B\u0130SM\u0130LLAH\u0130RRAHMAN\u0130RRAH\u0130M<\/strong><\/p>\n

Hamd kendisinden ba\u015fka ilah olmayan, mutlak manada tek g\u00fc\u00e7 ve kudret sahibi olan Allah\u2019a mahsustur. Salat ve selam t\u00fcm peygamberlerin ve onlar\u0131 takip eden tabilerinin \u00fczerine olsun.<\/strong><\/p>\n

042 – \u015eURA SURES\u0130<\/strong>
\nG\u0130R\u0130\u015e<\/strong>
\nAd\u0131: Surenin ad\u0131 38. ayette ge\u00e7en “\u015fura” kelimesinden al\u0131nm\u0131\u015ft\u0131r.
\nN\u00fczul Zaman\u0131: N\u00fczul zaman\u0131yla ilgili kesin kay\u0131t bulunmamas\u0131na ra\u011fmen bu sure muhtemelen “Fussilet Suresi”nden hemen sonra nazil olmu\u015ftur. \u00c7\u00fcnk\u00fc bu surenin muhtevas\u0131, “Fussilet Suresi”nin adeta bir devam\u0131 niteli\u011findedir. Fussilet Suresi’ni dikkatle mutal\u00e2a eden bir okuyucu; Mekke ve civar\u0131ndaki her hassas insan\u0131n a\u00e7\u0131k\u00e7a m\u00fc\u015fahede edebilmesi i\u00e7in, Kurey\u015f’in ileri gelenlerinin ne kadar haks\u0131zca muhalefet yapt\u0131klar\u0131n\u0131, buna mukabil Hz. Peygamber’in (s.a) davas\u0131n\u0131n ne kadar ciddi ve mant\u0131kl\u0131, kendisinin ne kadar \u015ferefli bir insan oldu\u011funun anlat\u0131ld\u0131\u011f\u0131n\u0131 g\u00f6recektir. Bu hususun tam akabinde, \u0130sl\u00e2m davas\u0131 \u00f6ylesine net bir \u015fekilde ortaya konmu\u015ftur ki, hakikate sayg\u0131 g\u00f6steren bir kimsenin, art\u0131k Kur’an’\u0131 reddetmesi m\u00fcmk\u00fcn de\u011fildir. Ancak dal\u00e2let i\u00e7inde olanlar m\u00fcstesna. \u00c7\u00fcnk\u00fc onlar k\u00f6r ve sa\u011f\u0131rlar gibidirler ve girdikleri cehalet batakl\u0131\u011f\u0131ndan da \u00e7\u0131kamazlar.<\/p>\n

Konu: Surenin giri\u015finde \u015f\u00f6yle denilmi\u015ftir: “Sizler, el\u00e7imizin getirdi\u011fi mesaj hakk\u0131nda ni\u00e7in dedikodu yap\u0131yorsunuz? Rasulullah’\u0131n (s.a) bu daveti yeni bir \u015fey olmad\u0131\u011f\u0131 gibi, bu davet tarihte ilk defa g\u00f6nderiliyor da de\u011fildir. Nitekim Allah, daha \u00f6nce de se\u00e7ti\u011fi kullar\u0131na vahyini indirmi\u015f ve insanlara hidayet g\u00f6ndermi\u015ftir. O halde kainat\u0131n yarat\u0131c\u0131 ve hakimi olan Allah’\u0131n biricik ma’bud olu\u015funda ne gibi bir acaiplik bulunmaktad\u0131r?<\/p>\n

