TAKVANIN BASAMAKLARI

BİSMİLLAHİRRAHMANİRRAHİM

Hamd Âlemlerin Rabbi olan ALLAH(CC) mahsustur. Salat ve Selam Hz. Muhammed (s.a.v)’ e aline, ashabına ve bütün müminlerin olsun.

ALLAH(CC) insanların hem dünya da hem de ahirette saadet ve kurtuluşu için peygamberler göndermiştir ve o peygamberlere vahiy nazil etmiştir. İnsanlık insan olma olgusunu, cahiliye karanlığından aydınlığa ancak ve ancak ALLAH(CC) yol göstermesi yanı vahiyle ulaşabilir.

Aksi takdirde bu amaç ve gayeye ulaşamayacaktır. Bu gerçeğe binaen Kur’an’ın anlaşılması fert ve toplumların hayat ve yaşantılarına aksetmesi olmazsa olmazdır. O halde Kur’an’dan faydalanabilmek adına da fertler üzerlerinde bazı vasıflar bulundurmalılar. Bu vasfı da Kur’an-ı Kerim’de yüce ALLAH(CC) şöyle bildiriyor.

“Bu, kendisinde şüphe olmayan, muttakiler için yol gösterici olan bir Kitap’tır.”    (Bakara,2)

Kur’an’dan faydalanabilmek, fert ve toplumlara hidayet olması ancak takva vasfıyla mümkündür. Yağmur yeryüzüne yağdığında çeşit çeşit bölgelere yağar. Toprak, kum, çakıl, kaya vb…

Yağmur suyundan en çok toprak istifade eder. Kur’an’da da insanlık adına en fazla istifade edecekler takvalı olanlar. Yani muttakilerdir.

Takvanın en alt mertebesi

1-) Şirke karşı imanla korunmak. Yani şirkin her türlüsünden uzak durmak. İmanı gerektiren vasıfları elde etmek ve bir an dahi olsa ayrılmamak.

Şirkin panzehri, tevhiddir. O halde muttakinin ilk vasfı Tevhid akidesine sahip olmasıdır. ALLAH(CC) redlerini red,  kabullerini kabul ve bu doğrultuda hayatını düzenlemelidir.

 “Dinde zorlama (ve baskı) yoktur. Şüphesiz, doğruluk (rüşd) sapıklıktan apaçık ayrılmıştır. Artık kim tağutu tanımayıp Allah’a inanırsa, o, sapasağlam bir kulba yapışmıştır; bunun kopması yoktur. Allah, işitendir, bilendir.”     (Bakara, 256)

Bu vasıf ebedi cehennemden korumuş olur ALLAH(CC)’ ın izniyle…

2-) Günahlara karşı salih amellerle korunmak

İlk hedef muttaki gerçekleştirdikten sonra normal olarak cehenneme hiç uğramaması adına koruma takva hali günahlardan uzaklaşıp, salih amellere sarılmaktır.

“(Ey Muhammed) iman edip salih amellerde bulunanları müjdele. Gerçekten onlar için altlarından ırmaklar akan cennetler vardır. Kendilerine rızık olarak bu ürünlerden her yedirildiğinde: “Bu daha önce de rızıklandığımızdır” derler. Bu, onlara, (dünyadakine) benzer olarak sunulmuştur. Orada, onlar için tertemiz eşler vardır ve onlar orada süresiz kalacaklardır.” (Bakara, 25)

“O gün tartı haktır. Kimin tartıları ağır basarsa, işte kurtulanlar onlardır.”    (A’raf, 8)

3-) İnsanı ALLAH(CC)’ tan karşı uzaklaştıran her türlü şeyden sakınmakla olur.

 O halde yüzünü, Allah’ı bir tanıyarak dine, Allah’ın insanları üzerine yaratmış olduğu fıtratına doğrult. Allah’ın yaratışında değişiklik bulunmaz. Dosdoğru din budur. Fakat insanların çoğu bilmezler.                 (Rum, 30)

Hz. Ömer (r.a) Ubey B. Kab’a (r.a) Takvayı soruyor. Ey emir’ül müminin sen dikenli yolda yürüdüğünde ne yaparsın? Paçalarını sıvar, dikenlere basmamak için gayret gösterirsin. İşte takva günahlara karşı böyle hassas olmaktır.

Kişi takvasına göre Kur’an’dan istifade eder. O halde Kur’an’ı yaşamak için takva kaçınılmazdır.

ELHAMDULİLLAHİRRABBİLALEMİN