BİSMİLLAHİRRAHMANİRRAHİM
Hamd, bizleri küfrün karanlığından kurtarıp, hidayet nuruyla aydınlatan, mülkün tek sahibi olan Allah Celle Celaluhu’na mahsustur.
Salat ve selam, alemlere rahmet olarak gönderilen, hayatımızın her sefhasında örneğimiz ve önderimiz olan Hz. Muhammed sallallahu aleyhi ve selleme, aline, ashabına ve kıyamete kadar gelecek bütün müminlerin üzerine olsun.
Aradan yıllar geçip de İsmail aleyhisselam 7-8 yaşlarına ulaşınca İbrahim aleyhisselam Allah’a vermiş olduğu teslimiyet sözünde bir kez daha imtihana tabi tutuldu.
Bu seferki imtihanı diğerlerine nispeten daha zordu, daha ağırdı.
Cananını, ciğer paresini kendi elleriyle Allah’a feda edecekti.
Çocuk onun yanında koşma çağına erişince İbrahim ona dedi ki yavrucuğum ben rüyamda seni boğazladığımı gördüm.
Görüşün nedir deyince çocukta kendisine babacığım sen emir olduğun işi yap.
“Eğer Allah isterse sen beni sabredicilerden bulacaksın dedi.” Saffat suresi 102. ayet
İbrahim aleyhisselam rüyasında oğlunu boğazladığını görünce bunun Allah’ın emri olduğunu anladı ve hemen harekete geçti.
Allah’ın bu emri karşısında biraz bekleyeyim, etraflıca düşüneyim, kendimi buna hazırlayayım demedi. Hemen harekete geçti.
Çünkü teslimiyet Allah’tan gelen emre karşı hemen boyun bükmeyi gerektirir.
İbrahim aleyhisselam oğlunun yanına varıp da durumu oğluna haber verince o sıralarda 7 yaşında olan İsmail aleyhisselam babacığım Allah’ın emrini yerine getir inşallah beni sabredenlerden bulacaksın diye mukabelede bulundu ve ekledi beni sıkıca bağla ki sana zorluk çıkarmayayım yanım üzere değil de yüzü koyun yere yatır ki boğazlarken yüzümü görmeyesin Çünkü şefkatin galeyana gelir de Allah’ın emrini yerine getirmekte zorluk yaşayabilirsin dedi.
İbrahim aleyhisselam oğlunun teklifini kabul etti.
Bıçağını bileyledikten sonra oğlunu boğazlamak için hamle yaptığında bir dene görsün.
Bıçak İsmail aleyhisselamı kesmiyor.
Bıçağı defaatle bileyleyip tekrar tekrar boğazlamayı denese de bıçak İsmail Aleyhisselam’ı kesmiyor.
Nasıl kessin ki bıçak?
O da Allah’ın emrine itaatle mükellef bir kul değil mi?
Allah izin vermedi mi ne bıçak kesebilir ne de ateş yakabilir.
Her şey onun elindedir.
Buradan şunu da anlıyoruz ki Allah Celle Celaluhu sebepleri ayrı yaratır, sonuçları ayrı yaratır.
Cebrail aleyhisselam beraberinde besili bir koçla İbrahim aleyhisselamın yanına varıp aceleyle İbrahim aleyhisselam oğlunu boğazlamayı terk etsin diye uzaktan seslenir.
Allah-u Ekber Allah-u Ekber İbrahim aleyhisselam oğlunu boğazlamaya çalışırken duyduğu tekbir sesinin geldiği tarafa bir bakar ki Cebrail aleyhisselam bir yanında kurbanlık bir koç hemen durumu anlar ve ağzından çıkan ilk cümle La ilahe illallah vallahu ekber olur.
Oğlu İsmail aleyhisselam ise Allah’ın kendisini azad ettiğini görünce ilk sözü Allahu Ekber velillahilhamd olur.
Her ikisi Bu şekilde Allah’a teslimiyetlerini ifade edip de onu alnı üzere yere yatırınca biz de ey İbrahim diye ona seslendik ve gerçekten sen rüyayı doğruladın.
“Şüphesiz ki biz yaptığını gerçekten Allah için yapanları böyle mükafatlandırırız.
Şüphesiz bu apaçık bir imtihandı dedik.
Sonradan ona büyük bir kurbanlık koç verdik.
Ona sonradan gelenler arasında inan bıraktık.
Selam İbrahim’e.
İşte biz iyi davrananları böyle mükafatlandırırız.”
Saffat suresi 103 ve 110. Ayetler.
Demek ki teslimiyet hemen harekete geçmektir.
Teslimiyet canı da, cananı da feda edebilmektir.
Teslimiyet, seni sıkıntıya sokacak olsa da Hakk’a yardım etmektir.
Teslimiyet, sevinçte de, hüzünde de hamd etmektir.
Teslimiyetle alakalı yapmış olduğum bu makale çalışması teslimiyetin bütün yönlerini ele almamaktadır.
Lakin, Allah’a teslim olduğunu söyleyen bir toplumun vahyim nuruyla neden nurlanmadığının sebebini anlamaya yeteceği kanaatindeyim.