B\u0130SM\u0130LLAH\u0130RRAHMAN\u0130RRAH\u0130M<\/strong><\/p>\n

Hamd kendisinden ba\u015fka ilah olmayan, mutlak manada tek g\u00fc\u00e7 ve kudret sahibi olan Allah\u2019a mahsustur. Salat ve selam t\u00fcm peygamberlerin ve onlar\u0131 takip eden tabilerinin \u00fczerine olsun.<\/strong><\/p>\n

1- Ta, ha.<\/em><\/strong><\/p>\n

2- Biz sana bu Kur’an’\u0131 s\u0131k\u0131nt\u0131ya d\u00fc\u015fesin diye indirmedik.<\/em><\/strong><\/p>\n

3- Onu Allah’dan korkanlara uyar\u0131 olsun diye indirdik.<\/em><\/strong><\/p>\n

4- O, yeri ve y\u00fcce g\u00f6kleri yaratan Allah taraf\u0131ndan indirildi.<\/em><\/strong><\/p>\n

5- O rahmeti bol olan Allah, Ar\u015f’a kurulmu\u015ftur.<\/em><\/strong><\/p>\n

6- G\u00f6klerdeki, yerdeki, bu ikisi aras\u0131ndaki ve topra\u011f\u0131n alt\u0131ndaki t\u00fcm varl\u0131klar O’nundur.<\/em><\/strong><\/p>\n

7- S\u00f6yleyece\u011fin s\u00f6z\u00fc ister sesli olarak, ister i\u00e7inden s\u00f6yl\u00e8. \u00c7\u00fcnk\u00fc Allah sakl\u0131y\u0131 da, sakl\u0131n\u0131n sakl\u0131s\u0131n\u0131 da bilir.<\/em><\/strong><\/p>\n

8- O kendisinden ba\u015fka ilah olmayan Allah’d\u0131r. Ve en g\u00fczel isimler O’nun kilerdir<\/em><\/strong><\/p>\n

G\u00f6nl\u00fc ok\u015fayan, \u0131l\u0131k meltemli bir “giri\u015f” kar\u015f\u0131s\u0131nday\u0131z. Bu giri\u015f, Arap alfabesinin iki harfi ile ba\u015fl\u0131yor. Bu harfler, anlaml\u0131 bir c\u00fcmle olu\u015fturmayan, birbirinden kopuk harflerdir. B\u00f6yle ba\u015flayan di\u011fer surelerde dedi\u011fimiz gibi bu kopuk harflerin anlam\u0131 \u015fudur: Bu sure -t\u0131pla bu Kur’an gibi- g\u00f6rd\u00fc\u011f\u00fcn\u00fcz bu harflerin bile\u015fiminden olu\u015fur. Yaln\u0131z bu surenin ba\u015f\u0131nda kullan\u0131lan iki kopuk harfin m\u00fczikal melodileri, t\u00fcm suredeki duraklar\u0131n melodileri ile ayn\u0131 ses tonunu yans\u0131t\u0131r. Bu harfler k\u0131sa okunu\u015flu “elif’ sesleri ile ba\u011flan\u0131yor, b\u00f6ylece ayet sonlar\u0131n\u0131n melodisi ile ses uyumu meydana getiriyorlar.<\/p>\n

Bu iki harfin hemen arkas\u0131ndan b\u00f6yle kopuk harfler ile ba\u015flayan surelerin t\u00fcm\u00fcnde. oldu\u011fu gibi “Kur’an” g\u00fcndeme geliyor. Bu g\u00fcndeme geli\u015f, Peygamberimize y\u00f6nelik bir “seslenme” bi\u00e7iminde kar\u015f\u0131m\u0131za \u00e7\u0131k\u0131yor. Okuyoruz:<\/p>\n

“Biz sana bu Kur’an\u0131, s\u0131k\u0131nt\u0131ya d\u00fc\u015fesin diye indirmedik.”<\/strong><\/p>\n

