ŞUANKİ HALİMİZ…
BİSMİLLAHİRRAHMANİRRAHİM
Hamd yerleri gökleri ve ikisi arasındakileri emsalsiz bir şekilde yaratan bizleri yoktan var eden sonsuz nimetler bahşeden Allah ‘a salat ve selam son peygamber Mü’minlerin önderi HZ. Muhammed s.a.v sahabesine ve ona tabi olan tüm müminlerin üzerine olsun
Allah (c.c.) ilk insan ve aynı zamanda ilk peygamber HZ. Adem as ile birlikte bütün peygamberleri yeryüzüne uyarıcı ve hatırlatıcı olarak gönderdi ki; gönderiliş gayeleri yalnızca Allah’ a kulluk yapmak ve Allah’ın dinini yeryüzünde hakim kılmak , bu uğurda mücadele etmektir. elçilerle birlikte bütün insanlığın da yaratılış gayesi budur.
ayeti kerimede Allah (c.c.) lu :
Ben cinleri ve insanları ancak bana kulluk etsinler diye yarattım. ZARİYAT 56
bu ayet kısacık olmasına rağmen anlaşıldığında tum kaoslar butun anlamsız haller ve içinden çıkılamayan soruların cevabı olacaktır. buradaki kulluktan maksat :
1) Allaha ibadetin anlamını ruhlara yerleştirmek , yani ortada bir kul birde Rab vardır. Kul ibadet eder, Rab’be ibadet edilir .ortada bu konumdan ve bakış açısından başka bir bakış açısı yoktur.
2)kulluk; vicdandaki her harekette organların her işleyişinde hayattaki her davranışta Allah’a yönelmektir. Bu yönelme samimi bir yönelmedir , başka her türlü duygudan ve Allah’a ibadet etme motifi dışında her türlü motiften sıyrılmaktır.
daha pek çok ayeti kerime yaratılış gayesini bize anlatmaktadır. Allah’ın hayatımızın her noktasında söz sahibi olduğunun farkında olup, daima onun emir ve yasaklarına uygun bir hayat için mücadele edilmelidir.
şu anki halimize bir bakalım gerçekten Rabbimizn nedediğini ne istediğini neyden razı olduğunu önemsiyor muyuz? yoksa Allah’ın unutulduğu bir hayatımı yasamaktayız ,
bunca delil ve uyarıya rağmen Allah hayatımızda söz sahib mi? yoksa Allah’ın emir ve yasakalarını mı beğenmiyoruz?
şu anki halimize bakacak olursak insanlık vahiysiz yaşamayı kendisine şiar edinmiş, haramlar, fıtratların bozulması, zinanın normal görülmesi, İslam’dan olmayan hükümlerin İslam’da varmış gibi yaşanması kendisine Müslüman diyen şahsiyetlerin İslam ile kitabı ve rasulu ile alay etmesi… Allah’ın istediği hayatın tam zıddı bir hayatın peşinden gitmek için mücalede edilmesi, bu gidişatın hayatlarda Allahın söz sahibi olmaması Allah’ın unutulduğunu göstermektedir
yine Allah (c.c.) lu başka bir ayet te şöyle buyurmaktadır:
insanların hesaba çekilecekleri gün yaklaştı. Hal böyle iken onlar gaflet içinde yüz çevirdiler. (enbiya 1)
Gaflette olmanın ve gelen herhangi habere mesaja uyarıya kişinin duyarsız olması gelen haberi önemsemesi veya önemsememesi kalbiyle alakalıdır.
kendi hayatlarımızdan bir örnek verecek olursak bir babaya yada anneye evladının herhangi bir tehlikeyle karşı karşıya olduğu haberi geldiğinde hepimiz biliyoruz ki hemen bir endişe ve telaşla o tehlikenin giderilmesi için acil bir hazırlık içine gireriz.
Bugün Allah (c.c.) kitabında hesap gününün yaklaştığını kişinin dünya hayatında yapmış olduklarının hesabını vereceğini bildirmesine rağmen sevdiklerinin başına bir tehlike geldiğinde kapıldıkları endişe Allah (c.c.) ‘un göndermiş olduğu mesajdaki habere karşı olmuyor . çünkü kalpler gaflet içindedir. Kalplerin gaflette kalmasının sebebi ise dünya ve içindekilerdir.
bunu da örneklendircek olursak cocugu evlendireyim yaparım
işleri halladelim yaparız
yaşım daha genç zaman geçsin yaparız v.b birçok bahane ve şeytanın kandırması kalplerin o gaflet uykusundan uyanması için herhangi bir adımın atılmaması veya adımların ertelenmesi gözden kaçmayan bir durumdur halbuki Allah (c.c.) hesabın yaklaştığını söylüyor.
Rabbimiz biran önce gafletten uyanan ve yolunda mücadele eden kullarından eylesin .