda verecekse, \u00f6\u011f\u00fct ver. Korkacak olan \u00f6\u011f\u00fct alacakt\u0131r. Bedbaht olan ise ondan ka\u00e7\u0131n\u0131r\u201d(Ala\/9,10,11)<\/p>\n Dinde zorlama yoktur. Do\u011fruluk(R\u00fc\u015fd) ile sap\u0131kl\u0131k birbirinden kesinlikle ayr\u0131lm\u0131\u015ft\u0131r. Kim Ta\u011fut’u, azg\u0131nl\u0131\u011f\u0131 reddederek Allah’a inan\u0131rsa kopmas\u0131 s\u00f6zkonusu olmayan, sapasa\u011flam bir kulpa yap\u0131\u015fm\u0131\u015ft\u0131r. Hi\u00e7 ku\u015fkusuz Allah her\u015feyi i\u015fitir, her\u015feyi bilir.(Bakara 256)<\/p>\n \u0130yilik(Birr), y\u00fczlerinizi do\u011fu ve bat\u0131 taraflar\u0131na \u00e7evirmeniz(den ibaret) de\u011fildir. As\u0131l iyilik, Allah\u2019a, ahiret g\u00fcn\u00fcne, meleklere, kitap ve peygamberlere iman edenlerin; mala olan sevgilerine ra\u011fmen, onu yak\u0131nlara, yetimlere, yoksullara, yolda kalm\u0131\u015fa, (ihtiyac\u0131ndan dolay\u0131) isteyene ve (\u00f6zg\u00fcrl\u00fckleri i\u00e7in) k\u00f6lelere verenlerin; namaz\u0131 dosdo\u011fru k\u0131lan, zek\u00e2t\u0131 veren, antla\u015fma yapt\u0131klar\u0131nda s\u00f6zlerini yerine getirenlerin ve zorda, hastal\u0131kta ve sava\u015f\u0131n k\u0131z\u0131\u015ft\u0131\u011f\u0131 zamanlarda (direnip) sabredenlerin tutum ve davran\u0131\u015flar\u0131d\u0131r. \u0130\u015fte bunlar, do\u011fru olanlard\u0131r. \u0130\u015fte bunlar, Allah\u2019a kar\u015f\u0131 gelmekten sak\u0131nanlar\u0131n ta kendileridir.(Bakara 177)<\/p>\n Sevdi\u011finiz \u015feylerden infak etmedik\u00e7e iyilik(Birr) mertebesine eremezsiniz. Her ne infak ederseniz, hi\u00e7 \u015f\u00fcphesiz Allah onu bilir.(Al-i \u0130mran 92)<\/p>\n Hz. Ebu Zerr’e bir misafir indi. Ebu Zerr, \u00e7obana en g\u00fczel devemi getir, dedi. O, en \u00e7elimsiz bir deve getirdi. Ebu Zerr, bana \u0130hanet ettin, deyince o; devenin en g\u00fczeli di\u015fi olan\u0131d\u0131r. Ben bir g\u00fcn sizin ona ihtiy\u00e2\u00e7 duyaca\u011f\u0131n\u0131z\u0131 hat\u0131rlad\u0131m, dedi, Ebu Zerr, ona muhta\u00e7 oldu\u011fum g\u00fcn, \u00e7ukura koyuldu\u011fum g\u00fcnd\u00fcr, dedi.<\/p>\n Hatt\u00e2b o\u011flu \u00d6mer (r.a.) den nakledilir ki; Ras\u00fblullah (s.a.) in ashab\u0131ndan birine bir koyun ba\u015f\u0131 hediye edilmi\u015f. O, falanca karde\u015fim ona benden daha \u00e7ok muhta\u00e7t\u0131r diyerek, onu o karde\u015fine g\u00f6ndermi\u015f. G\u00f6nderilen ki\u015fi, falanca karde\u015fim benden daha \u00e7ok muhta\u00e7t\u0131r, diyerek ba\u015f\u0131 ona g\u00f6ndermi\u015f. Ve her biri di\u011ferine g\u00f6ndererek tam yedi el dola\u015ft\u0131ktan sonra, ilk g\u00f6nderene ula\u015fm\u0131\u015f.[4]<\/a><\/p>\n Hz. Huzeyfe \u015f\u00f6yle anlat\u0131yor:<\/p>\n \u201cYerm\u00fck muharebesinde idi. \u00c7arp\u0131\u015fman\u0131n \u015fiddeti ge\u00e7mi\u015f, ok ve m\u0131zrak darbeleri ile yaralanan M\u00fcsl\u00fcmanlar, d\u00fc\u015ft\u00fckleri s\u0131cak kumlar\u0131n \u00fczerinde can vermeye ba\u015flam\u0131\u015flard\u0131. Bu arada ben de, g\u00fc\u00e7l\u00fckle kendimi toparlayarak, amcam\u0131n o\u011flunu aramaya ba\u015flad\u0131m. Son anlar\u0131n\u0131 ya\u015fayan yaral\u0131lar\u0131n aras\u0131nda biraz dola\u015ft\u0131ktan sonra, nihayet arad\u0131\u011f\u0131m\u0131 buldum.Bir kan seli i\u00e7inde yatan amcam\u0131n o\u011flu , g\u00f6z i\u015faretleri ile bile zor konu\u015fabiliyordu. Daha evvel haz\u0131rlad\u0131\u011f\u0131m su k\u0131rbas\u0131n\u0131 g\u00f6stererek dedim ki: \u2013 Su istiyor musun? Belli ki, istiyordu. \u00c7\u00fcnk\u00fc dudaklar\u0131 hararetten \u00e2deta kavrulmu\u015ftu. G\u00f6z i\u015fareti ile, \u201c\u00c7abuk, h\u00e2limi g\u00f6rm\u00fcyor musun?