As\u0131l acaip olan, Allah’\u0131n yaratt\u0131\u011f\u0131 nimetlerden yararlanman\u0131za ra\u011fmen, ba\u015fkalar\u0131n\u0131 ma’bud ittihaz etmeniz ve sizleri tevhide davet eden birine k\u0131zman\u0131zd\u0131r. Oysa sizleri ve kainat\u0131 yaratan Allah’a ortak ko\u015fman\u0131z, \u00e7ok b\u00fcy\u00fck bir c\u00fcr\u00fcmd\u00fcr. Bu y\u00fczden, g\u00f6\u011f\u00fcn \u00fczerinizde \u00e7atlamas\u0131, hi\u00e7 de acaip olmaz. S\u00f6zkonusu k\u00fcstahl\u0131\u011f\u0131n\u0131za melekler dahi hayret etmekte ve her an azab\u0131n \u00fczerinize gelebilece\u011finden \u00e7ekinmektedir.<\/p>\n

Bundan sonra bir \u015fahs\u0131n nebi veya rasul olarak g\u00f6nderilmesinin, onun, insanlar\u0131n kaderini elinde tuttu\u011fu ve onlar\u0131n nasiplerini de\u011fi\u015ftirebilece\u011fi anlam\u0131na gelmeyece\u011fi anlat\u0131lmaktad\u0131r. Zaten hi\u00e7bir peygamber, b\u00f6yle bir iddiada da bulunmam\u0131\u015ft\u0131r. \u0130nsanlar\u0131n kader ve k\u0131smetleri ancak Allah’\u0131n elindedir. Peygamberlerin vazifesi ise, sadece gaflet i\u00e7inde olanlar\u0131 uyarmak ve onlara do\u011fru yolu g\u00f6stermektir. Peygamberi inkar ederek, ondan y\u00fcz \u00e7evirenlerden hesap sorulacak ve muhakkak surette azaba \u00e7arpt\u0131r\u0131lacaklard\u0131r. Ancak, bunu Allah yapacakt\u0131r. Dolay\u0131s\u0131yla, kendilerine tabi olmad\u0131\u011f\u0131n\u0131zda ya da kar\u015f\u0131 geldi\u011finizde, sizleri hel\u00e2k etmek ve kahretmekle tehdit eden din\u00ee \u00f6nderlerinizin iddia etti\u011fi gibi, peygamberlerin de ayn\u0131 iddiayla ortaya \u00e7\u0131kt\u0131\u011f\u0131 d\u00fc\u015f\u00fcncesini zihninizden \u00e7\u0131kar\u0131n. Bu yanl\u0131\u015f\u0131n tashihi yan\u0131s\u0131ra, \u015fu hususa da de\u011finilmi\u015ftir: “Peygamber (s.a) sizlerin iyili\u011finizi ister, k\u00f6t\u00fcl\u00fc\u011f\u00fcn\u00fcz\u00fc de\u011fil. Bu y\u00fczden o, takip etti\u011finiz yolun felakete g\u00f6t\u00fcrd\u00fc\u011f\u00fcn\u00fc s\u00f6yleyerek sizleri do\u011fru yola davet etmektedir.<\/p>\n

Daha sona Allah Te\u00e2l\u00e2; “Ni\u00e7in her insan\u0131 do\u011fu\u015ftan hak yola koymad\u0131\u011f\u0131 ve insanlar\u0131n inhiraf ederek sap\u0131kl\u0131\u011fa d\u00fc\u015fmelerine izin verdi\u011fi” gibi meseleleri a\u00e7\u0131klam\u0131\u015ft\u0131r. \u0130nsanlara b\u00f6yle bir serbest\u00ee tan\u0131mas\u0131n\u0131n nedeni olarak da, onlar\u0131n kendi iradeleriyle Allah’\u0131 tan\u0131malar\u0131n\u0131n ve b\u00f6ylece O’nun sonsuz nimetlerine kavu\u015fmalar\u0131n\u0131n istendi\u011fi bildirilmi\u015ftir. Bu \u00f6zellik ise di\u011fer mahlukata verilmemi\u015ftir. Baz\u0131 insanlar, kendi \u015fuur ve iradeleriyle Allah’\u0131 veli edinirler. \u0130\u015fte bu insanlara, Allah yard\u0131m eder, onlara do\u011fru yolu g\u00f6sterir, salih ameller nasip eder ve onlar\u0131 kendi rahmeti alt\u0131na al\u0131r. Allah’dan ba\u015fka veli edinen kimseler ise, Allah’\u0131n rahmetinden mahrum kal\u0131rlar. Burada ayr\u0131ca ger\u00e7ek vel\u00eenin Allah oldu\u011fundan ve ba\u015fka hi\u00e7 kimsenin vel\u00e2yet hakk\u0131na sahip bulunmad\u0131\u011f\u0131ndan bahsedilmi\u015ftir. Bir kimsenin ba\u015far\u0131s\u0131, ger\u00e7ek velisini tesbit edebilmesine, yani yaln\u0131z Allah’\u0131 veli edinebilmesine ba\u011fl\u0131d\u0131r.
\nDaha sonra Rasulullah’\u0131n \u00f6ne s\u00fcrd\u00fc\u011f\u00fc iddian\u0131n keyfiyeti a\u00e7\u0131klanm\u0131\u015ft\u0131r.<\/p>\n