Biz sana bu Kur’an\u0131, mutsuzlu\u011funun gerek\u00e7esi ya da sebebi olsun diye indirmedik. Onu okurken ve gereklerini yerine getirirken s\u0131k\u0131nt\u0131ya d\u00fc\u015fesin diye bu kitab’\u0131 sana indirmi\u015f de\u011filiz. Bu kitab’\u0131 sana indirmekle seni, g\u00fcc\u00fcn\u00fc a\u015fan bir y\u00fck\u00fcn, a\u011f\u0131r bir s\u0131k\u0131nt\u0131n\u0131n alt\u0131na sokmak istemedik. Bu kitap zorluk \u00e7ekmeden okunabilen, rahat anla\u015f\u0131l\u0131r, ak\u0131c\u0131 ifadeli bir kitapt\u0131r. Getirdi\u011fi y\u00fck\u00fcml\u00fcl\u00fckler de insan g\u00fcc\u00fcn\u00fc a\u015fmaz. Sana yapabilece\u011fin g\u00f6revler y\u00fckl\u00fcyor; g\u00fcc\u00fcn\u00fcn yetmeyece\u011fi i\u015fleri empoze etmiyor. Onun g\u00fcc\u00fcn\u00fcn s\u0131n\u0131rlar\u0131 i\u00e7inde kalan buyruklar\u0131 yerine getirmek bir s\u0131k\u0131nt\u0131 de\u011fil, tersine bir nimettir; y\u00fccelikler alemi ile ili\u015fki kurma f\u0131rsat\u0131d\u0131r; g\u00fc\u00e7 ve g\u00fcven arama giri\u015fimidir. \u0130nsana ho\u015fnutluk, birliktelik ve ili\u015fki bilinci aylar.<\/p>\n

Ayr\u0131ca biz sana bu Kur’an\u0131, ne insanlarla ili\u015fkilerinde s\u0131k\u0131nt\u0131ya d\u00fc\u015fesin, ne de insanlar ona inanm\u0131yorlar diye mutsuz olas\u0131n diye indirmedik. Senin g\u00f6revin, insanlar\u0131 zorla bu kitab’a inand\u0131rmak de\u011fildir. Onlar hesab\u0131na hay\u0131flanman\u0131 da istemi\u015f de\u011filiz. \u00c7\u00fcnk\u00fc bu kitab’\u0131n fonksiyonu \u00f6\u011f\u00fct vermek ve uyarmakt\u0131r. Okuyoruz:<\/p>\n

“Onu Allah’dan korkanlara uyar\u0131 olsun diye indirdik.”<\/strong><\/p>\n

Allah’dan korkanlar, kendilerine \u00f6\u011f\u00fct verildi\u011finde \u00f6\u011f\u00fct al\u0131rlar, Rabblerinden \u00e7ekinerek g\u00fcnahlar\u0131n\u0131n ba\u011f\u0131\u015flanmas\u0131n\u0131 dilerler. Peygamberin g\u00f6revi i\u015fte bu noktada sona erer. O kalplerin kilitli kap\u0131lar\u0131n\u0131 a\u00e7makla, g\u00f6n\u00fcllere ve vicdanlara egemen olmakla y\u00fck\u00fcml\u00fc de\u011fildir. Bu i\u015f, Kur an\u0131n indiricisi olan y\u00fcce Allah’a d\u00fc\u015fer. O, t\u00fcm evrenin s\u0131n\u0131rs\u0131z egemeni, kalplerin gizli s\u0131rlar\u0131n\u0131n ku\u015fat\u0131c\u0131s\u0131d\u0131r. Okuyoruz:<\/p>\n

“O, yeri ve y\u00fcce g\u00f6kleri yaratan Allah taraf\u0131ndan indirildi.” “O rahmeti bol olan Allah, Ar\u015f’a kurulmu\u015ftur.”<\/strong><\/p>\n

