ALLAH KORKUSU

BİSMİLLAHİRRAHMANİRRAHİM

Hamd alemleri yoktan var eden idare eden kayıtsız şartsız hakimiyet yetkisine sahip Rahman ve Rahim olan Allah (cc) mahsustur. Salat ve Selam alemlere Rahmet olarak gönderilen Son Rasul Hz. Muhammed (sav)’e O’nun Aline, Ashabına gayesi Allah’ın derdi Allah’ın davası olan tüm Mü’minlerin üzerine olsun inşaAllah.

Allah Korkusu ulaşmamız ve korumamız gereken faziletlerin başında gelir yüce kitabımız tüm insanları Allah korkusuna çağırıyor. Rabbinden korkan kimseye iki cennet vardır.

“Rabbin makamından korkan kimse için ise iki cennet vardır.”(Rahman 46)

Yine Allah (cc) Ali İmran Suresi 28 Ayette kendisinden korkmamızı emrediyor. Peygamber efendimiz (sav) bizi Allah korkusuna çağırıyor bir Mü’min kalbinde korku ile ümit birlikte bulunursa muhakkak aziz ve celil olan Allah Rasulu (sav) bir hadisi kutside de Allah’ın şu sözünü naklediyor;

“İzzetime ve Celalime yemin ederim ki kuluma iki emniyeti ve iki korkuyu birden vermem kulum dünyada azabımdan emin olursa kıyamet günüde ona korku veririm kulum dünyada benden azabımdan emin olursa kıyamet gününde ona korku veririm kulum dünyada benden korkarsa kullarımı topladığım gün onu azabımdan emin kılarım.” (Ebu Leys Es Semerkandi şöyle demiştir.)

Allah Teala’nın bazı melekleri yarattıklarından beri yedinci kat semada Allah’a(cc) daima secde halindedirler, kalpleri daima Allah korkusu ile titremektedir. Kıyamet günü başlarını secdeden kaldırarak ey noksan sıfatların her türlüsünden beri olan Allah’ımız sana hakkıyla ibadet edemedik derler. Şu ayette bu husus anlatılır. “Üstlerindeki Rablerinden korkarlar ve kendilerine emrolunanı yaparlar” (Nahl 50) yani bir göz açıp kapayıncaya kadar Allah’a isyan etmezler. Rasulullah (sav)’de şöyle buyurur;

“Allah’a duyduğu haşyet ile kulun vücudu ürperdiği zaman tıpkı kurumuş ağaç yapraklarının döküldüğü gibi günahları dökülür.”

Hikaye edilir ki adamın biri bir kadına tutulur kadın bir ihtiyacı için yola çıkar adamda onun kervanına katılır. Çölde kervandakiler uyuyup da kadın ile başbaşa kalınca ona sırrını açar kadın ona der ki git de bakbakalım insanların hepsi uyumuşlar mı kadının bu sözü üzerine adam sevinir. Kadının sözünden isteğinin yerine geleceğini zanneden adam sevinir ve heyecanla etrafı gözetledikten sonra herkesin uykuda olduğunu kadına haber verir. Bunun üzerine kadın ne dersin acaba Allah (cc)’da bu saatte uyuyor mudur? Diye adama sorar adam Allah Teala uyumaz onu hiçbir zaman uyku uyuklama tutmaz diye cevap verir bu cevabı alan kadın derki; insanlar uyuyor ve bizi görmüyorlarsa bile uyumayan ve uyku tutmayan Allah Teala biz görüyor o halde asıl korkmamız gererken o Allah (cc) değil midir? Kadının bu sözünü işiten adam pişman olur, Allah korkusu ile irkilir ve tuttuğu yoldan geri döner öldüğü zaman onu birisi rüyasında görür Allah sana bu günahından dolayı ne yaptı diye sorar adam Allah (cc)’dan korktuğum ve günahı terk ettiğim için beni affetti der.

Yine anlatılır ki zamanın birinde israiloğullarından kendisini ibadete veren biri vardı çoluk çocuk sahibi biri idi günün birinde ailece aç kaldıkları bir zaman da adam bir şeyler bulup getirsin çocuklarına yiyecek bir şeyler temin etsin diye karısını tacir bir adamın yanına gönderir kadın tüccarın evine vardığında çoluk çocuğu için tüccardan yiyecek bir şeyler taleb eder ve tüccarda kadına olur fakat önce bana kendini teslim et diye teklifte bulunur kadın hiç cevap vermeden çıkar ve evine döner yavrularını anneciğim açlıktan öleceğiz bize yiyecek bir şeyler ver diye feryad eder durumda bulunca tekrar geri o zalim tüccarın yanına giderek çocuklarının içinde bulunduğu durumu anlatı. Adam kadına dönerek istediği mi yerine getirecek misin dediğinde kadın çaresiz bir şekilde evet yerinden kopacak şekilde kadının eklemleri titremeye başlar adam kadının yanına yaklaşıp sana ne oldu böyle diye sorar kadın şu cevabı verir Allah’tan korkuyorum. Almış olduğu bu cevap üzere irkilen adam sen bu acizliğin ve fakirliğinle Allah’tan korkuyorsun oysa Allah (cc)’dan asıl korkması gereken ben değil miyim diyerek yapmayı düşündüğü günahtan vazgeçer ve kadının istediği yiyecekleri vererek kadını gönderir kadın böylece çocuklarının ihtiyaçlarını gidererek onları sevindirmiş olur. Yüce Allah Musa (as)’a Vahiy göndererek filan oğlu filana günahlarını affettiğimi tebliği et diye bildirir. Hz. Musa (as) tüccarı bulup ona muhakkak sen Allah Teala ile aranızda sır olan bir hayır işlemiş olmalısın dediğinde tüccar kıssayı Musa (as)’a anlatır. Hz. Musa (as) işte bu yüzden Allah(cc) geçmiş bütün günahlarını bağışladı diyerek tüccara müjdeyi verir.