\u00d6ncelikle bilinmelidir ki, Allah, k\u00e2inat\u0131n ve insanlar\u0131n yarat\u0131c\u0131s\u0131d\u0131r. Dolay\u0131s\u0131yla kainat\u0131n as\u0131l sahibi, velisi ve h\u00fck\u00fcmdar\u0131 da O’dur. \u0130nsanlar i\u00e7in kurallar koymaya, onlara din ve \u015feriat vermeye, insanlar\u0131n aralar\u0131ndaki ihtilaflarda, hakk\u0131n ve haks\u0131zl\u0131\u011f\u0131n ne oldu\u011funu bildirmeye de sadece O’nun yetkisi vard\u0131r.
\nO’nun d\u0131\u015f\u0131nda hi\u00e7bir kimsenin bu konularda s\u00f6z s\u00f6ylemeye hakk\u0131 yoktur. Ba\u015fka bir ifadeyle, ger\u00e7ek h\u00fck\u00fcmdar ve kanun koyucu Allah’t\u0131r. Dolay\u0131s\u0131yla bir kimsenin bu konularda s\u00f6z s\u00f6yleme hakk\u0131 yoktur. Ba\u015fka bir ifadeyle, ger\u00e7ek h\u00fck\u00fcmdar ve kanun koyucu Allah’t\u0131r. Dolay\u0131s\u0131yla bir kimse, Allah’tan ba\u015fkalar\u0131n\u0131n koydu\u011fu kurallara uydu\u011fu takdirde, Allah’\u0131 tek hakim kabul etse dahi, bu bir anlam ifade etmez. \u00c7\u00fcnk\u00fc Allah, insanlara ba\u015flang\u0131\u00e7tan itibaren bir “din” vermi\u015f, onlara gidecekleri yolu g\u00f6stermi\u015ftir.
\nT\u00fcm peygamberler, kavimlerine ayn\u0131 dini getirmi\u015f ve ayr\u0131 dinlerden bahsetmemi\u015flerdir. Allah’\u0131n tayin etti\u011fi bu peygamberler, ba\u015f\u0131ndan beri, nesilden nesile ayn\u0131 dini takip etmi\u015fler ve di\u011fer insanlar\u0131 da ayn\u0131 dine davet etmi\u015flerdir.<\/p>\n

Bu din, sadece kabul etmekle yetinin diye de\u011fil, onu yery\u00fcz\u00fcnde hakim k\u0131l\u0131n, uygulay\u0131n ve arzdaki sap\u0131k dinleri ortadan kald\u0131rarak, ger\u00e7ek dini ik\u00e2me edin diye g\u00f6nderilmi\u015ftir. Yine peygamberler bu dini sadece tebli\u011f etmek i\u00e7in de\u011fil, ayn\u0131 zamanda di\u011fer sap\u0131k dinlerin k\u00f6k\u00fcn\u00fc kaz\u0131yarak \u0130sl\u00e2m’\u0131 hakim k\u0131lmalar\u0131 i\u00e7in g\u00f6revlendirilmi\u015flerdir.
\nAsl\u0131nda insanlar i\u00e7in g\u00f6nderilen din ayn\u0131d\u0131r. Ancak peygamberlerden sonra baz\u0131 \u00e7\u0131karc\u0131 insanlar, s\u0131rf kendi menfaatleri i\u00e7in ger\u00e7ek dini tahrif etmi\u015fler, ihtilaf \u00e7\u0131karm\u0131\u015flar ve b\u00f6ylelikle say\u0131s\u0131z din ve mezhep icad etmi\u015flerdir. B\u00fct\u00fcn bunlar\u0131n hepsi, ger\u00e7ek dinin tahrif olmu\u015f \u015fekilleridir.<\/p>\n

