B\u0130SM\u0130LLAH\u0130RRAHMAN\u0130RRAH\u0130M<\/strong><\/h3>\n

Hamd kendisinden ba\u015fka ilah olmayan, mutlak manada tek g\u00fc\u00e7 ve kudret sahibi olan Allah\u2019a mahsustur. Salat ve selam t\u00fcm peygamberlerin ve onlar\u0131 takip eden tabilerinin \u00fczerine olsun.<\/h4>\n

40- Kendi yan\u0131nda kitaptan ilmi olan biri,(47) dedi ki: “Ben, (g\u00f6z\u00fcn\u00fc a\u00e7\u0131p kapamadan) onu sana getirebilirim.” Derken (S\u00fcleyman) onu kendi yan\u0131nda durur vaziyette g\u00f6r\u00fcnce dedi ki: “Bu Rabbimin fazl\u0131ndand\u0131r, O’na \u015f\u00fckredecek miyim, yoksa nank\u00f6rl\u00fck edecek miyim diye beni denemekte oldu\u011fu i\u00e7in(49) (bu ola\u011fan\u00fcst\u00fc olay ger\u00e7ekle\u015fti) . Kim \u015f\u00fckrederse, art\u0131k o kendisi i\u00e7in \u015f\u00fckretmi\u015ftir, kim de nank\u00f6rl\u00fck ederse, ger\u00e7ekten benim Rabbim Gani (kimseye ve hi\u00e7 bir \u015feye kar\u015f\u0131 ihtiyac\u0131 olmayan) d\u0131r, Kerim oland\u0131r.(49)<\/strong><\/p>\n

41- Dedi ki:(50) “Onun taht\u0131n\u0131 de\u011fi\u015fikli\u011fe u\u011frat\u0131n, bir bakal\u0131m do\u011fru olan\u0131 bulabilecek mi, yoksa bulmayanlardan m\u0131 olacak?”(51)<\/strong><\/p>\n

A\u00c7IKLAMA<\/strong><\/p>\n

47. Bu \u015fah\u0131s kimdi, ne gibi \u00f6zel bir bilgiye sahipti, burada at\u0131fta bulunulan kitap hangi kitapt\u0131 ve kimler hakk\u0131nda bilgi sahibi idi, kesin hi\u00e7bir \u015fey bilinmiyor. Ne Kur’an’\u0131 Kerim’de ne de sahih hadislerde, bu konular hakk\u0131nda hi\u00e7 bir a\u00e7\u0131klamaya rastlam\u0131yoruz. Baz\u0131 m\u00fcfessirler onun bir melek; di\u011fer bir k\u0131sm\u0131 da onun bir insan oldu\u011funu s\u00f6yler. “\u0130nsand\u0131r” diyenler, bu sefer kimli\u011finde birle\u015fmiyorlar. Baz\u0131s\u0131 onun, \u015fifahi Yahudi rivayetlerinde vezir olarak ismi ge\u00e7en Asaf b. Bahriya, kimi de onun, H\u0131z\u0131r (a.s) oldu\u011funu zikreder. Ba\u015fka bir grup da ona ba\u015fka bir isim verir. \u0130mam Raz\u00ee ise bu \u015fahs\u0131n bizzat S\u00fcleyman’\u0131n (a.s) kendisi oldu\u011funda \u0131srar eder. Fakat bunlardan hi\u00e7biri g\u00fcvenilir bir kayna\u011fa dayanmamaktad\u0131r. Raz\u00ee’nin g\u00f6r\u00fc\u015f\u00fc, Kur’an-\u0131 Kerim’in metnine dahi uymaz.
\nBunun gibi metinde ge\u00e7en ‘Kitap’ konusunda m\u00fcfessirler farkl\u0131 g\u00f6r\u00fc\u015ftedirler. Kimi onun, “Levh-i Mahfuz’a” i\u015faret etti\u011fini s\u00f6yler, di\u011fer bir k\u0131sm\u0131 da onu, ‘\u015eeriat Kitab’\u0131 (Kanun Kitab\u0131) m\u00e2n\u00e2s\u0131na al\u0131r. Fakat b\u00fct\u00fcn bunlar tahmindir. O ki\u015finin “Kitap”tan elde etti\u011fi bilgiler hakk\u0131nda da benzeri tahminler y\u00fcr\u00fct\u00fclm\u00fc\u015ft\u00fcr. Biz, sadece Kur’an’da ifade edilene ya da ayetlerde a\u00e7\u0131k\u00e7a ortaya \u00e7\u0131kana inan\u0131r ve itibar ederiz. Her hal\u00fck\u00e2rda s\u00f6zkonusu zat, cinlerden biri de\u011fil muhtemelen bir insand\u0131. Bu \u015fah\u0131s, kayna\u011f\u0131 \u0130lah\u00ee Kitap (el-Kitap) olan ba\u015fkalar\u0131n\u0131nkinden farkl\u0131, ola\u011fan\u00fcst\u00fc bir bilgiye sahipti. Cin, sahip oldu\u011fu g\u00fc\u00e7 sayesinde taht\u0131 al\u0131p birka\u00e7 saat i\u00e7inde getirebilece\u011fini; bu insan da, bilgisinin g\u00fcc\u00fcyle onu bir an i\u00e7inde getirebilece\u011fini iddia etmi\u015fti.<\/p>\n