Allah (cc) Maide 44. Ayeti Kerimede şöyle buyuruyor; “İnsanlardan korkmayın benden korkun”

Hz. Ömer (Rh.a.) Kur’an’dan bir ayet dinlediği zaman Allah korkusundan baygın olarak yere düşerdi. Bir gün eline saman çöpü alarak keşke bende saman çöpü olsaydım da anılmaya değer bir şey olmasaydım keşke annem beni dünyaya getirmeseydi dedi gözyaşları taşarak  ağlamaya başladı. Nitekim onun yüzünde gözyaşları sebebiyle oluşmuş çizgi misali siyah iki iz bulunmaktaydı Peygamber Efendimiz (sav) Şöyle buyuruyor.

Allah korkusu sebebi ile ağlayan kimse sağılan süt memeye dönmedikçe kıyamet günü bir kul Yüce Rabbinin huzuruna çıkarılır amelleri tartılır ve günahları ağır basar nihayet Cehenneme atılması emredilir. İşte bu esnada kirpiklerden bir kıl dile gelerek şöyle der; “Ya Rabbi Rasulun Muhammed (sav) kim Allah korkusundan ağlarsa Allah Teala o ağlayan gözü cehenneme haram kılar diye müjde vermişti ve ben bu müjdeye binaen senin korkundan ağlamıştım” bunun üzerine Allah Teala o kişiyi affeder Allah (cc) onu dünyada Allah korkusundan ağlayan bir kirpiğin sebebiyle cehennemden azat eder.

Ve bunu Cebrail şöyle ilan eder; filan oğlu filan bir kirpik tanesi ile ateşten kurtuldu Allah (cc) Casiye Suresi 28. Ayette şöyle buyuruyor; “Ve Sen Habibim her ümmeti diz çökmüş bir halde göreceksin her ümmet kitabının başına çağrılacak”

İnsanlar Cehenneme yaklaştırıldıklarında onun müthiş gazaplanışını ve uğultusunu duyacaklar ki bu uğultu beş yüz yıllık mesafeden duyulmaktadır. O zaman peygamberler dahil herkes kendi derdine düşecek ve ben ne olacağım benim akıbetim ne olacak demeye başlayacak sadece son Peygamber olan Peygamber Efendimiz (sav) ümmetini düşünerek ümmetim ne olacak diye Yüce Rabbimize yalvarmaya başlayacak o sırada cehenneme dağ kütlesi büyüklüğünde bir ateş çıkacaktır. Ümmeti Muhammed bu ateşi geri göndermenin çabası içinde dua etmeye başlayacak ve şöyle diyeceklerdir. Ey ateş kütlesi namaz kılanlar doğruluktan sapmayanlar Allah’tan korkanlar ve oruç tutanların hakkı için geri dön fakat bu ateş kütlesi geri dönmeyecektir. Bu esnada Cebrail (as)’ın ateş Ümmeti Muhammedi hedef aldığı dediği duyulacaktır. Akabinde Cebrail (as) bir miktar su getirerek Ey Muhammed bunu ateşin üzerine dök diyecektir. Rasulullah (sav) suyu ateşin üzerine atacak ve ateş sönecektir. Bunu gören Rasulullah (sav) bu nedir? Diye soracak Cebrail’de bu senin ümmetinden günah işleyenlerin Tevbe ederken dökmüş oldukları göz yaşlarıdır.

Allah (cc) bana bu suyu sana ateşi  söndürmem için vermemi emretti diye cevap verecektir. Rasulullah (sav) şöyle dua ederdi Allah’ım bana senin korkunla ağlayan iki göz bağışla. Allah’ın Rasulu bu duayı yapmış Sahabelere baktığımızda hep korkuları Allah’a yönelik yaşamışlar korkuları hep ahirete yönelik olmuş niye çünkü onlar Allah’ı hakkıyla tanımışlar ondan hakkı ile korkmuşlar korku ya Allah’a yönelik olur ya da Allah’ın yarattıklarından korkar kişide Allah korkusu olmadığında kişi korku duygusunu yine mutlaka kullanır bu defa Allah’tan başka şeylerden korkmaya başlar insana öyle şeylerden korkar ki o korku sonuçta hiçbir işe yaramadığı gibi Allah’tan başka şeylerin korkusunu taşımasının cezasını dünyada görmüş olur kişi Rabbini tanıdıkça ondan korkar ve onu sever sevdiğinde ona itaat eder. Allah’ı tanımayan kişi dünyasını kaybetmekten korkar. Rabbim bizlere kendisini kapasitesimiz oranınca tanıyabilmeyi  nasip etsin

Velhamdulillahi Rabbil Alemin