\u201d der gibi bana bak\u0131yordu. Ben k\u0131rban\u0131n a\u011fz\u0131n\u0131 a\u00e7t\u0131m, suyu kendisine do\u011fru uzat\u0131rken, biraz \u00f6tede yaral\u0131lar\u0131n aras\u0131nda Hz. \u0130krime\u2019nin sesi duyuldu: \u2013 Su! Su! Ne olur, bir tek damla olsun, su! Amcam\u0131n o\u011flu Haris, bu feryad\u0131 duyar duymaz, g\u00f6z ve ka\u015f i\u015faretleriyle suyu hemen Hz. \u0130krime\u2019ye g\u00f6t\u00fcrmemi istedi. K\u0131zg\u0131n kumlar\u0131n \u00fczerinde yatan \u015fehitlerin aralar\u0131ndan ko\u015fa ko\u015fa, Hz. \u0130krime\u2019ye yeti\u015ftim ve hemen k\u0131rbam\u0131 kendisine uzatt\u0131m. \u0130krime hazretleri elini k\u0131rbaya uzat\u0131rken, Hz. Iyas\u2019\u0131n iniltisi duyuldu: \u00a0\u2013 Ne olur bir damla su verin! Allah r\u0131zas\u0131 i\u00e7in bir damla su! Bu feryad\u0131 duyan Hz. \u0130krime, elini hemen geri \u00e7ekerek suyu Iyas\u2019a g\u00f6t\u00fcrmemi i\u015faret etti. Suyu o da i\u00e7medi. Ben k\u0131rbay\u0131 alarak \u015fehitlerin aras\u0131ndan dola\u015fa dola\u015fa, Hz. Iyas\u2019a yeti\u015fti\u011fim zaman, son nefesini Kelime-i \u015eehadet getirerek tamamlad\u0131. Derhal geri d\u00f6nd\u00fcm, ko\u015fa ko\u015fa Hz. \u0130krime\u2019nin yan\u0131na geldim. K\u0131rbay\u0131 uzat\u0131rken bir de ne g\u00f6reyim? Onun da \u015fehit oldu\u011funu m\u00fc\u015fahede ettim.B\u00e2ri dedim, amcam\u0131n o\u011flu Hz. Haris\u2019e yeti\u015ftireyim. Ko\u015fa ko\u015fa ona geldim, ne \u00e7are ki, o da ate\u015f gibi kumlar\u0131n \u00fczerinde kavrula kavrula ruhunu teslim eylemi\u015fti.Hayat\u0131mda bir\u00e7ok h\u00e2dise ile kar\u015f\u0131la\u015ft\u0131m. Fakat hi\u00e7biri beni bu kadar duyguland\u0131rmad\u0131. Aralar\u0131nda akrabal\u0131k gibi bir ba\u011f bulunmad\u0131\u011f\u0131 h\u00e2lde, bunlar\u0131n birbirine kar\u015f\u0131 bu derece fedak\u00e2r ve \u015fefkatli h\u00e2lleri g\u0131pta ile bakt\u0131\u011f\u0131m en b\u00fcy\u00fck iman kuvveti tezah\u00fcr\u00fc olarak haf\u0131zama \u00e2deta nak\u015foldu!\u201d Hz. \u0130krime \u015fehit oldu\u011funda, \u00fczerinde 70\u2019den fazla k\u0131l\u0131\u00e7 ve m\u0131zrak yaras\u0131 vard\u0131.Hz. \u0130krime, \u0130slamiyetle \u015fereflenince, \u00e7ok samimi bir M\u00fcsl\u00fcman olmu\u015ftur. Bu ihlas\u0131n\u0131n ni\u015fanesi olarak, sava\u015ftan sava\u015fa at s\u0131rt\u0131nda y\u0131ld\u0131r\u0131m gibi ko\u015fmu\u015ftur. Cesaretli ve \u00e7ok iyi bir kumandand\u0131. M\u00fcsl\u00fcmanl\u0131\u011fa g\u00f6n\u00fclden ba\u011flanm\u0131\u015ft\u0131. Kur\u2019an-\u0131 Kerimi eline al\u0131nca, \u00f6nce aln\u0131na koyar, sonra a\u011flamaya ba\u015flard\u0131.[5]<\/a><\/p>\n [1]<\/a> (M\u00fcslim, \u0130man, 78; Tirmiz\u00ee Fiten. 1I- Nesa\u00ee iman 17 \u0130bn M\u00e2ce, Fiten, 20).<\/p>\n [2]<\/a> (Eb\u00fb D\u00e2v\u00fbd, Mel\u00e2him, 16; Tirmiz\u00ee, Fiten, 9; \u0130bn Hanbel, V, 388).<\/p>\n [3]<\/a> (Bezz\u00e2r, Mecmau’z Zev\u00e2id, VII, 271)<\/p>\n
