sohbetlerözlü sözleryazarlarmakalelervideolartefsir derslerikavram derslerimedaricus salikin

TABERİ (RH.A)’NİN BAKIŞ AÇISIYLA YUSUF SURESİ 66. VE 70. AYETLER

TABERİ (RH.A)’NİN BAKIŞ AÇISIYLA YUSUF SURESİ 66. VE 70. AYETLER
26.06.2025
2
A+
A-

66- Yakub, oğullarına şöyle dedi: “Tamamen kuşatılmanız dışındı, onu bana tekrar getireceğinize dair Allaha söz vermedikçe, oğulumu sizinle birlikte asla göndermeyeceğim.” Oğulları babalarına yemin edince, Yakub,: “Allah, söylediklerimize vekildir.’1 dedi.

Oğullarının, kardeşlerini ısrarla istemeleri karşısında Yakub, oğullarına şöyle dedi: “Hepiniz kuşatılıp mağlup olmanız ve tümünüzün bir felakete uğramanız hali müstesna,, oğlumu mutlaka bana getireceğinize dair Allaha yemin etmediğiniz müddetçe ben onu sizinle Mısıra asla göndermeyeceğim.” Bunun üzerine oğullan Yakuba, kardeşlerini sağ salim geri getireceklerine dair kesin söz verdiler. Yakub da oğlunu göndermeye razı olarak şöyle dedi: “Allah, söylediklerimize şahittir.”

İbn-i İshak diyor ki: “Yakub aleyhisselamın, oğlu Bünyamini, kardeşlerine emanet etme zorunda kalması, kıtlık sebebiyle gıda maddelerine ihtiyaç duymasındandır.” [1][68]

 

67- Yakub, oğullarına: “Ey oğullarım, Mısıra girerken bir kapıdan değil ayrı ayrı kapılardan girin. Ama ben sizi, AUahin takdir ettiğinden koruyacak güçte değilim. Çünkü hüküm sadece Allahindır. Ben ona güvendim. Güvenenler de yalnız ona güvensinler,   dedi.

Dehhak Süddî Mücahid, Muhammed b.Kâ’b ve Abdullah b.Abbas’a artre Yakub aleyhisselamın, oğullarından, Mısıra girerken, hep birlikte aynı kamdan girmeyip, ayrılarak çeşitli kapılardan girmelerini istemesinin sebebi, olra nLr değeceğinden korkmasıdır. Zira Yakub aleyhısselamm oğullan vak âldı olmaları ve temiz tayafetleriye dikkatleri çeken kimselerdi. Yakub alevhisselam oğulllanna böyle tavsiyelerde bulunuyor, diğer yandan da yalnız Allaha güvenilmesi gerektiğine, onun takdirinin, herşeyin üstünde olduğuna dikkatleri çekiyordu. [2][69]

 

68- Onların, babalarının emrettiği şekilde girmeleri, Allahm takdir ettiği hiçbirşeyi önleyemezdi. Fakat Yakubun tavsiyesi, içinde gizlenen bir his idi, onu dışarıya vurdu. Şüphesiz ki o, kendisine öğrettiğimizden dolayı bilgi sahibiydi. Ne varki insanların çoğu bunu bilmezler.

Ayet-i Kerimede geçen: “Fakat Yakubun tavsiyesi, içinde gizlenen bir his idi onu dtşan vurdu.” ifadesi şöyle izah edilmiştir: “Çeşitli kapılardan girmeleri, Yakubun oğullarından, Allanın dilediği herhangi bir şeyi uzaklaştıra­cak değildi. Ancak, Yakubun içinde, oğullarına karşı bir his bulunuyordu ta o da, çocuklarına nazar değeceği korkusuydu. İşte bu sebeple bu duygulanın dile getirdi.