48. Kur’an-\u0131 Kerim’in bu husustaki ifadeleri \u00e7ok a\u00e7\u0131kt\u0131r. Bu insan\u0131n iddias\u0131 cininki gibi kuru bir iddia olarak kalmad\u0131, aksine iddiada bulunur bulunmaz konu\u015fmay\u0131 m\u00fcteakip taht Hz. S\u00fcleyman’\u0131n (a.s) \u00f6n\u00fcnde fiilen g\u00f6r\u00fcld\u00fc. Bu ibareler \u00fczerinde \u015f\u00f6yle bir d\u00fc\u015f\u00fcnelim:<\/p>\n

“S\u00f6zkonusu zat, “g\u00f6z a\u00e7\u0131p-kapay\u0131ncaya kadar, taht\u0131 sana getirece\u011fim” dedi. Hemen ard\u0131ndan da Hz. S\u00fcleyman (a.s) , \u00f6n\u00fcnde taht\u0131n durdu\u011funu g\u00f6rd\u00fc…” Bu ifadeleri okuyan biri, o zat\u0131n bu s\u00f6zleri s\u00f6yler-s\u00f6ylemez hadisenin, s\u00f6ylendi\u011fi \u015fekilde \u00f6nlerinde vuku buldu\u011funu, olay\u0131n ola\u011fan\u00fcst\u00fc \u00f6zelli\u011fini d\u00fc\u015f\u00fcnmeden ve bir teredd\u00fcte yer b\u0131rakmayacak \u015fekilde anlayacakt\u0131r. Binaenaleyh b\u00f6yle a\u00e7\u0131k bir meselede, konuyla yak\u0131ndan ili\u015fkisi olmayan yorumlarda bulunmak gereksizdir. Nitekim Hz. S\u00fcleyman’\u0131n (a.s) taht\u0131 g\u00f6rd\u00fc\u011f\u00fcnde, “Bu Rabbimin l\u00fctfundand\u0131r! (L\u00fctfuna) \u015f\u00fck\u00fcr edip-etmeyece\u011fim hususunda beni s\u0131namak istiyor!” diye dile getirdi\u011fi hayret, ancak hadise ola\u011fan\u00fcst\u00fc ise uygun olabilirdi. Yoksa, bir krali\u00e7e i\u00e7in, \u00e7ok acele bir taht\u0131n, kral\u0131n teb’as\u0131ndan kabiliyetli bir zanaatkar taraf\u0131ndan yap\u0131lm\u0131\u015f olmas\u0131nda, y\u00fcksek sesle “Bu Rabbimin l\u00fctfundand\u0131r…!” demesinde Hz. S\u00fcleyman’\u0131 (a.s) hayrete d\u00fc\u015f\u00fcrecek farkl\u0131 bir hadise olamazd\u0131. B\u00fct\u00fcn bunlar g\u00f6z\u00f6n\u00fcnde tutuldu\u011funda, b\u00f6yle k\u00fc\u00e7\u00fck ba\u015far\u0131lardan dolay\u0131 m\u00fcmin bir idarecinin, kibir ve gurura kap\u0131lmas\u0131 s\u00f6zkonusu olamazd\u0131. Kald\u0131 ki, burada bu s\u00f6zleri s\u00f6yleyen s\u0131radan biri de\u011fil, Allah’\u0131n bir peygamberi idi.<\/p>\n

