sohbetlerözlü sözleryazarlarmakalelervideolar
Kur'an Dinle
Sesli Makale

KÖTÜLÜĞE SEVK EDEN DUYGU; GAZAP

KÖTÜLÜĞE SEVK EDEN DUYGU; GAZAP
14.10.2023
0
A+
A-

BİSMİLLAHİRRAHMANİRRAHİM

Hamd görüleni ve görülmeyeni emsalsiz bir şekilde yaratan bizleri doğru yola ileten rahman rahim din günün sahibi olan Allah Azze ve Celle’ye mahsustur. Salat ve selam alemlere rahmet olarak gönderilen örneğimiz ve önderimiz yaşayan Kuran kendisine tabi olunmadıkça kurtuluşun mümkün olmayacağı Hz. Muhammed’e aline ashabına ve onu takip eden tüm müminlerin üzerine olsun…

Gazap ruhi bir durumdur. Bir insan bu durumu hayatının ilk döneminden itibaren hisseder. Bu ruhi durum ömrünün bütün safhalarından ölünceye kadar ondan ayrılmaz. Gazabı tarif edecek olursak; nefsin hoşuna gitmeyen bir şey karşısında intikam arzusuyla heyecanlanması; infiale kapılmak, öfke, hışım, hiddet, düşmanlık ve saldırganlık halidir. Hz. İsa (a.s.)’a “Alemde en zorlu ve şiddetli olan şey nedir?” diye sorulduğunda o şöyle buyurmuştur: “Her şeyden şiddetli olan Allah(C.C)’ın gazabıdır. Ondan cehennemler bile bizim gibi titrer” demiştir. “Bundan kurtuluş yolu nedir?” diyene de: “Kendi gazabını terk” demiştir.

Kur'an Dinle

Allahu Teala’nın buyurduğu gibi öfkesini yutkunmayan insanların nasıl kötülükler işledikleri, bir hiç yüzünden nasıl birçok cinayet işlendiği ve kötülükten sonra öfkesi geçenlerin nasıl pişman oldukları her zaman görülmektedir. “Öfkeyle kalkan zararla oturur denilir. Ki Allah Resulü de Gazap ateştendir, şeytanda ateşten yaratılmıştır. Ateş ancak su ile söndürülür. Biriniz kızdığı zaman abdest alsın, buyurmuştur. (Ebu Davud 4). İslam’da nefis için kızmak yoktur; ki önderimiz buna en güzel örnektir. O   kendi nefsi için hiçbir yaratılmışa kızmamıştır. Hz. Ömer’in halifeliği döneminde bir sarhoşa rastlayıp hat uygulatması üzerine sarhoş ona sövmüş, Hz. Ömer onu bırakarak şöyle demiştir: “Beni gazaplandırdı. Ceza verirsem nefsime yardım etmiş olurum. Ben bir kimseyi nefsim için azarlayıp dövmeyi sevmem” demiştir. Ayetlerde de her şeye rağmen gazaplanarak yapılan bir günah sonunda müminin hatasından dönmesi, tövbe etmesi emredilmekte; Allah(C.C)’ın tövbe edenleri affedeceği bildirilmektedir.

“İyilikle kötülük eşit olmaz. Sen en güzel olan bir tarzda kötülüğü uzaklaştır; O zaman, görürsün ki seninle onun arasında düşmanlık bulunan kimse, sanki sıcak bir dostun oluvermiştir’’. (Fussilet suresi 34)

İslam ahlakı, kötülüğe iyilikle muamele etmeyi, bunu ancak sabredenlere mahsus bir meziyet olduğunu bildirmektedir. Kötülük tabiatı icabı zayıf ve çökmeye mahkumdur. Çünkü insan, fıtratı gereği kötülüğü sevmez ve ondan nefret eder. Ama tercih edilen kötülük ve aşırı gazap aklın öyle bir afetidir ki, en latif varlığı bile mecnun haline getirip hiddetli, hunhar bir hayvana dönüştürebilir. Hiddet; akıl ve idrakın yerine heyecan, dürüstlüğün bitişi, gözlerin görmemesi, kulakların duymaması demektir ve böyle birini ne din, ne kanun, nede nasihatçilerin sözleri engelleyemez. Hiddetle başlayan, cinnet geçirerek kötülük yapar sonra pişman olur. Çoğunlukla hiddetlenmenin zararı sahibine aittir. En kötü gazap hali tez geçip geç gidendir. Bu, kişiyi intikamcı yapar ve helakına sebep olur. Oysa alemlere rahmet olarak gönderilen Resulullah efendimiz bizi bu helaktan kurtaracak formül hakkında şöyle buyurur;’’ Biriniz gazaba geldiğinizde abdest alsın. Ayakta ise otursun, gazabı yine gitmezse uzansın.’’  (Ahmed b. Hanbel 5/373)

Yine bir kutsi hadiste Allah(C.C) “Rahmetim gazabımı geçmiştir.” diye buyurmuştur (Buhari 55) Rabbim bizleri rahmetiyle muamele ettiği kulların arasına katsın inşaAllah…

Sesli Makale

Velhamdulillahirabbilalemin

Yorumlar

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.