“G\u00f6klerdeki, yerdeki, bu ikisi aras\u0131ndaki ve topra\u011f\u0131n alt\u0131ndaki t\u00fcm varl\u0131klar O’nundur.”<\/strong><\/p>\n

Yani bu Kur’an\u0131 indiren Allah, yerin ve g\u00f6klerin, “y\u00fcce” g\u00f6klerin yarat\u0131c\u0131s\u0131d\u0131r. Buna g\u00f6re y\u00fccelikler aleminden gelen Kur’an, t\u0131pk\u0131 yer ve g\u00f6kler gibi evrensel bir olgudur. Bu ayetlerde evrene egemen olan yasalar ile Kur’an\u0131n insanlara indirdi\u011fi h\u00fck\u00fcmler aras\u0131nda ba\u011f kuruluyor. \u00d6te yandan y\u00fcce g\u00f6kler ile yery\u00fcz\u00fc aras\u0131ndaki d\u00fczey fark\u0131n\u0131n bir benzeri, y\u00fccelikler aleminden inen Kur’an ile yery\u00fcz\u00fc aras\u0131nda da vard\u0131r. Burada bu simetrik uyuma, bu \u00e7ak\u0131\u015fmaya da dikkat \u00e7ekiliyor.<\/p>\n

Bu Kur’an\u0131 y\u00fccelikler aleminden yere indiren, yery\u00fcz\u00fcn\u00fc ve y\u00fcce g\u00f6kleri yaratan “rahmeti bol olan”Allah’d\u0131r. Buna g\u00f6re O, Kur’an\u0131, kulu s\u0131k\u0131nt\u0131 \u00e7eksin, mutsuz olsun diye indirmi\u015f olamaz. “Rahmeti bol” s\u0131fat\u0131 burada bu esprinin fark\u0131na var\u0131ls\u0131n diye vurgulanmaktad\u0131r. Y\u00fcce Allah, t\u00fcm evrenin s\u0131n\u0131rs\u0131z egemenidir. Okuyoruz:<\/p>\n

“O rahmeti bol olan Allah, Ar\u015f’a kurulmu\u015ftur.”<\/strong><\/p>\n

“Ar\u015f’a kurulmak” sonsuz \u00fcst\u00fcnl\u00fc\u011f\u00fc, s\u0131n\u0131rs\u0131z egemenli\u011fi anlatmay\u0131 ama\u00e7layan dolayl\u0131, kinayeli bir ifadedir. \u00d6yleyse insanlar\u0131n geleceklerine y\u00f6n verecek olan O’dur. Peygambere d\u00fc\u015fen sadece Allah’dan korkanlara \u00f6\u011f\u00fct vermektir. Sonsuz \u00fcst\u00fcnl\u00fck ve s\u0131n\u0131rs\u0131z egemenlik yan\u0131nda kay\u0131ts\u0131z m\u00fclk sahibi olmak ve bilgisi ile her \u015feyi ku\u015fatmak da O’nun s\u0131fatlar\u0131 aras\u0131ndad\u0131r. Okuyoruz:<\/p>\n

“G\u00f6klerdeki, yerdeki, bu ikisi aras\u0131ndaki ve topra\u011f\u0131n alt\u0131ndaki t\u00fcm varl\u0131klar O’nundur.”<\/strong><\/p>\n

