KÖTÜLÜKTEN SAKINMAK

BİSMİLLAHİRRAHMANİRRAHİM

Hamd kendisinden başka ilah olmayan, mutlak manada tek güç ve kudret sahibi olan Allah’a mahsustur. Salat ve selam tüm peygamberlerin ve onları takip eden tabilerinin üzerine olsun.

Allah’a ve ahiret gününe inanan bir Müslüman için akıbet endişesi kötü bitmesi adına korkmalı veya iyi bitmesi adına ümit var olmalı. Bu duygulara sahip kişi sonucun iyi olması için çabalamalıdır. Ümitlenen içinde çaba gerekiyor. sakınılan durum içinde çaba gerekiyor. Yani monotonluk, pasiflik, sıradanlık Müslümana göre davranış, tutum ve ruh hali değildir.

Cahiliyenin değer yargıları, pratik uygulamaları alabildiğince çokken Müslüman bu değer yargılarına, pratik uygulamalarına karşı tutumu ne olmalı? Sualini herkes kendine sormalı akıbet için ümit var olmaya ve helak olmamak adına duyarlı kalbin bu kilit konuyu düşünmeli ve doğru davranışa yönelmeli.

“Bir ülkeyi helak etmek istediğimiz zaman, onun ‘varlık ve güç sahibi önde gelenlerine’ emrederiz, böylelikle onda bozgunculuk çıkarırlar. Artık onun üzerine söz hak olur da, onu kökünden darmadağın ederiz.” (İsra 16)

Rabbimiz ayette helak olan toplulukların ortak vasfı kötülüğü üretmeleri veya üretenlere tabi olmaları bu davranış helak olma sebebi olduğunu görüyoruz.

“Fakat iyiliğe eren kötülükten sakınandır.” (Bakara 189)

Akıbetin ümit edilir olması kötülükten sakınmayla alakasını görüyoruz. Allah (c.c.) insanları denemek için kötülük adaklarına fırsat vererek o odakları Mü’minler imtihan etmekte, Mü’minleri de, kötülük odaklarıyla imtihan etmekte.

“Böylece biz her ülkenin önde gelenlerini orada hile düzenler kursunlar diye oranın suçlu günahkar kıldık.” (En’am 123)

Bu imtihan çeşidi Allah (c.c.) Sünnetullahı’dır. Helak olan ferlerden helak olan topluluk oluşur. Birey olarak helak olmamak adına kötülüğü çok kuvvetli iştahla yayanlara karşı bırak kötülük kavramının içini alan şeylerde meşgul olmayı karşı taaruza geçerek hayrı arttırmak kötülüğe meyil edene yanlış yaptığını bildirmek helak olmamak için her Mü’minin görevidir.

Cumartesi ashabında suçu işleyen, suçu işlemeyip sessiz kalan, suçu işlemeyip uyaran olarak insanlar üç sınıfa ayrıldı. Kurtulan suçu işlemeyip ve uyaran, diğerleri helak oldular.

Bir gün kral halka seslenir. Ey halkım genişçe bir hendek kazdırdım. Herkes bu gece birer kova süt döksün diye emreder. Uyanığın biri gece karanlık herkes süt döküyor, ben su döksem anlaşılmaz deyip su döküyor hendeğe bir kova. Sabah olduğunda kral bakıyor süt yerine havuz su dolu.

Herkes kötülük üretir. Veya kötülüklere tabi olursa, hayrı kim yaşayacak, çoğaltacak, aktaracak?…

Elhamdulillahi Rabbil Alemin