sohbetlerözlü sözleryazarlarmakalelervideolartefsir derslerikavram derslerimedaricus salikin

TABERİ (RH.A)’NİN BAKIŞ AÇISIYLA HUD SURESİ 111. VE 115. AYETLER

TABERİ (RH.A)’NİN BAKIŞ AÇISIYLA HUD SURESİ 111. VE 115. AYETLER
10.06.2025
7
A+
A-

111- Elbette rabbin bunlardan herbirine, yaptıklarının karşılığını verecektir. Şüphesiz Allah, onların yaptıklarından haberdardır.

Ey Muhammed, rabbin sana, kıssalarını anlattığımız bütün bu ümmetlerin yaptıklarının karşılığını eksiksiz olarak verecektir. Salih amel işleyenlere sevap, kötü amel işleyenlere de ceza verecektir. Şüphesiz ki rabbin, onların işledikleri amellerden haberdardır. Hiçbir şey ona gizli değildir. Bu itibarla mükâfaatlandırma veya cezalandırmada kimseye asla zulmedilmeyecektir. [1][125]

 

112- Sen, emrolunduğun üzere dosdoğru ol. Seninle birlikte tevbe edenler de. Haddi tecavüz etmeyin. Şüphesiz ki Allah, yaptıklarınızı çok iyi görendir.

Allah teala bu âyet-i Kerimede, Resulullah (s.a.v.)e hitabederek “Sen ve seninle birlikte, yaptığı kötülüklerden tevbe ederek hakka yönelen müminler, rabbin tarafından sana emredilen hususlarda dosdoğru olun. Kararlı olun, ondan ayrılmayın, sakın günah işleyerek Allah’ın emrine karşı gelmeyin, kimseye zulmetmeyin, şüphesiz ki rabbiniz, amellerinizi çok iyi görendir. O, sizi gözetlemektedir” buyuruyor. [2][126]

 

113- Zalimlere asla meyletmeyin aksi takdirde cehennem ateşi size dokunur. Sizin, Allahtan fcaşka dostunuz yoktur. Sonra yardım göremezsiniz.

Ey İnsanlar, Allahı inkâr eden şu zalimlerin sözlerine, sakın meyledip onların fikirlerini kabul etmeyin, yaptıklarına razı olmayın. Aksi takdirde böyle yapmanızdan dolayı sizi ateş yakalar. Sizin, Allahtan başka dostunuz yoktur. Zalimlere meyletmeniz halindeyse, onun tarafından yardım göremezsiniz. Böylece cehennem azabına girmeye mahkûm olursunuz.

Ayet-i Kerime, insanlara, zalimlere meyletmemelerini, her şeye rağmen haktan ayrılmamalarını emretmektedir. Zira zalimler de ömürleri sınırlı olan kimselerdir. Bir gün yok olup gideceklerdir. Bunlara bel bağlayarak mazlumlara karşı, zalimlerin safında yer alanların, amelleri yazılıp kaydedilmektedir. Onlar bu amellerinden hesap verirken, Allanın huzurunda amelleriyle başbaşa kalacaklar ve her türlü davranışlarının hesabını vereceklerdir. Âhirete iman eden hiçbir mümin bundan şüphe etmemelidir. [3][127]

 

114- Ey Muhammed, gündüzün iki tarafında ve gecenin, gündüze yakın zamanlarında namaz kıl. Şüphesiz, iyilikler kötülükleri siler. Bu, rablerini ananlar için bir öğüttür.

Allah teala bu âyet-i Kerimede, Peygamberi Hz. Muhammed (s.a.v.)e, dolayısıyla da biz Müminlere, gündüzün iki tarafında ve gecenin, gündüze yakın olan bir bölümünde namaz kılmamızı emretmektedir.

Müfessirler, gündüzün iki tarafındaki namazlardan hangi vakitlerin kastedildiği hususunda farklı görüşler ileri sürmüşlerdir.

Mücahid, Muhammed b. Kâ’b el-Kurezî ve Dehhak, gündüzün iki tarafında kılınması emredilen namazlardan maksadın, sabah, öğle ve ikindi namazları olduğunu söylemişlerdir.

Abdullah b. Abbas ve Hasan-ı Basrî ise, bu namazların, sabah ve akşam namazları olduklarını söylemişlerdir. Taberi bu görüşü tercih etmiştir.

Katade ve diğer âlimlerden nakledilen başka bir görüşe göre ise, gündüzün iki tarafında kılınması istenen namazlardan maksadın, sabah ve ikindi namazları olduğu söylenmiştir.

Bazıları da, bu iki tarafta kılınması emredilen namazların, Öğle ve ikindi namazları olduğunu söylemişlerdir.

Gecenin gündüze yakın zamanlarında kılınması emredilen namaza gelince, bununla, hangi vakitte kılınan namazın kastedildiği hakkında da şunlar söylenmektedir:

Mücahid, Abdullah b. Abbas, Hasan-rBasrî ve İbn-i Zeyd, bu namazdan maksadın, yatsı namazı olduğunu söylemişlerdir. Taberi de bu görüşü tercih etmiştir.

Diğer bir kısım âlimler ise bu namazdan maksadın, akşam ve yatsı namazları olduğunu söylemişlerdir.

Âyet-i Kerimede geçen: “Şüphesiz iyilikler kötülükleri siler” ifadesinde geçen iyilik ve kötülüklerden neyin kastedildiği hakkında, bir kısım âlimler “Bundan maksat “Sübhanallahi Velhamdülülahi ve Lailahe İllallahu Vallahu Ekber” duasıdır. Demişlerse de, Kâ’b b. el-Kurezî, oğlu Muhammed, Abdullah b. Abbas, Mücahid, Hasan-ı Basrî, Dehhak, Mesruk v.b. âlimlere göre buradaki kötülükleri silen iyiliklerden maksat, beş vakit namazdır. Zira namaz kılmanın, kişinin günahlarım sileceği hakkında çeşitli Hadis-i Şerifler zikredilmiştir.

Bu hususta Resulullah (s.a.v.) şöyle buyuruyor:

“Söyleyin bana şayet sizden birinizin kapısından ırmak aksa da, her gün o ırmaktan beş kere yıkanacak olsa o su o kişide kirden bir eser bırakır mı? Ne dersiniz? Sahabiler: “Su, o kişide kirden bir eser bırakmaz” cevabını vermişlerdir. Bunun üzerine Resulullah (s.a.v.) şöyle buyurmuştur: “işte beş vakit namaz da buna benzer ki, Allah, bu namaz sayesinde hataları siler. [4][128]

Diğer bir Hadis-i Şerifte de şöyle Duyuruluyor:

“Kul, büyük günahlardan kaçındığı müddetçe, beş vakit namazdan herbir vakit, kendinden önceki vakitle kendisi arasında işlenen günahları, Cuma Namazı, daha önceki Cuma ile kendisi arasında işlenen günahları, Ramazan orucu ise, önceki Ramazandan o âna kadar işlenen günahları affettirir. [5][129]

Âyette zikredilen “Kötülüklerden maksadın” ise günahlar olduğu beyan edilmiştir. [6][130]

 

115- Ey Muhammcd, sabret. Çünkü Allah, iyilik işleyenlerin mükâfaatını zayi etmez.

Ey Muhammed, sen Allah yolunda ve onun dini uğrunda çeşitli eziyetlere sabret. Zira Allah, kendisine itaat eden ve güzel amel işleyenlerle iyilikte bulunanların amellerini asla zayi etmez. [7][131]

Yorumlar

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.