AHİRETİ İSTEMEK

Hamd âlemlerin Rabbi, Rahman, Rahim, din gününün sahibi ALLAH Azze ve Celle’ye mahsustur. O’na kulluk ederiz ve ancak O’ndan yardım dileriz.

Salat ve Selam âlemlere rahmet olarak gönderilen kendisine iman ve itaat edilmedikçe kurtuluşun asla mümkün olmadığı son Nebi Hz. Muhammed (sav)’ e, ehli beytine, sahabesine ve onların izinden giden tüm mümin erkek ve kadınların üzerine olsun İNŞAALLAH.

Dünyaya olan rağbetimizin tam tersi bir şekilde ahirete rağbet ediyoruz. Ahiret karar yeri, ebedi yurt olmasına rağmen ve orada sınırlı beşeri idrakimizle kavrayamadığımız çeşitli nimetler bulunmasına rağmen, dayanamayacağımız yerde tam tersine cennete ve cennete yaklaştıracak konularda zahid davranıyoruz. Ahireti unutup dünyaya dalmışız. ALLAH TEALA’ nın kitabında buyurduğu gibi;

“Fakat siz şu dünya hayatını üstün tutuyorsunuz, oysa ahiret daha hayırlı ve daha kalıcıdır.” (ALA 16-17)

Ey insan hatırla ki ölüm diye bir gerçek var. Hakkında tayin edilen gün ve saat geldiğinde ahiretten üstün tuttuğun dünyadan ayrılacaksın. Doğumla bu aleme kavuştuğumuz gibi, ölümle de ahirete kavuşacağız. Rabbimiz buyuruyor;

“ Kim geçici dünyanın mutluluğunu isterse dilediğimiz kimselere orada dilediğimiz kadar geçici nimet veririz. Fakat sonra onu cehenneme atarız. Horlanmış ve ALLAH(CC)’ın rahmetinden kovulmuş olarak oraya girer.” (İSRA 18)

“ Buna karşılık kim ahiret mutluluğunu ister de mümin olmak şartı ile o uğurda gerekli çabayı harcarsa, böylelerinin çabaları takdir edilir. Emeklerinin karşılığını alırlar.” (İSRA 19)

Peygamber Efendimiz (sav)’ de ashabının dünyaya karşı zahid olması ve ona sarılmamaları için çok gayret gösteriyordu. Şu olayda bunun bir misalidir;

Cabir (ra) anlatıyor: “ Rasulullah (sav) bir defasında çarşıya uğramıştı. Orada her iki yanında insanlar dizildi. O sırada ölü bir oğlak gördü. Onu alıp kulaklarından tuttu ve “ Hanginiz bir dirhem karşılığında bunu almak ister.” Dedi. Oradakiler “ Karşılığında herhangi bir şey vermek istemeyiz, onu ne yapacağız? “ deyince Rasulullah (sav) “ Bunun sizin olmasını istemez misiniz? Dedi. Oradakiler “ Şayet canlı olsaydı dahi yine ona sahip olmak istemezdik. Çünkü kulakları kısa, kaldı ki ölüsünü ne yapacağız.” Dediler. Bunun üzerine Hz. Peygamber (sav) “ ALLAH(CC)’ a yemin olsun ki dünya ALLAH(CC) katında bunun sizin yanınızdaki değerinden daha değersizdir.” Dedi. (MÜSLİM)

Rasulullah (sav) dünyayı ashabının gözünde böylesine küçültürken bir yandan da ahireti sevdirmeye, ahireti düşünüp ona hazırlanmaya teşvik ederken, sahabenin cennete girme yolunda daha da gayrete gelmesi için telkinlerde bulunuyordu.

Şu iki hadis-i şerifte buna bir örnektir.

Kubeyş (ra)şunu rivayet etmiştir; “Rasulullah(sav) gecenin üçte biri geçince kalkar ve şunu söylerdi; “Ey İnsanlar ALLAH(CC)’ ı zikredin! Kıyamet yaklaşmıştır. Korkan kimse yolculuk için erkenden hazırlığını yapar. Kim erkenden hazırlığını yaparsa menzile ulaşır. Bilin ki ALLAH(CC)’ ın mülkü pahalıdır. O’nun mülkü cennettir. Kıyamet yaklaşmıştır. İkinci üfürüşte onun arkasından gelecektir. Ölüm beraberindeki şeylerle gelecektir.” ( TİRMİZİ)

Usame B. Zeyd (ra) şunu rivayet etmiştir;

“ Rasulullah (sav) şöyle demiştir; “Yok mudur içinizde cennet için canla başla çalışan? Cennet ki orada hiçbir tehlike yoktur. Kâbe’ nin Rabbine yemin olsun ki o parlayan bir nurdur. O salına bir reyhandır. Sağlam bir köşktür. Akan bir nehirdir. Olgun bir meyvedir. Güzel bir eştir. Güzel elbiselerdir. Selamet yurdunda ebedi bir nimettir.” Bunun üzerine Sahabiler. “ Evet ya Rasulullah biz onun için canla başla çalışıyoruz. Dediler. HZ. Peygamber (sav) : “İnşaALLAH deyin” dedi. Orada bulunanlar da “ İnşaALLAH” dediler. (İBN MACE)

Her konuda olduğu gibi sahabe ahireti isteme konusunda da bizlere en güzel örnektir. Onlar ahiretleri için dünyalarını sattılar ve ahiret için çalıştılar. Bizlerde İnşaALLAH onları örnek alır. Rasulullah’ın yukarda zikrettiğimiz teşvik ve telkinlerine kulak verir ve ahireti arzulayan, cehennemle arasına engeller koyan cennet için canla başla çalışan samimi kullardan oluruz İNŞAALLAH.

“ ALLAH(CC) mümin erkeklere ve mümin kadınlara altından ırmaklar akan içinde devamlı kalacakları cennetler ve Adn cennetlerinden güzel meskenler vaad etmiştir. ALLAH(CC) rızası ise her şeyden daha üstündür. En büyük kurtuluş ise budur.” (Tevbe 72)