Bir kral taht\u0131n\u0131n, 1500 milden daha uzak mesafeden g\u00f6z a\u00e7\u0131p-kapay\u0131ncaya kadar nas\u0131l al\u0131n\u0131p-getirildi\u011fi sorusuna gelince, bunun cevab\u0131 k\u0131saca \u015fu \u015fekilde olabilir: “Yer-zaman ve madde-hareket gibi, bizim g\u00f6zlem ve deney esas\u0131na dayanan kavramlar, bize uygulanabilir ve ancak bizim i\u00e7in ge\u00e7erlidir. Bu kavramlar\u0131m\u0131z Allah kat\u0131nda de\u011fi\u015fmez olmad\u0131\u011f\u0131 gibi O’nu ba\u011flamaz da.
\nNitekim s\u0131radan bir taht \u015f\u00f6yle dursun, O’nun g\u00fcc\u00fc, g\u00fcne\u015fi, ondan daha da b\u00fcy\u00fck y\u0131ld\u0131zlar\u0131 bir anl\u0131k maddeler halinde, milyon kere milyon mil mesafelere bir anda y\u00fcr\u00fctebilir ve sevkedebilir. Bir emri ile bu kainat\u0131 varl\u0131k alemine \u00e7\u0131karan Allah’\u0131n, Sebe melikesinin taht\u0131n\u0131, \u0131\u015f\u0131k h\u0131z\u0131ndan daha h\u0131zl\u0131 hareket ettirecek g\u00fcc\u00fc elbette vard\u0131r. \u0130\u015fte bununla Kur’an’da, g\u00fc\u00e7 ve kudretiyle Allah’\u0131n (c.c.) , kulu Hz. Muhammed’i (s.a) Mekke’den Kud\u00fcs’e g\u00f6t\u00fcr\u00fcp oradan ayn\u0131 gece tekrar geri getirdi\u011fi anlat\u0131lmaktad\u0131r.<\/p>\n

49. Yani Allah (c.c.) , kimsenin \u015f\u00fckr\u00fcne ve hamdine muhta\u00e7 de\u011fildir. Ul\u00fbhiyyeti, bir kimsenin nank\u00f6rl\u00fc\u011f\u00fc ya da \u015f\u00fckran duygusundan yoksunlu\u011fu y\u00fcz\u00fcnden ne bir damla eksilir, ne de bir damla artar. O, bizatihi kendi \u00f6z g\u00fcc\u00fcyle her\u015feye h\u00fckmedendir. O’nun hakimiyeti, yarat\u0131klar\u0131n O’nu tan\u0131mas\u0131na veya inkar etmesine ba\u011fl\u0131 de\u011fildir. Ayn\u0131 husus Kur’an-\u0131 Kerim’de Hz. Musa’n\u0131n dilinden de ifade edilmi\u015ftir: “Siz ve yery\u00fcz\u00fcnde bulunanlar hep nank\u00f6rl\u00fck etseniz, iyi biliniz ki Allah musta\u011fn\u00eedir, (sizin \u015f\u00fckr\u00fcn\u00fcze muhta\u00e7 de\u011fildir, O zat\u0131nda) \u00f6v\u00fclm\u00fc\u015ft\u00fcr.” (\u0130brahim:8) . M\u00fcslim’de rivayet edilen bir Hadis-i Kudsi’de de ayn\u0131 husus anlat\u0131l\u0131r ve \u015f\u00f6yle denmektedir:<\/p>\n

