B\u0130SM\u0130LLAH\u0130RRAHMAN\u0130RRAH\u0130M<\/strong><\/h3>\n

Hamd kendisinden ba\u015fka ilah olmayan, mutlak manada tek g\u00fc\u00e7 ve kudret sahibi olan Allah\u2019a mahsustur. Salat ve selam t\u00fcm peygamberlerin ve onlar\u0131 takip eden tabilerinin \u00fczerine olsun.<\/h4>\n

98- “\u00c7\u00fcnk\u00fc sizi (yalanc\u0131 olanlar\u0131) alemlerin Rabbiyle e\u015fit tutuyorduk.<\/strong>
\n99- “Bizi su\u00e7lu-g\u00fcnahk\u00e2rlardan ba\u015fka sapt\u0131ran da olmad\u0131.”(69)<\/strong>
\n100- “Art\u0131k bizim i\u00e7in ne bir \u015fefaat\u00e7i var,”(70)<\/strong>
\n101- “Ne de candan-yak\u0131n bir dost.”(71)<\/strong>
\n102- “Bizim bir kere daha (d\u00fcnyaya d\u00f6n\u00fc\u015f\u00fcm\u00fcz m\u00fcmk\u00fcn) olsayd\u0131 da iman edenlerden olabilseydik.”(72)<\/strong>
\n103- Hi\u00e7 \u015f\u00fcphe yok, bunda bir ayet vard\u0131r,(73) ama onlar\u0131n \u00e7o\u011fu iman etmi\u015f de\u011fildirler.<\/strong>
\n104- Ve hi\u00e7 \u015f\u00fcphe yok, senin Rabbin, g\u00fc\u00e7l\u00fc ve \u00fcst\u00fcn oland\u0131r, esirgeyendir.<\/strong><\/p>\n

A\u00c7IKLAMA<\/strong><\/p>\n

69. Burada, d\u00fcnyadayken halk\u0131n il\u00e2h gibi say\u0131p hizmet ettikleri, s\u00f6zlerini ve davran\u0131\u015flar\u0131n\u0131 otorite sayd\u0131klar\u0131 ve kendilerine her t\u00fcrl\u00fc arz ve takdimde bulunduklar\u0131 din\u00ee lider ve \u00f6nderlerine nas\u0131l davranacaklar\u0131 anlat\u0131lmaktad\u0131r. Ahirette halk, \u00f6nderlerinin kendilerini sapt\u0131rm\u0131\u015f ve hel\u00e2klerine yol a\u00e7m\u0131\u015f oldu\u011funu anlay\u0131nca, durumlar\u0131ndan onlar\u0131 sorumlu tutacaklar ve onlara lanetler ya\u011fd\u0131racaklard\u0131r. K\u00f6r izleyiciler, d\u00fcnyada \u00f6nderlerinin kendilerini do\u011fruya m\u0131, yoksa yanl\u0131\u015fa m\u0131 g\u00f6t\u00fcrd\u00fcklerine dikkat etsinler diye, Kur’an bu deh\u015fetli ahiret manzaras\u0131n\u0131 \u00e7e\u015fitli yerlerde sunmaktad\u0131r. \u00d6rnek: “Her bir \u00fcmmet girdik\u00e7e karde\u015fine lanet eder: ne zaman ki, hepsi orada toplan\u0131r, o zaman sonrakileri, \u00f6ncekileri i\u00e7in, “Rabbimiz, \u015funlar bizi sap\u0131tt\u0131, dolay\u0131s\u0131yla onlara ate\u015ften bir kat daha azab ver” der. “Her biri i\u00e7in bir kat daha fazla var, fakat bilmezsiniz” der. (A’raf:38)<\/p>\n

“K\u00fcfredenler, “Rabbimiz, bizi sap\u0131tan cinleri ve insanlar\u0131 bize g\u00f6ster, onlar\u0131 ayaklar\u0131m\u0131z\u0131n alt\u0131na alal\u0131m da, en al\u00e7aklardan olsunlar.” (Fussilet: 29) “Ve Rabbimiz, \u015f\u00fcphesiz biz efendilerimize ve b\u00fcy\u00fcklerimize itaat ettik de, bizi yoldan sap\u0131tt\u0131lar” dediler. “Rabbimiz, onlara iki kat azab ver ve onlar\u0131 b\u00fcy\u00fck bir lanetle lanetle.” (Ahzab: 67-68) .<\/p>\n

70. Yani, “Bizim d\u00fcnyada iken \u015fefaat\u00e7ilerimiz sayd\u0131klar\u0131m\u0131z ve bizi salimen cennet’e ula\u015ft\u0131racaklar\u0131na inand\u0131klar\u0131m\u0131z, bug\u00fcn \u00e7aresiz ve bize faydas\u0131zd\u0131rlar.”<\/p>\n

