Ahirette Devam Edecek Olan İbadet: HAMD

En güzel övgüler ve sonsuz hamd, Allah’a mahsustur.

Allah’ın salatı ve selamı, nebi ve resullerin sonuncusu, önderimiz, Hz. Muhammed (s.a.v), ehl-i beytine, sahabesine ve tüm mümin kulların üzerine olsun.

Hamd bir ibadettir. Namaz gibi, oruç gibi. . . Yalnızca, ahirette de devam edecek olan bir ibadettir.

O halde Hamd Nedir?
Hamd : Övmek, methetmek anlamında olup, şükrün bir ifadesidir.
Allah azze ve celle iman eden kullarına hamd’ in önemini anlayıp gereğince hamd edebilmeleri için hem kitabının en başına koymuş, hem de namazın her rekâtında okutmaktadır.

Elhamdülillahirabbilalemin ; Hamd Alemlerin Rabbi olan Allah’a mahsustur.

Peki, Neden “Hamd” Allah’a cc. Mahsustur?
Çünkü Allah azze ve celle gök-yer ve ikisi arasında ne var ise hepsinin sahibidir, hepsini insanların faydalanması için yaratmıştır. Dünyanın sahibi olduğu gibi ebedi yurdumuz olan ahiretinde sahibidir. İnsanlar, cinler, bitkiler, hayvanlar ve daha saymaya akıl kapasitemizin yetmeyeceği bir çok alemin RAB’bi dir. Biz sadece teklife muhatap olan insanlar alemini düşünelim: ilk insandan doğacak son insana kadar hepsini yaratan, rızıklandıran, terbiye eden, işlerini idare eden kısacası Rab’ lik yetkilerini sahib Allah azze ve celle’dir. Ve Allah cc. kitabında sürekli insana yaradılış merhalelerinden bahsetmektedir. İnsan kendi yaradılışını, en başından en sonuna kadar geçirdiği evler üzerinde düşünsün, onu yaradanın nasıl bir iradeye, güce, kudrete sahip olduğunu görsün diye. . .Aklını kullanan insan için bunlardan daha güzel gerekçe olabilir mi? O yüzden Hamd Allemlerin Rab’bi olan Allah cc. mahsustur.

Eğer Allah azze ve celleye gereğince hamd edemiyorsak, gereğince Allah azze ve celleyi tanımıyoruz demektir. Zaten bir insan tanımadığını nasıl övebilir, nasıl şükredebilir, nasıl hamd edebilir ki. . .Bu yüzden insanlar hep başka şeyler ile övünür. Mesela kendini över, kendi gibi aciz insanları över, kavmini över, evladıyla övünür, malının çokluğu ile övünür yani Allah cc. tanımayan insan Allah’ın ona verdikleri ile övünür. Eşrefi mahluk olarak yaratılmış olan insan için bu bir zillettir! Böyle bir zilletten izzete kavuşmanın yolu ise İslam dairesine girmekten geçer. İslam’a giren bir kimse vahiy ile terbiye olur, akabinde onu yaradanı tanımaya başlar, yaratılanlar üzerinde düşünmeye, tefekkür etmeye başlar. Ve akabinde Allah azze ve celle’nin isim ve sıfatlarının tecellisini görerek şuurlu bir şekilde Allah cc. hamd eder. . .

Alimler diyorlar ki;
Allah’a en çok hamd eden cansız varlıklardır, ikinci olarak bitkiler, üçüncü olarak hayvanlar ve en az insanlar Allah’a hamd ederler. Ama Allah katında en değerli olan hamd insanlarınkidir. Çünkü insan; şuurlu, bilinçli bir şekilde Allah’ın nimetleri üzerinde tefekkür ederek, isim ve sıfatlarının tecellisini görerek hamd eder. . . O zaman şöyle düşünmeliyiz ki tefekkürden ne kadar nasibimiz var ise imandan yani hamd’den de o kadar nasibimiz vardır.

Allah Rasulu s.a.v. şöyle buyurdu; Allah bir kuluna bir nimet ikram ettiğinde kul “Elhamdulillah” der ise, kulun hamd etmesi aldığı nimetlerden daha üstündür.

Ve yine başka bir hadisinde
Allah Rasulu s.a.v. şöyle buyurdu; Cennetin ücreti, La İlahe İllallah tır. Cennet nimetlerinin ücreti, Hamd’dir. O halde kişi ne kadar hamd eder ise ebedi yurdundaki nimeti o kadar çok olur. . .

Allah cc. kitabının en başına hamd’i koymuş ve Cennettekilerin son sözünü de hamd kılmıştır. Ahirette, müminler Allah’a hamd edeceklerdir ;
Araf 43. : Altlarından ırmaklar akarken, derler ki; Bizi buna ulaştıran Allah’a hamd olsun.
Fatır 34. : Bizden hüznü yok eden Allah’a hamd olsun.

O yüzden Hamd Allah cc. hakkıdır ve Hamd de layık olan Allah cc.’dir.
İşte Hamd böyle bir ibadettir. . .Rabb’im gereğince hamd eden ve ahirette de hamd edecek kullarının arasında olanlardan eylesin. Bütün işlerin başı ve sonu bizlere bir kez daha fırsat tanıyan Allah azze ve celleye HAMD etmektir.

VELHAMDULİLLAHİRABBİLALEMİN