DÖNÜŞÜ OLMAYAN YOLCULUK 3

Hamd Alemlerin Rabbi ve Kendisinden başka ilah olmayan Allah c.c olsun Salatu selam Alemlere rahmet olarak gönderilen ve kendisine tabi olunmadıkça kurtuluşa erilmeyecek olan Hz.Muhammed (s.a.v)’e,ehli beytine,ashabına  ve Rehberi  Kur’an önderi Muhammed Mustafa (s.a.v) olan müminlerin üzerine olsun inşallah.

Dönüşü olmayan yolculuğun dünyadaki durağı ölümle birlikte biter,ve insanoğlu kendisini ahiret duraklarına götürecek olan yepyeni bir yolculuğa çıkar.İşte bu yolculuk sırasında mümin olsun kafir olsun herkesin karşılaşıp yaşayacağı bir dizi hadise vardır.Hadis ve ayetlerin bildirmesiyle bilebileceğimiz bu hadiseler hakkında bilgi edinmek ahiret hayatımız için kendimizi nasıl hazırlamamız gerektiğini bize öğretir.Ölüm anı bir kimsenin ölümden sonraki hayatı hakkında fikir verir.                                                                             Çünkü Allah’a misak aleminde verdiği söze sadakat gösterenle ondan yüz çeviren kişinin ölüm anı çok farklıdır.Hayatını yaşarken Allah c.c ‘ı hem yaratıcısı,hem rızık verip yaşatan,hemde hayatının tasarrufunu ona verdiği yöneticisi olarak inanmış ve bu inancın gerektirdiği davranışları sergilemiş mümin ölüm anında melekler yanlarına gelerek ‘’Korkmayın,üzülmeyin size vaad olunan cennetle sevinin’’(Fussulet 30)diye ona müjde verirler.Allah’ın kendisinden hoşnut olacağını ve kendisinin hatalarının bağışlanacağını duyan mümin son derece mutlu olur. Sözüne sadakat göstermek bir yana verdiği sözü unutarak bir ömür bitiren kimseye de melekler gelir.Onun yüzüne ve arkasına vurarak ‘’ Tadın bakalım yakıcı azabı ‘’diyerek canını alır.O kimsenin ölüm anındaki pis kokusundan gök ehli bile rahatsız olur.Ölüm sonrası ilk durak kabir hayatıdır.Kabirdeki imtihanı kolayca veren ondan sonraki menzilleri daha kolayca geçer.İmtihanı vermeyen kimsenin kabir hayatı son derece korkunçtur.Hz.Osman (r.a) bir mezarın başına geldiği zaman o derece ağlardıki sakalı ıslanırdı.Ona sordular ki.Cennet ile Cehennem zikredildiği zaman ağlamıyorsun ? Mezar başına geldiğin zaman neden ağlıyorsun o bu soruya şöyle karşılık verdi.Ben Rasullullah’n (s.a.v) şöyle buyurduğunu işittiğim için ağlıyorum.

Ahiretin ilk konak yeri kabirdir.’’İnsan kendini kabirdeki azaptan kurtarırsa gerisi kolaydır.Kurtaramazsa ondan sonrasıda zordur.’’ Buyurmuştur. Aynı zamanda da Allah c.c İbrahim suresi 27.ayeti kerimesinde kabirdeki bu imtihanı kolayca geçebilmenin ancak dünya hayatını yaşarken Tevhid ehli bir muvahhid olmakla Allah’ın (c.c) yardımını hak edip onun bu inayeti sayesinde ayakların iman üzerine sabit kılınacağını açıklamaktadır.’’Allah iman edenleri,dünya hayatında ve ahirette hak ve hakikatte sabit kılar.Allah zalimleri ise saptırır.ALLAH DİLEDİĞİNİ YAPAR’’ Buharide geçen bir hadisi şerif ile Peygamberimiz bu ayeti kerimeyi bize açıklıyor.’’Allah iman edenleri dünya hayatında ve ahirette hak ve hakikatte sabit kılar’’ ayetinden maksat.Mümin kabirde hesaba çekilince La İlahe İllallah Muhammederrasulullah diyerek şehadet getirecektir Evet ayet de hadis de bize göstermektedir ki ayaklarımızı hem dünya hayatında hem de kabir ve sonrası hayatta istikamet üzere tutacak olan Allah’tan başka İlah olmadığı inancı ve Muhammed (a.s.v) tasdik ve ona tabi olmakdır. Öyleyse bunun için hayatımızda başaracağımız en hikmetli hareket; ne kadar sahte ilah varsa yada kalplerde farkında olmadan bağlanılan ne kadar heva putu varsa tamamına LA İLAHE demektir.Eğer bu yapılmazsa  o zaman hala Allah’ın ayaklarımıza sebat vermesini bekliyorsak abesle iştigal  ediyoruz demektir Allah muhafaza.Çünkü Allah (c.c) ancak kendisini tek ilah tek otorite itaat edilen yardımında ancak kendisinden istenilen tek ibadet edilecek Mabud olarak tanıyıp öylece inanmaya ve davranışlarını böylece yönlendirene yardım vaad ediyor.Öyleyse Hz.Osman (r.a) bu konuda endişesinden ağlıyor ve bir korku taşıyorsa biz acaba ne yapmalıyız.Kabir sonrası yolculuk devam edecek inşallah                                                    selamu aleykum