Burada baz\u0131 evrensel kesitlerin kullan\u0131lmas\u0131, Allah’\u0131n yayg\u0131n m\u00fclkiyetini ve bilgisinin her \u015feyi ku\u015fatt\u0131\u011f\u0131n\u0131 somut \u015fekilde ifade ederek insanlara kavrama kolayl\u0131\u011f\u0131 sa\u011flamak i\u00e7indir. Yoksa meselenin \u00e7ap\u0131 asl\u0131nda burada s\u00f6ylenenden \u00e7ok daha b\u00fcy\u00fckt\u00fcr. K\u0131sacas\u0131 varl\u0131k aleminde her ne varsa b\u00fct\u00fcn\u00fc ile O’nundur. Varl\u0131k aleminin b\u00fct\u00fcn\u00fc ise, do\u011fall\u0131kla, “g\u00f6klerdeki, yerdeki, bu ikisi aras\u0131ndaki ve toprak alt\u0131ndaki varl\u0131klar”dan \u00e7ok daha geni\u015f kapsaml\u0131d\u0131r.<\/p>\n

Y\u00fcce Allah’\u0131n m\u00fclkiyet alan\u0131na giren her \u015fey ayn\u0131 zamanda O’nun bilgisinin kapsam\u0131 i\u00e7indedir. Okuyoruz:<\/p>\n

“S\u00f6yleyece\u011fin s\u00f6z\u00fc ister sesli olarak, ister i\u00e7inden s\u00f6yle. \u00c7\u00fcnk\u00fc Allah sakl\u0131y\u0131 da, sakl\u0131n\u0131n sakl\u0131s\u0131n\u0131 da bilir.”<\/strong><\/p>\n

Burada “G\u00f6klerdeki, yerdeki, bu ikisi aras\u0131ndaki ve topra\u011f\u0131n alt\u0131ndaki t\u00fcm varl\u0131klar O’nundur ayetinin i\u00e7eri\u011fi ile “s\u00f6yleyece\u011fin s\u00f6z\u00fc ister sesli olarak, ister i\u00e7inden s\u00f6yle. \u00c7\u00fcnk\u00fc Allah sakl\u0131y\u0131 da, sakl\u0131n\u0131n sakl\u0131s\u0131n\u0131 da bilir” ayetinin i\u00e7eri\u011fi aras\u0131nda bir uyum, bir \u00e7a\u011fr\u0131\u015f\u0131m \u00f6rt\u00fc\u015fmesi oldu\u011funu g\u00f6r\u00fcyoruz. Sebebine gelince evrenin g\u00f6r\u00fcnen ve alg\u0131lanan t\u00fcm varl\u0131klar\u0131 ile a\u00e7\u0131k\u00e7a s\u00f6ylenen, kelimelere d\u00f6k\u00fclen s\u00f6zler terazinin bir kefesine konurken, toprak alt\u0131ndaki sakl\u0131 varl\u0131klar ile g\u00f6n\u00fcllerde gizli tutulan duygular, ayetin deyimi ile “sakl\u0131 ile sakl\u0131n\u0131n sakl\u0131s\u0131” \u00f6b\u00fcr kefeye konuyor. B\u00f6ylece Kur’an’daki uyumlu ve simetrik tasvir \u00fcslubunun \u00e7arp\u0131c\u0131 bir \u00f6rne\u011fi ortaya konuyor. “S\u0131r” gizli \u015feyler demektir. “S\u0131rdan daha gizlisi” ise sakl\u0131l\u0131\u011f\u0131n ve perde gerisinde olu\u015fan daha ileri derecelerini tasvir eden, somutlay\u0131c\u0131 bir ifadedir ve bu ifade yer katmanlar\u0131n\u0131n derinliklerinde bulunan varl\u0131klar\u0131n simetri\u011fi, \u00e7ak\u0131\u015f\u0131\u011f\u0131d\u0131r.<\/p>\n