\u0130\u015fte Hz. Muhammed (s.a) tahrif edilmi\u015f bu dinlerin yerine, ger\u00e7ek dini tebli\u011f etmek ve onu hakim k\u0131lmaya \u00e7al\u0131\u015fmak i\u00e7in g\u00f6nderilmi\u015ftir. Sizler, bu y\u00fczden Allah’a hamd edece\u011finize, aksine ak\u0131ls\u0131zl\u0131\u011f\u0131n\u0131zdan dolay\u0131 Hz. Peygamber’e (s.a) kar\u015f\u0131 \u00e7\u0131k\u0131yorsunuz. Bu sa\u00e7ma muhalefetinizden \u00f6t\u00fcr\u00fc, Hz. Peygamber (s.a) asla davetten vazge\u00e7meyecektir. \u00c7\u00fcnk\u00fc o, bu davay\u0131 sonuna kadar s\u00fcrd\u00fcrmekle g\u00f6revlendirilmi\u015ftir. Ondan hi\u00e7bir surette taviz beklemeyin, zira o, bu halis dine, sizin adet ve hurafelerinizi sokmayacakt\u0131r. Zaten onun g\u00f6revi, dini bu hurafelerden ar\u0131nd\u0131rmakt\u0131r.
\nSizler, Allah’dan ba\u015fkas\u0131n\u0131n koydu\u011fu kurallar\u0131 getirerek, Allah’\u0131n dinine ne kadar b\u00fcy\u00fck d\u00fc\u015fmanl\u0131k yapt\u0131\u011f\u0131n\u0131z\u0131 idrak bile edemiyorsunuz. Bunun yan\u0131s\u0131ra d\u00fcnyada yapt\u0131klar\u0131n\u0131z\u0131 \u00f6nemsemiyorsunuz, ama unutmay\u0131n ki bu, Allah’\u0131n indinde \u015firktir, b\u00fcy\u00fck bir su\u00e7tur ve cezas\u0131 da \u00e7ok a\u011f\u0131rd\u0131r. Allah’a kar\u015f\u0131 gelerek kendili\u011finden bir “din” ortaya koyanlar\u0131n ve bu dine uyanlar\u0131n hepsi de ayn\u0131 cezaya \u00e7arpt\u0131r\u0131lacakt\u0131r.<\/p>\n

Dinin ger\u00e7ek s\u0131n\u0131rlar\u0131 \u00e7izildikten sonra, “Rasulullah (s.a) sizleri yola getirebilmek i\u00e7in, en g\u00fczel \u00fcslupla tebli\u011f ve tavsiyede bulunmu\u015ftur.” denilmektedir. Bir yanda Allah’\u0131n kitab\u0131, hakikati sizlere kendi dilinizde a\u00e7\u0131klarken, di\u011fer yanda Hz. Peygamber’in (s.a) ve arkada\u015flar\u0131n\u0131n tertemiz hayatlar\u0131, bu kitab\u0131n nas\u0131l insan yeti\u015ftirdi\u011fine birer \u00f6rnek te\u015fkil etmektedir. Fakat buna ra\u011fmen hidayeti kabul etmezseniz \u015fayet, art\u0131k hi\u00e7bir \u015fey sizleri do\u011fru yola getiremez. B\u00f6ylece sizler, as\u0131rlar boyu cehaletinizde \u0131srar etme sonucunda Allah’\u0131n dal\u00e2lette kalanlar i\u00e7in takdir etti\u011fi azaba \u00e7arpt\u0131r\u0131lacaks\u0131n\u0131z.<\/p>\n

