MARİFETULLAH’IN DELİLİ

Allah (c.c.)’a hamd, Resulune ve tüm müminlere salat ve selam olsun.

Kainat Allah (c.c.)’ı tanımanın en temel yolu olsa da bu yolda kendisine işaret edecek, yönlendirecek, şifresini çözecek ve nasıl bir yol izlemesi gerektiğini gösterecek delillere ihtiyaç vardır.

Örneğin bir elektrikli aleti çalıştıracak kişinin, o aleti sağlıklı bir şekilde kullanabilmesi için, imal eden tarafından ortaya konan kullanma kılavuzunu bilmesi gerekmektedir. Bu böyleyken, nasıl olur da milyonlarca farklı özellik ve ebattaki varlık aleminin kullanma kılavuzu olmaz.

Çok farklı, bazen de kapalı ve anlaşılmaz olan olayları nasıl değerlendirmek gerekecek.

O zaman bizi, bütün bu olaylar karşısında doğru düşünmeye teşvik edecek, Allah (c.c.)’ın yaratmış olduğu varlıklardan ve olaylardan ibret alarak, Allah’a ulaşabilmemiz için bizi doğru bir şekilde yönlendirecek delillerin olması kaçanılmazdır.

Bu delillerin hiç kimsenin ihtilafa düşmeyeceği ve şüphe etmeyeceği bir şekilde Allah tarafından gönderilmesi en uygun olandır.

Bunun için de insanlığı doğru yöne yönlendirip onlara yol gösteren Kur’an’ın devri gelmiştir.

‘’Ey insanlar; Rabbinizden size apaçık bir delil geldi ve size apaçık bir nur indirdik.’’(Nisa 174.)

Allah’ı ancak hakkıyla kendi Zatı tanıyabilir. O, insanların akıllarının taşıyabileceği kadar ile kendi Zatını onlara tanıtmıştır. Bunu da göndermiş olduğu risaleleri ile yapmıştır. Bunların en sonuncusu ise Kur’an’ı Kerim’dir.

Kur’an ayetleri, bizlere Allah’ı tanıtmaktadır. Bununla birlikte, bu bilgimizi kainatta nasıl uygulamaya geçireceğimizi de öğretmektedir. Şöyle buyrulmuyor mu;

‘’O, Rahman’dır. Bunu haberdar olana sor’’ (Furkan 59.)

İbni Kesir, Şemmar bin Atiye’den bu ayetin tefsiri hakkında şunları aktarıyor; Bu Kur’an O’ndan haber vermektedir.

Kur’an ayetlerini araştıran bir kişi, Kur’an’ın, insanlara Rablerini, isim ve sıfatlarını, bunların kainattaki ve kendi nefislerindeki yansımalarını öğretmekte eşsiz olduğunu görür. Bu şekilde okuyucu, Kur’an’ın okunan ayetlerinden, kainatın görünen ayetlerine taşınmış olur. Bunun neticesinde okunan ve görünen bu iki ayet arasında bir bütünlük sağlanır ve ikisinin sonuçları tam bir şekilde kalbine yerleşmiş olur. Bu yakini imanın etkileri yaşantısında etkisini gösterir.

Benimle birlikte Allah’ın şu kavlini düşün;

‘’O ki; yedi göğü kat kat yaratmıştır. Sen rahmanın yaratmasında bir düzensizlik bulamazsın.’’(Mülk 3.)

Hiç şüphesiz, Kur’an’ı dikkatlice araştıran herkes, her ayetin bir konusunun ve hedefinin olduğunu görür. Bütün işaretler, bütün yönlendirmeler ve bütün bilgilendirmeler bulunmaktadır. Bütün bunlar değişik yönleriyle Allah’ı tanıtmaktadır. İnsanların anlayabilecekleri ve güç yetirebilecekleri ölçüde, insanlara Allah’ın zatının hakikatini ve sıfatlarının hakikatini tanıtmaktadır.

Gayret bizden, Tevfik Allah’tan.