Yakub aleyhisselam, Allah tealamn kendisine öğertmesiyle ilim sahibi olmuştu. Allanın dilemesi halinde çocuklarına nazar değebileceğim biliyordu Ve yine biliyordu ki Allah bir şeyi dileyince herhangi bir tedbir buna engel olamazdı. [3][70]

 

69- Kardeşleri Yusufun huzuruna gelince, Yusuf, öz kardeşini bağrına bastı. Ona: “Ben kardeşinim, üvey kardeşlerinin yaptıklarına üzülme.” dedi.

Taberi bu âyetin izahında özetle şöyle diyor: ” Yusuf aleyhisselam, kardeşlen kendi yanına gelince, onlara bir ziyafet vermiş, herkes ikişer ikişer oturmuş, Bünyamin ise yalnız kalmış ve ağlamış ve şöyle demişti: “Kardeşim Yusuf sağ olsaydı o da benimle oturur, biz de iki kişi olurduk.” Bunun üzerine Yusuf aleyhisselam onu kendi sofrasına oturtmuş ve yemeği beraber yemişler. Yusuf aleyhisselam, yemekten sonra herkesi ikişer ikişer odalarına taksim etmiş, Bünyamin bu sefer yine yalnız kalmıştı. Bunun üzerine Yusuf aleyhisselam demiştir ki: “Bunun arkadaşı yok o halde benimle kaisın.” Böylece Bünyamin, kardeşi Yusufla beraber gecelemişti. Yusuf aleyhisselam, Bünyamine demişti ki: “Ölen kardeşinin yerine benim sana kardeş olmamı ister misin?” Bünyamin de demiş ki: “Senin gibi bir kardeşi kim bulabilir?” Fakat ne yazık ki sen, Yakub ve onun hanımı Rahiyl’den doğmadın. “Bunun üzerine Yusuf aleyhisselam ağlamış ve kalkıp Bünyaminin boynuna sarılarak: “Ben senin kardeşin Yusufum, sen, kardeşlerinin bana yaptıklarına üzülme. Benim söylediklerimi de kardeşlerine haber verme.” diye tenbih etmiş. [4][71]

 

70- Yusuf, kardeşlerinin yüklerini hazırlatınca, bir su kabını, öz kardeşinin yüküne koydu. Sonra Yusufun adamlarından bir tellal, arkalarından bağırdı: “Ey kafile, siz mutlaka hırsızsınız.”

Yusuf, kardeşlerinin ihtiyaçlarını karşılayıp yüklerini hazırlattıktan sonra Mısır hükümdarının su içmek için ve ölçek olarak kullandığı bir kabı, Öz kardeşi olan Bünyaminin yükünün içine koydu. Kafile hareket ettikten sonra, arkalarından bir tellal şöyle bağırdı: “Ey kafile sizler hırsız insanlarsınız.”

Kervanını arkasından: “Ey kafile, sîz mutlaka, hırsızsınız.” diye bağınlmasınm nasıl caiz görüldüğü hususunda §u izahlar yapılmıştır:

Aslında Yusuf aleyhisselam, gerçekte hırsız olmadıklarını bildiği kardeşlerine karşı bu şekilde hi tabedil meşini emretmemi ş tir. Fakat kervanı teftiş edecek olanlar, hükümdarın su kabının kaybolduğunu anlayınca, kendiliklerinden bu şekilde bağırmışlardır.

Yahut, tellal, bunu bir soru şeklinde sormuş ve: “Sizde hırsızlar var mı?” demek istemiştir.

Veya, bu bağırmada özellikle Bünyamin kastedilmişti. O da kabın kendi yükünde saklı olduğunu ve bu işin danışıklı olduğunu bildiği için, kendisine hırsızlık isnad edilmesine katlanmıştır. Zira gerçekte o bir hırsız değildi/

Yahut da, Yusufun kardeşleri, daha önce Yusufu babalarından kaçırıp onu kuyuya attıkları için bu şekilde hitap edilmeye layık görülmüşlerdir. [5][72]

Yorumlar

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.