71. Yani, “Bizim i\u00e7in duygulanacak ve bizi teselli edecek hi\u00e7 bir sevenimiz yok,” Kur’an, ahirette yaln\u0131zca m\u00fcminlerin birbirlerine dost olmaya devam edeceklerini belirtir. Kafirler ise, d\u00fcnyada iken dostluk yemini bile etmi\u015f olsalar, birbirlerine d\u00fc\u015fman kesileceklerdir. Her biri di\u011ferini k\u00f6t\u00fc sonlar\u0131ndan sorumlu tutacak ve onun en fazla cezay\u0131 g\u00f6rmesi i\u00e7in \u00e7al\u0131\u015facakt\u0131r. “O g\u00fcn dostlar, muttakiler d\u0131\u015f\u0131nda birbirine d\u00fc\u015fmand\u0131r.” (Zuhruf: 67) .<\/p>\n

72. Kur’an, bu t\u00fcr hasret ve arzuya, “E\u011fer geri g\u00f6nderilmi\u015f olsalard\u0131, yine nehyolunduklar\u0131n\u0131 yapmaya d\u00f6nerlerdi.” (En’am: 28) \u015feklinde cevap vermektedir. D\u00fcnyaya yeniden d\u00f6nmelerine neden izin verilmeyece\u011fi konusunda bkz. M\u00fcminun an: 90-92.<\/p>\n

73. Hz. \u0130brahim Peygamber’in (a.s) k\u0131ssas\u0131ndaki “ayet”in iki y\u00f6n\u00fc vard\u0131r:
\na) Arap m\u00fc\u015frikleri, \u00f6zellikle Kurey\u015f, bir yandan kendilerinin \u0130brahim Peygamber’in (a.s) izleyicileri olduklar\u0131n\u0131 iddia edip onun soyundan gelmekle \u00f6v\u00fcn\u00fcrken, di\u011fer yandan, Hz. \u0130brahim’in (a.s) hayat\u0131 boyunca s\u00fcrekli bir m\u00fccadele verdi\u011fi \u015firke bula\u015fm\u0131\u015f durumdayd\u0131lar. Sonra, bu insanlar, kendilerini Hz. \u0130brahim’in (a.s) getirdi\u011fi dine \u00e7a\u011f\u0131ran Hz. Peygamber’e (s.a) , t\u0131pk\u0131 Hz. \u0130brahim’e kar\u015f\u0131 \u00e7\u0131k\u0131l\u0131p davran\u0131ld\u0131\u011f\u0131 gibi, kar\u015f\u0131 \u00e7\u0131k\u0131p davran\u0131yorlard\u0131. Dolay\u0131s\u0131yla onlara, Hz. \u0130brahim’in (a.s) , kendilerinin itiraf etmelerine ra\u011fmen, inatlar\u0131nda va kar\u015f\u0131 \u00e7\u0131kmalar\u0131nda devam ettikleri tevhid’in ba\u011fl\u0131s\u0131 ve \u015firk’in d\u00fc\u015fman\u0131 oldu\u011fu hat\u0131rlat\u0131lmaktad\u0131r.<\/p>\n

b) Hz. \u0130brahim’in (a.s) kavmi yery\u00fcz\u00fcnden silinmi\u015fti. \u0130\u00e7lerinden hayatta kalanlar, Hz. \u0130brahim (a.s) ile o\u011fullar\u0131 \u0130smail ve \u0130shak’\u0131n (a.s) \u00e7ocuklar\u0131 idiler. Her ne kadar Kur’an, Hz. \u0130brahim’in (a.s) kavmine inen azabtan s\u00f6z etmiyorsa da, bu kavim azaba u\u011frayan kavimlerin aras\u0131nda an\u0131lmaktad\u0131r: “Onlara, kendilerinden \u00f6ncekilerin, Nuh Kavmi, Ad, Semud ve \u0130brahim Kavmi ve Medyen halk\u0131yla tersine \u00e7evrilmi\u015f \u015fehirlerin haberi gelmedi mi?” (Tevbe: 70) .<\/p>\n","protected":false},"excerpt":{"rendered":"

B\u0130SM\u0130LLAH\u0130RRAHMAN\u0130RRAH\u0130M Hamd kendisinden ba\u015fka ilah olmayan, mutlak manada tek g\u00fc\u00e7 ve kudret sahibi olan Allah\u2019a mahsustur. Salat ve selam t\u00fcm peygamberlerin ve onlar\u0131 takip eden tabilerinin \u00fczerine olsun. 98- “\u00c7\u00fcnk\u00fc sizi (yalanc\u0131 olanlar\u0131) alemlerin Rabbiyle e\u015fit tutuyorduk. 99- “Bizi su\u00e7lu-g\u00fcnahk\u00e2rlardan ba\u015fka sapt\u0131ran da olmad\u0131.”(69) 100- “Art\u0131k bizim i\u00e7in ne bir \u015fefaat\u00e7i var,”(70) 101- “Ne de […]<\/p>\n","protected":false},"author":13,"featured_media":17316,"comment_status":"open","ping_status":"open","sticky":false,"template":"","format":"standard","meta":{"footnotes":""},"categories":[1],"tags":[],"yoast_head":"\n