Bu ayetlerdeki Peygamberimize y\u00f6nelik sesleni\u015fin amac\u0131 O’nun kalbine g\u00fcven a\u015f\u0131lamakt\u0131r. Rabbinin yan\u0131ba\u015f\u0131nda oldu\u011funu, O’nun s\u00f6yledi\u011fi her s\u00f6z\u00fc i\u015fitti\u011fini, Kur’an\u0131 kendisine s\u0131k\u0131nt\u0131 \u00e7ektirmek i\u00e7in indirmedi\u011fini, O’nu asla yaln\u0131z ve k\u00e2firler kar\u015f\u0131s\u0131nda desteksiz b\u0131rakmayaca\u011f\u0131n\u0131 vurgulamakt\u0131r. E\u011fer Peygamberimiz O’na sesli olarak yalvar\u0131yorsa bilmelidir ki, Allah s\u00f6z\u00fcn sakl\u0131s\u0131n\u0131 da, sakl\u0131n\u0131n sakl\u0131s\u0131n\u0131 da bilir. E\u011fer Peygamberimizin kalbi y\u00fcce Allah’\u0131n yan\u0131ba\u015f\u0131nda oldu\u011funu, gizlisi ile f\u0131s\u0131lt\u0131s\u0131 ile, b\u00fct\u00fcn duygular\u0131n\u0131 bildi\u011fini hissederse g\u00fcvene kavu\u015fur, ho\u015fnut olur, bu y\u00fcce yak\u0131nl\u0131\u011f\u0131n birlikteli\u011finden g\u00fc\u00e7 al\u0131r. Art\u0131k y\u00fcce Allah’\u0131n ayetlerini yalanlayan entrikac\u0131lar\u0131n aras\u0131ndaki yaln\u0131zl\u0131\u011f\u0131ndan \u00fcrkmez, inan\u00e7 sisteminin ve zihniyetinin kar\u015f\u0131tlar\u0131 aras\u0131nda gariplik, \u00f6ks\u00fczl\u00fck kompleksine kap\u0131lmaz.<\/p>\n

Bu giri\u015f b\u00f6l\u00fcm\u00fc y\u00fcce Allah’\u0131n s\u0131n\u0131rs\u0131z egemenli\u011fini, ortaks\u0131z m\u00fclkiyetini ve sonsuz bilgisini dile getirdikten sonra O’nun birli\u011fini, tekli\u011fini il\u00e2n ederek noktalan\u0131yor. Okuyoruz:<\/p>\n

“O, kendisinden ba\u015fka ilah olmayan Allah’d\u0131r ve en g\u00fczel isimler O’nun isimleridir.”<\/strong><\/p>\n

Buradaki “en g\u00fczel” s\u0131fat\u0131 hem di\u011fer ayetlerin duraklar\u0131ndaki ses uyumuna paralel d\u00fc\u015f\u00fcyor, hem de o ayetlerin i\u00e7erikleri ile \u00e7a\u011fr\u0131\u015f\u0131m ortakl\u0131\u011f\u0131 kuruyor. Bu ortak \u00e7a\u011fr\u0131\u015f\u0131m hem bu giri\u015f b\u00f6l\u00fcm\u00fcn\u00fcn ve hem de t\u00fcm surenin havas\u0131na sinen rahmet, Allah’a yak\u0131nl\u0131k ve ilahi g\u00f6zetim \u00e7a\u011fr\u0131\u015f\u0131m\u0131d\u0131r.<\/p>\n

\n
1. MUSA VE PEYGAMBERL\u0130G\u0130<\/strong><\/li>\n<\/ol>\n

   Daha sonraki ayetlerde y\u00fcce Allah, Peygamberimize Hz. Musa’n\u0131n hik\u00e2yesini anlat\u0131yor. Bu hik\u00e2ye, insanlar\u0131 y\u00fcce Allah’a \u00e7a\u011f\u0131rma g\u00f6revini y\u00fcklenmek \u00fczere se\u00e7ilmi\u015f peygamberlere y\u00f6nelik ilahi g\u00f6zetimi kan\u0131tlayan bir \u00f6rnek olarak sunuluyor. Hz. Musa hik\u00e2yesi, Kur’anda en \u00e7ok anlat\u0131lan peygamber hik\u00e2yesidir. Fakat her surede o surenin ana konusuna, genel havas\u0131na ve \u00e7a\u011fr\u0131\u015f\u0131m sistemine uygun d\u00fc\u015fen b\u00f6l\u00fcmleri anlat\u0131l\u0131r. \u015eimdiye kadar s\u0131ras\u0131 ile Bakara, Maide, A’raf, Yunus, \u0130sra, Kehf surelerinde bu hik\u00e2yenin \u00e7e\u015fitli b\u00f6l\u00fcmleri sunulmu\u015f, ayr\u0131ca birka\u00e7 surede de hik\u00e2yeye k\u0131saca de\u011finilmekle yetinilmi\u015fti.<\/p>\n

