Günümüz İnsanların RAB Anlayışı

10.06.2017

A⁺

A^-

Hamd Alemlerin RABB’i Malik’i Kayıtsız Şartsız Hakimiyet Yetkisine Sahip Alemlerden Müstağni Hüküm Ve Hikmet Sahibi Lütfü Ve Keremi Bol Olan ALLAH Azza Ve Celleye Mahsustur

Salat Ve Selam Son peygamberimiz Önderimiz Yegane Örnegimiz Modelimiz Kendisine Uyulmadıgı İzinden Gidilmediği Müddetçe Kurtuluşun Mümkün Olmadığı Hz Muhammed S.A.V ‘e Ehli Beytine En Hayırlı Ümmet Vasfına Sahip Sahabesine Ve ALLAH c.c Verdiği Sözde Sadakat Gösteren Müminlerin Üzerine Olsun inşaALLAH

Üzülerek belirtmeliyim ki günümüzde insanların birçoğunun vicdanlarınla inanıp kabul ettikleri rab ile yaşantılarında hükümlerine teslim oldukları rabler aynı değildir. Teorik olarak inandıklarını ifade ettikleri Allah’ın rabliğini vicdanlara hapseden günümüz insanlarının pek çoğu pratik hayatlarında Allah azze ve celle’den başka rablerin (kanun koyan, idare edenlerin) emirlerine ve hükümlerine teslim olmaktadırlar.

Bu şekilde insanların sözde inandıkları rab ile yaşantıda itaat ettikleri rabbin birbirlerinden tamamen ayrı olmasının sebebi;insanların tevhid ilminden yoksun bırakılması,insanların bu ilmi öğrenmek için gayret göstermemeleri ve diğer bir sebepte dinin sadece bireysel yaşanması gerektiği inancı yani din ,inanç kişinin kalbindedir.

Daha öz bir ifadeyle düşünmeden,doğru yolu arama hususunda aciz, aklını küfür sistemlerinin hizmetine vermiş, hürriyet yerine köleliği,izzetle yaşamak yerine zilleti tercih etmiş olmasıdır.

Din kul ile rab arasındadır.Camilere evlere hapsedilmiş insanların hayatlarına karışmaz,topluma sokağa karışmaz,ticaretimize,ekonomimize v.s karışmaz.Böyle bir inanç yerleştirilmiş.Ve ne yazık ki insanlarda bu durumu kabullenmiş.

Halbuki din bir yaşam biçimidir.Eğer ben bu hayatıma islamın şeklini vermezsem dinim islam demenin ne anlamı var ! İnandığımı söylemenin Allah azze ve celle’yi eğer hayatıma karıştırmıyorsam yada namazında Allah c.c’a yönelipte hayatımın diğer kısımlarında başka mercilere yöneliyorsam,rabbim Allah c.c deyip de rablık yetkilerini Allah’tan başkalarına da veriyorsam la ilahe illallah demenin ne anlamı var !

Allah’tan başka ilah yoktur sözü eğer hayata geçmemişse kişinin iddiası geçersizdir ve bu ayetin kapsamına girer.İnsanların çoğunun maruz kaldığı en büyük tehlike Allah c.c günlük yaşantılarında rab kabul edemeyişleridir.

Bir yandan mü’min ve Müslüman olduklarını söyleyen diğer yandan da Allah c.c’ın emir ve yasaklarını bir tarafa atarak çeşitli varlıkların ve rehber edindikleri önderlerinin emirlerine uyarlar.Onların koyduğu gayr-ı meşru hükümlere gönüllü olarak itaat ederler.Böylece Allah c.c’dan başkalarını rab edinmiş olurlar.

‘’La’’ sı olmayan bir inanç yaygınlaştırılıyor; her şeyle özellikle egemen tüm güçlerle ve onların rab anlayışlarıyla uzlaşan, tepkisiz laik Müslümanlık! Allah’a inanan ama tağuta itaatten ayrılmayan,Hakla batılın karıştığı bir din.!

