B\u0130SM\u0130LLAH\u0130RRAHMAN\u0130RRAH\u0130M<\/strong><\/p>\n

Hamd kendisinden ba\u015fka ilah olmayan, mutlak manada tek g\u00fc\u00e7 ve kudret sahibi olan Allah\u2019a mahsustur. Salat ve selam t\u00fcm peygamberlerin ve onlar\u0131 takip eden tabilerinin \u00fczerine olsun.<\/p>\n

22- Sizden, fazileti ve varl\u0131kl\u0131 olanlar, yak\u0131nlara, yoksuklara ve Allah yolunda hicret edenlere vermekte eksiltme yapmas\u0131nlar, affetsinler ve ho\u015fg\u00f6rs\u00fcnler. Allah’\u0131n sizi ba\u011f\u0131\u015flamas\u0131n\u0131 sevmez misiniz? Allah, ba\u011f\u0131\u015flayand\u0131r, esirgeyendir.20<\/strong>
\n23- Namus sahibi, bir \u015feyden habersiz, m\u00fc’min kad\u0131nlara (zina su\u00e7u) atanlar, d\u00fcnyada ve ahirette (21) lanetlenmi\u015flerdir. Ve onlar i\u00e7in b\u00fcy\u00fck bir azab vard\u0131r.<\/strong>
\n24- O g\u00fcn, kendi dilleri, elleri ve ayaklar\u0131 aleyhlerinde yapt\u0131klar\u0131na dair \u015fahitlikte bulunacaklard\u0131r.(21\/a)<\/strong>
\n25- O g\u00fcn, Allah onlara hak ettikleri cezay\u0131 eksiksiz verecektir ve onlar da Allah’\u0131n hi\u00e7 \u015f\u00fcphesiz hak oldu\u011funu bileceklerdir.<\/strong><\/p>\n

A\u00c7IKLAMA<\/strong><\/p>\n

20. Hz. Ai\u015fe’den gelen bir rivayete g\u00f6re, kendisini temize \u00e7\u0131karan 11-21’inci ayetler vahyedildikten sonra, Hz. Ebu Bekir Mistah b. Usase’ye bir daha yard\u0131m etmemeye yemin etmi\u015fti.<\/p>\n

Bunun nedeni de, Mistah’\u0131n ne yak\u0131nl\u0131\u011fa, ne de Ebu Bekir’in kendisine ve ailesine yapageldi\u011fi yard\u0131mlara bir itibar etmemi\u015f olmas\u0131yd\u0131. Sonra bu 22’inci ayet indi ve Hz. Ebu Bekir bunu duyunca derhal, “Vallahi, biz Allah’\u0131n bizi ba\u011f\u0131\u015flamas\u0131n\u0131 arzu ederiz” dedi. Ard\u0131ndan, Mistah’a \u00f6ncekinden daha c\u00f6mertce yard\u0131mlara yeniden ba\u015flad\u0131. Abdullah \u0130bn Abbas’a g\u00f6re, Hz. Ebu Bekir’in yan\u0131s\u0131ra, daha baz\u0131 sahabeler de, iftirada faal rol oynayanlara daha fazla yard\u0131mda bulunmamaya yemin etmi\u015flerdi. Bu ayetin inmesinden sonra hepsi yeminlerini geri ald\u0131lar ve \u015ferrin meydan verdi\u011fi bu t\u00fcr k\u00f6t\u00fc kararlar da yok oldu.<\/p>\n

Burada, bir \u015fey i\u00e7in yemin eden, fakat ard\u0131ndan yemininde hayr olmad\u0131\u011f\u0131n\u0131 g\u00f6rerek, daha iyi ve daha faziletli bir yolu benimseyen bir ki\u015finin yeminini bozmas\u0131yla \u00fczerine keffaret gerekip gerekmedi\u011fi sorulabilir. Bir grup fakih, bizzat faziletli yola girmenin keffaret oldu\u011fu ve ayr\u0131ca ba\u015fka bir \u015fey gerekmedi\u011fi g\u00f6r\u00fc\u015f\u00fcndedir. Delilleri bu ayette Allah’\u0131n Hz. Ebu Bekir’e yemini geri almas\u0131n\u0131 emretti\u011fi, fakat kar\u015f\u0131l\u0131\u011f\u0131nda keffaret istemedi\u011fidir. Ayr\u0131ca, g\u00f6r\u00fc\u015flerini ispat sadedinde \u015fu hadis-i \u015ferifi de anarlar: “E\u011fer bir kimse, bir \u015fey i\u00e7in yemin eder ve sonra da daha iyi bir yol bulur ve ona girerse, onun daha iyi yola girmesi yeminini bozmas\u0131na keffarettir.”<\/p>\n