   Maide suresinde bu hik\u00e2yenin sadece bir b\u00f6l\u00fcm\u00fcne yer verilmi\u015fti. Bu b\u00f6l\u00fcm\u00fcn konusu, yahudilerin kutsal topraklardaki bir kentin kap\u0131s\u0131 \u00f6n\u00fcnde durmalar\u0131, kentte zalim bir kavmin ya\u015fad\u0131\u011f\u0131 gerek\u00e7esi ile i\u00e7eriye girmek istememeleri idi. Kehf suresinde de hik\u00e2yenin bir tek b\u00f6l\u00fcm\u00fc yeralm\u0131\u015ft\u0131. Bu b\u00f6l\u00fcmde Hz. Musa’n\u0131n, Allah’\u0131n “iyi kullar\u0131ndan biri” ile tan\u0131\u015fmas\u0131 ve onunla bir s\u00fcre arkada\u015fl\u0131k etmesi anlat\u0131lm\u0131\u015ft\u0131.<\/p>\n

   Bakara, A’raf, Yunus sureleri ile bu surede hik\u00e2yenin birden \u00e7ok b\u00f6l\u00fcm\u00fcne yer verildi\u011fini g\u00f6r\u00fcyoruz. Fakat hik\u00e2yenin bu surelerde anlat\u0131lan b\u00f6l\u00fcmleri sureden sureye farkl\u0131l\u0131k g\u00f6sterir. Kimi surelerde anlat\u0131lan b\u00f6l\u00fcmler de\u011fi\u015fik oldu\u011fu gibi, kimi surelerde de ele al\u0131nan b\u00f6l\u00fcm\u00fcn farkl\u0131 taraflar\u0131na dikkat \u00e7ekilmektedir. B\u00f6ylece hik\u00e2yenin anlat\u0131lan b\u00f6l\u00fcm\u00fc ile i\u00e7inde yerald\u0131\u011f\u0131 surenin anlat\u0131m do\u011frultusu aras\u0131nda uyum ve paralellik g\u00f6zetilmektedir.<\/p>\n