‘’Dikkat edin Yaratmakta emretmekte Allah’a mahsustur’’(Araf 54 )

Yaratan kimse yönetmeye yetkili olanda odur. Başka bir ifadeyle anne karnında bizim üzerimizdeki tasarruf yetkisi kime aitse dünyaya geldiğimizde de ona aittir.Bir insanın anne karnında oluşumunda ve gelişiminde kendinin de payı olduğunu kim iddia edebilir ?!(Hiç kimse)

Allah azze ve celle Al-i İmran suresi 6. Ayeti kerime de“Rahimler de sizi dilediğince şekillendiren O’dur.O’ndan başka İlah yoktur.O Aziz’dir,Hakim’dir.” Peki böyle iken ne oluyor da insan yaratmadığı halde kendinde yönetm, emretme yetkisini görüyor.Ve ne oluyor da insanlardan bazısı bazısını rabler ediniyorlar. Kur’an-ı Kerim de eski kavimlerin anlatıldığı kıssalara baktığımızda onların sapıklık ve inanç bozukluklarının sebebi Allah (c.c)’ya inanmamaları değil. Yani doğrudan Allah’ın varlığını inkar etmediklerini görüyoruz. Kur’an-ı Kerimde bahsi geçen bu sapık kavimlerin hepsinin sapma nedeni ortak ;Allahazze ve celle’nin mutlak rabliğini kabul etmeyişleri,Allahc.c’nın yaratıcı olduğuna inansalarda O’nun rabliğini kabul etmeyişleri ,Allah c.c’ın yaratıcı olduğuna inansalar da O’nun Rabliğine pek çok varlıkları ortak etmeleridir.Ahlaki sosyal ve kişisel hayatları için gerekli olan emir ve kuralları Allahc.c’dan başkalarından olmalarıdır. ‘’Eğer sen onlara sorsan kendilerini kimin yarattığını Allah derler ‘’ (Zuhruf 87)

‘’Deki size gökten ve yerden rızkı veren kim,o kulaklara gözlere hükmeden kim,ölüden diriyi diriden ölüyü çıkaran kim,işleri idare eden kim hemen Allah derler.Deki o halde Allah’a karşı gelmekten sakınmazmısınız ‘’ (Yunus 31 )

Dikkat edin yaratıcı ve rızık verici olarak Allah c.c kabul ediyorlardı.Fakat Allah’ın ilahlık ve rablık yetkilerini (kanun koyma,idare etme gibi) başkalarına da vererek Allah azze ve celle’nin hiç affetmeyeceği şirke düştüler.Onlar şöyle bir inanca sahiptirler;hükmü sadece göklere geçen dünyaya, insanlara,yönetime,sosyal ve siyasal hayata karışmayan bir Allah inancı Yani sadece göklerin rabbi (haşa) Halbu ki Allah c.c‘’Gökteki ilah da yerdeki ilah da O’dur’’(Zuhruf 84)buyurmaktadır.

Evet, geçmişte Peygamberlere karşı gelen,tabi olmayan kimselerin inancı buydu bu yüzden helak oldular ve gidecekleri yer cehennemdir. Fakat ne yazık ki bu inanç şekli onlarla birlikte helak olup ortadan kalkmamıştır.

Tıpkı onlar gibi Allah azze ve celle ye inanıpta hayatlarına Allah c.c karıştırmayanlar,Sen güneşe aya hükmet yağmuru yağdır mevsimleri döndür ama bizim hayatımıza karışma (haşa).Ya rabbi biz kendi kendimizi yönetiriz senin kanunların bu günümüzde geçmiyor diyenlerin inançları nasıl onlarla birse gidecekleri yerde birdir.Yani bu geçmişte kalan bir durum değil.

‘’Allah’a ve Resulüne karşı gelenler kendilerinden öncekilerin alçaltıldığı gibi alçaltılacaklardır.Oysa biz apaçık ayetler indirmişizdir.Kafirler için küçük düşürücü bir azab vardır.’’(Mücadele 5)

Sonuç olarak demek ki küfür,şirk sadece Allah’ı inkar etmekten,iki Allah var demekten yada taşlara putlara tapmaktan ibaret değil. Tevhid ; Allahc.c’ı zatında ,sıfatlarında ve fiillerinde birlemektir.

Buda la ilahe illallah cümlesiyle ifade edilir.Gerçekten Allah c.c’dan başka bütün putlara,tağutlara ‘’La’’deyip hayatına illallah’ı hakim kılan ve kendi hayatında olduğu gibi Allah’ın arzı üzerinde Allah’ın otoritesinin geçmediği bir karış yer dahi kalmayıncaya kadar Allah cc’ın Dininin hakimiyeti için mücadele eden kişidir muvahhid.

Yoksa diliyle la ilahe illallah deyipte fiilleriyle başka şeyler söyleyen kişi ne mü’mindir ne de muvahhid.

‘’Şüphesiz Allah inananları savunacaktır.Çünkü Allah hain ve nankörlerin hiçbirini sevmez.’’(Hac 38) Mü’minler Allah azze ve celle’nin bu buyruğunu yüreklerine ve kalplerine mıh gibi kazımalıdırlar.