“Allah (c.c) diyor ki, ey kullar\u0131m! Ge\u00e7mi\u015f ve gelecek, siz b\u00fct\u00fcn ins ve cinler bir araya gelerek, aran\u0131zdaki en muttaki kimsenin kalbi gibi olsan\u0131z, sizin bu durumunuz, benim hakimiyetimi zerre kadar artt\u0131rmaz; gene, ey kullar\u0131m! Ge\u00e7mi\u015f gelecek b\u00fct\u00fcn ins ve cin bir araya toplansan\u0131z ve aran\u0131zdaki en g\u00fcnahk\u00e2r birinin kalbi gibi olsan\u0131z, benim hakimiyetime en ufak bir noksanl\u0131k getiremezsiniz. Ey kullar\u0131m! Hakk\u0131n\u0131zda itibar etti\u011fim \u015fey, amellerinizdir; ve daha sonra siz onlara g\u00f6re eksiksiz olarak m\u00fckafatland\u0131r\u0131lacak veya cezaland\u0131r\u0131lacaks\u0131n\u0131z. \u00d6yleyse kim bir hay\u0131r i\u015flemeye muvaffak olursa, bundan dolay\u0131 Allah’a \u015f\u00fckretsin; kim de hayr\u0131n d\u0131\u015f\u0131nda ba\u015fka bir \u015fey i\u015flerse, bundan dolay\u0131 da kendi nefsini su\u00e7las\u0131n!”<\/p>\n

50. Melike’nin Kud\u00fcs’e nas\u0131l ula\u015ft\u0131\u011f\u0131 ve huzura nas\u0131l kabul edildi\u011finden ise hi\u00e7 s\u00f6z edilmemi\u015ftir. Hz. S\u00fcleyman’\u0131 (a.s.) g\u00f6rmek \u00fczere Melike saraya vard\u0131\u011f\u0131 andan itibaren K\u0131ssaya yeniden ba\u015flan\u0131r.
\n51. Bu c\u00fcmle \u00e7ok m\u00e2n\u00e2l\u0131d\u0131r, \u015fu hususlar\u0131 demek ister: 1- Acaba o melike, kendi ba\u015fkentinden Kud\u00fcs gibi uzak bir b\u00f6lgeye hemen, hi\u00e7 zaman ge\u00e7meden getirilen taht\u0131n kendi taht\u0131 olup-olmad\u0131\u011f\u0131n\u0131 anlayacak m\u0131? 2- Bakal\u0131m, bu mucizeyi g\u00f6rd\u00fckten sonra, hakk\u0131 kabul edecek mi yoksa hatas\u0131nda direnecek mi? Hz. S\u00fcleyman’\u0131n (a.s.) , onun taht\u0131na sahip olmak niyetinde oldu\u011funu s\u00f6yleyen kimselerin iddialar\u0131n\u0131 ayetin bu k\u0131sm\u0131 \u00e7\u00fcr\u00fct\u00fcyor. Hz. S\u00fcleyman (a.s) burada, Melike’nin Hidayet Yolunu bulmas\u0131nda yard\u0131mc\u0131 olmak i\u00e7in bu i\u015fi yapt\u0131\u011f\u0131n\u0131, bizzat kendisi a\u00e7\u0131k\u00e7a ifade ediyor.<\/p>\n","protected":false},"excerpt":{"rendered":"

B\u0130SM\u0130LLAH\u0130RRAHMAN\u0130RRAH\u0130M Hamd kendisinden ba\u015fka ilah olmayan, mutlak manada tek g\u00fc\u00e7 ve kudret sahibi olan Allah\u2019a mahsustur. Salat ve selam t\u00fcm peygamberlerin ve onlar\u0131 takip eden tabilerinin \u00fczerine olsun. 40- Kendi yan\u0131nda kitaptan ilmi olan biri,(47) dedi ki: “Ben, (g\u00f6z\u00fcn\u00fc a\u00e7\u0131p kapamadan) onu sana getirebilirim.” Derken (S\u00fcleyman) onu kendi yan\u0131nda durur vaziyette g\u00f6r\u00fcnce dedi ki: “Bu […]<\/p>\n","protected":false},"author":13,"featured_media":18023,"comment_status":"open","ping_status":"open","sticky":false,"template":"","format":"standard","meta":{"footnotes":""},"categories":[1],"tags":[],"yoast_head":"\n