   Mesel\u00e2 Bakara suresinde bu hik\u00e2yeden \u00f6nce Hz. Adem’in hik\u00e2yesine yer verilmekte, Hz. Adem’in y\u00fccelikler aleminde a\u011f\u0131rlanmas\u0131, y\u00fcce Allah’\u0131n kendisini yery\u00fcz\u00fc halifesi olarak g\u00f6revlendirmesi ve i\u015fledi\u011fi kusuru ba\u011f\u0131\u015flad\u0131ktan sonra kendisine nimet sunmas\u0131 anlat\u0131l\u0131yor. Arkas\u0131ndan Hz. Musa hik\u00e2yesine ge\u00e7iliyor. Bu ge\u00e7i\u015fin amac\u0131 \u015fudur:Yahudilere y\u00fcce Allah’\u0131n ba\u011f\u0131\u015flad\u0131\u011f\u0131 nimetler hat\u0131rlat\u0131l\u0131yor. Verdi\u011fi s\u00f6z\u00fc tutarak kendilerini Firavun’un ve zorba adamlar\u0131n\u0131n elinden kurtard\u0131\u011f\u0131na de\u011finiliyor. \u0130stekleri \u00fczerine kendilerine su sa\u011fland\u0131\u011f\u0131, bunun i\u00e7in yerden f\u0131\u015fk\u0131ran p\u0131narlara kavu\u015fturulduklar\u0131, ayr\u0131ca onlara yiyecek olarak kudret helvas\u0131 ile b\u0131ld\u0131rc\u0131n eti arma\u011fan edildi\u011fi anlat\u0131l\u0131yor. Ayr\u0131ca Hz. Musa’n\u0131n y\u00fcce Allah ile bulu\u015fmas\u0131, O’nun yoklu\u011funu f\u0131rsat bilen yahudilerin alt\u0131n bir buza\u011f\u0131ya tapmalar\u0131, arkas\u0131ndan y\u00fcce Allah’\u0131n bu sap\u0131kl\u0131klar\u0131 ba\u011f\u0131\u015flamas\u0131, sonra kendilerinden, bir kayan\u0131n alt\u0131nda ba\u011fl\u0131l\u0131k s\u00f6z\u00fc almas\u0131, arkas\u0131ndan Cumartesi g\u00fcn\u00fc yasa\u011f\u0131n\u0131 \u00e7i\u011fnemeleri ve en son olarak itirazc\u0131 karakterlerini sergileyen “inek” hik\u00e2yesi g\u00fcndeme getiriliyor.<\/p>\n

   A’raf suresinde ise bu hik\u00e2yenin \u00f6ncesinde bir uyar\u0131 yeral\u0131yor. Bu uyar\u0131da Hz. Musa d\u00f6neminden \u00f6nce ya\u015fam\u0131\u015f k\u00e2firlerin, y\u00fcce Allah’\u0131n ayetlerini yalanl\u00e0m\u0131\u015f sap\u0131klar\u0131n ac\u0131 sonlar\u0131na de\u011finiliyor ve arkas\u0131ndan s\u00f6z bu hik\u00e2yeye getiriliyor. Hik\u00e2yenin orada anlat\u0131lan b\u00f6l\u00fcmleri \u015f\u00f6yle s\u0131ralan\u0131yor: Hz. Musa’ya peygamberlik g\u00f6revinin verili\u015fi; de\u011fnek ve “ak par\u0131lt\u0131 sa\u00e7an el” mucizeleri; \u0130srailo\u011fullar\u0131n\u0131n su bask\u0131n\u0131, \u00e7ekirge s\u00fcr\u00fcs\u00fc, zararl\u0131 b\u00f6cek salg\u0131n\u0131, kurba\u011falar ve kanl\u0131 su mucizeleri ile s\u0131navdan ge\u00e7irili\u015fleri, b\u00fcy\u00fcc\u00fcler olay, Firavun ile y\u00fcce Allah’\u0131n ayetlerini yalanlam\u0131\u015f yak\u0131n adamlar\u0131n\u0131n ac\u0131 sonu, Hz. Mus\u00e2’n\u0131n yoklu\u011funu f\u0131rsat bilen yahudilerin alt\u0131ndan yap\u0131lm\u0131\u015f bir buza\u011f\u0131 heykeline tapmalar\u0131. Ve hik\u00e2yenin orada anlat\u0131lan b\u00f6l\u00fcmleri, “\u015fu okuma-yazmas\u0131z Peygamber”in, yani bizim Peygamberimizin izinden giden m\u00fc’minlerin, y\u00fcce Allah’\u0131n rahmetinin ve hidayetinin yeni miras\u00e7\u0131lar\u0131 olarak ortaya \u00e7\u0131kt\u0131klar\u0131 il\u00e2n edilerek noktalan\u0131yor.<\/p>\n