Bu hakikatler beyan edilirken, yer yer de tevhid ve ahiret hakk\u0131nda deliller \u00f6ne s\u00fcr\u00fclmekte ve ayr\u0131ca d\u00fcnyada tamah etmenin k\u00f6t\u00fc sonu\u00e7lar\u0131 ile ahiretteki kar\u015f\u0131l\u0131\u011f\u0131 hakk\u0131nda uyar\u0131larda bulunulmaktad\u0131r. Ayr\u0131ca kafirlerin kendilerinin \u0130sl\u00e2m’\u0131 kabul etmelerine engel olan ahl\u00e2k\u00ee zaaflar\u0131 ele\u015ftiri konusu yap\u0131lmaktad\u0131r.
\n\u00d6zetlemek gerekirse, bu surede, iki hususa de\u011finilmi\u015ftir.<\/p>\n

1) Hz. Muhammed (s.a) daha \u00f6nce 40 y\u0131l s\u00fcren hayat\u0131 boyunca “Kitap” hakk\u0131nda hi\u00e7 bilgiye sahip de\u011fildi ve imana taalluk eden meselelerden habersizdi. \u015eimdiyse birdenbire bu iki konudan (kitap ve iman) bahsetmektedir ki bu da onun, bir peygamber oldu\u011funun apa\u00e7\u0131k kan\u0131t\u0131d\u0131r.<\/p>\n

2) Hz. Peygamber’in (s.a) Kur’an’\u0131n Allah’\u0131n kelam\u0131 oldu\u011fu \u015feklindeki iddias\u0131, onun, Allah’\u0131 bizzat g\u00f6rd\u00fc\u011f\u00fc anlam\u0131na gelmez. Allah, daha \u00f6nceki peygamberlere vahyetti\u011fi gibi, \u015fu \u00fc\u00e7 yolla mesaj\u0131n\u0131 g\u00f6ndermi\u015ftir. Birincisi, vahiy yoluyla, ikincisi, perde arkas\u0131ndan, \u00fc\u00e7\u00fcnc\u00fcs\u00fc, melek arac\u0131l\u0131\u011f\u0131yla. Bu husus, kafirlerin Hz. Peygamber’e (s.a) “Allah ile bizzat konu\u015fuyor” \u015feklinde itiraz etmelerini \u00f6nlemek ve hakk\u0131 arayanlar\u0131n da Hz. Peygamber’in (s.a) hidayeti hangi vas\u0131tayla ald\u0131\u011f\u0131n\u0131 anlamalar\u0131n\u0131 sa\u011flamak i\u00e7in izah edilmi\u015ftir.<\/p>\n","protected":false},"excerpt":{"rendered":"

B\u0130SM\u0130LLAH\u0130RRAHMAN\u0130RRAH\u0130M Hamd kendisinden ba\u015fka ilah olmayan, mutlak manada tek g\u00fc\u00e7 ve kudret sahibi olan Allah\u2019a mahsustur. Salat ve selam t\u00fcm peygamberlerin ve onlar\u0131 takip eden tabilerinin \u00fczerine olsun. 042 – \u015eURA SURES\u0130 G\u0130R\u0130\u015e Ad\u0131: Surenin ad\u0131 38. ayette ge\u00e7en “\u015fura” kelimesinden al\u0131nm\u0131\u015ft\u0131r. N\u00fczul Zaman\u0131: N\u00fczul zaman\u0131yla ilgili kesin kay\u0131t bulunmamas\u0131na ra\u011fmen bu sure muhtemelen “Fussilet […]<\/p>\n","protected":false},"author":13,"featured_media":23097,"comment_status":"open","ping_status":"open","sticky":false,"template":"","format":"standard","meta":{"footnotes":""},"categories":[1],"tags":[],"yoast_head":"\n