BAKARA SURESİ 21. AYET (2.bölüm)

BİSMİLLAHİRRAHMANİRRAHİM

Hamd âlemlerin Rabbi, Maliki, ölümü ve hayatı biz kullarının hangisinin daha iyi amel işleyeceğini belirlemek için yaratan, yolundan gidildiği takdirde emniyetin elde edildiği Allah (c.c.)’a aittir.

Salat ve selam rehberimiz ve önderimiz, âlemlere rahmet olarak gönderilen Hz. Muhammed (sav)’e onun ehli beytine, dinin yaşanması konusunda bizlere örneklik teşkil eden Ashabına, bugüne kadar yaşamış ve yaşamakta olan tüm Müslümanların üzerine olsun

Geçenki yazımızda Bakara suresinin Başından başlayarak 21 Ey insanlar hitabına geldikki bu hitap bütün insallığa bir çağrıdır

Bakara 21: Ey insanlar, sizi ve sizden öncekileri yaratan Rabbinize kulluk edin ki sakınasınız.

Dikkat edecek olursak ALLAH cc yaratma sıfatını kullanırken öncesinde sizi ve sizden öncekileri yaratan olarak başladı ki bizlere dünyanın hakikatini geçiciliğini bildiriyor.

Bakın bundan 100 sene önce biz dünyada yoktuk dedelerimiz nenelerimiz vardı onlar bu ev ,araba, arsa v.s gibi dünyalık olan eşyaların kendilerinin olduğunu iddia ediyorlardı. Bugün baktığımızda onlar yok ve biz bu eşyaların kendimizin olduğunu söylüyoruz ve yarın biz olmayacağız bizden sonra gelenler bizim diyecekler baktığımızda eşya dünyada kalıyor ama insan kalmıyor işte bu gerçeği ALLAH cc bizlere bildiriyor.

İnsanın dünyaya geliş gayesini ortaya koyuyor,  Rabbinize kulluk edin ki sakınasınız. O zaman bizlerin RAB ve KULLUK kavramını iyi bilmemiz gerekir ki bizden önce yaşayanların çoğunluğun düştüğü yanlışa düşmeyelim.

RAB=yaratan, rızık veren, efendi, sahip, yöneten, kanun koyan, terbiye eden gibi manalara gelir.

Bugün Rab dediğimizde sadece yaratıcı ALLAH cc olarak biliniyor. Ama bu saydığımız manaları iyice araştırıp öğrenmez isek bizden öncekilerin yaptığı yanlışa bizde düşeriz ki ALLAH muhafaza ebedi cehennemlik olunur.

1- Yaratma; Yalnızca ALLAH’a cc mahsus olan ve hiç kimsenin buna muhalefet edemiyeceği için dünya tarihinde yaratmada kimse ALLAH’a cc şirk koşmamıştır, yoktan var etmek kanıt ister.

Mekke müşrikleri dahil kimse bu hakikati inkar etmemiştir.

Allah cc Zuhruf suresi 87.ayette buyuruyor ki; “And olsun onlara kendilerini kimin yarattığını sorsan Allah derler.” 

Dikkat edersek Mekke müşrikleri de bugün ki gibi Allah’ı cc yaratmada Rab kabul ediyorlar. Ama bu Mekkeli müşrikleri ebedi cehennemlik olmaktan kurtarmadı.

2- Rızık veren; Yer yüzünde yaşamını sürdüren, nefes alan ne varsa her birinin rızkını veren yalnızca Allah’tır cc.

Hud suresi 6; “Yeryüzünde hiç  bir canlı yoktur ki, rızkı Allah’a ait olmasın. Onun karar (yerleşik) yerini de ve geçici bulunduğu yeri de bilir. (Bunların) Tümü apaçık bir kitapta (yazılı)dır.”

İster bilinçli ister bilinçsiz rızkın Allah’tan başkasından bilinmesi şirktir.

Örnek; bir iş veren Allah’ın emrettiği, Namaz vs. gibi ibadetleri engellese, işçi de; ne yapalım kaza ederiz işsiz kalmaktansa derse, patronu rızık verici olarak kabul etmiş olur ki buda o’nu Rab kabul edinmiş olur.

3-Mülkün sahibi; Mülk, yani daha açık ifadeyle her şey Allah’a aittir. İnsan aklının kavrayıp kavrıyamadığı her ne varsa Allah’a aittir.

Allah’ın mülkünde yaşayan, O’nun mülkünün nimetlerinden yararlanan insanın da sahibi Allah’tır.

Allah cc, insanlara verdiği malların emanetçisi olduğunu unutan ve bu mülk benim kendi çabam ve zekamla kazandım, bunun üzerinde söz söyleme bana ait diyen birisi Allah’a şirk koşmuştur.

Mallar üzerinde kendisinin söz sahibi olduğunu iddia eden, emrinin altındaki insanların da kendisine ait olduğunu iddia eder ve Rab’lik iddiasında bulunmuş olur.

Araplar İslamiyet gelmeden önce kölelerine ABD (kulum), köleler de sahiplerine Rab derdi.

Rasulullah (sav) bunu kaldırmış, Rab; sahip manasına gelen Allah’tır, köle; ABD (kul) manasına gelen biziz, demiştir.

ABD kavramı; Kul, köle, mahluk, itaat etmek, tevazu göstermek, daha açık bir ifade ile kişinin bir kimseye ona isyan etmeden ondan yüz çevirmeksizin, itaati ve boyun eğmesidir.

Devam edecek İnşaallah.