   Yunus suresinde ise bu hik\u00e2yenin \u00f6ncesinde, y\u00fcce Allah’\u0131n ayetlerini yalanlam\u0131\u015f eski toplumlara ili\u015fkin toplu-yokolu\u015f sahneleri sunuluyor. Bu sahnelerin arkas\u0131ndan ele al\u0131nan Hz. Musa hik\u00e2yesinde Hz. Musa’n\u0131n peygamber olarak g\u00f6revlendirili\u015fi, b\u00fcy\u00fcc\u00fcler sahnesi, Firavun ile soyda\u015flar\u0131n\u0131n nehir sular\u0131na g\u00f6m\u00fcl\u00fcp yok edili\u015fleri ayr\u0131nt\u0131l\u0131 olarak anlat\u0131l\u0131yor.<\/p>\n

   Bu sureye gelince, Hz. Musa hik\u00e2yesinin burada sunulan b\u00f6l\u00fcmlerinden \u00f6nce bir giri\u015f b\u00f6l\u00fcm\u00fc ile kar\u015f\u0131la\u015f\u0131yoruz. Bu giri\u015f b\u00f6l\u00fcm\u00fcnde y\u00fcce Allah’\u0131n, peygamber olarak g\u00f6revlendirdi\u011fi, insanlara bu inan\u00e7 sisteminin sesini duyurmak \u00fczere se\u00e7ti\u011fi el\u00e7ilerine y\u00f6nelik rahmeti ve himayesi vurgulan\u0131yor. Arkas\u0131ndan bu hik\u00e2ye g\u00fcndeme geliyor. B\u00f6ylece hik\u00e2yenin t\u00fcm b\u00f6l\u00fcmleri, bu ilahi rahmetin ve himayenin \u015femsiyesi alt\u0131na al\u0131n\u0131yor. Sonra hik\u00e2yenin ayr\u0131nt\u0131lar\u0131na ge\u00e7iliyor. \u00d6nce Hz. Musa ile y\u00fcce Allah aras\u0131ndaki s\u00f6yle\u015fi sunuluyor. Bu s\u00f6yle\u015fide y\u00fcce Allah’\u0131n, Hz. Musa’ya y\u00f6nelik himayesinin, y\u00fcreklendirici deste\u011finin \u00e7e\u015fitli \u00f6rnekleri hat\u0131rlat\u0131l\u0131yor. Bu himaye ve deste\u011fin, Hz. Musa’n\u0131n peygamber olu undan \u00f6nceki d\u00f6nemlerini de kapsad\u0131\u011f\u0131na, ilk \u00e7ocukluk \u00e7a\u011f\u0131ndan beri bu himayeyi ve deste\u011fi hep yan\u0131ba\u015f\u0131nda bularak b\u00fcy\u00fcd\u00fc\u011f\u00fcne y\u00fcce Allah’\u0131n kendisini her zaman korumas\u0131 ve g\u00f6zetimi alt\u0131nda bulundurmu\u015f oldu\u011funa i\u015faret ediliyor. Okuyoruz:<\/p>\n

    <\/p>\n","protected":false},"excerpt":{"rendered":"

   B\u0130SM\u0130LLAH\u0130RRAHMAN\u0130RRAH\u0130M Hamd kendisinden ba\u015fka ilah olmayan, mutlak manada tek g\u00fc\u00e7 ve kudret sahibi olan Allah\u2019a mahsustur. Salat ve selam t\u00fcm peygamberlerin ve onlar\u0131 takip eden tabilerinin \u00fczerine olsun. 1- Ta, ha. 2- Biz sana bu Kur’an’\u0131 s\u0131k\u0131nt\u0131ya d\u00fc\u015fesin diye indirmedik. 3- Onu Allah’dan korkanlara uyar\u0131 olsun diye indirdik. 4- O, yeri ve y\u00fcce g\u00f6kleri yaratan […]<\/p>\n","protected":false},"author":13,"featured_media":20760,"comment_status":"open","ping_status":"open","sticky":false,"template":"","format":"standard","meta":{"footnotes":""},"categories":[1],"tags":[],"yoast_head":"\n