Di\u011fer grup, Kur’an’da yeminleri bozmakla ilgili a\u00e7\u0131k h\u00fck\u00fcm bulundu\u011fu (Bakara: 225, Maide: 89) ve bu h\u00fckm\u00fcn hi\u00e7bir zaman neshedilmeyip, baki kald\u0131\u011f\u0131 g\u00f6r\u00fc\u015f\u00fcndedir. Evet, Allah, Hz.Ebu Bekir’e yeminini geri almas\u0131n\u0131 emretmi\u015f, fakat keffaretin gerekmedi\u011fini belirtmemi\u015ftir. \u0130lgili hadis-i \u015ferif ise, yanl\u0131\u015f bir \u015fey i\u00e7in yap\u0131lan yeminin g\u00fcnah\u0131n\u0131n, do\u011fru yola girildi\u011finde silinece\u011fi anlam\u0131nda olup, ki\u015fiyi yemininin keffaretinden kurtarmaya y\u00f6nelik de\u011fildir. Nitekim, bir ba\u015fka hadis-i \u015ferif bu durumu a\u00e7\u0131klar: “Kim bir \u015fey i\u00e7in yemin eder ve sonra yemin etti\u011finden daha iyi bir yol g\u00f6r\u00fcrse, bu daha iyi yolu benimser ve yemini i\u00e7in keffaret \u00f6der.” G\u00f6r\u00fcl\u00fcyor ki, yemin keffaretiyle, iyi olan\u0131 yapmama g\u00fcnah\u0131n\u0131n keffareti farkl\u0131 farkl\u0131 \u015feylerdir. \u0130kincisinin keffareti do\u011fru olan\u0131 yapmakken, birincisinin keffareti Kur’an’da konan h\u00fck\u00fcm \u00fczeredir. (Daha fazla a\u00e7\u0131klama i\u00e7in bkz. Sad Suresi an: 46) .<\/p>\n

\n
1. \nAyette kullan\u0131lan “\u011fafil\u00e2t” kelimesi, basit, yapmac\u0131kl\u0131k bilmeyen, safdil ruhlu, temiz kalbli ve hi\u00e7bir ahl\u00e2ks\u0131zl\u0131k fikri ta\u015f\u0131mayan kad\u0131nlar demektir. Bunlar, isimlerinin herhangi bir iftiraya kar\u0131\u015fabilece\u011fini tasavvur bile etmezler. Hz. Peygamber (s.a) bu konuda, “iffetli kad\u0131nlara iftira atmak yedi “\u00f6l\u00fcmc\u00fcl” g\u00fcnahtan biridir” buyurmu\u015flard\u0131r. Yine, Taberan\u00ee’nin Hz. Huzeyfe’den rivayet etti\u011fi bir hadiste, “Takva sahibi bir kad\u0131na iftira atmak, y\u00fcz y\u0131ll\u0131k salih ameli yok etmeye yeter” buyurulmaktad\u0131r.
   \n21\/a. A\u00e7\u0131klama i\u00e7in bkz. Ya Sin an: 55 ve Fussilet an: 25.<\/li>\n<\/ol>\n","protected":false},"excerpt":{"rendered":"

   B\u0130SM\u0130LLAH\u0130RRAHMAN\u0130RRAH\u0130M Hamd kendisinden ba\u015fka ilah olmayan, mutlak manada tek g\u00fc\u00e7 ve kudret sahibi olan Allah\u2019a mahsustur. Salat ve selam t\u00fcm peygamberlerin ve onlar\u0131 takip eden tabilerinin \u00fczerine olsun. 22- Sizden, fazileti ve varl\u0131kl\u0131 olanlar, yak\u0131nlara, yoksuklara ve Allah yolunda hicret edenlere vermekte eksiltme yapmas\u0131nlar, affetsinler ve ho\u015fg\u00f6rs\u00fcnler. Allah’\u0131n sizi ba\u011f\u0131\u015flamas\u0131n\u0131 sevmez misiniz? Allah, ba\u011f\u0131\u015flayand\u0131r, esirgeyendir.20 […]<\/p>\n","protected":false},"author":13,"featured_media":15873,"comment_status":"open","ping_status":"open","sticky":false,"template":"","format":"standard","meta":{"footnotes":""},"categories":[1],"tags":[],"yoast_head":"\n